İLHAN Kesici'yi herhalde iki yıldır görmedim. Sadece geçen haftalarda telefonla konuştuk.
www.ilhankesici.org adresli bir web sitesi kurmuş. Bugüne kadar yaptığı ve dosyalamış olduğu, gazete ve dergilerde yayımlanan demeç, röportaj, konferans, televizyon programları ve bunları değerlendiren köşe yazılarını bu sitede toplamış. Onu haber verdi.
Bu telefon beni,
İlhan Kesici hakkında düşünmeye itti. Telefonun ardından geçen günlerde kafamda oluşan duygu ve düşünceleri bugün sizlerle paylaşmak istiyorum.
***
İlhan Kesici'yi İstanbul Belediye Başkanlığı adaylığı sırasında tanıdım. ANAP'a sonradan katılmasına rağmen kısa sürede herkesin gönlüne yerleşmeyi bildi.
Propaganda gezileri sırasında ANAP'ın o zamanki genel başkanı
Mesut Yılmaz'dan daha fazla ilgi gördü.
Belediye başkanlığı seçimini kazanamadı, ama sağda tıkanıklığın hissedilmeye başladığı bir dönemde çok kişinin aklında
merkez sağın olası lideri, ANAP'ın müstakbel
genel başkan adayı olarak yer etti.
Ancak, birkaç yıl içinde bu beklenti kayboldu.
Zira, İlhan Kesici'de lider olmak için birçok haslet vardı, ama galiba "risk alma" ve "çile çekmeye razı olma" hasletleri çok gelişmiş değildi.
Çok düşünüp taşındı; sonunda
DYP'de
Mehmet Ağar'a rakip oldu, ama katıldığı ilk genel başkanlık seçimini kaybetti.
***
İlhan Kesici ile yaptığım telefon konuşmasının ardından, "genel başkanlık girişimlerinin bugüne dek başarılı olmaması, onun siyasetten ve TBMM'den uzak kalması sonucunu mu yaratmalıdır?" sorusu kafama yer etti ve bu soruya "hayır yaratmamalıdır!" cevabını verdiğim için bu yazıyı yazıyorum.
Kendisinin ne yapacağını katiyen bilmiyorum, ben sadece aklımdan geçenleri yazıyorum.
İlhan Kesici siyaset arenasında tanıdığım
en zeki insanlardan birisidir. Ayrıca, belki bazı kibirli çıkışları vardır, ama halkın arasına karıştığı zaman
muazzam sempatik tavırlarıyla hemen insanların ilgi odağı olur.
Bazı insanlara yakıştırılan bir söz vardır:
"Onda şeytan tüyü var!"Ben daha o kadar ünlü olmadan iki insanda bu özelliği görmüştüm:
Turgut Özal ve
Recep Tayyip Erdoğan! Bu insanlar hiçbir şey yapmasalar dahi halk onları görünce heyecanlanıyor ve onlardan pozitif enerji aldıkları duygusuna kapılıyorlardı.
Tanıdığım üçüncü şeytan tüylü insan ise
İlhan Kesici'dir.
***
Diyebilirsiniz ki,
üstün zeká ve
şeytan tüyü, Allah'ın bahşettiği hasletlerdir, bu hasletlerin sahipleri hiçbir şey yapmadan bunun rantını yerler. İlhan Kesici'nin bunlar üzerine kendi emeği, kendi gayreti, kendi alın teri ile inşa ettiği iki hasleti daha vardır.
İlhan Kesici, siyasi arenada tanıdığım en bilgili ve bilginin üzerine inşa ettiği çok ilginç ve özgün yorumları olan en entelektüel insanlardan birisidir!
Dünyayı ve Türkiye'yi aynı anda takip ve hazmetmeyi çok iyi becerir. Gecesini gündüzünü Türkiye'yi ve dünyayı algılama merakını gidermek için harcar.
***
Ne demek istediğimi daha iyi anlamak isteyenler web sitesine baksınlar.
Benim bu yazıda söylemek istediğim basit. Böyle insanlar kolay yetişmiyor.
Gönlüm, İlhan Kesici'nin TBMM'ye girmesinden yana.
Ülke onun birikimlerinden yararlanmalı.