Altın Kitaplar Yayınevi'nin eğitim platformu Altın Kitaplar Akademi'nin İstanbul Planlama Ajansı (İPA) işbirliğinde düzenlediği 'Dünyayı Okumak: Değişen Gezegende Sürdürülebilir Yaşam ve Dünyadaşlık Sempozyumu', 25 Kasım Cumartesi günü İPA Florya Kampüsü’nde gerçekleşecek. Halka açık ve ücretsiz düzenlenen etkinlikte Oktay Kargül, Dr. Nilay Yılmaz, Coşkun Tezic, Dr. Av. Fevzi Özlüer, Prof. Dr. Ünal Akkemik, Merve Özkorkmaz, Seymen Bozaslan, Dr. Olcay Aydemir, Petek Tokuz, Hatice Gökçe, Asuman Kerkez ve Ozan Gündoğdu konuşmacı olarak yer alacak.
#Altın KitaplarYozgat’ın Kadışehri ilçesi Kabalı Köyü’nde bir mucize yaşanıyor. Bir araya gelerek topraklarını birleştiren ve dev bir meyve bahçesi oluşturan köylüler hem göçü tersine çevirdi hem de sadece köy halkı için değil, tüm bölge insanı için istihdam yarattı.
#KöyNilay Yılmaz alfabetik sırayla tanıttığı 50 ağacın her biri için bir öykü kaleme almış. Kitabın yarattığı duyguyoğunluğunun, ağaçlarla aramızda güçlü bir bağ kurabilmesinin sırrı da burada saklı. Bilgi verme kaygısınınçok ötesinde, edebi tadı doğanın büyülü dünyasıyla harmanlayarak her ağacı dost kılmış okurlara.
#Yerden Göğe AğaçsınKarın yağması şehirlerdeki hayatı olumsuz etkilese de tüm canlılar ve doğa kardan sayısız fayda sağlıyor. Her tarafı beyaz bir örtünün kapladığı buz gibi günlerden geriye suları artmış göller, tohumları korunmuş bitkiler, birçok canlı için bolluk ve bereket kalıyor. Ormandan göle, topraktan havaya karın doğa için yararlarını uzmanlardan dinledik.
#ÇevreBu yaşananlar ne ilk ne de son olacak. Yangınlar sayısı ve şiddeti artarak önümüzdeki yıllarda da devam edecek. Peki nasıl hazırlıklı olacağız? Her şeyden önce bilgiye dayanmayan, ezbere, insan merkezli enformasyon ve komplo teorilerinden uzak duracağız. Bilimsel, doğayı anlamaya dönük veri ve görüşlere yakın olmalıyız. Bizim ezberlenmiş doğrularımızla doğanın doğruları arasındaki farkı gidermeden, sorunlara kalıcı çözümler üretmek mümkün değil. Doğru sorulara doğru yanıtlar bulmalı ve uzmanlara kulak vermeliyiz.
#GazetehaberleriTürkiye dünya ölçeğinde birbirinden değerli ve güzel ormanlara sahip. Oksijen deposu ormanlarımızı bugün başlayan ve 26 Mart’a kadar devam edecek olan Orman Haftası bir diğer adıyla Ağaç Bayramı nedeniyle jürimize sorduk. Gezmeli, görmeli, kalmalı, fotoğraflamalı dedikleri yemyeşil doğa harikası 10 adresi sıraladık.
#SeyahatGümüşhane’nin Dörtkonak köyüne bağlı Edire Yaylası’nda akademisyen Prof. Dr. Raif Kandemir ile Doç. Dr. Coşkun Erüz'ün yaptığı saha incelemesinde, 160 milyon yıl öncesine ait olduğu belirlenen fosil ağaç ve onların kalıntılarında, 2 yeni ağaç türü keşfedildi. Bilim dünyasını heyecanlandıran keşifle, elde edilecek yeni bulguların, uluslararası literatüre kazandırılması hedefleniyor.
#GümüşhaneGümüşhane’nin Dörtkonak köyüne bağlı Edire Yaylası’nda akademisyen Prof. Dr. Raif Kandemir ile Doç. Dr. Coşkun Erüz'ün yaptığı saha incelemesinde, 160 milyon yıl öncesine ait olduğu belirlenen fosil ağaç ve onların kalıntılarında, 2 yeni ağaç türü keşfedildi. Bilim dünyasını heyecanlandıran keşifle, elde edilecek yeni bulguların, uluslararası literatüre kazandırılması hedefleniyor.
#FosilYüzlerce, binlerce ağaç ve çalı, onların meyveleri, çiçekleri, huyları. Tabiatı baştan ayağa kuşatmaları akıl alır gibi değil... Şimdi elimizde Türkiye’yi renk renk, koku koku, toprağa basar gibi gezmek isteyenlerin elden düşüremeyeceği bir kitap var: Türkiye’nin Bütün Ağaçları ve Çalıları.
#Türkiye’Nin Bütün Ağaçları Ve ÇalılarıERZURUM Değerli Taşlar Derneği Kurucu Başkanı Oğuzhan Türk, arazide bulduğu fosil ağaç kalıntılarını İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Ünal Akkemik'e gönderdi. Erzurum, Gümüşhane ve Tokat'ta fosil ağaçlarla ilgili araştırmalar yapan Prof. Dr. Akkemik, Türk'ün gönderdiği fosil ağaç kalıntılarının 160 milyon yıllık olduğunu belirledi.
#Erzurum‘Yeni normal’e geçtik. Ancak enerjisi bitmek bilmeyen minikler şimdilik sadece haftada iki gün dışarı çıkabiliyor. Eğitmen Burcu Meltem Arık, iki gün de olsa çocukların bu dönemde doğa ile aralarında bağ kurabilmeleri için geliştirdiği oyunu andıran yöntemleri anlatıyor.
#GazetehaberleriDoğanın en renkli zamanlarında olmamıza karşın bir süre evde kalmamız gerek. Yine de bu, doğayla bağlarımızın kopacağı anlamına gelmiyor. Kitaptan belgesele, çiçeklerle tanışmaktan canlı yayında başka hayatlara tanık olmaya, yapabileceğimiz çok şey var.
#HayvanRengârenk yapraklarla süslü ağaçlar, çiçekler hatta sıcaklık mevsim normallerinin üzerinde seyrettiği için papatyalar... Üstelik mahalle aralarında, yol kenarlarında... Yeter ki gözlerinizi beton olmayan bir yere çevirin. Ne kadar hor davransak da insanların olduğu kadar bitkilerin de toplanma alanı İstanbul. Birçok Avrupa ülkesinin toplamından daha fazla bitki çeşitliliğine sahip. Çünkü İstanbul bitki göç yolu üzerinde ve komşu ülkelerde de doğal olan çok sayıda bitki İstanbul’a gelip kalmış. Ilıman bir iklime sahip olması, farklı ekosistemleri barındırması da çeşitliliğin artmasına olanak sağlıyor.
#EkosistemlBir zamanlar dağı, taşı, toprağı çiçekler açan Türkiye’de bitki türleri hızla tükeniyor. Baharın müjdecisi çiçekler yapılaşma, orman yangınları, bilinçsiz çevre düzenlemeleri, biyokaçakçılık yüzünden tek tek yok oluyor. Kimileri insanların olmadığı alanlarda hayata tutunmaya çalışıyor. Riva sığırkuyruğu, Kilyos düğmesi, Kilyos moru, Kadıköy çiğdemi yok olma tehdidi altında. Uzmanlar uyarıyor: Bitkilerin en büyük düşmanı yapılaşma. Ormanlar ve doğal alanların, ‘tabiat parkı’ adı altında piknik alanına dönüştürülmesi ve beton zeminlerin kullanılması bitki türleri açısından risk. Endemik bitki türlerini koruyabilmek için öncelikle bu türlerin doğal yaşam alanlarının korunması gerek.
#DoğaMadem söz konusu onlar olduğunda ne kadar farklı düşünürsek düşünelim bir araya gelip gövdelerimizi onlara siper edecek kadar seviyoruz, o zaman bu canlıları daha yakından tanımakta da fayda var. Ağaçlar... Çoğumuza hepsi çam ya da ağaç olsa da her biri ayrı dünya. İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ünal Akkemik’in katkılarıyla sizin için şehirlerde arz-ı endam eden ve mutlaka tanımanız gereken 10 ağacı belirledik.
#ServiEn son Yalova’daki katliamla bir kez daha kanıtlandı. Türkiye’de ağaçların büyüyüp yeşermesi ve yeşil kalması çok zor. Ülkenin dört bir yanında, doğayı tehdit eden projelerin inşaatları hızla devam ediyor. Her saniye onlarca ağaç kesiliyor. Tehlikenin boyutlarını anlayabilmek için Türkiye’nin değişik bölgelerinden 10 proje seçtik. Bu projeler bittiğinde 10 milyondan fazla ağaç kesilmiş olacak.
#Orman KatliamıÇanakkale'nin Gökçeada İlçesinde faaliyet gösteren bir şirketin sahibi olan Nusret Avcı, kendisine ait zeytinlikte bir ağaç fosili buldu. Bilim adamlarının yaptığı incelemede, fosilinin 23 milyon yaşında ve defnegiller ailesine ait olduğu belirlendi. Avcı, bir yıl önce çiftliğin yakınlarında dere yatağında dikkatini çeken bir obje gördü. Objeden İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ünal Akkemik'e numune gönderdi. Laboratuvar çalışmaları sonucunda Akkemik, fosilin defnegiller ailesine ait olduğunu saptadığını söyleyerek. "Gökçeada'da 23 milyon yıl önce defnegiller ailesine ait ağaçlar varmış. Bu bulgu adanın orman tarihini ortaya çıkarmak açısından büyük önem taşıyor" dedi. Prof. Dr. Akkemik, bu örneğin Gökçeada için ilk kayıt olduğunu, çok daha fazla sayıda örneğin bulunabileceğini belirtti. Avcı, ağaç fosilinin keşfinin kendisini heyecanlandırdığını belirtip, bu ağaç fosilini sergileyeceklerini ifade etti. Burak GEZEN - Vural BOZOK -DHA
#Fosil