Kanser Türleri

Bilim insanlarını şaşırtan keşif: Kanser hücrelerini öldüren bakteri bulundu! ‘Ülkemizde sık görülüyor, tedaviye dair umutları artırdı’

Kanser araştırmaları, tedavi yöntemlerini geliştirmek ve hastaların yaşam kalitesini artırmak amacıyla sürekli olarak yenilikler ortaya koyuyor. Yeni yapılan bir araştırma ise baş ve boyun kanserleriyle ilgili şaşırtıcı ve umut verici bulgular sundu. Özellikle ağızda bulunan ve diş eti hastalıklarıyla ilişkilendirilen bir bakterinin, kanser hücrelerini yüzde 99 oranında yok ettiği bulundu. Peki bu bakteri bunu nasıl yapıyor? Diğer kanser türlerinde de aynı etkiyi yapabilir mi? Prof. Dr. Meral Günaldı ile mercek altına aldık.

Uykusuzluk sanılandan daha korkutucu olabilir... Uykusuz kaldığınızda beyninize gerçekten neler oluyor?

Kısa süreli uyku yoksunluğu bile nasıl göründüğümüzü, hissettiğimizi ve işlevlerimizi etkileyebilirken, uykusuz geçen uzun süreler hem kısa hem de uzun vadeli sağlığımız için daha dramatik sonuçlar doğurabiliyor. İşte 24, 36, 48 ve 72 saat boyunca uyanık kalırsanız olacaklar…

Yaşam tarzı değişikliklerini hafife almayın

Her geçen gün ile birlikte yaş alıyor ve yaşlanıyoruz. Yaşam döngümüzün doğal bir süreci olan yaşlanmayı durdurmak ise mümkün değil. Ancak yaş almayla birlikte gelişebilecek yıpranmaları azaltabilmek, bu süreci geciktirmek ve ilerleyen yaşları daha zinde, daha sağlıklı ve daha aktif geçirmek mümkün.

Ağrılarının sebebi kırık, kırığın sebebi ise ölümcül bir hastalık çıktı

Boynundaki ağrı sebebiyle doktora giden bir kadın, önemli bir sorun olmadığı söylenerek eve gönderildi. Doktorların ihmali çok ciddi bir hastalığın teşhisini geciktirdi. Şimdi bu gecikme, 59 yaşındaki kadının hayatına mal olabilir. İşte basit görünen bir boyun ağrısının ölümcül bir hastalığa dönüşme hikayesi…

Uykusuz kaldığınızda beyninize ne olur? İşte 24, 36, 48 ve 72 saat boyunca uyanık kalırsanız olacaklar…

Uyku yoksunluğu nasıl göründüğümüzü, hissettiğimizi ve işlev gördüğümüzü etkileyebilir. 24, 36, 48 ve 72 saat boyunca uyanık kaldığınızda neler olduğunu anlatıyoruz.

Araştırma sonucu şaşırttı: Midyenin içinden çıkanlar korkuttu! ‘Kilogram başına 2 bin 740 adet bulduk’ | Hangi sağlık sorunlarına neden oluyor?

Türkiye'de oldukça popüler olan ve sıkça tüketilen deniz ürünlerinden biri olan midye, İngiltere'de yapılan bir araştırma sonucunda endişe verici keşfe konu oldu. Araştırmacılar, midyelerde yüksek oranda fiberglas bulunduğunu ortaya koydu. Peki, fiberglas nedir ve sağlığımız üzerinde hangi riskleri taşıyor? İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatma Özenç Turşak ile konuyu mercek altına aldık.

Doktorlar boyun ağrısını önemsemedi ama boynunda bir kemik kırılmıştı! Kırığın sebebi ise tedavisi olmayan ölümcül bir hastalık çıktı

Boynundaki ağrı sebebiyle doktora giden bir kadın, önemli bir sorun olmadığı söylenerek eve gönderildi. Doktorların ihmali çok ciddi bir hastalığın teşhisini geciktirdi. Şimdi bu gecikme, 59 yaşındaki kadının hayatına mal olabilir. İşte basit görünen bir boyun ağrısının ölümcül bir hastalığa dönüşme hikayesi…

Yaşam tarzı değişiklikleri ile kanserden korunmak mümkün

Sevgili Hürriyet okurları... Dünya genelinde kanser vakaları giderek artıyor. Kanserin başlıca görülme nedenleri arasında genetik özellikler ve çevresel faktörler yatıyor. Kansere neden olabilecek çevresel faktörleri azaltmak ise bizim elimizde.

Tedavi ihtiyacı en yüksek kanser türlerinden biri: Üçlü negatif meme kanseri

Gilead Türkiye Medikal Direktörü Dr. Serhan Sevgi, 1-7 Nisan Ulusal Kanser Haftası nedeniyle yaptığı değerlendirmede, meme kanseri tiplerinden "Üçlü negatif meme kanseri" TNBC’nin özellikle genç kadınları hedef aldığını belirtti. Üçlü negatif meme kanseri, karşılanmamış tedavi ihtiyacının yüksek olduğu türlerden biri olarak dikkat çekiyor.

Köpekler için bir umut var... Kanser aşısı yolda

KÖPEKLER ve onların sağlığı için endişelen herkese ümit verici bir haber.

‘Sessiz katil’ pankreas kanseri alarm veriyor! 24 yaş altı kadınlarda yüzde 200 arttı! Türkiye’de durum nasıl?

Kanser son yıllarda ‘salgın’ gibi gücünü artırdı. Özellikle pankreas kanserinin genç yaşlarda görülme sıklığındaki artış endişe yaratıyor. İngiltere'de yapılan bir araştırmada 1990 yılından beri 25 yaşın altındaki kadınlarda pankreas kanserine yakalananların oranı yüzde 200 arttı. Hastalığın bu kadar artmasındaki etkenler neler? Neden genç kadınları hedef alıyor? Türkiye’de görülme sıklığı nedir? Tüm bu sorulara uzmanlarla cevap aradık.

Obeziteyi önleyebiliriz

 ÇOCUK ve gençlerde dengesiz beslenmeye bağlı olarak ortaya çıkan sağlık sorunlarından biri olan obezite; genel olarak enerji alımının enerji tüketiminden fazla olduğu durumlarda, yağ dokusunun artmasıyla ortaya çıkan klinik bir durum olarak tanımlanmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü obeziteyi “Sağlığı bozacak ölçüde yağ dokusunda anormal veya aşırı miktarda yağ birikmesi” olarak tanımlamıştır. Obeziteyi değerlendirirken vücuttaki yağ dokusu ile yağsız dokunun oranlarının bilinmesi de önemlidir. Dr.Behçet uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Hastanesi Başhekimi Çocuk Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Behzat Özkan konu ile ilgili şunları anlattı.

DSÖ 2050’ye kadar 35 milyondan fazla yeni kanser vakası öngörüyor: Eşit mücadele için ‘acil yatırım’ çağrısı

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Uluslararası Kanser Araştırma Ajansı (IARC), 4 Şubat Dünya Kanser Günü kapsamında kanserin küresel durumuna ilişkin yeni raporunu yayınladı. 2050’de dünya genelindeki yeni kanser vakalarının 2022 yılına göre yüzde 77 artarak 35 milyonu bulacağı öngörülen raporda, bu vakaların önemli bölümünün düşük gelirli ülkelerde görüleceğinin altı çizildi. DSÖ’ye göre, kanserle mücadelede küresel eşitsizlikleri gidermek için acil yatırım şart.

AstraZeneca olarak amacımız kanseri ölüm nedeni olmaktan çıkarmak

Küresel çapta başlıca ölüm nedenlerinden biri olan kanserin önlenmesi ve tedavisinde önemli ilerlemeler sağlanmış olmasına rağmen Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) verilerine göre 2022 yılında görülen 19 milyon kanser vakasından yaklaşık 10 milyonu ölümle sonuçlandı.[1] Bu nedenle AstraZeneca olarak kanseri ölüm nedeni olmaktan çıkarmak vizyonu ile çalışıyoruz.

1-31 Ocak Rahim Ağzı Kanseri Farkındalık Ayı... HPV hakkında doğru bilinen yanlışlar

Erken teşhiste tedavi oranı neredeyse yüzde 100’e yakın olan rahim ağzı kanserinin nedeni yüzde 99 oranında insan papilloma virüsü (HPV). Ve günümüzde HPV aşısıyla bunu önlemek mümkün. 1-31 Ocak Rahim Ağzı Kanseri Farkındalık Ayı’nda kimsenin aklında bu virüsle ilgili soru işareti kalmasın istedik. HPV hakkında bilinmesi gerekenleri uzmanlara sorduk.

Kanser döngüsünü dokuları aldırarak kırmak mümkün mü?

Angelina Jolie’nin 2012 yılında BRCA gen mutasyonuna (ailesel meme ve yumurtalık kanseri duyarlılık geni) sahip olduğunu, meme dokularını ve yumurtalıklarını aldırdığını açıklaması sonrası gündeme oturan 'dokuları aldırma' operasyonu, şimdilerde çok daha sık uygulanıyor. Bu geni taşıdığını öğrenenler kanser döngüsünü kırmak için meme dokularını, rahim ve yumurtalıklarını aldırıyor. Peki bu aldırma işlemi kanseri önlemede ne kadar etkili?

Kanser riskini azaltacak 5 öneri

İki gündür size Avrupa Onkoloji Kongresindeki izlenimlerimi ve artık “kanser eşittir ölüm” demek olmadığını bu alanda çığır açan son gelişmeler, umut vaat eden tedaviler ışığında anlattım.

Kanser tedavisinde umut veren yenilikler

Bundan 10 yıl önce kanser tedavileri, ağırlıklı olarak tek şekilde; kemoterapi ile yapılıyordu. Bu, bazılarımızda işe yarıyor bazılarımızda da sonuç vermeyebiliyordu. Mesela ben. 16 kemoterapi aldım, cilt kanseri olan dedem ise 6. Ben de işe yaradı ama onu kaybettik. Son 4-5 yıldır ise kanseri “kronik” hastalık haline getirme yolunda adımlar atıldığı ve artık tek çarenin kemoterapi olmadığını biliyoruz. Bu da biz hastalar için umut demek. Peki, bahsi geçen o son çalışmalar neler? Kansersiz yaşam mümkün mü? İspanya’nın Madrid kentinde düzenlenen dünyanın en saygın kongrelerinden; “European Society for Medical Oncology” ESMO- Avrupa Onkoloji Kongresi’nde hem gazeteci hem de kanser “survivor” olarak bu sorulara yanıt aradım.

Angelina Jolie ile bilinirliği artmıştı: Kanser döngüsünü ‘dokuları aldırarak’ kırmak mümkün mü?

Angelina Jolie’nin 2012 yılında BRCA gen mutasyonuna (ailesel meme ve yumurtalık kanseri duyarlılık geni) sahip olduğunu, meme dokularını ve yumurtalıklarını aldırdığını açıklaması sonrası gündeme oturan 'dokuları aldırma' operasyonu, şimdilerde çok daha sık uygulanıyor. Bu geni taşıdığını öğrenenler kanser döngüsünü kırmak için meme dokularını, rahim ve yumurtalıklarını aldırıyor. Peki bu aldırma işlemi kanseri önlemede ne kadar etkili? Öte yandan bu operasyonlar sadece meme ve rahim kanseri için mi geçerli yoksa mide, pankreas, tiroit, kalın bağırsak gibi diğer kanser türlerinde benzer müdahalelere yer var mı? İç Hastalıkları ve Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Veysel Haksöyler ile konuştuk.

Güneşte yürümenin iyileştirici etkisi

D vitamini ihtiyacımızı sadece besinlerle karşılamamız mümkün değil. Güneşlenmek şart. Yumurta, yağlı balıklar, hayvansal yağlar, etler, süt ürünleri, sakatat grubu besinlerin bazılarında da bir miktar D vitamini var ama bunlarla ihtiyacımızın en fazla yüzde 10’unu karşılayabiliriz. Geriye kalan yüzde 90’ı için güneşe, güneşlenmeye, cildimizi güneşle buluşturmaya mecburuz. Ayrıca bilelim ki güneşlenerek bedenimizde ürettiğimiz D vitamini, takviye olarak yuttuğumuz D vitamini kapsül, şurup ve damlalarından çok daha etkili ve değerlidir.

Bakan Koca'dan meme kanseri açıklaması: İlk sıraya yükseldi

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, kadınlar arasında en sık görülen meme kanserinin tüm kanserler arasında yüzde 11.7’lik oranla ilk sıraya yükseldiğini dile getirdi.

LÖSEV’de kanserle mücadele sempozyumu

Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı (LÖSEV) Ankara LÖSANTE Hastanesi’nde ‘Uluslararası Kanser ve Hayat Sempozyumu’nun ikincisini düzenledi. Sempozyumda konuşan LÖSEV Başkanı Dr. Üstün Ezer kanserojen ürünlerden alınan KDV’lerin kanser araştırma ve çalışmalarına aktarılması çağrısında bulundu.

İdrarda Lökosit Esteraz nedir? Değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yükseliği nedenleri ve belirtileri

Lökosit Esteraz tahlili, idrar yollarıyla bağlantılı olarak meydana gelen enfeksiyonların tanısı için yapılmaktadır. Bu test, enfeksiyonun sadece varlığına ilişkin bilgi vermektedir ve rahatsızlığın kaynağını tespit edilememektedir. Peki, idrarda lökosit esteraz nedir? Lökosit Esteraz değerleri kaç olmalıdır? Sizler için lökosit esteraz hakkındaki bilgiler.

PLT nedir? PLT trombosit değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yüksekliği nedenleri ve belirtileri

Kanama durumlarında, kanın durması için pıhtılaşma sağlayan trombositler vardır. Bu trombositlerin diğer ismi platelettir. PLT değerleri kan testleri yapılarak öğrenilebilir. PLT nedir, PLT trombosit değeri kaç olmalı, düşüklüğü ve yüksekliğinin nedenleri ile belirtileri neler sorularının yanıtlarını sizin için derledik.

Granülosit nedir? Granülosit değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yüksekliği nedenleri ve belirtileri

Granülosit, insan vücudu için önemli bir savunma sistemidir. Vücudu mikroplara, bakterilere ve yabancı cisimleri karşı koruyarak ilk mücadeleyi başlatırlar. Sağlıkçıların sıklıkla kullandığı bu tıbbi terimin ne olduğunu öğrenip, buna göre terbinizi alabilirsiniz. Granülosit ile ilgili detaylı bilgileri bu yazıda bulabilirsiniz.

PDW nedir? PDW değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yüksekliği nedenleri ve belirtileri

Trombositlerin dağılımlarını ve büyüklüklerini ölçmeye yarayan PDW testi, aşırı kanama durumlarında ve sebepsiz morarma-kızarıklık durumlarında yapılır. PDW nedir, PDW değeri kaç olmalıdır, düşüklüğü ile yüksekliğinin nedenleri ve belirtileri nelerdir sorularının yanıtlarını sizler için derledik.

CRP 125 nedir? CRP 125 değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yüksekliği nedenleri ve belirtileri

Yapılan kan testlerinde birçok değer ölçülür. Bu ölçülen değerlerin belirli bir aralıkta olması gerekmektedir. Yapılan kan testlerinden birisi de CRP 125 testidir. CRP testinin düşük veya yüksek çıkması bazı hastalıkların belirtisi olabilir. Peki, CRP 125 nedir? v 125 değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yüksekliği nedenleri ve belirtileri nelerdir? Sizlere CRP 125 testi hakkında merak edilenleri detaylıca inceledik.

Alkalen Fosfataz nedir? Alkalen Fosfataz değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yükseliği nedenleri ve belirtileri

Özellikle karaciğerde üretimi yapılan ve hayati derecede önem taşıyan bir enzim olarak ALP karşımıza çıkar. Doktorların karaciğer enzimleri dediklerinde belirtilen enzimlerden biri ALP’ dir. ALP yani alkalen fosfataz nedir? Alkalen fosfataz değeri kaç olmalıdır? Düşüklüğü ile yüksekliği nedenleri ve belirtileri nelerdir? Alkalen fosfataz ile ilgili soruların yanıtlarını hazırladık.