Türk edebiyatının önemli adlarını geniş bir kitle okumuştur. Acaba kaçı onlar üzerine yazılmış kitapları okudu? Yazarlarımızı bütünüyle kavramak için yeni kuşakların bu kitaplara gereksinimi var. İnternetten elde edilen bilgilerin yüzeyselliğini düşününce bu kitapların önemi ortaya çıkar. Bence kitaplığınızın bir rafına okuduğunuz yazarlar, şairler hakkında yazılmış kitapları da koyunuz.
#EdebiyatHollywood'da yılın ödül sezonu hızlı başladı. Altın Küre, Eleştirmenlerin Seçtikleri derken şimdi sırada Oscar ödülleri var. Bu yıl 92'nci kez düzenlenecek olan tören için 10 Şubat'a kadar geri sayım sürecek. O gece de Los Angeles'ta gösterişli bir törenle kazananlar açıklanacak. <br> <br> DEPO PHOTOS, BACKGRID USA
#OSCARBir uzun yürüyüştür sinema bu ülkede. Hem uzun hem zorlu ve meşakkatli... Kimileri kabul etmese de genel olarak üzerinde hemfikir olunan bir ‘çıkış noktası’na sahibiz; o da 1914 tarihli Fuat Uzkınay imzalı ‘Ayastefanos Abidesi’nin Yıkılışı’. Bu ‘ilk’ filmin üzerinden neredeyse 103 yıl geçmiş. Geride de onca emek, onca hatıra, onca birikim var. Bütün bu izleri takip ederek genel bir resme soyunmak istedik Hürriyet Pazar olarak. 100 kişiden oluşan, sinema erbabı bir grup insana beğenilerini, sinema tarihimiz içinde sevdikleri, önemsedikleri filmleri sorduk, ‘En iyi 10 film’lerini istedik (bazıları kıyamadı, listelerini ‘sırasız’ verdi). ‘Türkiye sinemasının en iyi 100 filmi’ işte böyle çıktı ortaya. Yönetmenler, oyuncular, yapımcılar ve sinema yazarları seçti; bize de sonuçları paylaşmak düştü. Bu soruşturmayı sizlerle paylaşırken de jürideki kimi isimlerden en sevdikleri filmler hakkında duygularını, düşüncelerini aldık, sevdalarının ifadelerini istedik. Toparlarsak; böyle geniş bir çalışmayı sayfalarımıza taşımaktan, sizlerle paylaşmaktan ve büyük bir sinemasal mirasın genel fotoğrafını çekmekten gurur duyduk, umarız sizler de beğenirsiniz...
#Türk Sineması1998’te Orphans’la ilk kez kamera arkasına geçen usta oyuncu Mullan 2002 yılında çektiği Günahkar Rahibeler’de yönetmenlik başarısının rastlantıdan ibaret olmadığını göstermiş, eleştirmenlerin ayakta alkışladığı bu filmle Venedik’te Altın Aslan’ı almıştı. Mullan sekiz yıl sonra üçüncü kez oturduğu yönetmen koltuğunda şiddetin toplumun her biriminde nasıl kurumsallaştırıldığını gözler önüne seriyor ve hafızalardan çıkmayacak bir filme daha imza atıyor.
Sinema dünyamızın üç zirvesi üzerine hazırlanan kitaplar, Türk sinemasındaki önemli adlar hakkında, çoğulcu bilgiler edinmemizi sağlıyor: Adı: Atıf Yılmaz; Kahkaha ve Hüzün: Sadri Alışık ve Kader: Zeki Demirkubuz. Dost Kitabevi ile Ankara Sinema Derneği’nin yayınladığı kitaplar, benim savunduğum yöntemi uygulamış. Kitaplar; bir imzanın görüşünü taşımıyor, değişik adların, sanatçılara, yönetmenlere farklı yaklaşımını sergiliyor.