Geçtiğimiz günlerde serpme kahvaltıya giden bir kadının kalan yiyecekleri saklama kaplarına koyup yanında götürmesi sosyal medyada gündem olmuştu. Kısa bir süre sonra benzer bir olay daha yaşandı. Eşi ile yemeğe çıkan kadın, kalan yemeği yanında getirdiği saklama kabına koydu. Eşinin dahi kendisini anlamadığını söyleyen kadın, “Garsonlar bana garip garip bakıyor, eşim bile. Asıl ayıp olan kalan yemeği yanımda getirdiğim kutuya koymak değil, ayıp olan yemeği çöpe atmaktır" dedi. Peki artan yemeği yanına almak ayıp mı değil mi? Bakın insanlar bu konuda neler söylüyor…
#Yemeği Yanına AlmakBabaannesi ve dedesini kaybettikten sonra bayram kutlamalarına hasret kaldığını söylüyor, “Dilerim her günü bayram gibi yaşar, sevgimizi bayramların dışında da paylaşırız” diye ekliyor. Yazarımız Vedat Milor, pek az kutlayabildiği bayram günlerini yâd ediyor, geniş aile özlemini ve bayram sofrasında görmek istediklerini anlatıyor: “Çibörek! Ninemiz yapardı. Isırdığın zaman et suyu akardı. Hayatım boyunca çok iyi dolmalar, baklavalar yedim; hiçbiri bu çiböreğin yerini tutamaz.”
#Vedat MilorBurcu Güneş neden korktu, Seren Serengil kim için sabaha kadar ağladı, harçlıklarıyla çocuk yaşta dövize yatırım yapan kim, bayramlığını hâlâ saklayan hangi şarkıcı… Tanınmış isimlere bayramın onlar için ne anlama geldiğini ve unutamadıkları bayram anılarını sorduk; bayrama dair özlemlerini dinledik. İyi bayramlar...
#Bayram AnılaıKureyş Suresi ismi, Hazreti Muhammed'in bağlı bulunduğu kabileden ismini alır. Kabilenin, Mekke devrindeyken Allah için gösterdikleri çabayı ve Allah'ın kendilerine vereceği nimetlerden bahseder. 106. surede olan Kureyş, 4 ayetten oluşur. İşte, merak edilen tüm detaylar.
#Kureyş Suresi Anlamı Nedir?Nar sonbahar ve kış aylarının en güzel meyvesi desek yanlış olmaz herhalde. Bereketin ve bolluğun sembolü olan nar, birçok farklı tarife de çok yakışıyor. Sizin için nar mevsiminde mutlaka denenmesi gereken bazı nefis tarifleri bir araya getirdik. İşte narın tadına doyacağınız o yemekler ve tatlılar...
#Narlı TariflerGAZİANTEP'te yaşayan Mehmet Tekerlek (94), 64 yıldır restoran ve lokantalardan topladığı yemekler ile hayırseverlerin verdiği eşyaları 'Topla Dağıt Dinsin Ağıt' sloganı ile ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Hayır işleri ile uğraşmaktan evlenmeye vakit bulamadığını belirten Tekerlek, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden Üstün Hizmet Ödülü' alan sayılı insanlar arasında yerini alırken, isteği üzerine kurulan 'Mehmet Tekerlek Gönüllüleri' grubu yardım yapmayı sürdürüyor.
#GaziantepTürkiye Aşçılar Federasyonu (TAFED) Başkanı Zeki Açıköz, turistik tesislerde "İtalyan, Meksika, Fransız mutfağı" değil, Türk mutfağının sunulması, bunun da "kebap, döner veya pide"den ibaret olmaması gerektiğini belirterek, "TAFED olarak yaylalara, köylere, ustalarımızı gönderip annelerimizden, ninelerimizden dönemlerinin yemeklerinin tariflerini alıp turistik yerlerde sunabilmek için çalışma başlattık" dedi.
#Türk MutfağıSahnelerde büyüdü. Derin mavi gözleri, iç yakan sesi ve danslarıyla Türkiye’nin en önemli assolistlerinden. Attığı her adım magazinin gündemine oturdu. Sibel Can yıllar süren bir aranın ardından Kanal D’de başlayacak yeni dizi ‘Sevda’nın Bahçesi’yle ekranlara dönüyor. Onunla buluştuk; geçmişten günümüze, ailesinden magazine her şeyi konuştuk.
#Sibel CanTekirdağ’da asker istihkakından 4 yumurtayla omlet yaptıran Astsubay Başçavuş T.T.’ye 6 ay hapis cezası verilmesine tepki gösteren Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği Başkanı Ahmet Keser, Tugay Komutanlığı'na bir kutu yumurta göndererek “Genelkurmay, asıl astsubayların sorunlarını araştırsın” dedi.
Kızının babası Ceri Shahnavaz’dan boşandıktan sonra kafasını dinlemek için bir süre ortadan kayboldu. Ve o süre zarfında kendini, ne istediğini keşfetti. Gözünün önüne gelen tabloda, çocukluğuna ait renkler, kokular ve tatlar vardı. O tablodan yola çıkarak Dante Gastronomi adlı bir mekan açan Ceyla Gölcüklü, bundan böyle sadece şık davetlerde değil ocak başında, pasta kursunda, workshop’larda da boy gösterecek. Gölcüklü, yeni işinin detaylarını Hello! dergisine anlattı.
Baba, Danimarkalı bir mimar. Anne, Polonyalı bir prodüktör. Dede ise senarist ve film yönetmeni. İşte böyle bir aileye doğuyor Scarlett Johansson. New York Bronx’ta yaşayan orta sınıf bir Yahudi ailesi. “Çok varlıklı değildik” diye anlatıyor.