Bu yıl 5’incisi düzenlenen ‘Kitap Benim Etkinliği’ kapsamında İstanbul’dan İzmir’e, Giresun’dan Van’a kadar Türkiye’nin dört bir yanında öğrenim gören öğrenciler kitap okudular. Sahillerde, parklarda, bahçelerde ve tarihi alanlarla okudukları kitaplarla farkındalık yaratmayı amaçlayan öğrenciler Türkiye’nin 55 ilindeki 116 okulda bu etkinliği sürdürüyor.
#Kitap Benim EtkinliğiMilli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye’nin Adalet ve Kalkınma Partisi ile bambaşka bir noktaya geldiğini belirterek, “Cumhurbaşkanımıza ve Türkiye’yi dini ibadet özgürlüğü anlamında dünya standartlarında bir ülke yapmaya çalışan bütün AK Parti camiasına ve buna katkı veren herkese bir kez daha teşekkür ediyorum. Unutmamız gereken dönemlerdi. Biz şimdi burada din eğitimini çalışırken, din eğitimi ile ilgili konuşurken Türkiye’nin bu konuda yaşadığı tecrübeyi ihmal etmemek ve görmezden gelmemek lazım” dedi.
#Bakan TekinEdebiyat severlerin “Salt Okunur” adlı öykü kitabı ve “Kendinde Değil Gibisin” romanıyla tanıdığı yazar Aylin Sökmen, yeni kitabı “#EvdekiAlgoritma”yı okurla buluşturdu. Edisyon Kitap’tan çıkan roman, evliliğinin sonuna gelmiş bir kadının yas sürecinde yaşadıklarına odaklanırken, kadınlar üzerindeki çocuk baskısı, ‘aile’ tabusu ve dijital dünyanın gerçek hayatlardaki etkisini mizahi bir anlatımla irdeliyor. Sökmen’le yeni kitabını konuştuk.
#Aylin SökmenSene 1910’lar… Diyarbakır’ın kadim Ulu Camii’ndeyiz. Avluda, elinde gümüş bir kaşıkla tek başına bir kız çocuğu duruyor; bir yandan etrafta ailesini arıyor bir yandan gözyaşı döküyor. Kentin ileri gelenlerinden Cizrelizadeler ona kol kanat geriyor. Ama hikâyesini hiçbir zaman öğrenemiyorlar. Bu kız çocuğunun torunu bugün 8 ülkede 100’den fazla şubesi olan kafe zinciri BigChefs ile Türkiye’nin en başarılı girişimcilerinden Gamze Cizreli. Hikâyenin başladığı yerde buluştuğumuz Cizreli, “Misafir ağırlamayı ‘culinary academy’de değil, Diyarbakır’ın ‘başım gözüm üstüne’ kültüründen öğrendim” diyor.
#BigchefsKONYA’da yaşayan ve yerel bir televizyon kanalında tarih programı yapan Cengiz Acar’ın yazdığı Twitter mesajı eski bir tartışmayı yeniden alevlendirdi. Rus edebiyatının en büyük yazarlarından Lev Tolstoy’u yanında siyah renkte kıyafetli bir kadınla gösteren fotoğrafın altına şu mesajı yazdı Acar: “Tolstoy İslam’la şereflenmiş güzel bir Müslüman’dı. Eşi de çarşafı ile İslam asaletini ruhunda taşıyan bir hanımefendiydi. Ancak İslam düşmanları bu görüntüleri hep sakladılar. Gerçeklerin bir gün mutlaka ortaya çıkmak gibi bir adeti olduğunu unuttular.”
#Lev Tolstoy“Duvarların dili olsa da anlatsa her şeyi” denir. Tanık olduklarını bize aktarabilse... Duvarların dili yok belki ama mağara döneminden beri insanoğlu onu bir ifade aracı olarak kullanmış. Dili, sahnesi haline getirmiş. Hayvan resimleriyle av sahnelerini canlandırmışlar. Antik Yunan ve Roma’da statü ve zenginlik sembolü olmuş evleri süsleyen fresk ve mozaikler. Bu gelenek, dokumayla duvar halılarına evrilmiş.
#Duvarlar Ve ÖtesiYükseköğretimde “sosyal sorumluluk”, “toplumsal katkı”, “gönüllülük” gibi farklı isimlerle dersler kapsamında yaşadığı evrene, insana, hayvana ve nicelerine karşı sorumlu bireyler yetiştirilmesi hedefleniyor. Üniversitelerde bu çerçevede farklı alanlarda toplumsal farkındalık oluşturmaya ve yaşamın her anının farkında bireyler yetiştirmeye gayret ediliyor. Köy okullarına destek çalışmaları, ihtiyaç sahiplerine yardım faaliyetleri, çevre kirliliğine ilişkin dikkat çekmek için etkinlikler ve daha nicelerine ulaşmak bunlardan bazıları. Gönüllü akademisyenler ve onların etrafına toplanan yürekli öğrencilerden oluşuyor. Bizler akademisyenler olarak yükseköğretim öğrencisine sosyal sorumluluk faaliyetleri içinde var olmaları için teşvikler sağlamayı hedefliyoruz.
#Konuk YazarTDV burslarıyla 104 ülkeden Türkiye’ye gelen yabancı öğrencilerden bazıları başkent Ankara’da eğitim görüyor. Hem farklı ülkelerden gelen hem de buradaki Türk arkadaşlarıyla güzel bir gönül köprüsü kurduklarına dikkat çeken öğrenciler, Ankara için, “Kardeşliğin de başkenti” diyor. Yabancı öğrencilerle Ankara’yı ve eğitim süreçlerini konuştuk.
#Murat YILMAZBir masanın etrafında buluşmak kadim bir gelenektir. Sevinçler, üzüntüler, kutlamalar, gözyaşları da olur sofrada. İstanbul da aslında bizi bir arada tutan büyük bir sofra gibi. Bu sofra bugünlerde Emirgân’daki Pembe Köşk’te kuruldu. Hem bu lezzetler hem de semtin değerleri arasında bir geziye çıkalım bu hafta.
#HürriyetCumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kendisine randevu vermeyen TÜİK’e gitmesine sert tepki göstererek, “Gittiler, İstatistik Kurumu’nun önünde bir genel başkan orada gösteri yapıyor. İnsan utanır, utanır. Bir insan davet edilmediği yere gidemez. Devletin bu kurumları senin şamar oğlanın değil” dedi.
#Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan“Kitap Benim” projesi kapsamında toplumda okuma farkındalığı oluşturmak amacıyla açık alanlarda okuma etkinliği düzenledi. İstanbul’dan İzmir’e, Denizli’den Van’a kadar Türkiye’nin dört bir yanında öğrenciler; sahillerde, parklarda, bahçelerde sosyal mesafeye dikkat ederek ve maskelerini takarak kitap okudu.
#Kitap BenimSezen Aksu, ona ilk albümünü çıkarırken boşuna, “Sen bir hikayesin!” dememiş; Yugoslavya döneminde Kosova’da dünyaya geliyor, altı yaşındayken İstanbul’a taşınıyorlar. İş hayatına 13 yaşında babasının köftecisinde başlıyor, oradan güzellik sektörüne, setlere, sonra kamera arkasından bizzat sahnelere geçiyor… Bir dönem evini meyhaneye dönüştürüyor… Hayatının her dönemi gerçekten bir ‘hikaye’ olan, Balkan ezgilerinin en sevilen seslerinden Suzan Kardeş ile geçmişe gittik...
#Suzan KardeşRuha en iyi gelen şey kültür ve sanat... Bu hafta, iki sergi gezdim. Birisi AKS'de sanatçı Murat Germen ve küratör Yeşim Demir'in 'Kadim Antalya'nın Güncel Portresi' adlı sergi diğeri ise Türkan Şoray Kültür ve Sanat Merkezi'nde, çağdaş Rus resminin önde gelen beş isminin eserlerinden oluşan bir sergi idi. Önümüzdeki günlerde, Antalya'da sanat adına güzel işler olacak.
#ANTALYASosyal Girişimci Mentörü İsmail Hilmi Adıgüzel, birçok sosyal sorunun pandemi sürecinde deneyimlenerek farkına varıldığına dikkat çekerken, çözüm odaklı sosyal girişimciliğin daha da ivme kazandığına dikkat çekti. Şirketlerin rekabet alanının da değiştiğinin altını çizen Adıgüzel, “Artık sosyal fayda rekabeti, ticaretin en önemli rekabeti haline gelecek ve kurumsal yapılar sosyal girişimcilikle iç içe geçecek,” dedi.
#BursaTürkiye’nin en çok okunan yazarlarından Ahmet Ümit’in, hikâyesi Berlin’de geçen ‘Kayıp Tanrılar Ülkesi’ adlı romanı Yapı Kredi Yayınları’ndan çıktı. 14 Haziran’dan itibaren raflarda yerini alan romanda, Berlin Emniyet Teşkilatı’nda görevli Yıldız Başkomiser ve yardımcısı Tobias’ın kökleri mitolojik Pergamon’a dayanan bir cinayeti aydınlatma hikâyesi anlatılıyor. Polisiye roman, bir yanda Berlin’i anlatırken diğer yandan Almanya’da yükselen ırkçılık ve Türkiye kökenli göçmenlerin hikâyelerine de değiniyor. Ahmet Ümit’le Berlin ve romanı üzerine görüştük.
#Ahmet ÜmitMart 2020 tarihi ve sonrasında yaşadıklarımız, bizler ve çocuklarımız için uzun ve zorlu bir yol oldu, olmaya da devam ediyor. Her bir yaşantımız bu yolda bir mihenk taşı. ‘Hayat eve sığar’dan sonra yaz geldi. Kimimiz eve sığmaya devam ettik. Kimimiz bu sıkıntılı zamanlarda bir mola olsun diyerek kaçak tatiller yaptık. Eylül ayı derken okulların açılıp açılmama belirsizlikleriyle birlikte artık 2020’ye veda ettik. Takvimdeki yıl değişikliğinin diğer adı kâbus olan 2020’den sonra bir umut rüyası olma potansiyeli taşıyan 2021 ile kucaklaştık.
#ÇocukEmrah Koçer, sosyal medyada bilinen adıyla “Doğadaki Yabancı”. Genetik hastalığının ilacının stresten uzak durmak olduğunu öğrenince, çok sevdiği mesleği ve doğa arasında tercih yapmak istemedi. Şehir hayatına nokta değil virgül koyarak, her fırsatta doğaya koşup daha çok deneyimleyerek kendisini tedavi etmeyi başardı. Edindiği bilgi ve deneyimlerini “doğaya çıkmaya vaktim yok” diyenlere örnek olma çabasıyla paylaşmaya devam eden Koçer, 2020 yılında halk oylaması ile ‘Yılın Doğa Gezgini’ ödülünün de sahibi oldu.
#BursaHepimiz çocuklarımızın kitap okumasını istiyoruz. Ancak onların kitap okumayı sevmesi için ne kadar doğru davranıyoruz? Çocuklar için yazdığı gezi kitaplarından sonra bu kez bir ‘kitap okuma’ öyküsüyle minik okurlarıyla buluşan Özge A. Lokmanhekim, kitap okumanın insanı özgürleştirdiğini söylüyor.
#Yazar