Havalar ısındı, kamp ve piknik sezonu da açıldı. Yemyeşil doğanın ve temiz havanın tadına açık hava etkinlikleriyle varmak isteyenlere 86 Entertainment Group’un koordinatör şefi Altuğ Tezer yeme-içme planlama önerileri verdi. Gastronometro şefleriyse pratik ton balıklı ve sebzeli wrap tarifi paylaştı.
#Piknik10 yaşından beri çalışıyor, 34 senedir bilfiil mutfakta... Antep mutfağı dendi mi akla gelen ilk isimlerden şef Doğa Çitçi, bu kez Gaziantep’teki Rayiha Baharat Müzesi’nde açılan restoranın koordinatör şefi olarak karşımızda. Baharatı ön plana çıkaran yemeklerin sunulduğu mekânı Doğa Şef’le konuştuk.
#Doğa ÇitçiDiyet yapanların ya da yediklerine dikkat eden kişilerin yemeklerinde lezzetten ödün vermek zorunda kaldıklarına inanılır. Oysaki doğru pişirme teknikleriyle leziz, besleyici ve üstelik az yağlı yemekler yapmak pekâlâ mümkün olabilir. Nasıl mı? Son zamanların gözdesi ürünü Airfryer'ı ve sağladığı kolaylıkları gelin hep birlikte inceleyelim…
#Sponsorlu İçerikRinga balığı; bir tür yem balığıdır. Clupeiae (Hamsigiller) familyasına aittir, Kuzey Pasifik – Kuzey Atlantik Okyanusları sığ bölgelerinde ve Baltık Denizi sularında bulunmaktadır. Güney Amerika’nın batısında bulunan balıkçı bankaları çevrelerinde yaşam döngüsünü sürdürmektedir. Taze olarak tüketilebileceği gibi tuzlama olarak da yapılmaktadır. Boyu 30cm kadar basık karınlı, sırtı gri mavidir. Ringa balığı nasıl pişirilir, temizlenir ve avlanır? Ringa balığı faydaları ve özellikleri hakkında detaylarıyla derledik.
Artık eskisi kadar ekonomik değil Lizbon. Evet, deniz ürünleri, şaraplar göreceli ucuz. Kanarya sarısı tarihi tramvaylar dik yokuşlara tırmanıyor eskisi gibi. Pasteis de nata, yani klasik Portekiz tatlılarının fiyatı hala 5 TL’nin altında. Fakat artık Portekiz’in başkenti restoranları, kültür kurumları, rıhtımdaki dünya çapındaki müzeleriyle tanınıyor. Eski Avrupa atmosferi varlığını korumakla birlikte Amerika’dan esinli pek çok projeyle şehrin popülerliği artıyor, yine eski parlak günlerine dönüyor.
#Lizbon GezisiHepimizin Balkanlar’dan göçmüş veya mübadeleyle Anadolu topraklarına gelmiş bir komşusu, bir dostu, dedesi veya büyükannesi vardır, değil mi? Mutlaka her birimiz bir Rumeli yemeğinin tadına bakmışızdır. Bu yemeklerin izlerini sürmek üzere zaman zaman Balkanlar’a seyahat ederim. Haydi buyurun bir demet Balkan gezisine.
#Sahrap SoysalDenizlerimiz kirli. Özellikle Marmara ve Karadeniz’de kirlilik çanları yıllardır çalıyor. Balıklar işte bu kirli denizlerde yetişen ürünlerle beslenip gelişiyor, denizde ne varsa onların bünyelerinde de o var. Sorun sadece cıva ile de sınırlı değil. Kurşun ve diğer ağır metaller, klorlu bifeniller ve daha pek çok toksik madde bulunabiliyor balıkların bünyelerinde.
#Osman MüftüoğluYola çıkmak için hep bir bahane olması gerektiğini söylerim. Alışılmışın dışındaki bahaneler, insanı şaşırtıcı yolculuklara çıkartır, bunu aklınızdan hiç çıkartmayın. Ben bu kez Tohum Takası’nı bahane ettim, Türkiye’nin ilk Yavaş Şehri Seferihisar’a gittim, gördüm, hem dost insanlarla hem de dayanılmaz lezzetlerle tanıştım. Bu hafta Yavaş Şehir’deki yaşam keyfini sizinle paylaşmak istedim.
Sizi bilmem ama ben her gezi için bir bahane bulurum. Bazen saçma sapan, bazen de inandırıcı olur. Zaten yola çıkmayı aklıma koymuşumdur. Hatta bazen bahaneyi yolda bulurum. Kimi zaman bilinmedik bir coğrafyayı keşfetmeye niyetlenirim. Bu bahaneyle başladıklarım, zorlu yolculuklardır. Uzun yürüyüşler, dik yokuşlar, ormanlar, nehirler, çadırlar, kuş sesleri, karanlık geceler vardır içinde.
Feride çekirge tatilcilerden. Perşembe akşamları iş çıkışı uçağa atlar, Bodrum’daki evine gelir, kendini plaja atar, üç günü böyle ev-plaj arası mekik dokuyarak geçirdikten sonra da gerisin geri, ona başını kaşıyacak vakit bırakmadığını söylediği işinin başına döner.
Ramazanda iftar ve sahur sofralarına her gün yeni çeşitler koymak maharet ister. Bu yıl ramazana özel çok yemek kitabı yayınlandı. Kitapların kimileri Osmanlı mutfağını günümüze taşıyor, unutulmuş tarifler veriyor. Bazıları daha pratik olma çabasında, her gün iftar ve sahur için uygulanabilecek mönüler öneriyor.
Fransa’nın güneyinde Grasse kasabasında bir parfüm üretim tesisindeyim. Elimde tüpler, damlalıklar, parfüm hammaddeleri, kulağımda uzman tavsiyeleri: Linalol’den en az 11 ml koymalı, öjenol 4 ml’yi geçmemeli. Sonuçta elde ettiğim karışımı koklayıp "Hımm, güzel oldu galiba" diye düşünüyorum. Benimle birlikte parfüm konseptli geziye katılanlarla birbirimizi pohpohluyoruz. İçimizden biri gerçeği itiraf ediyor: "Bunlar gülsuyuna benzedi!"