MUSEVİLERİN kutsal kitabı Tevrat’ta geçen “Vadedilmiş Topraklar” ifadesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 1 Ekim tarihindeki TBMM konuşmasında yaptığı çıkışla birlikte Türkiye’nin en önemli tartışma başlıklarından biri haline geldi.
#Cumhurbaşkanı ErdoğanGeçmişi bin 700 yıl öncesine dayanan Bodrum süngerciliğinin yaşayan efsanesi, derin suların avcısı, Ege ve Akdeniz’de dalmadık deniz dibi bırakmayan, Halikarnas Balıkçısı’nın kitaplarında anlattığı ötelerin çocuklarından Aksona Mehmet, Bodrum’un değerine değer katıyor. Ama eski Bodrum’u özlediğini söylemeden de geçemiyor.
#1Anayasa Mahkemesi’nin web sayfasına girip kendisinin biyografisine bakarsanız, karşınıza çıkan ilk cümle “Zühtü Arslan 1 Ocak 1964 tarihinde Yozgat’ın Sorgun ilçesinde dünyaya gelmiştir” ifadesi olacaktır.
#Zühtü Arslan‘Bütün Cinler’ başlıklı sergisiyle Girne’deki Art Rooms Galeri’de izleyici karşısına çıkan Turan Aksoy: “Bu sergiye 30 yıllık süreçte yapılmış, birbirinden bağımsız, aşk ve cinsellik üzerine işleri bir araya getirmiş olması nedeniyle tematik retrospektif diyebiliriz.”
#Turan Aksoy‘Selfie’ akımını Türkiye’de 1944 yılında ‘Görçek’ sisteminin mucidi fotoğrafçı Fikret Kaftanoğlu başlatmıştı. Ayna karşısına poz veren kişi, elindeki kabloyla tuşa basıp kendi fotoğrafını çekiyordu. İşte Türk icadı ‘Görçek’in ve hayatı kitap olan fotoğrafçı Kaftanoğlu’nun hikâyesi...
#SelfieSevgi Soysal ölüm yıldönümünde unutulmadı. 40 yaşında vefat eden Sevgi Soysal eserleri ve kitaplarından alıntılarla anılıyor. Yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle zor günler geçiren Sevgi Soysal'ın 1975 sonbaharında bir göğsü alınmıştı. Peki, Sevgi Soysal kimdir, ne zaman öldü?
#Sevgi SoysalYaşar Kemal, onun ölümünden sonra “Türk edebiyatının en büyük eleştirmeniydi” demişti. Roman ondan sorulurdu. Eleştirmenliğin nankör bir iş olduğunu söyleyen Fethi Naci, Marksist eleştiri anlayışının edebiyatımızdaki en önemli ismiydi. Yayıncılık da yapan Fethi Naci’nin kurduğu Gerçek Yayınları’nda başlattığı ‘100 Soruda?’ dizisi önemli bir boşluğu doldurmuştu.
#Fethi NaciBundan 70 yıl önceydi. 12 Aralık 1950 günü Ulus gazetesinin Ankara’da Rüzgârlı Sokak’ın hemen girişindeki iki katlı binasında masasında oturan yazıişleri müdürü Münir Berk, karşısındaki gencin gazeteci olma ısrarı karşısında bu kez kendisine bir şans tanımaya karar verdi. Önündeki telefondan istihbarat şefi İlhan Paniç’i aradı ve “Size Altan Öymen Bey’i gönderiyorum. Genç bir arkadaşımız. Stajyer olarak başlayacak” dedi.
#YAZARDiyanet İşleri Başkanı Prof. Ali Erbaş’ın zina ve eşcinselliği eleştiren hutbesine Ankara Barosu’nun verdiği sert tepki fitili yeniden ateşledi. Ankara Barosu’nun eşcinselliği savunup “çağlar ötesinden gelen ses” diyerek İslam’a hakaret etmesi ise bardağı taşıran damla oldu. Örgütlü, marjinal bir grubun baro yönetimlerini ele geçirmesi karşısında harekete geçildi. Baroların seçim sistemi değişiyor. Daha önce baroların seçimiyle ilgili olarak bir çalışma yapılmıştı. Yozgat milletvekili Yusuf Başer ve Sivas milletvekili Hilmi Bilgin bir taslak hazırlamışlardı. Ancak bu daha sonra rafa kaldırıldı. Şimdi raftan indirildi demiyorum. Çünkü farklı bir çalışma yapılıyor.
#YazarYemeğin başlama saatine neredeyse yarım saat var ama herkes çoktan gelmiş, hatta koyu bir sohbete dalmış bile. Yılda bir kez, aralık ayında buluşup hem anıları yad ediyor hem de hayatlarındaki yenilikleri konuşuyorlar. Kimin torunu olmuş, kim kitap yazmış, kim bağ bahçeyle ilgileniyor, kim artık resim yapıyor... Onlar Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nin ya da en bilinen adıyla Mülkiye’nin 1984 mezunları. Mülkiyeliler Birliği her yıl okulun kuruluş tarihi olan 4 Aralık’ta bütün mezunlar için bir balo düzenliyor ama ‘84 mezunları son dokuz yıldır bir ‘kaz partisi’nde de buluşuyor. Bu yemekte ‘iyi çiftçi’, ‘yılın şairi’ gibi ödüller vererek birbirlerini mutlu ediyor, eğitime destek olmayı da unutmuyorlar. Maddi imkânı yetersiz Siyasal Bilgiler öğrencilerine burs veren ekibin geçen pazar günkü yemeğine Mülkiye’nin 160’ıncı yaşı vesilesiyle biz de konuk olduk. Mezunlardan Erdal Batmaz, Cahit Yılmaz ve Nejla Anıl’a fakültenin geleneklerini, temsil ettiklerini, toplumda bıraktığı izleri sorduk. Mülkiye’nin neden ve nasıl efsaneleştiğini, Türk modernleşmesinde nerede durduğunu öğrendik.
#Ünsal OskaySevgi Soysal, her yıl olduğu gibi bu yıl da ölüm yıl dönümünde anılacak. Üzerinde çalıştığı son romanı Hoş Geldin Ölüm’ü tamamlayamadan, hayatını kaybetti. Sevgi Soysal'ın Anayasa Profesörü eşi Mümtaz Soysal 11 Kasım 2019 tarihinde vefat etmişti. Peki, Sevgi Soysal kimdir, ne zaman öldü?
#Sevgi SoysalMümtaz Hoca bir renkti. Her milletten insanlar karşılarında zeki ve dolu bir adam olduğunu anlamışlarıdır. Bu memleketin ilkelerinden taviz vermedi. Bunu sadece dışişleri bakanı olarak değil, üniversite hocası, gazeteci ve bir aydın duruşu olarak da böyle belirledi, böyle izledi. Çarşamba günü İstanbul’da ebedi yolculuğuna uğurlandı. Asrın menhus hastalığını 2-3 yıldır çekiyordu.
#YazarlarAnayasa hukuku alanında Türkiye’nin en önemli isimlerinden biri olan ve ‘hocaların hocası’ olarak anılan Prof. Dr. Mümtaz Sosyal 90 yaşında hayata veda etti. 1961 Anayasası’nın imza sahiplerinden olan ve bir dönem Dışişleri Bakanlığı yapan Mümtaz Soysal, bugün İstanbul’da düzenlenecek törenle toprağa verilecek.
#Gazetehaberleri