TEKİRDAĞ’da lavantanın mor renge bürüdüğü tarlalar ziyaretçilere açıldı. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesine bağlı Karahisarlı Mahallesi’nde mor renge bürünen lavanta tarlaları ziyaret edilmeye başlandı. Lavanta tarlalarına kurulan dekorlarda ziyaretçiler fotoğraflar çektiriyor.
#Lavanta BahçeleriTürkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin düzenlediği '64.Türkiye Gazetecilik Başarı Ödülleri' düzenlenen törenle sahiplerini buldu. TGC, Demirören Medya Grubu'na 7 ödül verildi. Demirören Ajansı Bursa Muhabirleri Semih Şahin ve Muammer İrtem, 24 Temmuz 2022'de yayınlanan 'Boşaltılmak istenen evde 1 yıldır odaya kilitli çocuk baygın bulundu' haberiyle ödül almaya hak kazandı.
#Türkiye Gazeteciler CemiyetTürkiye'nin birçok farklı bölgesinde yer alan ve en çok bilinen ot türleri içerisinde adam otu gelir. Özellikle sağladığı faydalar ile son dönemlerde ilgi çeken ve merak edilen türler içerisinde geliyor. Peki, adam otu nedir, ne işe yarar ve nerede yetişir? Adam otunun faydaları nelerdir ve neye iyi gelir? İşte, merak edilen tüm detaylar.
#Adam OtuGeçen hafta cennetin kapısını araladım. Cennet dediğim yer, Kastamonu’nun Daday ilçesindeki ‘İksir Resort’tu. Onlar resort diyorlar ama ben ‘çiftlik’ tanımını daha çok yakıştırıyorum. Bir de Kastamonu’nun mutfağı var ki, bu kadar zengin ve güzel olup da şöhretten uzak olanı hiç görmedim.
#GURMEDoğanın uyanışıyla, beton saldırısına uğramayan bölgeler rengarenk açan çiçeklerle dolup taştı. Aşkın sembolü gülden, Boğaz’ı süsleyen erguvana, laleye, yaylaları donatan zambaklara çiçek fotoğrafı çekmek ve bu güzelliğin arasında dolaşmak için en güzel yerleri belirledik.
#Seyahatİstanbul bir bahar şehridir. Her yıl renk ve koku şöleni şubat sonunda mimozalarla başlar. Erikler, kirazlarla sürer. Sonra sıra şehrin simgesi lalelere gelir. Nöbeti mayısa doğru erguvanlara devredene kadar bu güzellik Emirgan’dan Fenerbahçe’ye pek çok semtte hüküm sürer. Bu yıl şehrin tüm çiçekleri 15 gün erken açtı. Lale mevsimi de erken geldi...
Fransız ressam Claude Monet, 50 yaşında, ününün doruğunda Paris’e 80 kilometre uzaklıktaki Giverny’de bir kır evi inşa ettirdi. Sekiz dönümlük bahçesini yapay göl ve çiçeklerle cennete dönüştürdü. 36 yıl boyunca pek çok tablosunu burada yaptı. Ölümünden sonra Fransız Akademisi’ne bağışlanan ev 1980’den bu yana ziyarete açık. Yıl boyunca resim ve doğa meraklılarının akınına uğruyor.
İlk durağımda Arnavutluk vardı. Tiran’ın, İşkodra’nın sokaklarında dolaşırken kendimi zaman tünelinde geçmiş yıllara doğru yolculuk ederken buldum. Aynı duyguyu Kosovada’da yaşadım. Bize benzeyen, bizi seven, dilimizi anlayan bu insanlar, mekanlar, sokaklar bana çok keyif verdi. Özellikle yemekleri, köftelerinin ve böreklerinin lezzeti damağımı çatlattı. Balkan ülkeleri hem vize istemiyor, hem çok yakın. Uçağa atladığınızda bir saat sonra orada oluyorsunuz. Uzun bir hafta sonunda Balkanlar’da yapacağınız bir gezi sizi çok mutlu edecektir.
Kayısı kenti Malatya’nın anılarımda özel yeri var.İlk ABC’yi burada öğrendim, sinemayla burada tanıştım. Son gidişimde bir yandan bol bol yeşil çağla yedim, buğulu anılarımın peşinde koşturdum, muhteşem lezzetlerle tanıştım. Dünün ve bugünün Malatya’sını bir kez daha çok sevdim.
Birkaç arkadaşımla hayal ettiğimiz “Dünya Seyahatini” nihayet gerçekleştirdik. Amacımız, İstanbul’dan çıkıp, sürekli batıya giderek tekrar İstanbul’a dönmekti. Bilet fiyatlarının yüksekliği ve zamansızlık nedeniyle bu yolculuğu sürekli erteledik.
Geçen sezon İtalya Ligi’nde Riso Scotti takımında oynarken ilk transfer dedikoduları çıktığında bile Fenerbahçe taraftarı internette örgütlenip ona çağrıda bulunmuştu. Öyle ya, Sarı Meleklerler’e en yakışacak oyuncu, omzundaki melek kanadı dövmeleriyle Duygu Bal’dan başkası olamazdı. Yaz aylarında çektirdiği özel takvim fotoğraflarıyla da adından söz ettiren Bal (24) bu çağrıya uydu ve Fenerbahçe’yle anlaştı
Çukurova her yönüyle zengin. Ancak beni oraya Yaşar Kemal’in romanları götürdü. Onu dinledim fotoğraflar çektim. Her yıl mutlaka gidiyorum, heyecan veriyor bana. Çok uzun bir parkur değil. Adana’dan sonra, Ceyhan, oradan İmamoğlu Kozan, Kadirli Anavarza, Hemite güzergahı bir günde geziliyor. Tarihi değerler, tarımsal yaşamın görsel zenginliği, renk renk tarlalar, Toraslar’da yemyeşil ormanlar, yamaçlardan fışkıran buz gibi pınarlar insanı çok etkiliyor. Farklı yerleri görüp, farklı duygular yaşamak isteyenlere ben Çukurova’yı öneririm.
Harita Mühendisi Ali Yetgin (56), Asya Lale’nin Yönetim Kurulu Başkanı. Konya-Çumralı tarım, yapan bir ailenin oğlu. Yıllarca büyük devlet kuruluşlarının altyapı müteahhitliğini yaptı. Çatalhöyük yakınlarındaki 1700 dönümlük arazide başladığı modern tarımcılığa, 1996’da laleleri de ekledi. Türkiye’nin rakipsiz lale üreticisi oldu. Dört çeşit ve bir milyon laleyle başladı. Bugün, 300 dönüme yayılan üç ayrı tarlada kokulu ve kokusuz 35 ayrı renkte 10 milyon lale var. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin park ve bahçelerini, otoyol kenarlarını süsleyen 12 milyon laleden 7 milyonu, yine Bursa’nın 1 milyon lalesinin soğanları Yetgin’in çiftliğinden geliyor.
Bahar rotalarına doğru yola çıkmanın tam zamanı. Size kılavuz olsun diye dört seyahat yazarına en sevdikleri bahar rotalarını sorduk: Mehmet Yaşin, "Her döndüğünüz virajda farklı bir tablo var" diye Kapıdağ yarımadasını anlattı. Reyan Tuvi, "Akdeniz ile Ege buluşur da, baharı güzel olmaz mı?" diyerek Datça’yı işaret etti. Saffet Emre Tonguç, "Aşk tanrısı, aşk mevsiminde sizi bekliyor" dedi ve Afrodisias’a gitmeniz için kışkırttı. Fatih Türkmenoğlu, "Ben her bahar aşık olurum, Kaz Dağları’nı turlarım" dedi.