Paylaş
Yeni, ödüllü kitapları okuyamayanlar, etkinlikleri izleyemeyenler, sergileri göremeyenler için bu kaynak kitaplar en azından hatırlatma işlevini üstlenirlerdi. Bugün kendi uzmanlığının alanında bir maraton yaşayan, soluk soluğa bir çalışma temposu içinde kendisini bulan, hele büyük şehirdekiler için çok iyi bir başvuru niteliği taşıyordu.
Şimdi internet ve online kitap alışverişlerinin bu gereksinimi karşıladığını söyleyebilirsiniz ama yazılı kaynağın vazgeçilmezliğini savunanlardanım. Üç yıllık hâlâ kaynak olma önemini ve özelliğini koruyor. Biri Yaşar Nabi Nayır’ın Varlık Yıllığı, diğeri de Aziz Nesin’in Nesin Yıllığı idi. Orada yayınlanan incelemeler, söyleşiler, bugün de araştırmacıların, eleştirmenlerin, edebiyat tarihçilerinin başvurdukları değerli malzeme olma özelliğini koruyorlar.
Memet Fuat’ın Seçtikleri’ni de bu kategoriye koyabiliriz. Adını koyma cesaretini gösteren iyi bir eleştirmenin önemli toplamıydı.
Şimdi sanat yıllıkları yayımlanıyor. Yıllıklar için bazı ek bilgiler de vermeliyim. Varlık Yıllığı, yalnız edebiyat dünyasını değil, sanat dünyasını da yansıtırdı.
Şu söylenebilir: Bir yılın geçmiş sergilerinin okura ne yararı olabilir? Türk resminin seyrini göstermesi bakımından gerekliydi. Şimdi resimseverler için başka olanak da var. Her serginin o kadar kapsamlı, güzel, kitaplığımıza konulacak katalogları yayımlanıyor ki, sergiye gidemeyenler onu da edinebilirler. Zaten aslına bakarsanız, sergi kataloglarının okunmasını gerekli görürüm. Çünkü bir sergiyi gezerken, belleğinizde kalanlarla yetinirseniz, unutup gidersiniz. Katalog o sergiyi, sanatçıyı kalıcı kılar.
Varlık Yıllığı’nda ben, bir yılın deneme eleştirisini yazardım.
Nesin Yıllığı da, yuvarlak yaş dönümlerindeki yazı ve söyleşilerle dikkati çekerdi.
Sami N. Özerdim’in Varlık Yıllığı’ndaki bibliyografyası her yıl önümüzde dururdu. Tekrar yayınlanırsa ilgi göreceği kanısındayım.
* * *
EDEBİYAT türlerinin yıllıkları, nesnellik-öznellik kavgasının giyotininde yok edilmemeli.
Şiir yıllıkları, öykü yıllıkları, bir yılın o türle ilgili panoramasını sunduğu için sürdürülmeli. Ne var ki yıllık hazırlamak öyle ateşten bir top ki, elden ele dolaşıyor. Oysa öylesine emek isteyen bir iş ki, yapana teşekkür etmeliyiz. Yıllık yapmayı bırakanlar için de teşekkür etmeliydik, diyeceğim.
Seçimlerdeki isabete gelince, bu tür yıllıkların böyle bir iddiada bulunmaları gerekir mi?
Çünkü yıllıklar kişisel saptamalardır, bir edebiyat tarihi değildir.
Daha nesnel davranılabilir mi?
Evet ve hayır arasında gidip geliyorum, bir yerde karar eyleyemiyorum. Sunulan örnekler, hiç olmazsa size bir yılın pek çok şiirini okumanızı sağlıyor. Katılıp katılmadığımızı konuşacak malzeme sağlıyor bize yıllık yapanlar.
Yıllardır bu yıllıkları hazırlayan Mehmet H. Doğan’ı sevgiyle analım. Onun emeğini, çabasını unutmayalım.
Ben bu sorumluluğu alacak, bu emeği verecek kişileri destekleyeceğime söz veriyorum. Önemli olan yargılarına katılmak, seçtiklerini beğenmek değil, bu çalışmanın emeğini desteklemek.
Bütün bunları internette bulacağımı söylerseniz, ben de size birçok yüzeysel ve yanlış bilgiyi örnek verebilirim. Yazımın boyutunu aşar. Yazılı kaynağın inanılırlığını ne yazık ki bu kaynaklarda bulamıyoruz.
* * *
BU yıl neler okuyacağız, neler seyredeceğiz, neler dinleyeceğiz? Bende bunun heyecanı başladı.
Paylaş