Paylaş
BU sayıdan itibaren sizlerle Çeşme ve Alaçatı’nın beachlerini de keşfe çıkacağız. İlk durağımız Unique bölgesinde hizmet veren Ojo Beach Alaçatı... Ojo; bembeyaz sahili, turkuaz renkteki denizi ve muhteşem manzarasıyla diyebilirim ki Alaçatı’nın en özel plajlarından biri. Adını İspanyolcada ‘gözde olmak’ anlamına gelen Ojo’dan alan mekan, Afrika etnik tarzını sahiplenerek, kum-deniz-güneş üçlüsünün enerjisini maksimuma çıkarıyor. Bu haliyle de Ege’nin eşsiz kumsallarına farklı bir yorum katıyor.
DEV HEYKEL KARŞILIYOR
Sizi girişte bir eli göğsünde, diğer eli göğe doğru açık, ortası boş dev bir heykelin karşıladığı toplam 400 kişilik mekan, kıvrımlı basamaklardan çok özel bir koya açılıyor. İki sıra halinde dizili tek ve çift kişilik şezlonglar son derece ergonomik. Şemsiyeler de güneşin geliş açısına göre kolaylıkla yön değiştirebiliyor. 6 adet de diamond loca bulunuyor. Kapı 10.30’da açılıyor, yasal sınırların izin verdiği saate kadar da açık kalıyor. Genç, dinamik ve eğitimli personel, konuklarını memnun edebilmek adına hiç durmadan karınca misali koşturuyor. Bir dediğinizi iki etmiyor!
Ojo Alaçatı günün her saatini farklı bir etkinlikle karşılıyor. Gün boyu güneşlenip denize girebileceğiniz, air yoga ve mat yogası derslerine katılabileceğiniz ya da denize karşı masaj yaptırabileceğiniz Ojo Alaçatı’da su sporlarından (jetski, şişme grupları, wakeboard vb) özel beach spor salonuna kadar her türlü detay düşünülmüş. Bu sezon rafine görünümüyle dikkatleri üzerine çeken Ojo, Alaçatı’daki plaj eğlencelerine de yepyeni bir soluk getirmiş. Ojo Alaçatı, unutulmaz eğlenceli anlar sunan renkli sahne performanslarıyla konuklarına keyif dolu bir deneyim yaşatıyor.
Ojo Alaçatı’nın giriş alanında yer alan butiklerden alışveriş yapabilir, kuaför veya berberden randevu alarak tatile gelirken yetiştiremediğiniz günlük rutin ve bakımlarınızı yaptırabilirsiniz.
HER GÜNE ÖZEL ETKİNLİK
Her güne özel ve dopdolu programlarıyla Ojo BeachClub, plajın tadını çıkarmak isteyenleri müziğin sihirli dünyasına davet ediyor. Her çarşamba, plajın enerjisini en üst seviyeye çıkaran Discolog, dans ve müziğin ritmini tüm misafirlerle paylaşıyor. Eğlenceli ve enerji dolu performanslarıyle unutulmaz bir deneyim geçirmenizi sağlıyor. Her perşembe sahnede yerini alan DJ Mono, elektronik müziğin en iyi örneklerini seslendiriyor ve dans pistini coşturuyor. Sıradışı müzik seçkisiyle haftanın yorgunluğunu atmanızı sağlıyor. Her cuma plajın renkli atmosferine renk katan Kerem Önger, müzikle dolu dolu bir gün geçirmenize imkan tanıyor. Önger, kendine özgü tarzı ve performansıyla tüm konukları eğlencenin doruklarına çıkarıyor. Her cumartesi sahnedeki yerini alan Doğuş Çabakçor, canlı performansıyla kalpleri fethediyor. Plajın romantik atmosferinde unutulmaz anlar yaşamanızı sağlıyor. Her pazar ise plajın huzurunu ve keyfini müzikle birleştiren Abdullah İnal, plajın huzurunu eğlence ve müziğin büyüsüyle birleştiriyor. Dünyaca ünlü DJ’lerin canlı performanslarıyla dünya müziğinin seçkin örneklerine yer verdikleri happy hour partileri, 200-250 kişilik özel alanda saat 17.00’de başlıyor, 20.00’ye kadar devam ediyor. Unutmadan, plaj kısmını kullanmadan happy hour’a girmek mümkün. Onun ücreti de kişi başı 300 TL olarak belirlenmiş.
Ojo’ya pazartesi, salı, çarşamba ve perşembe günleri giriş ücreti kişi başı 500 TL. Cuma, cumartesi, pazar ise 600 TL. Karşılığında 1 adet içecek ikram ediliyor.
Tam bir plaj mutfağı
OJO Alaçatı ayrıca yemekleriyle de iddialı. Buranın lezzet durağı tam bir plaj mutfağı. Adı ‘Sabor Gastro’... Sabor; Portekizce ‘lezzet’, İspanyolca ‘tat’ anlamında. Akdeniz ve Ege yaşam tarzından yola çıkılarak hayata geçirilen Sabor Gastro, konsept menüleri ve özgün tatlarıyla zamansız lezzet hikayelerini güneş, kumsal ve müzikle buluşturarak benzersiz bir deneyime dönüştürüyor. 09.00-21.00 saatleri arasında hizmet veren mekan, masa+oturma gruplarıyla birlikte toplam 120 kişi kapasiteli. Sabor Gastro’da en çok dikkatimi çeken şey, birçok beach club’ın aksine kahvaltıya verdiği önem ve özen. ‘Ojo serpme’, ‘Amerikan’ (300 TL) ve ‘İngiliz’ (290 TL) olmak üzere 3 ayrı kahvaltı seçeneği bulunuyor. Serpme kahvaltıda yok yok! Beyaz peynir, çeçil peyniri, eski kaşar, labne, ceviz-vişne-çilek-kayısı reçeli, tahin, pekmez, zeytin ezmesi, tereyağ, siyah-yeşil zeytin, patates kızartması, pişi, macar salam, hindi güme, bal-kaymak, kızarmış yeşil köy biberi ve söğüş tabağından oluşan bu zengin kahvaltı 320 TL. İsteğe göre ekstra olarak menemen, sahanda sucuk, sahanda yumurta, sucuklu yumurta, pankek de var (90-180 TL). Granolalar 210-220 TL. 5 çeşit omlet ise 110-140 TL aralığında. Kahvaltı 09.00’da başlıyor, 13.00’e kadar devam ediyor. Sunulan lezzetler olabildiğince bölgede bulunan lokal ürünler ve bu toprağa özgü yerel değerler. Hepsi özel, tazel ve doğal. İnanın, kahvaltı hiç bitmesin istiyorsunuz. Ama sonuçta burası bir beach ve gün içinde denize girip çıktıkça acıkıyorsunuz. Hiç merak etmeyin, Sabor Gastro’da uluslararası mutfaklardan canınız ne çekerse var!
ATIŞTIRMALIKLARDAN ANA YEMEĞE
Atıştırmalıklardan başlarsak... Çıtır tavuk tabağı, Ojo sepeti, trüflü patates, sade patates kızartması ve fish&chip’ten oluşan atıştırmalıklar 150-240 TL. Başlangıç alternatifleri dokuz adet. Fiyatlar 180-400 TL. Buğday, nohut, taze nane ve baharatlarla renklendirilmiş yoğurttan yapılan soğuk buğday çorbası bu cehennem sıcaklarında müthiş bir ferahlık hissi veriyor. Fırınlanmış bostan patlıcan dilimleri, pestolu napoliten sos ve mozarelladan hazırlanan melanzane de mutlaka denenmeli. Pizza sevenler için taş fırında pişirilen sekiz (300-420 TL), makarna&risotto tutkunları için de dokuz (280-620 TL) seçenek sunuluyor. Hele hele içlerinde biri var ki, parmesan tekerinde pişiriliyor ve gerek kokusuyla, gerek lezzetiyle sizi alıp İtalya’ya kadar götürüyor! Burgere ‘Hayır’ diyemeyenleri Ojo, klasik, cheese, tavuk, pastrami, california quesedilla asado ve birria tacos bekliyor (340-420 TL). Ana yemekte ister dana bonfile, ister kasap köfte, ister somon ozgara, ister ossco buco sipariş edebilirsiniz (420-700 TL). Ben tercihimi etten yana kullandım ve dana bonfile söyledim. Lokum bonfile, buğday risotto, baby havuç, baby kabak, kuşkonmaz, karamelize patates ve demi glace sos öyle güzel bir araya gelmiş ki damakta lezzet patlamaları yaratıyor. Ana yemeği salatasız düşünemeyenler için yedi alternatif söz konusu (240-360 TL). Finalde tatlı olarak ise panna cotta ya da tiramusu var (130-140 TL).
LEZZETE EĞLENCE DE EŞLİK EDİYOR
Sabor Gastro’da sadece lezzetler değil, sunumlar da çok özel. Tüm siparişleriniz yerellik ve evrensellik gözetilerek hazırlanıp şık ve gösterişli tabaklarda servis ediliyor. Eşsiz bir gastronomik deneyim yaşarken, bu benzersiz tatların yanı sıra birbirinden şaşırtıcı kokteyller, alışılmışın dışında yenilikçi etkinlikler, sürpriz konuk sanatçılar ve dinamik müzikler de rafine bir atmosferde unutulmaz bir deneyim yaşatıyor.
Paylaş