Bir de irticayı tartıştılar... Cumhurbaşkanı'nın, Genelkurmay Başkanı'nın, kuvvet komutanlarının, üniversite rektörlerinin, giderek artan bir irtica tehlikesinin var olduğunu söylediklerini; oysa hükümetin bir irtica tehlikesinin olmadığını iddia ettiğini ifade etti konuşmacılar.
Zaten bir irticanın varlığını hiç kabul etmedi, etmez ki bugünkü hükümet ve onun liberal destekçileri!.. Bir kısmı 'zulüm' der laik rejime; bir kısmı da 'normalleşme' diyor laik Cumhuriyet'in altının oyulmasına.
Uzatmaya gerek yok aslında.
80 yıldır olup bitenler, herkesin sicilini ortaya koyabilmek için yeterli bence. Bağımsız, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti karşıtlarının bir kısmı iktidarda şimdi, bir kısmı da dağlarda.
Halil ÖZTÜRKMEN-AvukatEğitimsiz çağdaşlıkHAZİRAN ayında TÜSİAD'ın hazırlayıp Başbakan’a sunduğu rapor, gerekli ilgiyi uyandırmadı. Gazetelerin ara sayfalarında 2-3 kelimeyle geçiştirildi veya hiç yayınlanmaya gerek bile görülmedi.Uzatmaya gerek yok aslında.
80 yıldır olup bitenler, herkesin sicilini ortaya koyabilmek için yeterli bence. Bağımsız, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti karşıtlarının bir kısmı iktidarda şimdi, bir kısmı da dağlarda.
Halil ÖZTÜRKMEN-Avukat
Eğitimsiz çağdaşlık
Aksine bu vaatlerini unuttu, inanılmaz şekilde kadrolaştı; 'inanan-inanmayan' kayırmacılığını bir ilke haline getirdi.
Ayrımcı tutumuyla AB projesi doğrultusunda adım adım öngördüğü 'Müslüman Türkiye' modeline sarıldı.
Bu partinin çoğunluk mensubu, liderlerine bakarak baştan Türk milleti demekten çekindi; Türkiye'de tek kimliğinin, 'Türk kimliği' olduğunu telaffuz etmekten korkar hale geldi. Lideri daha sonra bu söylediklerinden geri dönüş yapmak istediğini Antalya'da örs üzerindeki demire çekiçle vurarak göstermek istedi, "Türklüğümle oynamaya hakkınız yok" dediyse de inandırıcı olamadı.
Üst kimlik tartışmasından sonra yeni bir polemik başlattı, "Din bir çimentodur ve en önemli birleştirici unsurdur" dedi.
HIRSIZIN İKİ TÜRLÜSÜAtatürk, tekke ve zaviyeleri kapatıp halifeliği kaldırdı.
HIRSIZIN İKİ TÜRLÜSÜ
Ne yazık ki 'rant kafası' "Evet doğru burası park olmalı" diye düşünemiyor.
Aynı şekilde Çobançeşme Fidanlığı diye anılan Hazine arazisi de (Sefaköy) Bakırköy, Bahçelievler, Bağcılar ve Küçükçekmece ilçelerinin parkı olarak düşünülmüyor?
Londra'daki Hyde Park ve New York'taki Central Park gibi...Oraları görenler hep böyle yerlere imrenir de, hadi bir benzerini de biz yapalım diye neden düşünmezler?
İstanbul'a ihanetin sonu gelmiyor.Aynı şekilde Çobançeşme Fidanlığı diye anılan Hazine arazisi de (Sefaköy) Bakırköy, Bahçelievler, Bağcılar ve Küçükçekmece ilçelerinin parkı olarak düşünülmüyor?
Oraları görenler hep böyle yerlere imrenir de, hadi bir benzerini de biz yapalım diye neden düşünmezler?
"Bir adağım için kurban kestirmek istedim, ama kurban aramak için de vaktim yoktu. Halbuki online sistemi olsaydı, internetten bağış yapacaktım. Siz Kızılay olarak neden böyle bir örgütlenmeyi düşünmüyorsunuz? Kızılay zaten diğer kurum ve tarikatlarla rekabet edemiyor; böyle bir ortam oluşturulursa bağışlarınızı katlayabilirsiniz."
İlginç öneri üzerine Küçükali, bu sistemin bir ay içinde yapılacağı sözünü verdi.
"Türk insanının geleneksel yardım ve merhamet duygusunun 139 yıllık temsilcisi Kızılay, teknolojideki baş döndürücü gelişimi bağışçıların hizmetine sunuyor. Türk Kızılayı’nın resmi internet sitesi www.kizilay.org.tr adresini ziyaret eden yardımseverler; online olarak ayni ve nakdi bağış yapabilecekleri gibi kurban, fitre, zekat ve adak gibi dini vecibelerini de online olarak yerine getirebilecekler.
Yardımseverler ve dini vecibelerini yerine getirmek isteyenler, bağış, adak veya kurbanlarının nerelerde ve nasıl kullanıldığını da sanal ortamdan adım adım takip edebilecekler. Bağışının istediği yerde kullanılmadığını tespit eden yardımseverlerin, Kızılay’dan bağışını geri isteyebilmelerinin de yolu açık olacak."
KURBAN KESİMİ
Geçen gün bir yazarımız "Siyasetin en büyük malı, dincilik" diye yazıyordu.
Sahurda bazı televizyonlar, hocalarla şarkıcı-türkücülerle 'din magazini' yapıyorlar.
Bir yarıştır gidiyor; ilk kez bu ramazan tam bir 'reyting savaşı'na dönüşmüş durumda. Türkiye, sanki bir din devleti oldu; fetva veren verene...
Arap ülkelerinde bile böyle programlar göremezsiniz.
Bunlara karşın sadece Kanaltürk, (19 Mayıs'tan beri) Nutuk'tan bölümler yayınlıyor.
CEHALET VE ADALET