"Türkiye'nin En Beğenilen Şirketleri 2012" araştırması bu yıl da Turkcell'in birinciliğiyle sonuçlandı. İkincilik ödülünü Garanti Bankası, üçüncülük ödülünü Coca-Cola aldı. "En beğenilen 20 şirket" arasında Arçelik dördüncü, Koç Holding beşinci sırada yer aldı.
Coca-Cola’nın gizli formülünün taşınacağını ilk kez bana anlatan Muhtar Kent markanın 125 yıllık arşivini de gezmemi sağladı. O dar kapıdan içeri girerken, aklıma gençlik yıllarım geldi. Emperyalizm denince aklımıza iki marka gelirdi: Coca-Cola ve IBM. Anlayacağınız, ‘Amerikan emperyalizminin arşivine’ giriyordum. Bana göre, burası Amerikan Dışişleri arşivinden daha eğlenceli bir yer...
Muhtar Kent, Coca-Cola’da 1’inci adam olmaya bir adım daha yaklaştı. Daha önce Kuzey Amerika dışındaki ülkelerden sorumlu olarak Coca-Cola International’ın Başkanlığı’na atanan Kent dün açıklanan kararla ana şirket Coca-Cola’nın tüm dünya operasyonunu kapsayan İcradan Sorumlu Başkanlık görevine getirildi.
Muhtar Kent, 7 yıl aradan sonra geçen yıl nisan ayında 100 ülkeden sorumlu başkanlık koltuğuna oturduğu Coca-Cola Company’de, daha da zirveye tırmandı. Muhtar Kent, 200 ülkenin bağlı bulunduğu Coca-Cola International’in CEO’luğuna getirilerek, bütün grupta Yönetim Kurulu Başkanı Neville Isdell’den sonraki ikinci adam oldu. Isdell, "Kent bize pozitif ivme kazandıracak" dedi.
<B>ABD’de 2 Kasım’da yapılacak başkanlık seçimlerinin kampanyası pazarlama ve marka danışmanlığı şirketleri tarafından yürütülüyor. Pazarlama uzmanlarının gözünde başkan adayları ‘ürün’, seçmenler de ‘tüketici’. Sonuçları belirleyecek olan da tüketicilerin hangi marka ürünü daha çok tercih ettiği. Kararsız seçmenlere göre Bush ‘eski, bildik, tanıdık ve güvenilir’ Ford, rakibi Kerry de ‘yenilikçi, meydan okuyan, sıradışı’ BMW.</B>
Piyasaya sürülen markaların yüzde 97'si 18 ay içinde balon gibi sönüyor. Pazarlama 'gurusu' Martin Lindstrom'a göre esnek, yaratıcı ve tüketici odaklı olmayan markalar günümüzde ayakta kalamıyor. Tüm dünyada iş çevrelerinin 'brand-maker'(marka yaratıcısı) olarak tanıdığı Lindstrom 11 Eylül'de marka yönetiminin 'altın kurallarını' anlatmak üzere İstanbul'a geliyor.
Yeni ekonominin değiştirdiği dengelerde nasıl ayakta kalınır? Kimler kaybedecek, kimler kazanacak? Kimleri işe almalı, müşteriye nasıl davranmalı? Ünlü eğitmen Prof. Dr. Sunil Erevelles'e göre bu soruların yanıtı çok basit: ‘‘Çalışanlarının beyinlerine, müşterilerinin kalplerine değer verenler kazanıyor.‘‘ Ürüne ve servise yatırım yapmak artık yeterli değil. En büyük hata ise 'fiyatla' rekabete kalkışmak. Verdiği eğitimlerle dünya çapında bir isim olan Prof. Dr Sunil Erevelles, konferans vermek üzere eylül ayında Türkiye'ye geliyor. Konferans öncesinde sorularımızı yanıtladı.<br><br>
Her alanda olduğu gibi pazarlama dünyasında da oyunun kuralarını tepe taklak edenler var. Bazı markalar herkesin uyum sağladığı bir düzene 'meydan okuyorlar'. Amaçları pazarda bir numara olmak değil. Çünkü onlar başka kulvarda yarışıyor. Yalnızca hedef kitlelerinin 'aşkı' ile yetiniyorlar ama bunun için de'her şeyi' yapıyorlar. Farklı çizgileri, müşteriyle kurdukları duygusal bağ ve tüm politikalarına yansıttıkları kimlikleriyle kendilerinden söz ettiriyorlar. Bu arada büyümeyi ve pazardan büyük bir pay almayı da ihmal etmiyorlar. 'Meydan okuyan markalar'ın sırlarını pazarlama gurusu Adam Morgan anlattı.