Yasemin Boran

<B>Ö</B>ğle saatlerinde Oğlak Burcundaki Ay, Terazi Burcundaki Jüpiter’i tetikleyecek ve adaletin uygulanmasına yönelik kuvvetli arzular uyanacak. Özellikle geçmişe ait konularla ilgili gözden kaçmış durumlar ortaya çıkabilir ve bunlar gereğinden fazla büyüyebilir. Merkür’ün iyice yavaşlaması ise olayların üzerinde fazla durulacağını işaret ediyor. Bugün yeni kararlar almak veya eski alınmış kararları değiştirmek için pek uygun bir gün değil. Ancak araştırmalar için çok uygun bir zaman.

Aslan burcundaki Merkür duruyor

Bugünden itibaren üç gün boyunca Merkür neredeyse durma derecesinde yavaşlamış bulunuyor. Üç gün sonra ise yani cumartesi günü geri gitmeye başlayacak. Fakat geri gitmeye başlamadan önceki bu üç günlük dönem son derece önemli.

Özellikle yeni bir girişimde bulunmayı planlıyorsanız ve harekete geçmek için bugünleri seçtiyseniz, oldukça zorlanacaksınız demektir.

Büyük organizasyonlarla ilgili ortaya çıkabilecek karışıklıklar şimdiye kadar uygulanmış olan sistemde değişiklikler yapılması gerektiğini ortaya çıkabilir.

Karanlıkta kalmış ve şimdiye kadar farkına varılmamış bazı durumların görünür hale gelmesi son derece büyük bir etki uyandırabilir ve normalde hemen unutulacak veya geçilip gidilecek durumlar çok uzun süre gündemde kalabilir.

Sanat ve özellikle sinema, tiyatro ve gösteri dünyasıyla ilgili uygulamalar, dersler, atölyeler ve bu tarz eğitim programlarına yönelik alınacak kararlarla ilgili karışıklıklar çıkabilir.

Sahnede yapılan konuşmalar yanlış anlaşılabilir veya gösteri amacıyla düzenlenen eylemlerde karışıklıklar, anlaşmazlıklar ve benzeri durumlar nedeniyle istenmeyen kararlar alınabilir. Hatta yeni uygulamalar ortaya çıkabilir.

Ancak bu devre içinde alınacak kararların uygulama aşamasında pek kolay olmayacağını, bu dönemde başlanmış işlerin sonraki günlerde zorluklar getirebileceğini işaret eden Merkür’ün bu konumu özellikle kendinizi göstermek istediğiniz durumlara yönelik zorluklar getirecek.

Merkür’ün yavaşladığı ve hatta durduğu bu devre içinde düşüncelerinizin derinleşeceğini bilmelisiniz. Böyle bir dönemde en verimli çalışmalar proje geliştirmek ve özellikle kendinizi nasıl göstereceğinizle ilgili projeler üzerine yoğunlaşmak çok isabetli bir davranış olacaktır.

Merkür’ün düzeleceğe zamana kadar yani 17 Ağustos’a kadar geçen bu zamanı plan ve projeler yaparak son derece verimli geçirebilirsiniz.

Ayrıca çocukların önem kazanacağı, çocuklara yönelik düşüncelerin derinleşeceği bu devre içinde çocuk yuvaları, kreşler, çocuk parkları ve benzeri alanlara yönelik çalışmalarda anlaşmazlıklar ortaya çıkabilir. Aslında çocukların çok önemli olduğu düşüncesinin derinleşeceği bu devre içinde çocuklara yönelik projeler yapmak için uygun zaman fakat yeni kararlar alıp uygulamak için pek uygun bir zaman değil.

Sabahın erken saatlerinde Mars-Pluto arasındaki etkileşimi Ay tetikleyecek. Aynı zamanda Venüs’ün uyumlu etkisi, duyguların açığa çıkacağını ve meydana gelen zorlayıcı olaylarla başa çıkabilecek güç ve duyguyu yükselteceği söylenebilir. Bugün büyük riskler alınabilir ve müthiş bir cesaret sergilenebilir. Ölüme meydan okuyan duygu ve düşüncelerin açığa çıkacağı bir gün. Değiştirici ve zorlayıcı olaylar karşısında sağlam ve dirençli durulabilir. Aynı zamanda aşk potansiyelinin yüksek olacağı bir gün.

MEKTUPLAR

RUMUZ: PEMBE KUŞLAR

Büyük hedefleri olan bir Aslan olarak tarif ettiğiniz kişinin yükselen burcu Terazi. Aranızdaki uyumluluk astrolojik açıdan farklı özellikler gösteriyor. Sizin doğum haritanızdaki Pluto’nu sembolize eden biri olma ihtimali kuvvetli.

Yani endişeleriniz boşuna değil. Fakat ona karşı daha dikkatli davranmanız gerekir. Sizin tavırlarınız onu hem çok kızdırıyor fakat aynı zamanda son derece etkileniyor.

Ancak doğum haritasındaki Ay’ın konumu hem hafızasının çok kuvvetli olduğunu, hem de algılamasının yüksek olduğunu işaret ediyor. Aranızda farklı bir çekim var. Sanırım bu ilişki birbirinizi eğitmenizi sağlayacak önemli bir tecrübe olacak her ikiniz için. Ağustos ayından sonra tedbirli olmalısınız. Onu zorlamaktan kaçının.

Özellikle Ekim-Aralık dönemi en fazla tedbirli olmanız gereken dönem. Bu dönemde siz de son derece gergin ve öfkeli olabilirsiniz.

RUMUZ: ZEYNEP

Sağlığınızla ilgili endişelerden uzaklaşmak için düşünce biçiminizde değişiklik yapmalısınız. Çünkü korkularıyla karşılaşan birisiniz. Doğum haritanızda Ay’ın konumu korkularını yaratabilme potansiyeline sahip olduğunuzu gösteriyor.

Hayal ettiğiniz ve etkilendiğiniz durumlar meydana geliyor. Zaten siz de bunun farkındasınız fakat henüz tam tarif edemediğiniz için anlamıyorsunuz. Şimdi kendinize ne yaptığınızı öğrenmiş bulunuyorsunuz. Özellikle karşılaştığınız bir durum duygularınızı uyandırdığı zaman içiniz çekiliyormuş gibi olması, o sırada sizin bu durumu yarattığınızı işaret ediyor. Aslında çok büyük bir enerjiye sahipsiniz.

Ancak bunu yıkıcı yönde kullanmak yerine yapıcı ve kendinizi yükseltecek şekilde kullanmayı öğrenirseniz, tem zıt etkiyi meydana getirebilirsiniz. Böylece olumsuz durumları olumluya çevirebilirsiniz.

RUMUZ: ANLAŞAMIYORUZ

Astrolojik açıdan eşinizle uyumluluğunuz elbette var. Fakat her ikiniz de birbirini zorlayan ve hakim olmak isteyen bir tabiata sahipsiniz. Yönetme arzusu her ikinizde de çok fazla gelişmiş olduğu için aranızda küçük konular bile soruna dönüşüyor. Aslında hükmetmek yerine anlamaya çalışırsanız, evliliğinizi kurtarmanız mümkün.

Ekim-Kasım dönemi birbirinizden ayrı kalabilirsiniz. Bu sırada olaylara ve duygulara kendinizi fazla kaptırmayın ve dikkatinizi kendinize yönelterek anlamaya çalışın. Aslında biraz fedakarlık gerekebilir. Fakat söylediğiniz kadar aşıksanız zaten fedakarlık yapmanız gerekir. Sevgi ve fedakarlık bir arada bulunur.

Yay burcunda ilerleyen Ay bugün Jüpiter ve Neptün’ü uyandıracak. Yabancı ülkeler ve seyahate çıkmak isteyenler için şanslı bir gün. Aynı zamanda seyahat planları yapılabilir, büyük hayaller kurulabilir ve yabancılarla yapılacak görüşmeler son derece verimli geçebilir. Kanun tasarıları ve adalet sistemine yönelik uygulamalar yapıcı ve başarılı olabilir. Radikal değişiklik gerektiren durumların görünür hale geleceği bir gün.

Aslan Burcu’ndaki Satürn etkileri

Satürn Aslan Burcu’ndaki yolculuğuna başladı. İki yıl boyunca Aslan Burcu’nda dolaşacak olan Satürn hem Aslan Burcu’nun sembolize ettiği özelliklerin açığa çıkacağını, hem de gerçekleşmesi için zorlayacağını işaret ediyor.

Bu durumda açığa çıkacak etkileri anlayabilmek için Aslan Burcu özelliklerinin neler olduğunu tam olarak anlamak gerekir.

Aslan Burcu, yaz mevsiminin tam ortasını yönetir. Güneşin dik olarak dünyayı aydınlattığı en parlak mevsim olan bu dönem, tabiatın kendisini pırıltılı olarak bütün ihtişamıyla gösterdiği, yaz mevsiminin en belirgin dönemidir ve son derece etkileyicidir.

Gösteri dünyası ile bütünleşen Aslan, yaratıcılık ve çocukları sembolize eder.

Satürn, Aslan Burcu’nda dolaştığı bu iki yıllık süreç içinde çocuklar önem kazanırken, gösteri dünyasıyla bağlantılı bütün sektörleri zorlayacak ve ciddiye alınması gereken durumları ortaya çıkaracak. Satürn, sahip olunan potansiyel özelliklerin açığa çıkması için zorlarken disiplin ve baskı şeklinde algılanır.

Olayların baskı yarattığı bu devre içinde direnç göstermek için sahip olunan potansiyeller açığa çıkmaya başlar. Böylece gücünüzü sergilemek zorunda kalırsınız.

Elbette bu süreçle başa çıkmak zor gibi görünür fakat yeteneklerinizi keşfedip alışkanlıklarınızı değiştirme zamanı gelmiştir.

Satürn, nasıl bir zamana girildiğini işaret eden önemli bir işarettir. Şimdi Aslan Burcu zamanıdır. Genel olarak dikkatin mutluluğa yöneltileceği, mutluluğun ciddiye alınacağı bir zamandır ve bunu gerçekleştirmek için potansiyel yeteneklerin uyanacağı bir zamandır.

Çocuk sahibi olmak ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamak bu devre içinde çok önemli olacak. Ayrıca yaratıcılık gerektiren alanlarda ortaya çıkacak baskılar sonucunda gerçekten yaratıcı çalışmalar açığa çıkacak.

Aslan burcu kalp organını yönetir. Bu nedenle kalple bağlantılı sorunlar artarken çözümleri ve buna bağlı çalışmalar ciddi boyutlara ulaşacak.

Sanat çevrelerinde meydana gelen olaylar hem baskı yaratabilir, hem de şimdiye kadar yapılan uygulamalar ve değişmesi gereken ne varsa bütün bunların değişmesi için zorlayabilir.

Satürn başta Aslanlar ve Kovalar olmak üzere Boğa ve Akreplerin tarzlarını ve istemedikleri halde sürdürdükleri alışkanlıkları değiştirmek için zorlayacak. Fakat en fazla Satürn döngüsü yaşayanların etkileneceklerini belirtmeliyim. Özellikle 1991-93 ve 1976-78 yıllarında doğanlar bugünden itibaren başlayan iki yıllık süreç içinde kendi içlerine yönelecek, gerçek isteklerini belirleyecek ve alışkanlıklarını değiştirecekler.

Elbette bu alışkanlıklar sizin istemediğiniz ve kurtulmak isteyip bir türlü başaramadığınız alışkanlıklar olacak. Fakat bunu yapabilmek pek kolay değil. Ama şimdi kendinizi gerçekleştirme zamanı. Sorunlara kendinizi kaptırmazsanız, tarzınızı ve yaşam biçiminizi istediğiniz şekilde değiştirebilirsiniz.

Satürn, burç geçişinde. İki yıldır dolaştığı Yengeç burcundan çıkıp Cumartesi gecesi Aslan burcuna girecek. Gezegenlerin burç geçişlerinin meydana geldiği dönemler çok önemlidir. Çıkmak üzere bulunduğu burcun sembolize ettiği özellikler açığa çıkarken aynı zamanda girmek üzere bulunduğu burcun hazırlığı içindedir ve bu sırada bir çeşit gerilim açığa çıkar. Gerçekleştirmek, bu devrede son derece önemlidir. Ev, yuva, kökler ve geçmişin hatıraları kuvvetle uyanır ve aynı zamanda yepyeni istekler belirir.

Aldığımız gıdalar ve enerjimiz

Çeşitli duygusal değişimler yaşarken değişen enerjimizin kimi zaman farkına varırız, kimi zaman ise, kendimizi öylesine kaptırmış oluruz ki, hiçbir şeyin farkına varamayız.

Sahip olduğumuz enerji, bizi bir yerden diğer bir tarafa taşır. Hem zihinsel, hem de bedensel bütün hareketlerimizin temel kaynağıdır. Ve biz bu kaynağın ne olduğunu bilmesek bile farkındayız.

Bir işe başlarken kendimizi nasıl hissettiğimize bağlı olarak enerjimizin yüksek ya da düşük olduğu sonucunu çıkarabiliriz. Kendinize biraz bakmanız bunu anlamak için yeterli.

Önceki yazılarımda sahip olduğumuz enerjinin yükselip alçalmasının düşüncelerle ve duygularla olan bağlantısını anlatmıştım. Şimdi ise, düşüncelerimizle birlikte başka etkilere de değineceğim.

Öncelikle aldığımız gıdaların enerjimiz üzerindeki etkisi üzerinde durmak istiyorum.

Doğru beslenme, enerjimizi dengelemek ve yükseltmek açısından çok önemli. Yüksek titreşime sahip besinler aldığımız zaman enerjimizin kalitesi hemen değişir. Örneğin, aldığınız bitkisel gıdaların tazelik derecesi, o bitkinin titreşimlerinin zayıf ya da güçlü olmasına neden olur. Bu durumda çok taze bir sebze yediğiniz zaman almış olduğunuz enerji ile birkaç gün manavda durmuş ya da pişirdikten sonra fazla beklemiş bir sebzenin enerji kalitesi arasında büyük bir fark var.

Elbette ki, taze alınmış sebzeyi hiç bekletmeden pişirip yiyecek olursanız, elde edeceğiniz enerji çok daha yüksek olacak. Bunun dışında sebzeler de kendi aralarında farklı titreşimlere sahipler.

Örneğin, kırmızı bitkilerden kırmızı rengi oluşturan dalgalar yayılır. Yeşil sebzeler ise, yeşil rengi oluşturan titreşimler yayar. Sizin hangi tür enerjiye daha fazla ihtiyacınız varsa, daha çok o tip bir beslenme uygulamanız, enerjinizi dengelemenize yardımcı olacaktır. Şimdi bunu anlamanın çok zor, belki de imkansız olduğunu söyleyebilirsiniz.

Fakat aslında kendi renginizi tespit etmeniz çok kolay. Sadece bedeninize bakmanız yeterli. Tabii dışardan değil. İçerden bakmalısınız. Az önce bir işe başlarken enerjinizin zayıf ya da yüksek olduğunu bildiğiniz gibi kendi içinize bakın. Canınızın çektiği gıdalar, bedeninizin ihtiyacı olan besinlerdir. Canınız hiçbir şey istemeyecek derecede karamsarlaştıysanız o zaman kırmızı renkli gıdalar almalısınız.Özellikle yaşama sevinci azalmış, içine kapanık bir tutum içinde bulunuyorsanız, kırmızı ihtiyacınız çok fazla demektir ve kırmızı et ve hayvani gıdalar almalısınız.

Çünkü, hayvani gıdalar ve özellikle kırmızı ette pozitif elektrik daha fazla bulunur. Pozitif elektrikle yüklendiğiniz zaman maddeyle ilişkileriniz daha güçlü ve yoğun olacak ve karamsar duygulardan sıyrılıp mücadeleci bir tutum içine gireceksiniz.

Şayet agresif, kolay sinirlenen, yerinde duramayan, enerji fazlasından yakınan, aceleci biriyseniz, o zaman bitkisel gıdalarla beslenmeniz gerekir. Bitki Negatif elektrik taşır ve sizin enerji fazlanızı dengeler.

Terazi Burcundaki Ay, sabahın erken saatlerinde Mars’ı tetikleyecek ve sabırsız duyguların açığa çıkmasına neden olacak. Mars’ın Pluto’nu tetiklediği bir sırada Ay’ın bu konumu radikal değişikliklerin gerçekleşmesi için zorlayıcı bir etkinin açığa çıkmasına neden olabilir. Bugün duygularınızı kontrol etmeli, kendinizi ve çevrenizi zorlamaktan kaçınmalısınız. Değişim hazırlığı içinde bulunanlar olayların büyük bir hızla geliştiğini ve köklü değişiklikler yapmaya hazır olduklarını hissedebilirler.

Astrolojinin işleyiş prensipleri

Çağımız medeniyetinin geliştirdiği bilimsellik anlayışı çerçevesinde astrolojiyi incelemek ve değerlendirmek mümkün değil. Çünkü astroloji, günümüz biliminin geliştirdiği bir yöntem değil. Fakat astrolojinin gelişim sürecini incelediğiniz zaman astronomiye hizmet ettiğini, daha da ötesi başlı başına astronominin ortaya çıkmasına neden olduğunu anlarsınız. Ancak, astroloji astronomi değildir.

Astronominin felsefesi ile astrolojinin felsefesi bambaşkadır. Tıpkı günümüz kimyasının doğmasına neden olan ‘Simya’ gibi. Kimya, Simya değildir ve felsefeleri çok başkadır.

Astroloji ve simyanın buluştuğu ortak nokta ‘İnsan’dır. Her ikisi de farklı yöntemler aracılığı ile insanı anlamak ve dönüşümünü gerçekleştirmeyi hedefleyen yöntemlerdir.

Yüksek insan, yüksek kalitedeki insana ulaşmak için nesnenin bilgisine, işleyiş prensiplerine ulaşmaya çalışır. Çünkü dünyada bulunan bütün nesneler gibi insan da nesnedir ve nesneyi çözdüğü zaman insanı, daha ötesi kendisini de çözeceğini düşünür.

Maddenin tabi olduğu yasaları, işleyiş prensiplerini anlamaya çalışırken, gerçekte kendisini anlamaya çalışmaktadır.

Zamana ve mekana bağlı olan maddenin kaçınılmaz değişimine hakim olmanın yolu, zaman ve mekanı anlamak, işleyiş prensiplerini çözmek suretiyle mümkün olabileceği düşüncesinden yola çıkarak geliştirdiği çalışma yöntemleri günümüz bilimine ışık tutmakla birlikte çağımızın bilim anlayışı ve tarifinin tamamen dışındadır.

Astroloji, gök cisimlerinin hareketlerine bakarak zamanı incelerken zamanın içinde bulunan insanın evrim sürecini anlamaya çalışır. Fiziksel, zihinsel ve ruhsal sürecinin zamana ve mekana bağlı gel-gitlerini, değişim ve gelişim süreçlerini, bu süreçlerin zamanını tespit etmeye çalışırken esas amaç, bunların dışına çıkmak, ötesine geçmek, mükemmel olmaktır.

‘Mükemmel insan’ zaman ve mekanın prensiplerini anlamış, ötesine geçmiş yani prensipleri kullanan kişidir.

Maddenin doğal sürecini (Doğmak, büyümek, ölmek) anlamak, zamanı anlamak demektir. Zamanın hangi noktasında bulunduğunu bilmek demektir. Bunu bilmenin yolu olan astroloji, simyagerin sahip olması gereken bir bilgidir. Fakat astrolojiyi anlamaya çalışan kişinin simyager olması gerekmez ancak ne yaptığını, yani amacının ne olduğunu bilmesi gerekir. Yoksa adı astrolog olmaz. Sadece öngörülerle ilgilenen, günümüz tabiriyle kısaca falcı olur.

Elbette ki, falcıdan daha fazla bir şeydir. Çünkü fal, nasıl bildiğini bilmeden bilmek demektir. Halbuki astroloji, bir sistemin prensiplerine dayanarak öngörüde bulunur. Ve elbette geleceği öngörmek bütün zamanlarda tüm insanlığın ilgisini çekmiştir ve ilgi odağı olmaya da devam edecektir.

Fakat astrolojinin amacı bu değildir.

Bugün Aslan Burcundaki Venüs, Kova’daki Neptün’ü tetikliyor. Hayal gücünü uyandıracak bu etki ilaçlar, kaybetmeye yönelik endişelerin açığa çıkmasına neden olabilir. İlişkilerde yanılgılar ve evhamlar yaratabilir. Bugün kimyasallar ve zehirli maddeler konusunda tedbirli davranmak gerekiyor. Başak Burcundaki Ay ise uzun zamandır Yay burcundaki yolculuğuna devam eden Pluto’nu harekete geçirecek. Radikal değişimleri işaret eden Pluto, Yay, İkizler, Başak ve Balık burçlarının son devresinde doğanları değişime zorlayacak.

MEKTUPLAR

Geçen yılın sizin için zor geçmesi sadece satürn’ün etkisi olmayıp aynı zamanda sürpriz değişimleri sembolize eden Uranüs’ün uyanmasından kaynaklanıyor. Çünkü potansiyel olarak farklı olandan hoşlanan ve kendisini değiştirmek isteyen bir tabiata sahip olduğunuz görülüyor.

Doğum haritanızda Güneş-Uranüs arasındaki sert etkileşim sizin hem farklı biri olduğunuzu, hem değişmek istediğinizi, hem de son derece zeki biri olduğunuzu işaret ediyor. Ancak geçen yıl başlayan ve tamamen değiştiğinizi söylediğiniz etkiler zorlayıcı olmakla birlikte aynı zamanda sizin aşama yapmanızı sağlıyor.

Şimdi dikkatinizi kendinize yöneltin ve öğrendiklerinizin ışığında kendinize tekrar bakın. Aslında yaşadıklarınız çok zor olsa da bunlara teşekkür edecek ve geliştiğinizi anlayacaksınız. Şimdi sizin için çok daha yapıcı ve olumlu bir dönem başlıyor.

RUMUZ: NEWVİZYON



‘Yılın ikinci yarısı Koçlar’a güzel olasılıklar sunuyor, doğru mu?’ şeklindeki sorunuza burcun ilk on günlük devresinde doğanlar için genel olarak evet cevabı verebilirim. Fakat bu cevap sadece Güneş’e göre olan durumdur.

Doğum anında Güneş’ten başka diğer gezegenlerin ve Yükselen burcun aldığı etkilere göre inceleme yapmak gerekir. Sizin bu sorunuzun altında zorlayıcı günlerin bitmesini bekleyen bir tavır var. Üstelik büyük değişimler, köklü değişimler sürecinden geliyorsunuz ve bu durum burcunuz Koç olduğu için değil Pluto döngüsü yaşamış olduğunuz için... Ve bu süreç henüz bitmiş gibi görünüyorsa da etkisi hala devam ediyor ve sizin hem düşüncelerinizi, hem de hayata bakış biçiminizi yeniliyor. Şimdi fizik gücünüz ve öğrendiklerinizi anlama sürecinde bulunuyorsunuz. Mars, kadının haritasında erkeği sembolize eder ve değişime zorlayan Satürn, doğum haritanızdaki Mars’ı tetikliyor. Bu ayın ikinci yarısı, değiştirici etkiler açığa çıkabilir, tedbirli olmanız gereken bir dönem. Bu devre içinde sabırlı davranmalı, kendinizi ve eşinizi zorlamaktan kaçınmalısınız.

RUMUZ: H. KARADAL



Yükselen burcunuz Balık ve sorduğunuz kişinin yükselen burcu Oğlak. Aranızdaki uyumluluğu sağlayan Satürn. Zaten sizin burcunuz Aslan olduğu halde son derece tedbirli ve güven ihtiyacı kuvvetli birisiniz. Güveninizi kazanacak ve size bir şeyler öğretecek olgun birisine ihtiyacınız var. Ancak böyle biri size çekici gelir ve o da böyle biri. Ancak şu sıralarda biraz zorlanıyor. Ona anlayış gösterin ve sabırlı davranın.

RUMUZ: ÇİÇEK

Bugün Başak burcunda dolaşan Ay, Balık’taki Uranüs’ü tetikleyecek ve aynı zamanda Yengeç burcunda ilerleyen Güneş, Koç’ta dolaşan Mars’ı sert bir etkiyle harekete geçirecek. Güvenli durumu sarsan olayların getirdiği gerilim, sabırsızlık, tahammülsüzlük ve öfke şeklinde açığa çıkabilir. Güneş-Mars arasındaki sert etkileşim özellikle üst düzey yöneticiler arasında gerilimin açığa çıkacağını işaret ediyor. Balık burcundaki Uranüs’ün uyanması ise bilinçaltının keşfedilmesini, uzay ve teknolojinin, maddenin ötesini açığa çıkarmaya yönelik kullanılacağını gösteriyor.

Ben de NASA’ya dava mı açsam

Rusya’nın ünlü astrologu Marina Bai, NASA’ya 300 milyon dolarlık dava açıyor. Nedeni NASA’nın (Amerika Uzay Havacılık Dairesi) kuyruklu yıldızı patlatması.

Çünkü astrolog Marina Bai, bu olayın, Mars ile Jüpiter arasındaki ekliptik üzerindeki yörüngeyi bozacağını ve astronomik takvimin değişeceğini öne sürerek astrolojik incelemeleri etkileyeceğini ileri sürüyor.

Evrendeki her değişikliğin insanlığı etkilediğini düşünen Marina Bai ‘Kuyruklu yıldızın fazlalık olduğuna karar vererek merak gidermek amacıyla patlatmak yanlış’ diyor ve dava açıyor.

Rus Astrolog Marina Bai’ye bazı noktalarda katılıyorum. Özellikle de doğanın sistemine müdahale etmenin, sistem içinde yapacağınız en küçük bir değişikliğin bile çok büyük değişikliklere neden olabileceğini düşünüyorum.

NASA, kuyruklu yıldızı patlatan uzay aracının evrendeki etkisi, büyük bir uçağa çarpan sinek kadar olduğunu söylüyorsa da bu bana ‘Kelebek kanatlarının titreşim’ hipotezini hatırlatıyor.

‘Evrenin herhangi bir noktasında kelebeğin kanatları titreştiği zaman başka bir noktada fırtınalar kopar.’ Yani Japonya’da kelebek kanatlarını çırptığında Amerika’da fırtınalar kopuyor.

Burada evrenin titreşim yasasına tabi olması, her şeyin titreştiği, böylece birbirini etkilediği ve değiştirdiği anlatılıyor.

Bilimin ortaya koyduğu bu gerçek, moleküllerin, atomların hareket halinde bulunduğu ve titreştiği gerçeği, bizim gözümüzle göremeyeceğimiz ve anlayamayacağımız gerçeğini de beraberinde getiriyor.

Duran, durağan gözüken ve katı olarak tarif ettiğimiz cisimlerin aslında hareket halinde olması ve titreşmesi, bütün evrenin titreşiyor olduğunu ve birbiriyle etkileşiyor olduğunu anlayabilmek, bizim için şimdilik çok zor.

Bu durumda bir kuyruklu yıldızda meydana gelen evrensel boyutlara göre bir sineğin çarpmasına benzetilen bu çarpışmanın sonuçlarını öngörmemiz de imkansız. Fakat bunu anlamamak, bir etkileşim olacağı ve bizim de bunun sonuçlarına katlanmak zorunda olacağımız gerçeğini değiştirmiyor.

Bilmediğiniz için arı kovanına dokunmuş olmanız, arıların kovandan çıkıp sizi sokmasını engellemiyor.

NASA, bütün insanlığı ilgilendiren bir karar almış ve bilimsel bir keşif adına zincirleme olayların başlangıcını yapmış bulunuyor...

Buna karşılık insanlık adına acaba kaç yüz milyon dolarlık dava açmak, insanlığın yaşayacaklarını telafi eder diye düşünüyorum?

Aslan burcuna giren Ay, Aslan’da dolaşan Merkür-Venüs kavuşumunu tetikleyecek. Aynı zamanda Terazi’de dolaşan Jüpiter ile uyumlu etkileşim içinde bulunuyor. Gökyüzünün bu konumu, hem ilişkiler, hem anlaşmalar açısından son derece verimli bir gün olacağını işaret ediyor. Özellikle gösteri dünyası, sanatsal faaliyetler ve aşk açısından parlak bir gün. Organizasyonlar, yeni anlaşmalar ve gösterişli girişimlerde bulunulabilir. Duygular gösterişli bir biçimde ifade edilebilir.

Yalancılık ciddi bir suçlamadır

Fizik Nobel ödülü almış iki fizikçinin (Georges Charpak ve Henri Broch) ödül aldıkları konu üzerinde yaptıkları araştırmanın yarısını bile yapmadan yazdıkları kitaba dayanarak bir sonuca varmak, hem de astroloji gibi kadim bir bilgiyi sokak izlenimlerine bakarak değerlendirmek, ne derece bilimsel olacaktır?

Kitabın önsözünde yer alan ‘Umudumuz, büyücülük ve bilicilik hakkındaki bazı ortak deneyimleri, dostlar arasında gülümsemelerle karşılanacak biçimde gözler önüne sermek ve çağdaş büyücülerin, saf dinleyicileri nasıl kandırdıklarını anlatabilmek’ yazısı, ilk bölümde ise astrolojinin nasıl işlediğini anlatmak ve işleyiş mekanizmasını tarif etmek için yapılan ‘Astrolojinin işlediğinin hem de iyi işlediğinin kanıtı, yıldız haritamın başıma gelenleri doğru tahmin etmesidir’ şeklindeki açıklama, sokaktaki izlenimlerden öteye gitmeyen bir araştırmayı gösteriyor. Yani insanlar astrolojiye nasıl bakıyorlar? Sadece bunu araştırmışlar. Astrolojiyi araştırmaktan uzak bir değerlendirmeyi, astroloji adına ciddiye almak mümkün değil.

Öte yandan halkın inançlarını anlatması açısından kitabın ilginç olduğunu düşünüyorum, hemen alıp okuyacağım. Okumadan değerlendirme yapmayacağım. Fakat Ali Atıf Bir, şimdiye kadar astrolojiyle ilgili tek satır okumamış (Dünkü yazısında kendi ifadesi) biri olarak astroloji hakkında bir kitabı nasıl değerlendiriyor, merak ediyorum.

Bir konu hakkında hiçbir şey bilmiyorsanız, o konuda yazılmış bir kitabı da değerlendiremezsiniz. Bilmediğiniz bir konunun bilimsel olup olmadığını yargılayamazsınız. Sadece kişisel olarak beğenirsiniz, o kadar!

Üstelik sizin irfanınız sevgili Ali Atıf Bir, kadim bilgiyi anlamaya yetmez. Adınıza yaraşır atıflarda bulunabilmek için daha çok çalışmanız, özellikle de kadim bilgileri araştırmanız ve hatta Anadolu topraklarında dolaşmanız gerekir. Sadece okumakla olmaz. Okuduklarınızın gerçekten öyle olup olmadığını araştırmanız, test etmeniz gerekir. Bilimsellik bunu gerektirir.

Georges Charpak ve Henri Broch astrolojinin nasıl çalıştığını anlatmak adına aslında insanların psikolojik olarak kendilerini ve çevrelerini nasıl etkilediklerini anlatıyorlar. Özellikle kitaptan alıntı yaptığınız öğrencilerle ilgili yapılan deney, tamamen psikolojik bir testten öteye gitmiyor.

Astroloji, psikolojiyi de kapsar fakat bundan öte bir bilgidir. Günümüzün bilimsellik anlayışıyla anlaşılacak bir bilgi de değildir. Bu nedenle anlaşılması çok zor. Tıpkı Fransız dil sistemini bilmiyorsanız, Fransızcayı anlayamayacağınız gibi.

Kelimeleri bilmek yetmez. Dilin sistemini biliyor olmak gerekir ki ne anlattığını anlayabilin. Astroloji de böyledir. Bu nedenle ‘Astrologlar yalancı mı’ derken bu bilgilerin ışığı altında söylerseniz, doğru olabilir fakat bilginin kendisine saldırırsanız, bilmediğiniz bir konuda suçlama yapmış ve yanılmış olursunuz.