Mehmet Yaşin, Türkiye'nin ünlü gurmelerinden biri. Çeşitli gazetelerde muhabir, editör, yazı işleri müdürü ve yayın müdürü olarak çalışan Mehmet Yaşin'in hem sosyal medya hem de televizyonda geniş bir izleyici kitlesi var. İşte Mehmet Yaşin'in hayatına dair bilgiler...
#Mehmet Yaşin KimdirYıllarca Türkiye’yi karış karış dolaştı, yol üstündeki lezzet duraklarını keşfetti. Anadolu’nun kıyıda köşede kalmış yemek hazineleri onunla gün yüzüne çıktı. Hürriyet’teki yazılarıyla yeme-içme kültürünün bilinmeyenlerini tartışmaya açtı. Mehmet Yaşin, şimdi de bizi kendi evimizin mutfağına davet ediyor. Yeni kitabında, “Yumurta bile kıramam” demenin marifet olmadığını, basit yemekler pişirerek hayatımıza katabileceklerimizi anlatıyor.
#Mehmet YaşinAnkara istikametinden İstanbul’a doğru gelenlere: Aşçılar diyarı Mengen’e sapıp Müdür Lokantası’nda lezzetli yemekler yiyebilirsiniz. Bulgur çorbasının mutlaka tadına bakın. Yol üstündeki Yeniçağ’da yiyeceğiniz pidenin tadını da uzun süre unutamayacaksınız. Buranın patatesli ekmeği de çok ünlüdür. Bir-iki tane bagaja atmakta fayda var.
#İzmirGöletler, zeytin ve meyve ağaçları, her biri kendilerine ait ahırlarda otlaklarda dolaşan danalar, inekler, boğalar, yeni doğmuş buzağılar, tavuklar ve bir ağaç gölgesinde kurulmuş masada sadece çiftlikte yetişen ürünlerle yapılmış birbirinden lezzetli yemekler...
#Müge AkgünMehmet Yaşin’i nasıl bilirsiniz? Gazeteci, yazar, gezgin, lezzet avcısı, televizyon programcısı? Eğer bu sıfatlardan biriyle tanıyorsanız onu eksik tanımışsınız demektir. Çünkü o bunların tümü birden. Aldığı işi zirveye götüren, yeni maceralara girmekten korkmayan insanlardan. Bunca işine rağmen Hürriyet Pazar’da yeni bir projeye başlaması da ruhunun her daim dinç kalmasından...
Önce San Francisco’da, ıssız bir sokaktaki muhteşem restoran, sonra Başakşehir’deki sırık kebabı ziyafeti çektiğim mekân, şimdi de Mahmutbey’deki Seraf Restoran adındaki lezzet vahası... Bu örnekler bana, lokantanın konumunun çok önemli olmadığını gösterdi.
#San FranciscoKendi kendime sıklıkla sorar oldum: “Bu gezginliği ne zaman bırakacaksın?..” Yola çıkmaya başladığım ilk yıllardaki enerjim artık yok. Dile kolay tam 30 yıldan beri yollardayım. Dere, tepe, kent, kasaba, köy, dağ tepesi, çöl ortası, ormanın gölgesi, yaylanın serini derken bir ömrün yarısı geçti gitti.