Yasemin Boran

Akrep burcundaki Ay, sabahın erken saatlerinde Neptün’ü tetikliyor ve endişeli hayaller kurmaya neden oluyor. Bilinçaltındaki korkular açığa çıkabilir. Fakat aynı zamanda hem Satürn, hem de Jüpiter’le uyumlu etkileşim içinde bulunacağı için cesaret ve iyimser duygular da açığa çıkacak ve olumsuz endişeleri dağıtacak.

Gökyüzünün bu konumu yaratıcı hayallerin oluşmasına neden olacak.

Öğleden sonra Mars’ı tetikleyen Ay, yüksek potansiyelli bir enerjinin açığa çıkmasına ve gerilimli duygular yaşanmasına neden olacak.

Aslan burcu özellikleri

Güneşin yeryüzüne dik indiği 23 Temmuz-22 Ağustos günleri arasındaki dönem yaz mevsiminin tam ortasıdır. Güneşin en parlak göründüğü ve dünyanın en aydınlık ve pırıltılı göründüğü bu mevsimi yöneten Aslan burcu da mevsim özelliklerinin tabiattaki tüm yansımalarını sembolize eder.

Aslan burcu insanları da hem kendilerini, hem de sahip olduklarını göstermekten hoşlanır. Aslan burcunun yöneticisi Güneş’tir. Güneşin en parlak ve sıcak olduğu bu mevsimin içine doğan çocuklar da son derece sıcak kanlı, gösterişli, karizmatiktirler.

Aslan insanları için dünya bir sahnedir, o da bu sahnenin baş rol oyuncusudur. Kendisi için belirlediği karakteri oynar ve genellikle yöneten bir karakteri tercih eder. Doğuştan yöneticidir.

Patrondur. Babadır ve bütün bunları gösterişli bir biçimde sahneler. Tabii sergileyebilmesi için başka insanlara ihtiyacı vardır.

Sinema, tiyatro, eğlence yerleri, şans oyunları ve turizm sektörü Aslan tiplerine en fazla rastlayacağınız yerlerdir. Ayrıca yaratıcılık gerektiren tüm alanlar, bir Aslan’ın kendisini gösterebileceği uygun yerlerdir.

Yaratıcılıkla bağlantılı olan çocuklar, Aslan tipleri için önemlidir ve çocukları konu alan işlerde son derece başarılı olabilirler. Kendilerini, fikirlerini ve şahsiyetlerini gizlemekten hoşlanmayan Aslanlar, düşüncelerini açıkça ortaya koyar.

Onların bu hali çevrelerinde güven uyandırır. Son derece bonkör ve lüks için kolay para harcar. Harcayacağı parayı kazanmak için de çok çalışır.

Kendisini göstermeyi başaramayan bir Aslan ise hasta olur ve kendini göstermek uğruna istenmeyen davranışlarda bulunur.

Astrolojik ilişkiler

Çok uzun bir mektup, aslında tüm yaşadıklarınızın nedeni Uranüs döngüsü. Hayatın başındasınız ve Merkür güçlü konumdayken doğmuşsunuz.

Zihin faaliyetiniz çok çeşitli ve hızlı. Fakat Uranüs etkisiyle düşünceleriniz farklı çalışıyor ve uykuda bile sizi rahatsız ediyor.

Meditasyon, uzakdoğu sporları veya yoga çalışmak, hem zihninizi, hem de bedeninizi rahatlatacak. Tabii bunların felsefelerini anlamaya çalışırsanız.

Hayatınızda önemli değişimler dönemindesiniz. Yaşadığınız olaylar kendinizi keşfetmenize yardımcı olacak ve geleceğe yönelik ne istediğinizi belirlemenizi sağlayacak.

Karşınıza çıkan fırsatları çok fazla kritik ederek kaçırmayın. Akıl yürütme sisteminizde değişiklik yaptığınız zaman hayatı algılama ve yorumlama biçiminiz de değişecek. Böylece isteklerinizi gerçekleştirmeniz daha kolay olacak.

RUMUZ: SİDE

Duyguların derinden etkileneceği, değiştirici olayların meydana geldiği bir dönem. Duygu ile birlikte bulunan isteklerin de değişeceği ve yenileneceğini söyleyebilirim. Bugün Venüs-Pluto zıt etkileşim içinde bulunurken aynı anda Jüpiter bu gezegenlere sert etkileşim konumunda bulunuyor.

Yani bütün detayları ve ayrıntıları görmek ve incelemek mümkün. Fakat bu durum son derece yorucu ve yıpratıcı bir duygu. Ancak şimdiye kadar farkında olmadığınız pek çok şeyi anlamanızı sağlayacak.

Mars’ın uyumlu etkisi duygularınızda hızlı değişiklik yapabilmenize yardımcı olacak.

Anlaşmak için yöntemler

Anlaşmak adına ortaya koyduğunuz tüm gayretlerin boşa çıktığını zaman içinde anlıyorsunuz.

Bir süre sonra durumun farkına varıp anlaşmaktan, kendinizi anlatmaktan vazgeçiyorsunuz. Sonuç, kocaman bir ‘Yalnızlık’ oluyor.

Kalabalık bir evde yaşıyorsunuz ve kendinizi yalnız hissediyorsunuz. Hatta,koskoca bir dünyada tek başınıza olduğunuzu düşünüyorsunuz.

Bu düşünce giderek sizi sarıp sarmalıyor ve yalnızlığınızı arttırmak için elinizden ne geliyorsa yapıyorsunuz. Hem de bundan ölesiye şikayet ederek.

Peki ne yapmalı? Öncelikle anlayışınızı yükseltip kayıtsız, şartsız dinlemeyi öğrenmelisiniz.

Yoksa, kafanızdaki düşüncelerle, onun ne demek istediğini zihninizde yorumlayıp anlamaya çalıştığınız zaman karşınızdaki kişiyi anlamanız mümkün değil.

Sonra, kendi düşüncelerinizi açık biçimde söylemeli, ne anladığınızı anlatmalısınız. Kimbilir, (çoğunlukla) belki de sizin anladığınızı anlatmıyor, bambaşka bir şeyden bahsediyordur.

Karşınızdaki kişinin düşüncelerini anladıktan ve onun bakış açısından baktıktan sonra fikir beyan etmeli ve düşüncelerinizi söylemelisiniz.

İster kabul edin ister etmeyin, iki kişi dil birliğine varmış, aynı frekansı yakalamış ve böylece anlaşmış olabilecekler.

Karşınızdaki kişinin düşünceleriyle aynı frekansı yakalayabilmek için sizin kendi düşüncelerinizi boşaltmış olmanız gerekir. Yani fikir yürüterek karşınızdaki kişiyi dinlerseniz, kendi akıl süzgecinizden geçirerek dinlemiş olursunuz. Unutmayın, sizin haliniz karşınızdaki kişiye yansır ve o da anlamak için gayret gösterir, böylece birbirinizi anlamış ve kendinizi anlatmış olursunuz.

TAOCU YOGA SERİSİ

Cilt sağlığı tüm kültürlerde güzelliğin en önemli göstergesidir. Taocu yaklaşıma göre ise pürüzsüz, ışıltılı bir cilt, iç organların sağlığının ve iyi bir kan dolaşımının göstergesidir.

Bu nedenle ileri yaşlardaki Taocu ustalarda en dikkat çekici özelliklerden bir tanesi ciltlerinin son derece canlı bir görüntüsünün olmasıdır.

Bu da bir Taocu ustanın iç organlarının mükemmel bir sağlığa ve bol miktarda qi’ye (yaşam enerjisi) sahip olduğunun göstergesidir.

Cilt, saç, tırnak, el ve gözler ile ilgili taocu öneriler getiren kitabın içinde kendi tipinizi bulabileceğiniz gibi kendi kendinize uygulayabileceğiniz masajlar, beslenme ve hatta yemek tarifleri ve pişirme yöntemleri var.

Cem Şen’in yazdığı bu kitap titizlikle yapılmış bir araştırma ürünü ve felsefeden çok pratik uygulamaları içeriyor.

‘Klan Yayınları’ndan çıkan ‘Taocu Yoga Serisi’nin dördüncü kitabı Güzellik ve Cilt Bakımı için Taocu Yoga adını taşıyor.

Bugün Güneş Aslan burcunda parlamaya başlayacak. Öğlene kadar Yengeç burcunda kalan Güneş, öğleden sonra Aslan burcuna geçiyor. Bugün sabah saatlerinde doğanların burcu Yengeç olurken öğleden sonra doğanların burcu Aslan olacaktır. Güneş’in Aslan burcuna geçmesiyle birlikte Aslanlar’ın dönemi başlamış oluyor. Gösteri dünyası, şans oyunları, tatil ve çocukların dönemi başlıyor. Bir süredir Aslan burcunda dolaşan Merkür ve Mars, Aslan özelliklerinin açığa çıkmasına neden oluyorlardı şimdi Güneş’le birlikte bu etki çok daha kuvvetli olacak.

Anlaşmak için yöntemler

Hemen hepimizin ortak derdi, anlaşamamak... Ne kendinizi anlatabiliyorsunuz, ne de karşınızdakinin ne söylediğini anlıyorsunuz. Her iki taraf da karşısındakini anladığını düşünürken, kendisinin anlaşılmadığından öylesine emin oluyor ki, sonunda anlatmaktan ve anlaşmaktan vazgeçiyor. Kişiler arasındaki iletişim kopuyor ve kendi kabuğunuza çekiliyor, içinize kapanıyorsunuz. Yıllarca sürmüş köklü dostlukların yanlış anlamalar yüzünden bittiğine şahit oluyorsunuz. ‘Yanlış anladın. Öyle değil, böyle’ demeye kalmadan bir de bakıyorsunuz, küsüp gitmiş. Ya da siz, ‘Bunca yıldır O’nu hiç tanımamışım’ deyip çekip gidiyorsunuz. Düşüncenizin doğruluğunu araştırmadan, yanlış anlamış olabileceğinizi hiç düşünmeden, dostluğunuzu bitiriyorsunuz. Veya bitirmiyorsunuz da, soğuk davranmaya başlıyorsunuz. O’nun her hareketini, her sözünü olumsuz değerlendirmeye, kafanızdaki kırgınlığın üzerine kurmaya başlıyorsunuz. Aynı evin içinde yaşayıp başka telden çalanlara ne demeli?.. Herkes kendi tasarladığı ve anladığı yönden söylenenleri dinliyor ve kimse kimsenin ne dediğini anlamıyor. Sanki, Babil Kulesinin son günleri. Bir farkla, burada aynı dil konuşulduğu halde kimse, kimseyi anlayamıyor. Peki, neden? Kişiler birbirini dinlemediği için mi? Yoksa, anlamaya mı çalışmıyorlar? Aslında hiçbiri değil. İnsanlar birbirini dinlemeye ve anlamaya gayret gösteriyorlar. Fakat, herkes kendi akıl süzgecinden geçirirken sözcükler başka anlamlar kazanıyor ve başka yorumlar yapılıyor. Tabii bu durumda anlaşmak mümkün olmuyor.

(Devam edecek)

Astrolojik ilişkiler

Yükselen burcunuz Balık. Doğum anında aldığınız etkiler sizin son derece hassas ve duyarlı biri olduğunuzu işaret ediyor. Diğer insanların davranışları ve sözleri sizi çok kolay etkiliyor. Kendi üzerinizde çalışma yapın ve benliğinizi güçlendirin. Sorduğunuz kişiyle aslında son derece uyumlusunuz. Ancak birbirinize olan davranışlarınızın uyumlu olup olmadığını yükselen burç belirliyor ve onun bilgilerinde eksiklik olduğundan bakamadım. Fakat onun doğum anındaki Venüs ile sizin doğum haritanızdaki Mars arasında uyumlu açı var. Bu birbiriniz için ideal partner duygusuna sahip olacağınızı işaret ediyor ve aranızda aşk olduğunu gösteriyor. Şu sıralarda bir değişim sürecinde bulunuyorsunuz. Gerilimin nedeni bu. Yaşantınızda istediğiniz değişikliği yaptığınız zaman bu gerilim bitecek. Ağustos ve Eylül dönemi beklentilerinizin artacağı bir dönem.

RUMUZ: AFSUN

Duyguların derinleşeceği ve hayatın sorgulanacağı bir gün. Aynı zamanda çok hoş fırsatlarla karşılaşılacak. Fakat bunları anlamak için karamsar ve aşırı tedbirli davranmamak gerekiyor. Büyük toplantılar ve organizasyonlar için uygun bir gün. Başak burcundaki Ay, Jüpiter ile kavuşurken, zamanı yöneten Satürn ile uyumlu etkileşim içinde bulunacak. Fakat aynı anda İkizler burcundaki Venüs ile de sert etkileşim içinde. Aslında bu konum fırsatları değerlendirmek açısında çok olumlu. Çünkü fazla rahat davranmayıp, elinize geçen fırsatları kullanmak için gayret göstermenize neden oluyor. Bu arada harcamaların da artmasına neden olabilir.

Bir budist hikayesi (2)

Yalnızca bir kişi gelir ve kesinlikle başarmıştır. Kadın onu kasabanın dışındaki evine götürür. Adam evi daha önce hiç görmemiştir, çok güzeldir, neredeyse hayal ülkesidir. Ve kadının anne babası kapıda durmaktadırlar. Genç adamı karşılarlar ve ‘çok mutlu olduk’ derler. Kadın içeri girer ve adam, anne babayla biraz gevezelik eder. Sonra anne baba şöyle der, ‘ Sen git, seni bekliyordur. Bu onun odası.’ Ona gösterirler. Adam gider, kapıyı açar, ama orada kimse yoktur. Boş bir odadır. Ama bahçeye açılan bir kapısı vardır. Bu yüzden bakar, belki kadın bahçeye çıkmıştır. Evet, bahçeye çıkmış olmalıdır, çünkü patikada ayak izleri vardır. Böylece ayak izlerini takip eder. Neredeyse bir buçuk kilometre yürür. Bahçe biter ve şimdi çok güzel bir ırmağın kıyısında durmaktadır ama kadın orada değildir. Ayak izleri de yok olmuştur. Yalnızca iki ayakkabı vardır, kadına ait altın ayakkabılar. Adam şaşırır. Ne olmuştur? Arkasına bakar, bahçe yoktur, ev yoktur, anne baba yoktur, hiçbir şey yoktur. Hepsi yok olmuştur. Yine bakar. Ayakkabılar yok olmuştur, ırmak yok olmuştur. Geride kalan tek şey boşluktur ve büyük bir kahkaha. O da kahkaha atar. Evlenmiştir. Bu çok güzel bir Budist hikayesi. Adam boşlukla, hiçlikle evlenmiştir. Bütün büyük azizlerin aradığı evlilik budur. ‘İsa’nın gelini’ ya da ‘Krişna’nın gopisi (Çoban kızı)’ olduğunuz zaman an budur. Ama her şey yok olur, patika, bahçe, hatta ayak izleri. Yalnızca bir kahkaha vardır, evrenin göbeğinden yükselen bir kahkaha. Bu hikaye, Osho’yu anlatan kitabın içinde yer alıyor. Ustası olmayanlardan biri o. Kimsiniz, diye sorulduğunda, ‘Sen kim olduğumu düşünüyorsan oyumdur, çünkü sana bağlı. Eğer bana boş boş bakarsan farklı, fikirlerle bakarsan daha farklı biri olurum, o fikirler beni renklendirir. ’ Omega Yayınevi’nin yayınladığı Osho, bizim çağımızın anlayışıyla bilgiyi en iyi yorumlayanlardan biri. Bence mutlaka okunması gereken bir kitap.

Astrolojik ilişkiler

Sorduğunuz kişinin burcu Aslan. Doğum saatini ve doğum yerini yazmadığınız için yükselen burcunu bildiremiyorum. Sizin yükselen burcunuz ise Akrep. Doğum anında onun Venüs’ü ile Sizin Mars’ınız tam kavuşum halinde bulunuyor ve bu durum aranızda sözünü ettiğiniz kuvvetli bir aşk duygusunu işaret ediyor. Ancak birbirinize duygularınızı ifade ederken sert ve anlaşılmaz olabilirsiniz. Özellikle şu sıralarda karşılıklı birbirinizden çok fazla beklentileriniz olabilir ve anlaşılmadığınız duygusu içinde bulunabilirsiniz. Biraz sabırlı olun ve gelişmeleri bekleyin. Eylüle doğru ilişkiniz daha kararlı bir hal alacak ve evlenmeyi düşüneceksiniz. Fakat acele etmemelisiniz.

RUMUZ: SEVDALI

Bugün Ay öğleden sonra Başak burcuna geçiyor. Uzun vadeli isteklerin ve tedbirli duyguların bilinçaltından yükseleceğini işaret ediyor. Gecenin ilerleyen saatlerinde Balık burcundaki Uranüs ile zıt açı yapacak ve Uranüs’ü tetikleyecek. Aynı zamanda Boğa burcundaki Ay düğümünü de harekete geçirecek. Gökyüzünün bu konumu sıra dışı, yaratıcı, farklı kişilerle karşılaşılacağını işaret ediyor. Elektrik, elektronik, bilgisayar ve teknolojiyle ilgilenen kişiler, buluşlar ve bütün bunların içsel olarak büyük bir değişim ihtiyacının açığa çıkacağını gösteriyor.

Bir budist hikayesi

Bir kasabada aniden, hiç yoktan genç, güzel bir kadın belirir. O kadar güzel, o kadar büyüleyicidir ki, kimse nereden geldiğini düşünmez. Tüm kasaba toplanır ve neredeyse üç yüz genç adam kadınla evlenmek ister. Kadın der ki, ‘Bakın, ben bir kişiyim, siz üç yüz. Yalnızca bir kişiyle evlenebilirim, bu yüzden bir şey yapın. Yarın gene geleceğim, size yirmi dört saat veriyorum. İçinizden biri Buda’nın Lotus Sutra’sını söyleyebilirse, onunla evleneceğim.’ Tüm genç adamlar evlerine koşar. Yemezler, uyumazlar, tüm gece sutrayı (Sanskritçe manzum inceleme) ezberler, kafalarına sokmaya çalışırlar. On tanesi başarır. Ertesi sabah kadın gelir ve on kişi ezberden okumayı teklif eder. Kadın dinler, başarmışlardır. Kadın der ki, ‘Tamam ama ben bir kişiyim. Nasıl on kişiyle evlenebilirim? Size yine yirmi dört saat vereceğim. Lotus Sutra’nın anlamını açıklayabilenle evleneceğim. Bu yüzden anlamaya çalışın, çünkü ezberlemek kolaydır, mekanik olarak bir şeyi tekrarlıyorsunuz ve anlamanı anlamıyorsunuz.’

Hiç zaman yoktur, yalnızca bir gece! Oysa Lotus Sutra uzun bir sutradır. Ama aşıksan her şeyi yapabilirsin. Genç adamlar evlerine koşarlar ve çok çalışırlar. Ertesi gün üç kişi gelir. Anlamışlardır. Ve kadın şöyle der, ‘Sorun hala yerinde duruyor. Sayınız azaldı ama sorun duruyor. Üç yüz kişiden üç kişiye düşmek bir gelişme ama üç kişiyle evlenemem, yalnızca bir kişiyle evlenebilirim. Bu yüzden yirmi dört saat daha yalnızca anlamakla kalmayıp, onun tadını alan kişiyle evleneceğim. Bu yüzden yirmi dört saat onun anlamını tatmaya çalışın. Açıklıyorsunuz ama bu açıklama zihinsel. Biraz düşünsel tat, bir koku görmek istiyorum. Lotus’un varlığınıza girdiğini, lotustan bir şeyler kazandığınızı görmek istiyorum. Onun kokusunu almak istiyorum. Bu yüzden yarın yine geleceğim.

(Devam edecek)

Mektuplar

Sabahın erken saatinde doğduğunuz için Güneş henüz Akrep burcunda bulunuyor ve burcunuz Akrep oluyor. 22 Kasım günü öğleden sonra Güneş Yay burcuna geçiyor. Siz geçiş anında doğanlardansınız fakat Güneş Yay burcuna henüz geçmemiş. Bu özel bir durumdur. Geçiş anında doğanlar içine doğdukları burcun özelliklerini taşırlar fakat sonraki burcun enerjisini de kuvvetle hissederler. Bu durum özel bir enerjiye sahip olduklarını işaret eder. Ben buna ‘kriz enerjisi’ diyorum. Tıpkı evlilik için imzayı henüz atmadan önceki durum gibi. Henüz imza atılmadığı için bekarsınız fakat az sonra imzayı atacak ve evlenmiş olacaksınız. O sırada büyük bir gerilim enerjisiyle dolusunuz. İşte bunun gibi Yay burcu değilsiniz ama bunun hazırlığının enerjisiyle doğmuşsunuz. Özel bir durum.

RUMUZ: SAMANYOLU

Bugün öğleden sonra Aslan burcundaki Ay, Mars ile kavuşum yapacak ve yüksek potansiyelli bir enerjinin açığa çıkmasını sağlayacak. Aynı anda Mars, Venüs ile uyumlu etkileşim içinde bulunurken Neptün zıt etki yapıyor ve son derece fantastik duyguların açığa çıkmasına neden oluyor. Aslında ilham ve yaratıcı duyguların da iş başında olacağı bugün, endişeler yaratan hayaller kurmak yerine sanat ve yaratıcı çalışmalar yaparak bu enerjiyi kullanırsanız, dikkat çekici başarılar elde edebilirsiniz. Hem aşk, hem de parasal konulara yönelik müthiş gelişmeler açığa çıkabilir.

Gizli yeteneğinizi davet edin

İçinizdeki gizli yeteneğini uyandırmak için onu çağırmalısınız. Yani şuurunuza yükselmesi için davet etmelisiniz. Tıpkı çok önemsediğiniz birini davet eder gibi. Okumak, öğrenmek ve çalışmak içinizdeki yeteneği davet etmeyi sağlar ama bunların hiçbiri yetenek oluşturmaz. Yetenek, doğuştan sahip olduğunuz bir şeydir ve içinizin derinlerinde gizlidir. Yaşamak için ihtiyacınız olan yetenekler, ihtiyaç anında uyanır. İhtiyaçlarınız arttıkça yeteneklerinizi geliştirmek zorunda kalırsınız. Bunun için çalışırsınız. Geliştirmek için çalışırsınız. İhtiyaçlarınız sizi zorladıkça daha fazla çalışır ve daha çok geliştirirsiniz. İhtiyaç olmadığı sürece yetenek de ortaya çıkmaz. Sadece ihtiyacınızı karşılayacak olanlar çıkar. Diğerleri tıpkı kullanılmayan eşyaların depoda durması gibi durur ve depoda duranlar arasında son derece değerli eşyalarda bulunur. Bir gün ihtiyaç olduğunda ortaya çıkarılmak üzere. Ve zaman içinde unutulur. Bir gün ihtiyacınız olduğu zaman sizin deponuzda bulunduğunu da unutursunuz. Sonra ihtiyacınız hafızanızı zorlar ve bir yerlerde olduğu, sizin buna sahip olduğunuz duygusu uyanır. Aramaya başlarsınız. Çok aramanız gerekebilir. Hem de pek çok. Belki de ömür boyu ararsınız ve bulamazsınız. Çünkü nasıl arayacağınızı da bilemezsiniz. İnsanın sahip olduğu yetenekler de böyledir.

Sadece akıl yürüterek, el yordamıyla aramaya kalkarsınız bulamazsınız. O yeteneğe ihtiyacınız olduğu duygusunu içinizde uyandırmalı ve kuvvetli bir istekle davet etmelisiniz. Yani onunla duygusal bir bağlantı kurmalı, onu hissetmelisiniz. Tabii aynı anda ortaya çıkarmak için de çalışmalısınız. Böyle bir davet, içinizdeki yeteneğin şuur düzeyine yükselmesini sağlayacaktır.

Astrolojik ilişkiler

Anlattıklarınız çok ilginç. Ancak kuvvetli bağ olan kişiler arasında sizin sözünü etmiş olduğunuz türden algılamalar meydana gelir. Genellikle anne-çocuk ve kardeşler arasında görülen sempatik bağ, bazen sizin de anlatmış olduğunuz gibi iki kişi arasında meydana gelir. Arkadaşınızı, nerede olursa olsun hissettiğinizi, özellikle başına bir şey geldiği zaman o anı bildiğinizi belirtmişsiniz. Üstelik onun da aynı hassasiyete sahip olduğunu ve sizin üzüldüğünüz veya sıkıldığınız anda telefon ettiğini anlatıyorsunuz. Bu, ikinizin arasında sempatik bağ diye tercüme edebileceğim türden bir bağlantı olduğuna işaret ediyor. Fakat incelediğim yıldız haritanızda güçlü bir Neptün ve Ay etkisinde doğmuş olduğunuz görülüyor. Şayet biraz gayret gösterirseniz, algılama gücünüz daha da yükselir ve sadece arkadaşınız değil, pek çok şeyi algılayabilecek duruma gelebilirsiniz.

RUMUZ: MAROKE

Bugün Ay Yengeç burcunda ve öğleden sonra Satürn ile kavuşum konumuna giriyor. Satürn’ün gerçekleştirmek için zorlayan etkisi aynı zamanda büyük bir basınç ve baskı yaratır. Bilinçaltını sembolize eden Ay, yöneticisi olduğu Yengeç burcunda ve kuvvetli bir konumda. Bu durum içsel seyahatler yapmaya neden olabileceği gibi bilincin derinlerinden yükselen isteklerin ve duyguların baskı altına alınacağını da işaret ediyor. Bugün anneniz ve hayatınızı etkileyen kadınlarla ilgili derin duygular içine girerken sert ve baskılayıcı taraflarını da keşfedebilirsiniz.

Zorlukların içindeki bilgi (3)

Karşılaşılan zorluklar kişinin kendisini anlaması ve keşfetmesi için meydana geldiğini ve içsel dürtülerle çeşitli nedenlere bağlı davranışlar ortaya konulduğunu anlatmıştım. Bu nedenlerden üçüncüsü ise, anlamak. Aslında diğer iki nedenin içinde de en önemli etken anlamak. Fakat kişinin tüm hayatını gözden geçirmesi, o güne kadar yani kendisini zorlayan olayların açığa çıktığı güne kadar neler yaptığını, nasıl bir hayat yaşadığını anlamak için illa ki, zorlanması gerekiyor.

İnsan, kendine bir düzen ve belirli bir hayat kurmak için uğraşıyor, didiniyor ve yeteneklerini sergiliyor, sonunda istediği belirgin düzeni sağlıyor. Sonra bütün işleri rutin biçimde fazla düşünmeden yapmaya başlıyor. Çünkü artık kendisine göre hayat ve yapılması gereken her şey belirgindir ve kendisini zorlayacağı yeni sorumluluklar almaktan kaçınır hale gelir. Artık seçimleri özgür isteğine bağlıdır. İnsan özgürleştikçe rahatlığa olan düşkünlüğü artar. Sadece neler yapılması gerektiğinin sohbetlerini yapar. Fakat kendisi harekete geçmekten kaçınır. Çünkü girişimde bulunmak, atılım yapmak yeni bir sorumluluk demektir ve rahatının kaçacağını işaret eder.

Bunun sonucunda hayat tekdüze olur ve gelişim durur. Halbuki yaşayan insanın kendisini daima geliştirme ihtiyacı vardır. Gelişimin durması demek, ölüm demektir.

Akıl yürüterek rahatlığını bozmak istemeyen kişinin içsel dürtüleri bu rahatı bozmak ve yeni sorumluluklar için mevcut düzeni değiştirici olayları yaratmak için harekete geçer. Kişi farkında olmadan içinden yükselen dürtüleri susturur, baskı altına alır fakat bilincin derinlerinden yükselen ihtiyaçları davranışlarını yönetmeye başlar.

İşte zorlayıcı bir durumla karşılaşıldığı zaman kişi nerede hata yaptığını bulmak için hayatını incelemeye ve anlamaya çalışır. Tabii yaşadığı olayların etkisinden kurtulup kendisine acımaktan vazgeçtiği zaman. Ve işte o zaman içindeki anlayış uyanır ve bilecek hale gelir.

KİTAP

Yaşam çiçeğinin unutulmuş sırrı

Meleklerden bilgi aldığını ve bunları insanlığa aktardığını söyleyen ‘Drunvalo Melchizedek’ son derece ilginç iddialarda bulunuyor. Fakat sözlerinin içinde anlatılanlar, son on beş yıldır çeşitli kişilerin söylediklerinden pek farklı değil. İnsanların yüksek bir bilinç düzeyinden üçüncü boyuta düştüklerini ve bu sırada kendilerini unuttuklarını iddia ediyor ve şimdi bu insanın kendisini tekrar hatırlama zamanı geldi, diyor. İddialarını kuvvetlendirmek için arkeloji, antropoloji ve fizik bilgilerle destekliyor. OWO Yayınlarından çıkan kitap incelemeye değer.

Akşama doğru karşılaşacağınız sürprizlere hazırlıklı olun. Aslında bilinçaltınızın derinlerinden yükselen ihtiyaçlarınızı keşfedebilir, farklı istekler içinizde uyanabilir. Gökyüzünün konumu, yaratıcı ve derinlerde saklı olan bilgileri ortaya çıkarıcı olacak. Maddenin ötesini sembolize eden Balık burcundaki Uranüs, akşama doğru Yengeç burcunda dolaşan Ay tarafından tetiklenecek. Bu konum, gizemli ve anlaşılmayan konuların anlaşılır olmasını sağlayacağı gibi, bilinçaltınızı harekete geçirip, kendinizi keşfetmenize yardımcı olacak olaylarla karşılaşmanızı sağlayabilir.

Değişim arzuları zorluyor

Karşılaştığımız zor tecrübeler, belirli bir alanda gelişmeyi başardığımız zaman yeni deneyimler yaşamaya ihtiyaç duymamızdan kaynaklanıyor. Tabii bunu pek şuurlu istediğimiz söylenemez. Fakat gelişmeye devam eden insan, kendisini keşfetmeye de devam edecek ve bu nedenle zor olayları kendisine çekecek ve olayları zorlamaya devam edecek. Bunun üç nedeni olduğundan söz etmiş ve birinci nedenin kendini keşfetme olduğunu açıklamıştım. İkinci neden ise, içimizden yükselen değişim arzularını da değiştirmeye çalışmak gibi bir sınava kendimizi zorluyor olmamız. Karşılaştığımız zorlayıcı olayların durup dururken olmayıp tercihlerimizden kaynaklandığını anladığımızda, hatalarımızı kabul ettiğimizde ‘o halde bu durumu değiştirebilirim’ dürtüsünü uyandıran duyguya kapılıp mücadele etmeye başlıyoruz. Aslında bu durumda bütün olaylar ve olayları meydana getiren insanların hepsi bizim kendimizle savaşımızın bir malzemesi olmaktan öteye geçmiyor. Mücadele ettiğimiz kişilerin hepsi figüran. Tıpkı ‘Donkişot’ gibi gerçekte mücadeleyi kendimize karşı veriyoruz. Bu bizim içsel savaşımız. Gücümüzü ve yeteneklerimizi sınadığımız bu savaşın sonunda ne yenen var, ne de yenilen. Sadece keşif var. Kişinin kendini keşfetmesi. Fakat ne yazık ki, bunu anlamak pek kolay olmuyor. Ciddi yaralar alabiliyoruz. Kendimizi hasta edecek derecede, olaylarla savaşmaya kendimizi kaptırabiliyoruz. İhtiyacımız olan değişimi gerçekleştirecek olayları meydana getirdikten sonra bunu da değiştirmeye çalışırken verdiğimiz savaşı ‘düzeni korumak’ adına yapıyoruz. Kendimiz için kurduğumuz düzeni oluşturan da biziz, yeni bir düzen kurmak için yıkmaya çalışan da biziz ve sonra harekete geçirdiğimiz olayları durdurmaya çalışırken helak olan da biziz. Bunun farkına vardığınız zaman helak olmak yerine aşama yapabilirsiniz.

(Yarın üçüncü neden)

MEKTUPLAR

‘Maillere cevap vermeyecekseniz...’ diye başlayan ve zehir zemberek bir yazı yazmış olan Seda’dan ve henüz cevap alamamış herkesten özür diliyorum. O kadar çok mail, faks ve mektup geliyor ki, cevaplar yetişmiyor. Fakat gelen tüm mektupları okuduğumu bilmelisiniz. Bu arada maillere özel cevap vermemin mümkün olamadığını da özel cevap bekleyenlere bildirmek isterim. Şimdi Seda’nın acil cevap bekleyen sorusu: Girdiği üniversite sınavıyla ilgili meslek seçimi konusunda yardımcı olmamı istiyor. Şayet doğum anıyla ilgili verdiğiniz bilgiler doğruysa, astrolojik açıdan reklam, halkla ilişkiler ve organizasyon konularında başarılı olabileceğiniz gözüküyor. Ayrıca iyi bir araştırmacı ve eğitimci olabilirsiniz. Tabii ilk önce kendinizi eğitmeniz ve duygularınızı ve düşüncelerinizi kontrol etmeyi öğrenmeniz gerekiyor.

SEDA BADEM