Almanya’da son dönemlerde ‘Z kuşağı’ olarak bilinen 1996-2015 yılları arasında doğanlara yönelik ‘tembel’ ve ‘asalak’ suçlamaları artmaya başladı. Federal Çalışma Ajansı eski Başkanı Frank-Jürgen Weise, Almanya’da çalışabilecek durumda olup da uzun süredir çalışmayan 25-45 yaşları arasında 260 bin kişinin bulunduğunu ve bunların ‘Yurttaş Parası’ (sosyal yardım) alarak ‘devletin sırtından geçindiğini’ açıklaması üzerine, gözler ‘Z Kuşağı’na çevrildi.
#AlmanyaJaponya vatandaşı Sato Go, üç yıl önce tatil için geldiği Türkiye'de iddiaya göre 100 bin dolar parasını çaldırdı. Ülkesine dönecek parası olmayan Sato Go, bir kişiyle ev tutup çalışmaya başladı. Kadının biriktirdiği parasının bu sefer ev arkadaşı tarafından çalındığı ileri sürüldü. Sokaklarda kalmaya başlayan kadına Fatih'te otel işleten Yusuf Duran sahip çıktı. Sato Go, "Kalacak yerim yok burada nasıl yaşayacağım bilmiyorum." diyerek yardım istedi.
#İstanbulJaponya vatandaşı Sato Go, üç yıl önce tatil için geldiği Türkiye'de iddiaya göre 100 bin dolar parasını çaldırdı. Ülkesine dönecek parası olmayan Sato Go, bir kişiyle ev tutup çalışmaya başladı. Kadının biriktirdiği parasının bu sefer ev arkadaşı tarafından çalındığı ileri sürüldü. Sokaklarda kalmaya başlayan kadına Fatih'te otel işleten Yusuf Duran sahip çıktı. Sato Go, "Kalacak yerim yok burada nasıl yaşayacağım bilmiyorum." diyerek yardım istedi.
#JaponyaFakiri zengini yok. Müslümanı Yahudisi, kadını erkeği, genci yaşlısı, hatta gözü göreni görmeyeni... İnsanlar tavla sevenler ve sevmeyenler olarak değil, işin ustaları ve benim gibi sayarak oynayan çaylaklar olarak ayrılıyor. Tavla oynadığım en ünlü insan Dr. Mehmet Öz’dü. Kısa sürdü. Plajdaydık. Baktı ki sayarak oynuyorum; şöyle bir durdu, hiçbir şey demeden tavlayı kapattığı gibi gitti, denize atladı. Sakın gülmeyin; hemen soruyu patlatırım: Bu işin artık modern versiyonu da var; siz hâlâ geleneksel tavla mı oynuyorsunuz?
#TavlaEvet, trafikte hırçın bir toplumuz. Kabul, ağaçları kesiyor, göllerimizi-ovalarımıza kötü davranıyoruz. Tamam, belki biraz da dedikoduya, gıybete düşkünlüğümüz var. Peki hiç mi iyi huyumuz yok? Olmaz mı... Size bütün bir kar haftası boyunca Türkiye’nin her yerinden çekilmiş fotoğraflar göstermek istedik. Çünkü bütün bu hırgürün içinde bile, söz konusu hayvanlar olduğunda merhametli kesilen bir tarafımız var. Üstüne battaniye örtülmüş bir sokak köpeği, yavrularıyla beraber kafeye konuk edilmiş bir anne kedi... Hepsi aynı şefkatin eseri. Üstelik tarihimiz boyunca da böyleydi. Hepimizin elinden gelebilecek şeyler var. Bu hafta sokak hayvanlarıyla başladık. İşte alkışlanacak örnekler ve sizin de yapabilecekleriniz...
#HayvanlarBaşbakan Recep Tayyip Erdoğan Soma Belediyesi'nde açıklama yaptı. Erdoğan, "Bu kadar tehlikeli iş yapıp da böyle bir kazaya hazırlıklı olmayan bir işletme nasıl olup da faaliyetlerine devam edebildi?" sorusuna, "...lütfen buralarda bu olaylar hiç olmaz diye yorumlamayalım. Bunlar olağan şeylerdir. Bunun yapısında fıtratında bunlar var" cevabını verdi.
Tatil, iş ve eğitim için Avrupa’nın yolunu tutan Türkler, 27 Avrupa ülkesine ayda 1 milyon 250 bin Euro vize parası ödüyor. Ancak bu rakamlar bayram tatilleriyle artıyor. Ramazan Bayramı tatilinin 9 güne çıkmasıyla başta İtalya, İspanya ve Fransa’ya gitmeyi planlayan 50 binden fazla tatilci eylül ayı boyunca 2 milyon Euro vize parası ödedi.