Beyaz yakalı devrim

MALUM, ekonomi hareketli günlerden geçiyor.

Haberin Devamı

Bütün Türkiye gibi İzmir’de de vatandaş gün boyu göz ucuyla da olsa dövizi takip ediyor.
Dövizi olsun olmasın herkesin yaşamını doğrudan etkileyen fiyat hareketlerinde dolar ve eurodaki iniş çıkışın etkisi büyük olduğu için kurlara ilgi normal.
Orta öğrenim yıllarından beri arkadaşım olan sanayici bir dostuma işlerinin nasıl olduğunu sorduğumda, “İş var ama üretim için malzeme, hammadde yok” dedi.
Pandemide uluslararası piyasalarda bozulan dengeler, artan fiyatlar, mal bulunsa bile lojistik sorunlar üretimde aksamalara yol açıyormuş.
Bir de tabii döviz kurlarındaki aşırı hareketlilik nedeniyle fiyat belirlemedeki güçlük var.
Sorun sadece mal sıkıntısıyla bitmiyor.
Bir başka yarım asırlık arkadaşım da eleman bulamamaktan şikayetçiydi.
“4 bilgisayar mühendisi alacağım. Yüz yüze görüşüp ücret konuşmak bir yana iş için tek bir başvuru bile yok. Bu ne biçim işsizlik” diye söylendi.
İzmir’de yaşanan bu konuşmaların benzerlerinin şu günlerde Ankara, İstanbul, Konya gibi Türkiye’nin herhangi bir yerinde de yapıldığına şüphe yok.

Haberin Devamı

EV, ARABA HAYAL OLUNCA
Bir yanda mal sıkıntısı, diğer yanda nitelikli iş gücü açığı...
Bir de bunun üzerine artık çalışma konusunda nazlanan, ofislere dönmek istemeyen özellikle kalifiye eleman pozisyonundaki gençleri de eklemek gerek.
ABD’de son fiyat artışlarından sonra ev, araba alma umutları kalmayan ve ofislere dönmek istemeyen gençler sadece paraya ihtiyaçları olduğunda çalışmaya başlamış.
Gerekirse birkaç gün çalışıp yiyecek parasını ya da kirasını kazanıyor ama kendini devamlı bir işe bağlamıyormuş.
Bu durum ABD’de eleman açığına ve ücretlerin yükselmesine neden oldu.
Geçen yılın nisan ayından 2021 Eylül’e kadar tam 24 milyon Amerikalı gencin işinden ayrılıp çalışmadan oturduğu açıklandı.
İstifa edenlerin büyük çoğunluğu ise 40 yaşın altındaki kuşak.
Bu eğilim Almanya, Japonya ve Çin’deki gençler arasında da hızla yayılmaya başlamış.

KİRA, TATİL PARASI YETİYOR
Benzer durumun Türkiye’de de özellikle nitelikli iş gücüne sahip teknolojide uzmanlaşmış gençler arasında yaşanması normal.
Bugün gençlerin çok önemli bölümünün pandemide fırlayan fiyatlarla ev ya da araba borcuna girmeleri çok zor.
Para biriktirme, taksit ödeme kaygıları olmadığı için ailelerine yardım etmek zorunda olmayanlar dışındaki gençler iş seçiminde nazlı davranıyor.
Özellikle çok aranan bilgisayar, programcı gibi nitelikli iş gücünde bu durum çok görülüyor.
Evli olanlar için ise kira, mutfak masrafı, giyim, kuşam ya da tatil paralarını çıkaracak kadar kazanç yeterli oluyor.
Daha fazla kazanabilmek için kendilerini harap etmiyorlar.
Yaşananlar özellikle beyaz yakalı iş yaşamında devrim gibi bir sürecin başladığını gösteriyor.
Tabii bu gelişmenin, gençlerden gelen otomobil ve konut talebinin azalmasının ekonomide yaratacağı sonuçlar gibi uzun vadeli etkileri olacaktır.
Neler olup biteceğini yaşayarak göreceğiz.

Yazarın Tüm Yazıları