Yasemin Boran

İstekler bilinçaltı baskısından kurtuluyor

14 Temmuz 2004
Alışılmamış konularla ilgili çalışmalar yapmak isteyenler için günün erken saatleri bu çalışmaları yapmak için çok uygun. Hızlı kararlar alınabilir, toplantılar ve anlaşmalar yapılabilir. İkna edici, etkileyici, gösterişli konuşmalar yapılabilir. Öğleden sonra duygusal gerilimin yaratacağı olaylara karşı tedbirli olmak gerekiyor. Duygular, davranışlarınızı yönetebilir ve bilinçaltınızın derinlerinden yükselen baskı altında tuttuğunuz istekler, sert ve değiştirici biçimde ortaya çıkabilir.

Zorluklar içindeki bilgi

Bugün değişim süreci içinde bulunduğumuzu biliyoruz. Fakat buraya nasıl geldiğimizi bilmiyoruz. Olaylar bizi zorluyor ve şaşkınlık içinde izlerken yaşadığımız sert olayların büyük bir talihsizlik olduğunu düşünüyoruz. Halbuki karşılaştığımız olaylar bizi değişime zorluyor. Biz de değiştirmemek için olayları zorluyoruz. Bunun sonucunda daha sert ve başa çıkılması daha zor olaylar içinde kendimizi buluyoruz. Olaylar olayları izlerken sonunda direnç göstermekten vazgeçip kendimizi bırakıyoruz ve değişmeye başlıyoruz. Bundan sonra her şey yoluna giriyor ve yepyeni hedefler için yeni baştan çalışmaya başlıyoruz. Algılamamız, olayları değerlendirmemiz ve bunlara bağlı olarak davranışlarımız değişmiş oluyor. Peki bunca sıkıntıya, üzüntüye, yorulmaya ne gerek var? Neden bildiğimiz halde hem kendimizi, hem de olayları zorluyoruz? Bunun üç nedeni var. Birincisi biz ihtiyacımız olan kendi değişikliğimizi bile isteye yapamıyoruz. İçimizden yükselen arzuyu susturuyoruz. Bildiğimiz halde bildiklerimizden kaçıyoruz ve dikkatimizi o güne kadar uğraşıp kurduğumuz düzenin aynı şekilde sürmesi için var gücümüzle mücadele etmeye başlıyoruz. Çünkü kendimize inanmıyoruz. Bildiğimizin doğruluğundan kuşkuluyuz. Ve korkuyoruz. Bildiğimiz durumun değişmesinden korkuyoruz. Yalnız kalmaktan, sorumluluk almaktan korkuyoruz. Yapabileceğimize inanmıyoruz. Kendimize güvenmiyoruz. Ve ancak olaylar bizi zorladıktan sonra yapabileceğimizi keşfediyoruz. Kendimizi keşfedebilmek için olayların bizi zorlamasına ihtiyacımız var. Mecbur kalmadan içimizdeki gücü uyandırmıyoruz. Yeteneklerimizi, gücümüzü ve yapabileceğimizi anlamak, kendimizi bilmek için mücadele ediyoruz. Tabii bunun farkında değiliz ve olaylara kendimizi kaptırıyor, kendine acıma duyguları içinde kıvranıyoruz. (Yarın ikinci neden)

Astrolojik ilişkiler

Yengeç ve Oğlak burcu zodyakta karşıt burçlar olduğu için zıt etkileşimden söz ediliyor. Ancak bu iki burç aynı zamanda birbirini tamamlayan burçlar ve aralarında çekim oluyor. Siz Yengeç’in hassas ve duygusal özellikleriyle birlikte aynı zamanda zihin faaliyeti hızlı ve pratik olan birisiniz. Ancak düşüncelerinizin harekete geçmesi için de duyguya ihtiyacınız var. Aranızdaki ilişkiyi zorlaştıran sizin beklentileriniz. Aslında eşinizle aranızdaki uyumluluk kuvvetli. O gerçekçi bir yaklaşım içinde. Siz ise gerçeklerin ötesini anlama yeteneğine sahipsiniz. İlişkinizi bitirmek yerine onu anlamaya çalışın. Hayal gücünüzü ve sezgilerinizi yapıcı yönde kullanın. Birbirinizin gelişimine katkıda bulunabilirsiniz. Bu ay gerilimli beklentiler içinde olabilirsiniz. Fakat bu geçici bir durum. RUMUZ: ÜZGÜN MELEK
Yazının Devamını Oku

Verimli sonuçlar elde edilebilir

13 Temmuz 2004
İkizler burcunda dolaşan Ay öğleden sonra Venüs ile kavuşum konumuna giriyor. İkizler burcunun hareketliliği bu kez bilinçaltı ve duygularda hızlı değişimlerin açığa çıkmasına neden olacak. Tabii Venüs’ün etkisiyle güzel duygular ve çeşitli istekler şeklinde görülecek. Üstelik aynı zamanda Merkür ve Mars’ın uyumlu etkileşim içinde bulunması, isteklerin ve duyguların kolay ifade edileceğini işaret ediyor. Hem parasal, hem de aşk açısından hızlı gelişmelerin meydana geleceğini, yapılacak organizasyonların başarılı olacağını ve çeşitli toplantılardan verimli sonuçlar çıkacağını söyleyebilirim.

Yıldızname ile astrolojinin farkı

Genellikle astroloji ile yıldızname birbirine karıştırılır. Halbuki yıldızname ile astroloji sistem olarak çok farklıdır. Astrolojide içine doğduğunuz ayı yöneten burç, doğum burcunuzdur. Astrolojinin temel enstürmanları olan burçlar ve gezegenler aynı şekilde kullanılmakla birlikte yıldızname olarak bilinen sistem, kişinin ismi ve annesinin isminin harflerinin sayı değerlerinin toplanması sonucunda bulunur. Tabii adınızı önce arap harfleri ile yazmanız, sonra bu harflere denk gelen rakamları toplamanız, çıkan toplam sayının içinde kaç tane 12 varsa bunları çıkartıp, kalan rakam, zodyak sıralamasına denk gelen burç, yıldıznameye göre sizin burcunuz kabul ediliyor. Sonrasında yapılan incelemeler astrolojide bilinen burç tanımı, o burcun yönetici gezegeni değişmiyor ve aynı şekilde yorumlanıyor. Yıldızname de doğduğunuz gün ve doğum saati de önemli. Ancak doğduğunuz saat astrolojide yükselen burcunuzu tespit etmek için kullanılırken, yıldıznamede sizi yöneten gezegeni bulmak için kullanılıyor. Yıldızname günleri yöneten gezegenlere önem verirken aynı zamanda o günün her saatini başka bir gezegen yönetiyor. Bu hesaba göre ayın kaçında doğduğunuzun dışında hangi gün doğduğunuzu da bilmeniz gerekiyor. Mesela Cumartesi günü doğduysanız bugünün yöneticisi Satürn’dür. Şayet bu günün ilk saatinde doğduysanız sizi yöneten gezegen Satürn olacaktır. Fakat aynı günün sabah saat altıda doğduysanız o zaman Venüs saatinde doğdunuz demektir ve sizi Venüs yönetiyordur. Yıldıznameye göre sizin ve annenizin isimlerinin toplamı sonucunda çıkan burcunuz ile doğduğunuz saatin yönetici gezegeni uyumlu ise hayatınız buna bağlı olarak uyum, ahenk ve başarılı geçecek yoksa gezegen ve burcun sembolize ettiği özelliklere bağlı sıkıntılar ve sorunlar yaşayacağınız bir hayat geçireceğinizi öngörüyor.

Astrolojik ilişkiler

Bazı alışkanlıklarınızı değiştirmeniz gereken bir dönemdesiniz. Üzerinizde baskı yaratan durumlar karşısında sahip olma arzunuz daha da belirginleşiyor. Sahip olduklarınızı kaybetmeye dayanamayan birisiniz. Birden bire başlayan ve birden biten ilişkiler yaşamış olabilirsiniz. Üstelik bunların esas nedeni sizden kaynaklanıyor. Çünkü siz aynı zamanda kendinizi ve sahip olduğunuz özellikleri değiştirmek istiyorsunuz ve farkında olmadan bunu karşınızdaki kişiye yansıtıyorsunuz. Bunun sonucunda ilişkileriniz sürpriz biçimde bitebiliyor. İstekleri güçlü olan birisiniz ve nasıl elde edeceğinizi biliyorsunuz fakat bunu sürdürme konusunda aynı şey söylenemez. Yükselen burcunuz Başak ve ihtiyacınız olan değişimi önümüzdeki üç yıllık süreç içinde gerçekleştirebilirsiniz. Bu ay içinde sağlığınıza özen gösterin. Enerji fazlanızı boşaltmak için çok fazla çalışabilirsiniz fakat kendinizi fazla yormayın.

RUMUZ: CENOVA
Yazının Devamını Oku

Projeler için olgunlaşma dönemi

12 Temmuz 2004
Bugün bazı istekler, projeler veya olaylar için olgunlaşma dönemi. İçten içe yoğunlaşan ve büyüyen durumun görünür hale gelmesi için biraz daha hazırlanması gerekiyor ve bugün hazırlıklar tamamlanabilir. Merkür-Mars kavuşumuna İkizler burcundaki Venüs’ün uyumlu açı yapması gerilimli fikirlerin güzel ve uyumlu ifade edileceğini işaret ediyor. Satürn’ün zorlayıcı etkisi bu hafta dağılıyor ve daha rahat çalışmalar yapılabileceğini gösteriyor.

Yaşam enerjinizi yükseltin

Kendinizi yorgun, halsiz ve isteksiz hissediyorsanız, vitamin takviyeleri ve yemekler yiyerek enerjinizi yükseltmezsiniz. En fazla şişmanlarsınız. Tabii ki, bedeninizin ihtiyacı olan enerjiyi yiyeceklerden alıyorsunuz fakat duygularınızın harekete geçmesi ve isteğinizin uyanması için yaşam enerjinizin yükselmesi gerekiyor. Yoksa yiyip içip uyumaya devam edersiniz.

Önce yattığınız yerden kalkmak ve dışarı çıkmak için kendinizi zorlamanız gerekiyor. Zaten uyuklama hali isteksizlik ortaya çıkmışsa her nerede bulunursanız bulunun kendinizi zorlamanız şart. Kendinizi zorlamayı başardığınız zaman depresif durumdan da çıkabilirsiniz veya aniden ortaya çıkan halsizlikten de kurtulabilirsiniz. Bunun için yaşam enerjisine ihtiyacınız var. Yaşam enerjisi, Hindistanda ‘prana’, Eski Mısırda ‘ka’, Çinde ‘çi’ veya ‘ki’ çağımızda ‘kozmik enerji’ adıyla tanımlanan bu enerji doğada serbest halde pırıltılı zerrecikler şeklinde bulunuyor ve alınan solukla birlikte bedene çekiliyor. Tabii bütün soluklar yaşam enerjisiyle dolu değil. Özellikle kafanız ve duygularınız karışık olduğu dönemlerde yaşam enerjisini içinize çekemediğiniz gibi var olanı da duygularınızı karıştıran olaya veya kişiye kaptırıyorsunuz.

Yaşam enerjisini hayatın kendisinden alırsınız. Alabilmek için sizin de yaşayan olmanız gerekiyor. Yani yaşadığını hisseden. Bu nedenle yattığınız yerden kalkın ve dışarı çıkın, diyorum. Özellikle manzarası güzel, doğanın cömert davrandığı yerlere gidin. Ulu ağaçlar, görkemli dağlar, gün doğumu ve gün batımı saatlerinde değişen ışıkla birlikte içinizde uyanan heyecan.

İçinizde coşku ve heyecan uyandığı zaman yaşam enerjisini hissetmeye başlarsınız. O sırada içinize çektiğiniz hava yaşam enerjisiyle doludur. Dağlar, ormanlar, kırlar yaşam enerjisinin pırıltılı zerrecikleriyle en yoğun olduğu yerlerdir. Buralarda dolaşarak enerjinizi yükseltebilirsiniz.

Astrolojik ilişkiler

Çok sevdiğinizi söylediğiniz kişinin Yükselen burcu Akrep, burcu ise Oğlak. Aranızdaki ilişki super. Sizin yükselen burcunuz Yengeç, burcunuz ise Akrep. Birbirinize nasıl davranacağınızı iyi biliyor ve konuşmadan anlaşıyorsunuz. O da sizi seviyor. Fakat şu sıralarda çok gergin olmalı. Geleceğe yönelik isteklerinin arttığı ve büyük sorumluluklar aldığı bir dönem. Ayrıca senin tarafından ona karşı gizli bir baskı olabilir ve bundan dolayı da sıkılabilir. Fakat benzer baskıyı sen de hissediyor olmalısın ve sabırsızlanabilirsin. Biraz sakin ve anlayışlı davranarak ilişkinizi istediğiniz boyuta taşıyabilirsiniz. Onun planlarını uygulamasına izin vermelisin. Ağustos ayı sizin açınızdan evlenmek için uygun bir dönem.

RUMUZ: CEYLAN
Yazının Devamını Oku

Radikal değişikliklerin tam zamanı

9 Temmuz 2004
Radikal değişiklikler yapmak isteyenler için bugün uygun koşulların meydana geleceğini söyleyebilirim. Aynı zamanda cinsel potansiyelinizin farkına varabilir, enerjinizi yapıcı ve güçlü bir biçimde açığa çıkarabilirsiniz. Büyük isteklerin içinizde uyanmasına izin verin ve bunun üzerinde düşünün, yoğunlaşın ve harekete geçmek için hazırlıklarınızı yapın. Zenginleştirici başlangıçlar yapmanızı sağlayacak gelişmeler dönemindesiniz. Hem ilişkilerinizi, hem bilginizi, hem de kendinizi zenginleştirebilirsiniz.

Yaşam enerjinizi çekenler (2)

Düşünce ve duygularımızın ne kadar güçlü olduğu yaşam enerjimize bağlı. Aynı zamanda fizik gücümüz de yaşam enerjimizin gücüyle orantılı.

Yaşam enerjiniz azaldığı zaman düşünceleriniz bulanıklaşır, isteksizlik duymaya başlarsınız ve fizik gücünüz azalır, kendinizi halsiz ve yorgun hissedersiniz.

İstekleriniz kuvvetli ve kendinizi son derece canlı hissettiğiniz sırada aniden uyuklama hali içine giriyorsanız, bilin ki çevrenizde sizin yaşam enerjinizi çeken bir şey var. Kendinizi uyuklama haline bırakmayın ve dikkatinizi yükseltin. Çevrenizle ilgilenin ve yaşam enerjinizi çeken nedir diye çevrenize dikkatle bakın.

O sırada sohbet ettiğiniz kişiden kaynaklanabileceği gibi çevrenizde bulunan diğer objelerden, mekandan veya sizi rahatsız eden konunun kendisinden de kaynaklanabilir.

Genellikle hoşlanmadığımız, rahatsız olduğumuz bir konuyla ilgili yorum yapmamız istendiği zamanlarda da yaşam enerjimizin azaldığını hissederiz. Bunun en tipik belirtisi uyuma arzusu duymak şeklinde olur. Hatta gözlerimiz kendiliğinden kapanır ve dikkatimizi konuya odaklamamız çok zor olur. Fakat hemen bu durum ortaya çıkmaz. İlk önce bulunduğunuz yerden gitmek istersiniz. İsteksizlik duymaya başlarsınız. Bulunduğunuz yerde kalmaya devam ettiğiniz sürece yavaş yavaş dikkatiniz dağılmaya başlar ve üzerinize bir yorgunluk çöker.

Yaşam enerjinizi sadece kişiler veya mekanlar değil, içinde bulunduğunuz istemediğiniz koşullara da kaptırabilirsiniz. Yani değiştirmek istediğiniz halde kendinizle ilgili bir türlü yapamadığınız değişiklikler, yaşam tarzı ve istemediğiniz koşullar da enerjinizi çeker. Bunun sonucunda hastalık gelebilir. Yaşam enerjisi azaldığı zaman kolay hasta olursunuz. (Pazartesi, yaşam enerjisini yükseltme tekniği)

KİTAP

REENKARNASYON

Cem Çobanlı’nın yazdığı, Dharma Yayınları’ndan çıkan ‘Reenkarnasyon’ adlı kitap çok başarılı bir araştırma. Yeniden doğuşla ilgilenenler için bir çeşit kaynak kitap niteliği taşıyor ve pek çok soruya açıklamalar getiriyor. Kitabın ‘Kaynakça’ bölümünün Türkiye ve Dünya literatüründen önemli incelemeleri kapsıyor olması hem daha fazlasını araştırmak isteyenlere kaynak gösterirken, hem de iyi bir araştırma olduğunu vurguluyor. Ayrıca kitabın içinde çok ilginç gazete ve dergi haberlerinden alıntılar var. Özellikle Türkiye’den olan bu haberlerin çok dikkat çekici olduğunu belirtmeliyim. Sade bir dille konunun özünü vurgulayan kitap, okuyanı sıkmadan kısaca bilgilendirmeye çalışıyor. Reenkarnasyon (Yeniden doğmak) merak edenler için başlangıç olarak tavsiye edebileceğim bir kitap.
Yazının Devamını Oku

Aşk potansiyeli harekete geçiyor

8 Temmuz 2004
Ay bugün Koç burcunda ve yeni başlangıçlar yapmak için güçlü arzular duymaya neden olacak. Çünkü öğlene doğru Merkür ve Mars’ı tetikleyecek, uyumlu etkiler gönderecek. Öğleden sonra Venüs’ü harekete geçirecek. Sanatsal faaliyetler, güzellik sektörü, kozmetik ve bakım ürünleri ile ilgili faaliyetler artarken aşk potansiyeli de harekete geçiyor. Güçlü arzular, heyecan verici duygular ve keyifli organizasyonlar için çok verimli bir gün. Çekici ve etkileyici olabileceğiniz gibi güzel ve hoş insanların bulunduğu neşeli ortamlarda keyifli vakit geçirilebilir.

Yaşam enerjinizi çekenler

Kendinizi canlı ve iyi hissettiğiniz bir gün. Dışarı çıkıyorsunuz, bir toplantıya gidiyorsunuz veya bir arkadaşınız evinize geliyor ve onunla sohbet ediyorsunuz. Sonra kendinizi yorgun hissetmeye başlıyorsunuz. Böyle bir durum çeşitli zamanlarda meydana gelebilir fakat bize neler olduğunu anlayamayız ve sadece kendimizi yorgun hissettiğimizi söyleriz.

Şayet bir arkadaşınızla sohbet ettikten ve o gittikten sonra kendinizi halsiz ve bitap hissediyorsanız, bu demektir ki arkadaşınız farkında olmadan sizin enerjinizi çekmiş veya siz farkında olmadan yaşam enerjinizi ona akıtmışsınız. Tabii bunun sonucunda da halsizlik ve yorgunluk hissediyorsunuz.

Bu durum sadece arkadaş ilişkilerinde ortaya çıkmaz. Kimsenin bulunmadığı herhangi bir mekanda da ortaya çıkabilir. Bulunduğunuz yerdeki eşyaların düzeni, renkleri, dağınıklığı ya da aşırı düzenli olması ve buna benzer daha yüzlerce neden sonucunda siz farkında olmadan hiçbir şey yapmadığınız halde bulunduğunuz mekanda büyük bir yorgunluk hissedersiniz. Oradan dışarıya çıktığınız zaman ‘Ohhh dünya varmış’ dersiniz.

Yeniden canlanmaya ve kendinize gelmeye başlarsınız. Kendinizi daha iyi hissetmeye başladığınız sırada bir tuhaflık olduğunu anlarsınız fakat, ne olduğunu çıkartamazsınız ve daha sonra üzerinde de fazla durmazsınız. Kısa bir süre sonra da unutur gidersiniz. Taa ki, benzer bir durumla karşılaşıncaya kadar...

Hoş gerçi benzer bir durum ortaya çıktığı zaman da daha önce yaşamış olduğunuz tecrübeyi hatırlama ihtimalinizin yüzdesi oldukça düşük. Çünkü, ne olduğu bilinmeyen durumlarda dikkat, daha zayıf olduğu için insanın hafızasında pek yer etmiyor. Çok dikkat çekici bir durum meydana gelmemişse tabii... (Devam edecek)

MEKTUPLAR

Yükselen burcunuz Yay. Üstelik pek çok gezegen Yay burcunun yönettiği dokuzuncu evde duruyor ve sözünü ettiğiniz yabancı diyarlara seyahat arzuları uyandırıyor. Doğduğunuz yerin dışında başka yerlerde hatta yabancı ülkelerde yaşayabilirsiniz. Yabancıların size çekici gelmesi ve bulunduğunuz yerdeki insanların sizi anlamadığı duygusu içinde bulunmanızın nedeni bu. Şu sıralarda Mars ve Merkür doğum haritanızı tetikliyor ve bu arzularınızın daha da kuvvetli olmasını sağlıyor. Üstelik yükselen burcunuz da Pluto etkisinde. Gerilimli duygularla sabırsız davranmazsanız, isteklerinizi gerçekleştirecek ve sorduğunuz projelerinizi uygulayabileceksiniz.
Yazının Devamını Oku

Dış görünümünüze özen gösterin

7 Temmuz 2004
Radikal değişiklikler için hazırlıklı olmak gerekiyor. Özellikle içinde değişiklik yapma ihtiyacı yükselmiş olanlar, bugün kuvvetli duygular hissedecekler. Başak burcundaki Ay, köklü değişimleri sembolize eden Pluto’nu tetikliyor ve değişime zorluyor. Bugün kendisini kötü hissedenler, dış görünümlerine özen göstermeli, kendinizi en iyi hissettiğiniz kıyafetleri giyip özel bakım yapmalılar. Böylece içinizdeki enerjiyi uyandırarak, ihtiyaç duyduğunuz değişiklikleri yapabilecek gücü hissedebilirsiniz.

Yaşamak denizde yüzmek gibidir

Denizdeki suyu hisseder gibi hayatı içinizde hissedin. Yaşamak, denizde yüzmek gibidir. Kendinizi suyun içine nasıl bırakıyorsanız, yaşadığınız hayatın içine de öyle bırakmayı öğrenmelisiniz. Kendinizi suyun içine bıraktığınız zaman onunla bütünleşir ve artık deniz olursunuz. Bu çok başka bir duygudur. Yaşamaktır. Tıpkı denizde nasıl yüzeceğinizi öğrendiğiniz gibi, kendinizi hayatın içine bırakmayı da öğrenebilirsiniz.

Aslında minik bir bebek yüzmeyi bilir. Ama hiç denize bırakılmadan anne ve babanın kaygıları ve öğrettikleri korkular nedeniyle unutur. Büyüdükten sonra artık denize nasıl gireceği, kendini nasıl serbest bırakacağı ve nasıl yüzebileceğini öğrenmek için gayret göstermesi gerekir. Yaşı ne kadar ileri ise, öğrenmek için göstereceği gayret de o kadar fazladır. Çünkü o yaşa kadar öğrendiği bilgiler ve alışkanlıklar (en önemlisi de korkular sonucu oluşan alışkanlıklar) kişiyi zorlar, kasılmasına neden olur ve bir türlü kendini suların kucağına bırakamaz. Suyun kendisini taşıyabileceğine bir türlü inanmaz. Deniz, güvenilmez ve ürkütücü gelir. Ve denizin kıyısında seyretmeyi tercih eder. Deniz kendisini ne kadar çağırırsa çağırsın ve içinden kendisini suya bırakmak için kuvvetli bir arzu duyarsa duysun, o denizin kıyısında bir taş gibi durur. Bunalır, sıkılır fakat öylece izlemeye devam eder. Kıvrılan, bükülen, yayılan, yansıttığı ışıltılarla hayal gücünü tetikleyen denizi hayaller kurarak izler.

Hayat da böyledir. İçine girmekten korkar, hayaller kurarak izleriz. Hayatın içine girmek yerine kıyısında seyrederiz. Yüzmeyi bilenler bu anlattıklarımı daha iyi anlayacaklar. Yüzmekten korkanlar, bu anlatılanları içlerinde hissedecekler.

Astrolojik ilişkiler

Yükselen burcunuz Başak. Ay ise Aslan burcunda duruyor ve Güneş’inizle kavuşum yapıyor. Doğum anındaki etkiler sizin son derece hassas, duyarlı ve sezgisel biri olduğunuza işaret ediyor. Fakat mektubunuzda belirttiğiniz gerilimli duygulara da neden oluyor. Çünkü sahip olduğunuz potansiyeli duygularınız nedeniyle ortaya koyamıyorsunuz, fakat düşüncelerinizi ifade etme konusunda fazla bir sıkıntı duymuyorsunuz. Aslında sanatsal faaliyetlerde bulunarak kendinizi ifade etmeyi başarabilir ve duyduğunuz sıkıntılı duygulardan kurtulabilirsiniz. Özellikle tasarıma yönelik çalışmalar yapmanızı tavsiye ediyorum. Çok başarılı olabilirsiniz. Üstelik şu sıralarda karşınıza bu konuda önemli fırsatlar çıkacak. Bunları ciddiye alın. Sorduğunuz kişiden beklemek yerine sizin ilginizi göstermeniz gerekiyor ve bunu yapabilirsiniz.

RUMUZ: BEKLEYEN
Yazının Devamını Oku

Gizli kalmış olaylar açığa çıkabilir

6 Temmuz 2004
Balık burcundaki Uranüs’ü günün erken saatlerinde Ay tetikliyor ve bilinçaltının derinlerinden yükselen yaratıcı duygular alışılmışın dışında istekler uyandırabilir. Uranüs’ün sembolize ettiği özellikleri tetikleyen Ay, gizli kalmış veya özellikle saklanan durumların da açığa çıkmasına neden olabilir. Tabii bu durum skandal benzeri olayları da beraberinde getirebilir. Akşama doğru Güneş-Satürn kavuşumu ile uyumlu etkileşip Jüpiter’i tetikleyecek olan Ay, fırsatların ve isteklerin gerçekleşmesi için güçlü arzular uyandıracak.

Sevgiyi serbest bırakma tekniği (5)

Kendinizi tüm kusurlarınızla birlikte sevmelisiniz. İçinizdeki sevgiyi serbest bırakmanın yolu kendinizi sevmeyi başardığınız zaman mümkün olacak. Ancak kendinizi sadece beğendiğiniz taraflarınızla değil, beğenmediğiniz yönleriniz ve değiştirmek istediğiniz tüm alışkanlıklarınızla birlikte kabul edip sevmelisiniz. Yoksa bütün çabalarınız boşa gider ve ne kadar uğraşırsanız uğraşın, dikkat gösterin, pratik hayatın içinde yaşarken alıştığınız gibi davranmayı sürdürürken kendinizi yakalarsınız.

Önce kendinizi olduğu gibi tüm kusurlarınızla ve istemediğiniz yönlerinizle birlikte kabul gösterin ve sahip olduğunuz bedeni sevin. Dikkatinizi kendinize yöneltin. Yaşadığınız hayatı sürdürmenizi sağlayan bedeninize sevgiyle yaklaşın ve kendinizi inceleyin. Ne kadar mükemmel olduğunuzu düşünün ve ‘iyi ki, böyleyim’ deyin. Bunları akıl yürüterek değil içinizin derinlerinden yükselen duygu ile yapın. Ve sevgi duygunuzun yavaş yavaş yükselip büyümesine izin verin.

Sonra içinizden yükselen duyguları tarif edin. Tabii bunu yazılı yapmalısınız. Korkularınızı, kusurlarınızı yazın. Bir hafta boyunca her gün bu çalışmayı yaptıktan sonra defterinizi okuyun ve düşünün. Neden korktuğunuzu, neden sevmediğinizi kendinize sorun. Daha sonra bunlarla başa çıkmak için neye ihtiyacınız olduğunu düşünün ve yine yazın.

Yazarak düşünmek, kendinizi keşfetmenin ve geliştirmenin en iyi yoludur. Defterinize ikinci bir kişiymiş ve sanki onunla konuşuyormuş gibi davranmalısınız. Böylece kimseyle paylaşamadığınız ve belki kendinize bile itiraf etmeye korktuğunuz yönlerinizi açığa çıkarabilir, kendinizle kolayca yüzleşebilir ve böylece içinizdeki sevgiyi uyandırmayı başarabilirsiniz.

MEKTUPLAR

Yükselen burcunuz İkizler ve Güneş ile sert etkileşim içinde bulunduğu için içinizde fırtınalar kopuyor. Sözünü ettiğiniz olaylar ve zor dönemle ilgili anlattıklarınızın nedeni, Güneş ve yükselen burcunuz Uranüs tarafından tetiklenmenin sizi değişim için zorlaması... Beklemediğiniz durumlarla aniden karşılaştığınız bir dönem içindesiniz. Ancak doğum anındaki Ay’ın konumu sizin bütün olaylara sabır göstereceğinizi ve kararlı davranmayı başaracağınızı işaret ediyor. Neredeyse on beş yıldır süren zor dönem aslında bitmek üzere. O zamanlar Pluto’nun etkisiyle radikal değişimler dönemine girmiştiniz. Ancak hayatı zorlayan biri olduğunuz için değişimleri zor kabulleniyor ve sürekli kendi gücünüzü sınıyorsunuz. Tabii bunları farkında olmadan yapıyorsunuz. Artık ne kadar güçlü olduğunuzun farkına varın ve yaşantınızda değişiklik yaparak aşamanızı gerçekleştirin. Bu sene sizin için büyüme ve kendini keşfetme yılı olacak. 2005 yılında çabalarınızın ödülleriyle karşılaşacaksınız. RUMUZ: DİLEK
Yazının Devamını Oku

Sevgiyi serbest bırakma tekniği (4)

5 Temmuz 2004
<B>K</B>orkular, hayatı zorlaştırırken, yeteneklerimizi ve isteklerimizi yani kendimizi ortaya koymamıza da engel oluyor. Çünkü derinlere sakladığımız sevgi duygumuz daha da derinlere gömülüyor. Bu durumun tek bir çıkışı var, sevgi. Şimdi diyeceksiniz ki, korkularımızla hapsettiğimiz sevgi, nasıl olacak da korkularımızı ortadan kaldıracak? Bir çeşit paradoksa dönüşen bu durumun aslında odak noktası ‘sevgi’ ve içinizdeki sevgiyi uyandırarak korkularınızla başa çıkabilirsiniz. İçinizdeki sevgiyi serbest bırakmak için önce kendinizi sevmeyi öğrenmelisiniz.

Korkular hayatınızı zorlaştırırken, yaşadığınız olaylar kendinize acımanıza neden olabilir ve salya sümük, yapış yapış duygulara kendinizi bırakarak yavaş yavaş depresyonun karanlığına doğru çekilirsiniz.

Kendinize acımaktan, başkalarına öfkelenmekten vazgeçin. Öfke duygusu sizi dinamik tutuyorsa istediğiniz kadar öfkelenebilirsiniz fakat, öfke yakıcı bir duygudur ve sizi de yakabilir. Bunun sonucunda yapabilecekleriniz olduğu halde hiçbir şey düşünemeyecek duruma gelirsiniz.

Zihninizi temiz tutun. Öfkeye, acıma duygularına, kısaca hayatınızı bloke edecek tüm duygulara karşı kayıtsız kalmayı başarın. Bunu sağlamanın tek yolu içinizdeki sevgi duygusunu uyandırmaktır.

Derinlere hapsettiğiniz sevgiyi serbest bırakmak için öncelikle kendinizi sevmeye başlamalısınız. Hem de bütün kusurlarınızla ve beğenmediğiniz taraflarınızla kendinizi kabul etmeyi öğrenmelisiniz. Sonra kusurlarınızın kaynağını araştırmaya başlayabilirsiniz. Çocukluk ve ilk gençlik yıllarınızda geliştirdiğiniz yöntemler, ileri yaşlarınızda alışkanlığa dönüşerek hayatınızı zorlaştıran kusurlar olarak karşınıza çıkar. (Devam edecek)

Astrolojik ilişkiler

RUMUZ: AYŞEN

Sorduğunuz kişinin yükselen burcu İkizler olduğu için Akrep gibi davranmıyor. Fakat Akrep özelliklerini son derece güçlü biçimde içinde barındırıyor. Aranızdaki uyumluluk çok kuvvetli. Çünkü sizin yükselen burcunuz Yay ve aranızda kuvvetli bir iletişim var. Burcunuz Aslan olduğu ve her ikinizin doğum anındaki Güneş sert etkileşim içinde bulunduğu için şahsiyet çatışmaları yaşarsınız, fakat birbirinize beklediğiniz gibi davranırsınız. Sizin özgürlük ihtiyacınız çok fazla. Buna karşılık o da yükselen burcunun etkisiyle hareketli ve özgür bir davranış sergiler. Fakat onun sahip olma duygusu çok kuvvetli ve kendisini nasıl mutlu edeceğini bilen biri. Aslında siz ve onun arasında çok kuvvetli bir etkileşim ve uyum var. Hatta bu yıl içinde evlilik hazırlıklarına başlayabilirsiniz.

Bugün neler olacak

Merkür bugünden itibaren Aslan burcunda dolaşıyor ve görkemli fikirlerin ortaya çıkacağını işaret ediyor. Sahne, sinema, turizm alanında başarılı organizasyonlar yapılabilir. Ev ve aile içinde gizli kalmış sorunlar bu devre içinde açığa çıkarak çözümlenebilir. Büyük bir hızla Mars’a yetişecek olan Merkür, hızla gerçekleştirilecek planlar yapılacağını da işaret ediyor. Aynı zamanda heyecan verici projeler yapılabilir. Bu arada kıskançlıktan kaynaklanabilecek tartışmalardan uzak durulması gerekiyor. İğneleyici ve keskin konuşmalar yapmaktan kaçınmalısınız. Gökyüzünün bu konumundan en fazla etkilenenler başta Aslanlar olmak üzere, Kova, Boğa ve Akrepler büyük hedefler ve istekler duyarken Koç ve Yaylar uyumlu ve kararlı olacaklar.
Yazının Devamını Oku