Yemeklerini ve kültürünü devam ettirme arzusu bir mutfak için en değerli adımdır. Sadece lezzet değil yemeğin etrafında dönen yaşam ve içindeki anılar da geleceğe taşınıp değer yaratır. Misafirlerine etnik ve yerel lezzetler sunan restoranlar da bu açıdan en önemli oyunculardır.
#İncili Gastronomi RehberiBazen monotonluktan sıkılıp yeni şeyler denemek isteriz, özellikle de yeni lezzetler... Arap ülkelerinin oryantal ziyafetlerinden Uzakdoğu’nun mistik tatlarına ve Orta Asya’nın bol baharatlı yemeklerine kadar etnik lezzetler sunan mekanların sayısı artıyor. Ait oldukları ülkelerin aşçıların hazırladığı yemeklerde kullanılan malzemeler de otantik. Bu hafta büyük jürimiz dünyanın çeşitli mutfaklarının en iyi 10 örneğini seçti
1966 yılında Haleb’e gitmiştik. Antakya’dan sınırı geçtik. Haleb, adeta rüya gibi bir şehirdi. Kendimi bir anda 19. ve 20. yüzyıl Osmanlı Türkiyesi’nde bulmuş gibi hissettim. Şehirde farklı etnik ve kültürel unsurlar bir arada yaşıyordu. 1967’de ise İsrail Savaşı çıktı. Bu renkli, antika dünya mahvoldu. O günkü Haleb’i, 10 yıl sonra, 1976’da tekrar ziyaret ettiğimde yine aynı güzelliğiyle gördüm. Ancak bugün aynı Haleb’i görebileceğimi sanmıyorum. Oysa Haleb, Türkiye tarihi ve Ortadoğu için her zaman çok önemli bir merkez olmuştur.
#HalebBu hafta Mabel Matiz, Zorlu PSM’de; Lara Di Lara, Rene Lokal İzmir’de; Levent Yüksel, Jolly Joker Ankara’da sahneye çıkacak. Yerli synth-pop grubu Jakuzi aynı gün iki kez Salon İKSV’de konser verecek. Ramazan ayına özel ücretsiz konserlerse İstanbulluları bir araya getiriyor.
#Uygar TaylanBU hafta sizler için Türkbükü dosyasını açtık. Masmavi deniziyle ve ardı ardına açılan sosyetik mekanlarıyla seneler önce beach club kavramını hayatımıza sokan, açıklarında birbirinden gösterişli yerli-yabancı teknelerin demir attığı ve Bodrum’da eğlence denilince ilk akla gelen yerlerden olan Türkbükü, zaman içinde bu hızlı ivme gösteren yükseliş devrinden duraklama dönemine geçti. Bunda her yıl yaz başında haberleri yapılan astronomik lahmacun ve şezlong fiyatları ile yaratılan sansasyonlar kadar, kalıcı olamayan, tek sezonluk mekanlar da etkili oldu. Üzerine bir de geçtiğimiz yıl yapımı aylarca süren ve esnafın oldukça zor durumda kalmasına sebep olan altyapı çalışmaları ve sonrasında biraz aceleye getirildiğini düşündüren ve Türkbükü’ne yakıştıramadığımız beton yol da eklenince eski günlerini arar olmuştu. Ancak bu sezon açılan kaliteli mekanların yanı sıra eski mekanların da birçoğu kendini yeniledi. ‘Miam’ ve ‘Garos’ gibi klasiklerin başını çektiği eğlence mekanlarının özellikle ünlü sanatçıların canlı performanslarıyla tekrar eski günlerini yakaladığını söyleyebiliriz. Türkbükü’nden bu hafta sizin için seçtiklerimizi keyifle okumanız dileğiyle...
#1Ünlü gurme Vedat Milor, Horeca Trend dergisine konuk oldu. Milor, Türk mutfağına dair açıklamalar yaptı. Milor, fiyatları her yaz gündem olan Bodrum hakkında ise “Bodrum herhalde Türkiye’de fiyat performans açısından yemek yenilecek en kötü yer” dedi.
#Vedat MilorBaharatları, kokusu, otları ve rengarenk sunumlarıyla oryantalist ama bir yandan da modern bir yemek kültürüne sahip Lübnan mutfağı, Alaçatı’daki adresi El Yar’la birlikte damaklarda eşsiz tatlar bırakmaya aday... Lübnan mimarisinden yola çıkılarak tasarlanan mekana giriş yaptıktan sonra kendinizi bir anda yasemin ve begonvillerle dolu eşsiz bir dünyanın içinde buluyorsunuz.
#1Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün, 18 Ekim Salı günü, Fransa’nın ve dünyanın önde gelen siyasal ve sosyal bilimler üniversitesi SciencePo’nun ‘hukuk ve siyasi kurumlar’ dersinde konuk konuşmacı oldu. Dünyada ve Türkiye’de yargı bağımsızlığı ve yargının karşı karşıya olduğu sorunlar üzerine görüşlerini paylaşan Av. Mehmet Gün, derneğin “A’dan Z’ye Türk Yargı Reformu” önerisini anlattı.
#Mehmet GünGastronomi, kültür, sanat ve eğlence dünyası geçen hafta sonu Kuşadası’nda buluştu. Kuşadası Sokak Festivali’ne gittik; yerel yemeklerin peşine düştük. İlçenin mutfağını anlatan şef Ozan Güngör: “Arapsaçı, ebegümeci ve tilkişen gibi otların yemeği çok seviliyor. Enginar, zeytinyağlı ve bol baklalı yeniyor.”
#Gastronomiİnsan kalabalığının henüz bastırmadığı, havaların sıcaktan bayıltmadığı haziran ayı veya rüzgarların dindiği, kalabalığın çekildiği, denizin ısındığı eylül aylarında Bozcaada’da olmak çok daha keyifli olacaktır düşüncesiyle çıkarım ben her yaz bu adanın yollarına… Sizlere de aynısını önererek başlamak isterim Bozcaada yazıma…
#Bozcaada