Ayfer Tunç, son romanı ‘Osman’da okuru, değer yargılarının sarsıldığı, sermayenin kısmen el değiştirdiği ve yeni bir nitelik kazandığı 1990’lı yıllara götürüyor. Türkiye’nin 70 yıllık kabuğunu değiştirmeye başladığı bu yılların anlatıcısının da kaybeden bir kuşağın temsilcisi olduğunu belirten Tunç, “Cumhuriyet elitlerinin yaşantısına ilişkin pek çok nüve var ‘Osman’da, en önemli bulduğum değer yargılarının çözülmesi. Özellikle siyasi olanlarını elde tutmak için gösterdikleri göstermeci çaba da dikkate değer ama ben dikkatimi kültürel ve sosyal kayba verdim. ‘Osman’ bir düşüş romanı, anlatıcısı kaybeden bir kuşağın temsilcisi” diyor.
#Ayfer TunçÖtanaziyle hayatına son vermek isteyen kanser hastası bir savaş muhabiri kadın ve bütün bu süreçte yanında olmasını istediği yazar arkadaşı... Pedro Almodóvar bu yıl Venedik Film Festivali’nde ‘Altın Aslan’a uzanan son filmi ‘Yandaki Oda’da hüzünlü bir öyküyü son derece zarif bir anlatımla perdeye taşırken ölüm, hayat ve dostluk gibi temalarda geziniyor.
#Uğur Vardanİnsanın kafasını karıştıran, hatta allak bullak eden, kendi formlarını yaratıp yarattığı teknikle kendisini karşı karşıya getiren, yenilikçi, zorlayıcı bu sayede de okuyucunun sınırlarını zihni sinir zekasıyla genişleten yazar Murat Menteş ile bir araya geldik. Vefat etmiş yazarlarla söyleşilerden oluşan ‘Derde Deva Randevu’nun dördüncü serisi için bir araya geldiğim ve hemen hemen tüm kitaplarını okuduğum Murat Menteş, Türk edebiyatında adını sağlam ve dikkat çekici puntolarla yazdı bile… Yüzde Yüz İlham Veren Sohbetler’de en çok üreten ve benzeri olmayan yazar Murat Menteş’in yanıtlarının sizlere ilham olacağına inanıyorum.
#Sponsorlu İçerikİnsanın kafasını karıştıran, hatta allak bullak eden, kendi formlarını yaratıp yarattığı teknikle kendisini karşı karşıya getiren, yenilikçi, zorlayıcı bu sayede de okuyucunun sınırlarını zihni sinir zekasıyla genişleten yazar Murat Menteş ile bir araya geldik. Vefat etmiş yazarlarla söyleşilerden oluşan ‘Derde Deva Randevu’nun dördüncü serisi için bir araya geldiğim ve hemen hemen tüm kitaplarını okuduğum Murat Menteş, Türk edebiyatında adını sağlam ve dikkat çekici puntolarla yazdı bile… Yüzde Yüz İlham Veren Sohbetler’de en çok üreten ve benzeri olmayan yazar Murat Menteş’in yanıtlarının sizlere ilham olacağına inanıyorum.
#1Yükseköğretimde uluslararasılaşma kapsamlı bir konu. Makaleye, hem dünyadan hem de ülkemizden kısa tarihsel bilgiler sunarak başlamak istedim… Yüksek öğretimde uluslararasılaşma kavramı üniversitelerin tarihi kadar eski. Literatürde 8’inci yüzyılda Endülüs, 9’uncu yüzyılda Bağdat, 13 ve 14’ncü yüzyılda Semerkant ve Buhara, daha sonra Roma ve İstanbul hep etkileyici eğitim merkezleri olarak anlatılır. Abbasiler döneminde Bağdat, Endülüs Emeviler döneminde, Kurtuba (Cordoba) en üst düzeyde değerlendirilen bilim merkezleri olarak sunulur.
#Konuk YazarYazar bir annenin, Cumhuriyet’in ilk öğretmenlerinden bir çiftin çocuğu olarak dünyaya geliyor. Gençlik yıllarında sevdiği ve girdiği tiyatrodan 12 Mart sonrası dönemde yazar olarak çıkıyor. İlk romanı Yarın Yarın’ın yayınlanmasının üstünden dile kolay 48 sene geçmiş… Yazar Pınar Kür’leyiz... Son zamanların çok tartışılan, ‘sanat, müzik, edebiyat bitti’ mi konusuna Kür’ün yorumu, “Yeni dönemden iyi yazarlar var ama duvarları yıkacak kişi görmüyorum. Bundan sonra edebiyat dünyasında, dünyanın herhangi bir yerinde büyük çıkış yapabilecek şey yok. Kafka’dan sonra bitti bu iş” oluyor.
#Pınar KürBu yıl 96'ncı kez dağıtılacak Oscar Ödülleri’nin adayları dün akşamüzeri açıklandı. 2023’ün en çok ses getiren filmlerinden Oppenheimer Oscar adaylıklarında da rakiplerinin önüne geçerek öne çıktı.
#Oscar Ödülleri 2024BİZLERDE, anılarımızda, hal ve tavırlarımızda, hayata bakışımızda farkına varmadan çok önemli etkileri olan, iz bırakmış eserler olur. Bazen kitapla, bazen klasikleşmiş tiyatro oyunuyla, televizyonda yıllarca bizi ekrana kilitleyen dizilerle hayatımıza dahil olurlar.
#Kandemir KondukBİZLERDE, anılarımızda, hal ve tavırlarımızda, hayata bakışımızda farkına varmadan çok önemli etkileri olan, iz bırakmış eserler olur. Bazen kitapla, bazen klasikleşmiş tiyatro oyunuyla, televizyonda yıllarca bizi ekrana kilitleyen dizilerle hayatımıza dahil olurlar.
#1İkinci romanı 'Unutulmuş Topraklar'ı (SRC Kitap) yayımlayan şair-yazar Seyfettin Araç ile kadim ve modern Güneydoğu ekseninde edebiyatı, eski ve yeni okuru konuştuk: "Birçok okuyucum beni Miran karakteriyle özdeşleştiriyor. Bu benzetme hoşuma gitmiyor dersem yaratmak istediğim karaktere, yazarlık kimliğime ayıp etmiş olurum!.."
#Unutulmuş Topraklar'Yarım'ın ardından ikinci romanı 'Mahalle'yle okur karşısına çıkan Özlen Alpaslan, “Mahalle, bize bir yandan korunaklı ve sıcak bir dünya sunarken bir yandan da toplumsal değerleri yaşatarak neyin iyi, neyin doğru, neyin yanlış olduğunu öğretiyordu. Kaybolan mahalle kültürüyle beraber hepimiz yalnızlaştık” diyor. Alpaslan ile Karakarga Yayınları’ndan çıkan romanı 'Mahalle' ile birlikte uzaklaştığımız duyguları, özlemle andığımız mahalle kültürünü ve dünden bugüne halının altına süpürdüğümüz toplumsal hafızamızdaki travmaları konuştuk.
#Özlen Alpaslan27. İstanbul Tiyatro Festivali, 25 Ekim-25 Kasım tarihleri arasında izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor. Işıl Kasapoğlu küratörlüğünde düzenlenecek festival, Türkiye’den ve yurtdışından toplam 20 tiyatro, performans ve dans gösterisine evsahipliği yapacak. Biletler 8 Eylül Cuma günü genel satışa açılacak.
#27. İstanbul Tiyatro FestivaliPolisiyenin de öncüsü sayılan 1859 tarihli ‘Beyazlı Kadın’ı 164 yıl sonra hâlâ merakla okuyorsak bunun nedeni, kuşkusuz Wilkie Collins’in olağanüstü hikâye anlatımı ve farklı teknikleri kullanarak oluşturduğu gizem ve entrikayla dolu dünyaya okuyucuları sokmayı başarmasıdır.
#Beyazlı Kadınİngilitere kraliyetinin gelmiş geçmiş en sevilen iki kadını... Prenses Diana, gönüllere taht kurmuş, ileride İngiltere'nin kraliçesi olacakken trajik bir şekilde hayatını kaybederek yaşamında olduğu gibi öldükten sonra da bir efsane olarak akıllara kazındı. Onu hiç tanıyamamış gelini, Kate Middleton ise hep onunla kıyaslandı, Diana'nın ayak izlerinden gitti ancak gölgesinde kalmayı reddetti!
#Kate Middletonİngilitere kraliyetinin gelmiş geçmiş en sevilen iki kadını... Prenses Diana, gönüllere taht kurmuş, ileride İngiltere'nin kraliçesi olacakken trajik bir şekilde hayatını kaybederek yaşamında olduğu gibi öldükten sonra da bir efsane olarak akıllara kazındı. Onu hiç tanıyamamış gelini, Kate Middleton ise hep onunla kıyaslandı, Diana'nın ayak izlerinden gitti ancak gölgesinde kalmayı reddetti!
#Prenses DianaTürkiye’nin çok satan, bol ödüllü yazarlarından Buket Uzuner’in iklim değişikliği sorunlarını ele aldığı ‘Tabiat Dörtlemesi’nin merakla beklenen sonuncu kitabı ‘Ateş’ yıl başında yayınlandı. Onunla yazar, çevre bilimci, feminist, hayvan ve çevre hakları savunucusu kimliklerinin kökenlerine yolculuk yaptık. Uzuner’i hayatta büyüleyen ilk şey lisedeki biyoloji kitabında gördüğü bir DNA çift sarmal modeli oluyor. “Hayatın sırrının hücrenin içindeki bu molekülde yattığını anlayınca büyülenmiş, DNA’ya âdeta âşık olmuştum. Sonrasında bilim aşkım edebiyatla taçlandı” diyor...
#Buket UzunerTürkiye’nin çok satan, bol ödüllü yazarlarından Buket Uzuner’in iklim değişikliği sorunlarını ele aldığı ‘Tabiat Dörtlemesi’nin merakla beklenen sonuncu kitabı ‘Ateş’ yıl başında yayınlandı. Onunla yazar, çevre bilimci, feminist, hayvan ve çevre hakları savunucusu kimliklerinin kökenlerine yolculuk yaptık. Uzuner’i hayatta büyüleyen ilk şey lisedeki biyoloji kitabında gördüğü bir DNA çift sarmal modeli oluyor. “Hayatın sırrının hücrenin içindeki bu molekülde yattığını anlayınca büyülenmiş, DNA’ya âdeta âşık olmuştum. Sonrasında bilim aşkım edebiyatla taçlandı” diyor...
#Buket UzunerSinema Yazarları Derneği’nin düzenlediği, ’SİYAD 55. Türk Sineması Ödülleri’ törenle sahiplerini buldu. En İyi Film Ödülü’nü Emin Alper’in yazıp yönettiği ’Kurak Günler’ kazandı. Ödül törenine başta oyuncu Selahattin Paşalı, Ekin Koç olmak üzere birçok ünlü isim katıldı.
#SiyadElizabeth Day, ‘Saksağan’da çocuk bekleyen bir çift ve evlerine aldıkları kiracıları arasında geçen gerilimli bir hikâye anlatıyor. Annelik duyguları, sahiplenme, kıskançlık ve psikolojik bozukluklar üzerine, karmaşık ve sürükleyici bir kurguyla kaleme alınmış etkileyici bir roman.
#SaksağanSumru Yavrucuk ve Deniz Çakır tiyatro sahnesinde buluştu. ‘Tatavlada Son Dans’ için son beş ayı birlikte geçiren ikiliyle buluştuk. Türk televizyonlarından oyunculuğa, oradan kadın olmaya uzanan bir sohbet gerçekleştirdik. Şimdiye kadar setlerde maruz kaldıklarını da açıksözlülükle anlattılar; Yavrucuk “Çok ciddi mağduriyet yaşadım”, Çakır ise “Hiç beklemediğim bir aktörden korkunç bir manipülasyon yedim” dedi.
#Tatavlada Son Dansİlkokul öğretmeni elinden tutup onu bir kütüphaneye teslim etmiş, o da büyüyüp öğretmen olunca kendi oğlunu… “Kütüphane en güvenli yerdir” diyor, kitap okumayan insanları ise ‘tek kanatlı kuşa’ benzetiyor. “Türk insanının en çok tükettiği besin ekmektir, bu sebeple her semtte bir fırın vardır. Zihnin besini ise kitaplardır. Ben zihinsel besinimizi de elde edebileceğimiz, her semte bir kütüphane istiyorum” diye ekliyor... Türk çocuk edebiyatının çınarı Gülten Dayıoğlu ile buluştuk; dünü, bugünü ve yarını konuştuk. Fotoğraflar: Ozan Güzelce
#Ömür KurtMeksikalı yazar Brenda Lozano’nun üçüncü romanı ‘Cadılar’, farklı dünyalarda yaşayan iki Meksikalı kadının hayatlarını anlatan iki paralel hikâye biçiminde kurgulanmış. Bu iki farklı sesi Meksika’da kadınlara yönelik baskı ve şiddet üzerinden bir araya getiren Brendon Lozano, cadıları savunmak için kaleme almış romanını, aslında kadınları savunmak için: “Bütün kadınlar içimizde biraz cadılıkla doğarız, bu savunma içindir.”
#Cadılar