Fransız mutfağı dünyada seçkin mutfaklardan biri olarak kabul ediliyor. Farklı lezzetlerinden yanı sıra yemek yapmak sanat halini aldı. Fransız yemekleri tadının ötesinde sunumlarıyla da dikkat çekiyor. Makaron ve kruvasan dışında Fransız mutfağının özel lezzetlerini sizin için derledik. Mutlaka denemelisiniz...
#Fransız MutfağıAvrupa'nın 'en tutumlu' toplumlarından biri olarak bilinen Hollanda'da bu gelenek, diplomatik ilişkilere de yansıyor. Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin, 29 Ekim'de Lahey'i ziyaret eden Kanada Başbakanı Justin Trudeau onuruna verdiği yemeğin maliyetinin kişi başı 60 eurodan az olduğu ortaya çıktı.
#RutteKartpostal gibi köyler, yusyuvarlak tepeler, şatolar, bahçeler, geleneksel pazar ızgarası.... İngiltere’nin ortasındaki bu doğal cennet Anglosakson kültüründen hoşlananlara tüm aradıklarını sunuyor. 2 bin kilometrekarelik alanda beş ilçeye bağlı sayısız güzel köy var. Ortaçağdaki yün tüccarlarınca inşa ettirilen dev köşkler, görkemli kiliseler özenle korunmuş. Ülkenin en büyük ‘Tescilli Sıradışı Doğa Güzelliği’ alanı Roma kalıntıları, katedraller, bahçeler ve şatolarla güzelleştirilmiş. Üst gelir gruplarının yaşadığı bölgede çok sayıda ünlü kişi yaşıyor. At binmeyi bilmeyen yabancılar bile sakin kasaba yollarında otomobil kullanmaktan, zaman içinde kaybolmuş köşklerin arasında gezinmekten, Avrupa’nın en güzel bölgelerinden orta güney İngiltere’yi keşfetmekten hoşlanacaktır.
#CotswoldsFransa’nın İstanbul Başkonsolosu Bertrand Buchwalter, ilk röportajını Hürriyet’e verdi. Türkiye ve AB’nin birbirine ihtiyacı olduğunu belirten Buchwalter, Türkiye-AB ilişkilerini, Zeki Müren’in ‘Gitme sana muhtacım’ şarkısıyla anlatıyor. Çocukluğu ve gençliği Türkiye’de geçen, Orhan Gencebay ve Zülfü Livaneli dinleyen Buchwalter, oğlunun adını ise şarkıcı Teoman’dan esinlenerek ‘Teoman’ koymuş.
#Bertrand BuchwalterHani derler ya bazı yerler için "bir giden mutlaka bir daha gider" diye... Büyük olasılık Rusya Federasyonu'nun en ünlü kenti St. Petersburg da öyle bir yer. Geçen yıl buram buram sıcak altında kent merkezindeki müzelerini gezdiğimiz şehre bu yıl bir kez daha gittik. Temmuz ortasında kış soğuğu eşliğinde bu kez de turistik rehberlerin ön sayfalarında yer almayan ama yine de görülmeye değer yerlerini arşınladık.
#Rusya FederasyonuEt, büyük bir şişin üzerinde yatay veya dikey olarak döndürülerek pişiriliyor. Böylece her tarafı aynı pişiyor, kurumadan mühürleniyor. Isı kaynağı ile doğrudan temas etmediği için kömürleşmiyor. Şef Richard Madzar, Fransa’da ‘rotisserie’ adı verilen bu tekniği Türkiye’de de uyguluyor… “Marinasyona gerek yok, ete güveniyorsanız tuz ve karabiber yeterli” diyor…
#Richard MadzarKuzey yarımkürede kış öncesi son güzel günler yaşanırken, bu hafta Avrupa’da gidebileceğiniz üç büyük başkenti yazdım. Keyifli sonbahar yürüyüşleri, gurme deneyimler, müzik ve sanat aktiviteleri gezginleri bekliyor. Kışın karlı günleri gelmeden Avrupa’da sonbaharın tadını çıkarabilirsiniz.
Balık söz konusu olduğunda benden tutucusu bulunmaz. Fakat Arnavutköy’de yeni keşfettiğim bir mekan, bu tutuculuğumu kırdı. Burası alışık olduğum türde balıkçılardan değil. Ne dekoru ne mönüsü bildiğim yerlere benziyor. Balıkçıdan çok Fransız yemekleri sunan bir otel lokantası edası var. Havası lüks ve mezeleri iddialı olsa da fiyatları makul
Sevgililer Günü, önceki yıllara kıyasla bu yıl daha sönük geçti. Mevlit Kandili’yle çakışması nedeniyle Ankaralıların büyük bir kısmı, Sevgililer Günü’nü evde geçirmeyi tercih etti. 14 Şubat’ı dışarıda kutlayanların arasında yabancı misyon görevlilerinin fazlalığı dikkat çekti.
Fransız deri, seyahat ürünleri ve hazır giyim markası Longchamp’in üçüncü kuşak patronu Jean Cassegrain, lüks marka olarak anılmak istemediklerini söylüyor. Cassegrain, Türkiye’nin her bakımdan gelişen bir ülke olduğunu vurgularken, “Çıkıp, 2 yıl ayrı kaldığımız Türkiye’ye geri döndük. Uzak kalamadık. Türk tasarımcılar dikkat çekiyor” dedi.
Tam da kentlerin hafızasını yitirmesini, ortak kültür ve belleğin “eski köhnedir-yeni iyidir” vurdumduymazlık duvarına çarpmasını konuşurken çıkageldi “Siyah Beyaz.” Siyah-Beyaz iyi bir film olmanın ötesinde, birkaç kuşak Ankaralının anılarını temize çekiyor, bir yandan da bar ortamının bile sosyal bir değer olabileceği gerçeğini hatırlatıyor. “Burası kamusal alan sayılmalı” diyen doktorun sözlerinde çok güzel ifade edildiği gibi.
Geçen hafta, Amerikalı ve Fransız yemek meraklıları, iki ayrı koldan İstanbul’a bir çıkarma yaptı. İlk grup, sekiz Fransız gurme ve üç televizyoncudan oluşuyordu ve Akdeniz Mutfakları Konservatuvarı’nın Türkiye temsilciliğiyle Fransız Travel- Food Seyahat Acentesi’nin birlikte düzenlediği bir yemek kültürü keşif gezisi için buradaydılar.
Binlerce yıldır, önemli bir ticaret ve yönetim merkezi olan başkent Ankara, genellikle turistik bir gezi için gelmez aklımıza. Oysa Cumhuriyet tarihinin önemli eserleri, camileri, kale içindeki tarihi evleri, eğlence için Tunalı Hilmi ve Arjantin caddeleri, birbirinden popüler restoranları, parkları ve alışveriş merkezleriyle hiç de turistik açıdan hayal kırıklığı yaratacak bir şehir değil. Ayrıca çevresindeki ören yerleri Hattuşaş, Yazılıkaya, Alacahöyük ve Gordion’la da oldukça turist çekiyor. Şehre yaklaşık 100 kilometre mesafedeki Beypazarı ise son zamanlarda yaptığı atakla gezginlerin yeni duraklarından bir olmaya aday. Yani Ankara sadece siyasetin ve diplomasinin merkezi değil, ona meraklı bir turist gözüyle de bakabilirsiniz.