Yasemin Boran

Sert davranışlar engelleniyor

27 Haziran 2005
Jüpiter-Mars arasındaki zıt etkileşim kararlar, kanunlar, felsefe ve uygulamalar konusunda zorlayıcı etkisini sürdürüyor ancak bugün Balık Burcunda dolaşan Ay farklı duyguların açığa çıkmasına neden olacak. Üstelik Yengeç burcunun hakim olduğu bir dönemde bulunduğumuz için sahip olunanların korunması ve bütünlüğün sağlanmasına yönelik kuvvetli duyguların açığa çıkması, sert davranışları engelliyor. Tedbirli davranmaya yönelten duygular bugün isteklerin kararlı bir biçimde ifade edilmesine yardımcı olabilir.

MEKTUPLAR

Yükselen burcunuz Yengeç. Zor bir dönemden geçiyorsunuz. Sözünü ettiğiniz olaylar yıldızlar yüzünden değil. Sadece sizin aşama yapma zamanınız gelmiş ve yıldızlar bu dönemi işaret ediyor. Satürn’ün geçiş yaptığı bir dönemdesiniz.

Aslında bu dönem bitmek üzere. Ancak kendi içinize baktığınız ve size öğretilenler ve istenilenleri yapmak yerine kendi isteklerinizi belirleyip, kendi istediğiniz gibi yaşamak istediğiniz bir dönem başlamış.

Aslında bu duruma direnç gösterip kendinizi hasta edecek derecede kasmak yerine, ne istediğinizi belirlemeye çalışın. Şimdi tam zamanı.

Üstelik doğum anında Ay’ın bulunduğu konum özgür duygulara sahip olduğunuzu işaret ediyor ve daha özgür bir yaşam tarzına geçebilirsiniz. Bunun için olayları akışına bırakın ve daha önemlisi anlamaya çalışın. Kendinizi sert tecrübelere kaptırmayın. Ağustos ayının ortalarından itibaren daha sakin olacaksınız. 2006 sizin için yeni bir dönemin başladığını gösteriyor.

RUMUZ: SALİHA

Sevdiğinizle aranızda son derece dikkat çekici bir uyumluluk var. Özellikle Ay ve Neptün uyumluluğu birbirinizi nedenini anlamadığınız bir biçimde birbirinizi hissetmenize ve anlamanıza sebep oluyor.

Hem birbirinizi etkiliyor, hem de değiştiriyorsunuz. Ancak sevdiğiniz kişi sizin de hissettiğiniz gibi baskılar ve zorlanmalar içinde bulunuyor. Ona karşı biraz daha anlayışlı davranmalısınız. Sizin de ona baskı yapmanız onun daha fazla bunalmasına ve belki de her şeyden vazgeçmesine neden olabilir. Onunla ilişkinizin devam etmesini istiyorsanız ona karşı sevgiyle davranmalı ama baskı kurmaktan kaçınmalısınız.

Temmuz dönemi rahat geçecek ve aralık ortalarından sonra ilişkinizi belirleyeceksiniz. 2006’nın ikinci yarısı evlilik için uygun zaman.

RUMUZ: İKİZLER



Doğum anında Satürn’ün sert etkisinde doğmuş olduğunuz için hayatı Satürn döngüsü gibi geçenlerden birisiniz. Bu durum zor bir hayatı işaret ediyor fakat aynı zamanda sert görünümünüzün altında kararlı, ne istediğini bilen bir şahsiyet geliştirmiş olmanız gerekiyor.

Ayrıca benliğinizin derinlerinde merhametli ve yumuşak biri var. Derinlere gömülü olan sevgi duygunuz uyanmaya başlamış. Özellikle şu sıralarda sizi tetiklemeye başlamış olan Uranüs, hem sürpriz durumların ortaya çıkacağını, hem de aniden aşık olabileceğiniz kişiyle karşılaşacağınızı işaret ediyor.

Zaten içsel olarak farklı isteklerin uyanmaya başlamış olması gerekiyor. Sizin de mektupta kendinizi tanıyamadığınız şeklindeki ifadenizin nedeni, Uranüs’ün etkisiyle açığa çıkan potansiyeliniz. Dikkatinizi kendinize yöneltin ve korkmayın. Aralık sürpriz fırsatlar dönemi olacak.

RUMUZ: ZUHAL
Yazının Devamını Oku

İsteklerin ifade edilmesi güçleşecek

24 Haziran 2005
<B>G</B>ünün erken saatlerinde Kova Burcuna geçen Ay, bilinçaltında bulunan özgür isteklerin uyanmasına neden olacak. Ancak Satürn’ün akıl ve duygular üzerinde kurduğu disiplin nedeniyle isteklerin özgürce ifade edilmesi zor olabilir. Aklı yöneten Merkür ile duyguları yöneten Venüs kavuşumunun açığa çıkardığı güzel akıl, yani duyguların iyi ifade edilmesini gölgeleyen Satürn’ün etkisi büyük bir tedbirliliği ve korkuları açığa çıkarıyor. Buna bağlı olarak isteklerin ifade edilmesini zorlaştırıyor.

Yengeç burcu çocukları

Yaz mevsiminin başlangıç dönemi içine doğmuş olan Yengeç Burcu Çocukları son derece sevimli ve yumuşak huylu çocuklardır. Fakat çok fazla ilgiye ihtiyaç duyarlar. Özellikle annelerinin ilgisi çok ihtiyacı olduğu için hemen yanında bulunmasını ister.

Yengeç Çocukları annelerinin yanından fazla uzaklaşmaz ve neredeyse dokunabileceği uzaklıkta bulunmasını, kendisiyle sürekli ilgili olmasını bekler. Çünkü kendisini koruyacağından emin olması gerekir.

Yengeç Çocukları bir şeyi tutturduğu zaman dikkatlerini başka bir yöne çevirmeniz neredeyse mümkün değildir. Sert bir tavır içinde bulunmak ise, hiç de caydırıcı olmaz. Tersine çocuğun içine kapanmasına ve gizliden gizliye tutturmaya devam etmesine neden olur.

Bir Boğa Çocuğuna yaptığınız mantıklı açıklamalar Yengeç Çocuğu üzerinde pek etkili değildir. (Doğum anında başka bir etki yoksa) Yengeç Çocuklarını ancak onu anladığınızı belli ettiğiniz zaman etkileyebilirsiniz. Yoksa bildiğini yapmaya devam edecektir. İşin tuhaf tarafı ise Yengeç Çocukları bilirler. İçsel bir bilme haline sahiptir. Şayet Yengeç Çocuğunuz huysuzlanıyorsa, anlaşılmak istiyordur.

Yengeç Çocuklarının bu anlama yeteneği mantık yürüterek ortaya çıkan bir durum değildir. Sezgisel olarak bilir. Hisseder ve genellikle hissettikleri doğrudur.

Son derece hassas ve alıngan olan Yengeç Çocuklarına dikkatli davranılması gerekiyor. Sert bir ifade, bir bakış ve hatta dokunuşunuzun nasıl olduğu bile bu duyarlı çocukları etkilemek için yeterlidir. Sözlerden daha çok bu sözleri nasıl söylediğinizle ilgilenen Yengeç Çocukları için sesinizin tonu ve ifade biçiminiz daha çok anlamlıdır.

Sevginizin ve ilginizin derecesini hemen anlayan Yengeç Çocuklarını eğitmek bu nedenle hem çok kolay, hem de çok zor olacaktır. Ona karşı daima dikkatli davranmanız gerekiyor yoksa hemen küsecektir.

Yengeç çocukları keyifli oldukları zaman şen kahkahalar atar ve birden bire evin neşe kaynağı olur. Ancak Ay’ın çocukları tıpkı Ay’ın devreleri gibi değişirler ve onların hangi devrede olduğunu anlamanız gerekir.

Çünkü ona göre davranmanız gerekiyor ve Yengeç çocuğunun size göre davranmasını beklemeyin. Sizi anlayacaktır fakat içinden nasıl geliyorsa öyle davranacaktır. Yani o sırada sessizleşmiş ve içine kapanmışsa işiniz zor demektir. Fakat oyuncaklarıyla ve çevresiyle ilgileniyorsa onunla iletişim kurmanız daha kolay olacaktır.

Ancak Yengeç Çocukları gerçek isteklerini ortaya koymak yerine ilgi çekmek ve anlaşılmak arzusuyla bambaşka istekler ortaya koyabilir ve anlaşılmayı bekleyebilir. Ona göstereceğiniz ilgi ve şefkat Yengeç Çocuğu tatmin etmeyebilir. Çünkü o anlaşıldığını bilmek istiyordur.

Onu anladığınızı gösterdiğiniz zaman eğitmeye başlayabilirsiniz. O zaman size itiraz etmeyecektir.
Yazının Devamını Oku

Anılar canlanacak

23 Haziran 2005
Yengeç Burcunda meydana gelen Merkür-Venüs kavuşumunu bugün Oğlak Burcunda ilerleyen Ay tetikliyor. Bilinçaltından yükselen isteklerin heyecanla ifade edileceğini, düşünceleri duyguların harekete geçireceğini işaret eden gökyüzünün bu konumu ilişkilerin yoğun ve kuvvetli yaşanacağını gösteriyor. Son derece hareketli bir gün. Evle ilgili konular gündeme gelebilir. Aile bütünlüğü, yaşlı akrabalar ve güvenli ortamı sağlamaya yönelik arzuların kuvvetli olacağı, geçmişe ait anıların canlanacağı bir gün.

Yengeç burcu erkekleri ve aşkları

Yaz mevsiminin başlangıcını yöneten Yengeç Burcu gizli yöneticidir. Sert ve dediğim dedik bir tavır içinde bulunmaz ama bunun için elinden geleni yapar.

Ay’ın değişen halleri gibi Yengeç Erkekleri de neşeli veya karamsar olabilirler fakat hangi hal içinde olurlarsa olsunlar kararlarını inatçılık düzeyine vardıracak derecede sürdürürler. Yani bir Yengeç’i vazgeçirmeniz çok zordur. Fakat görünüşte sizin önerinizi kabul etmiş gibi görünür. Çünkü kavgacı, hırçın ve sert bir biçimde karşı koymaz.

Yengeç Erkekleri romantik bir aşıktır. Sevdiğini derinden anlar, bilir ve daha bir istekte bulunmadan isteğini yerine getirir. Sevdiğini yanında isteyen uzun ayrılıklara katlanamayan Yengeç Erkekleri aşık olduğu zaman duygularını sizi anladığını göstererek ifade eder.

Üstelik sizin kendinizi bildiğinizden daha fazla bildiğini göstererek son derece şaşırtıcı olur. Tabii duygularını gizlemesi de mümkün. Bu tamamen sizin davranışlarınıza bağlı. Çünkü Yengeç Erkekleri son derece duygusal, hassas ve öylesine kırılgandır ki, sert bir ifade, ses, hatta bakışınızdan bile alınabilir.

Böylesine hassas ve alıngan bir erkekle birlikte olabilmeniz için sizin de hassas ve duyarlı olmanız gerekiyor. Özellikle onu kırmamaya özen göstermelisiniz.

Onun ne derece derinden yaralandığını kabuğuna çekilmesinden, sessizce içine kapanmasından derhal anlayabilirsiniz. Belki ağzını açıp bir şey söylemeyecektir. Zaten hiçbir şey söylemiyorsa, çok derinden yara almış demektir.

Bazen de neredeyse bir Akrep’e taş çıkartacak bir kinle misilleme yapabilir, ama bunu da yine derin bir gizlilikle yapar.

Fakat, bu davranışına pek rastlayamazsınız. Zira o ödeşmekten bir süre sonra vazgeçip hiçbir şey yapmadan kabuğuna iyice çekilmeyi tercih eder. Böyle bir durumda Yengeç’inizin kuşku, umutsuzluk ve üzüntü içinde kendi içine çekilmek ve yalnız kalmak istediğini görürsünüz.

Sonra kendi içine kapandığı dünyasından çekip çıkarmak pek kolay olmayacaktır.

Böyle bir durumda ona her zaman olduğundan daha fazla ilgi göstermelisiniz. Ancak sizin ilginiz onun daha da içine kapanmasına neden olabilir. Fakat güzel yemekler yapıp mumlarla süslediğiniz romantik bir masa hazırladığınız ve hoş bir müzik eşliğinde kendi hazırladığınız yemekleri sunduğunuz zaman buzlar çözülecektir.

Bir Yengeç’i kendinize aşık etmek istiyorsanız, onu ne kadar beğendiğinizi belli edin. Onun hayallerini destekleyin. Sakın boş hayaller peşinde olduğunu söylemeyin. Ve annesi hakkında konuşmayın.Yoksa çok kırılacak ve sizden uzaklaşacaktır.

Yengeç Erkekleri son derece şefkatli bir baba, romantik bir eş olur. Evle ilgili hemen her şeyi düşünür ve zaten evinde mutlu olur. Evde yapacağınız organizasyonlar dışarı çıkmaktan çok daha fazla etkileyecektir onu.
Yazının Devamını Oku

Dolunay zamanı resim yapın

22 Haziran 2005
Sabah saatlerinde Dolunay meydana geliyor. Sabahın yedisinde uyuyorsanız mesele yok fakat uyanıksanız duygularınız yoğun olacak ve nedensiz davranışlar ortaya çıkacak. Çünkü Ay hormonları yönetiyor. Salgılar ise davranışlarımızı belirliyor. Hormonlarınız harekete geçtiği zaman davranışlarınız kontrolden çıkar. Dolunayın meydana geldiği saatte meditasyon yapmanızı tavsiye edebilirim. Veya zihninizi boşaltacak uğraşlar içinde bulunabilirsiniz. Mesela resim yapabilirsiniz, deniz kıyısında oturup denizin derinliklerine veya gökyüzündeki bulutların arasına zihinsel olarak dalabilirsiniz.

Yengeç burcu kadınları ve aşkları

Yengeç kadınları öncellikle annedir. Hatta yetişkinliğin ilk basamaklarında bulunan bir Yengeç kızı bile anne şefkati sergileyebilir ve bir grup genç kız arasında kimin Yengeç olduğunu hemen anlarsınız. Çünkü Yengeç Kızları seçtikleri kıyafetleri, duruşları ve tarzlarıyla kendilerini ele verirler.

Gizemli, içe dönük ve melankolik Yengeç Kızlarını şen kahkahalar atarken görebilirsiniz. Üstelik onun içten kahkahaları sizi ele geçirir ve etkilenirsiniz.

Genel olarak sessiz ve nazik olan Yengeçler’in komik yanlarını sergilemeleri şaşırtıcı olabilir ama Ay’ın değişen halleriyle bütünleşen Yengeç, Ay kahkahalarıyla karşınıza çıktığı zaman ondan daha neşeli ve etkileyici başka birini göremezsiniz. Hatta onun bu hali karşısında astrolojinin Yengeç Burcu tarifine hiç de uymadığını düşünürsünüz. Ancak Ay’ın dönemlerini unutmayın ve beğenilme arzusunun açığa çıktığı böyle bir anı düşünerek kaçırmayın. Çünkü Yengeç Kızları beğenilmeyi arzular ve gizliden gizliye dikkat çekmekten çok hoşlanır. Hemen her şeyden ürküp kaçabilir fakat beğenildiğini anladığı yerden kaçmaz.

Bir Yengeç Kızını kendinize aşık etmek istiyorsanız, onu ne kadar beğendiğinizi söz ve davranışlarınızla göstermekten çekinmeyin. Sizden çok etkilenecektir. Bu etkiyi sürdürmek istiyorsanız, onu anladığınızı belli etmelisiniz.

Yengeç Kızları son derece duygusal, hassas ve romantiktir. (Doğum anında başka bir etki yoksa) Onun duygularını anladığınızı belli etmenin dışında mutlaka güvenini kazanmanız gerekir. Çünkü Yengeç Kızlarının güvenmeye ihtiyacı vardır.

Kendisini koruyacağına inandığı, güven uyandıran kararlı ve duyarlı olana aşık olur. Bir kez aşık olduktan sonra da kolay kolay vazgeçmez. Aşkı uzun yıllar devam edenler en fazla Yengeç Burcundan çıkar.

Hafızası son derece güçlü olan Yengeç Kızları kinci değildir. Çünkü yaralayıcı olayları, kırgınlıkları hatırlamak istemedikleri için bilinçaltına gömer ve yaşadığı hoş anları, güzel olayları hatırlamayı tercih eder.

Zodyak’ın annelerine en fazla bağlı olan burcu Yengeçtir. Bu nedenle bir Yengeç kızını etkilemek istiyorsanız, annesi hakkında fazla konuşmamaya özen göstermelisiniz. Annesine ayırdığı zamanı istemeye kalkışmazsanız, hatta bu konuda kendisine destek verirseniz, size olan aşkı daha da derinleşecektir.

Annesine olan düşkünlüğü evine ve çocuklarına olan düşkünlüğü ile hemen aynı derecededir. Evini gerçek bir yuvaya dönüştürme konusunda son derece yeteneklidir. Çünkü evi onun için gizlenip saklandığı, kendisini dış dünyanın sert etkilerinden koruyan bir yerdir ve olabildiğince rahat hale getirmeye çalışır. Başarır da...

Bir Yengeç Kadını sevdiğinin neye ihtiyacı olduğunu bilir. Hatta siz söylemeden isteklerinizi yerine getirir. Son derece duyarlı olan bu kadın sevdiği zaman hayal ülkesinde sizi öyle bir dolaştırır ki, bir daha gerçek dünyaya inmek istemezsiniz.
Yazının Devamını Oku

Yengeçlerin dönemi başlıyor

21 Haziran 2005
Bugün akşam saatlerinde Güneş Yengeç burcuna giriyor. Böylece Yengeç Burcunun özellikleri açığa çıkmaya başlıyor. Uzun bir süredir Yengeç burcunda dolaşan Satürn, Yengeç özelliklerinin görünür olmasına neden oluyordu. Şimdi Merkür ve Venüs’ün ardından Güneş’in de Yengeç Burcuna girmesiyle birlikte Yengeçlerin dönemi başlamış oluyor. Bugün Yay burcunda ilerleyen Ay öğleden sonra Pluto’nu tetikleyecek ve bilinçaltının derinlerinden yükselen değiştirici isteklerle birlikte korkuları da uyandıracak.

Yengeç burcu özellikleri

Evcil olmalarıyla tanınan Yengeç’lerin son derece duyarlı, hassas, alıngan, vesveseci bir tarafları vardır.

Çünkü bilinçaltını sembolize eden Ay, Yengeç burcunu yönetir ve bilinçaltını etkilemiş olan olaylar Yengeçler’in hayatını belirler.

Yaz mevsiminin başlangıcını yöneten Yengeç Burcu gelişen ve olgunlaşan tabiatın görünümünü yansıtır. Olgunlaşmaya başlamış olan doğa henüz olmamıştır fakat olacağını bilir ve bunun için güvenli ortama ihtiyaç duyar, sahip olduklarını korumaya çalışır. Bunun sonucunda korunma ve koruma arzuları açığa çıkar. Üstelik yöneticisi olan Ay’ın anneyi sembolize ettiğini düşünecek olursanız, Yengeçlerin anaç tabiatını daha kolay anlayabilirsiniz.

Aile köklerine ve geleneklere bağlı, sahip olduklarına yürekten bağlı ve bunları nasıl koruyacağını bilen Yengeç Tipleri evlerinin düzeni için hiçbir özveriden kaçınmazlar.

Evlerinde konuk ağırlamaktan çok hoşlanan Yengeçler dışarı çıkmaktan pek hoşlanmazlar. Davetlere gitmek yerine dostlarını kendi evlerine toplamayı daha çok severler.

İçlerinden geldiği gibi davranan Yengeçlerin sezgileri genel olarak son derece güçlüdür ve kendileri de bunun farkındadırlar. Bu nedenle içlerinden gelen sese kulak verir ve sezgilerinin doğrultusunda hareket ederler. Çoğu kez de yanılmazlar.

Sezgisel yeteneklerini genellikle zor durumda kaldıkları zaman doğru kullanarak sorunun temeline inebilir, en zor problemleri bile çözümleyebilirler. Özellikle gerçeklerin farkında olan ve gerçek dünya ile hayal dünyası arasında denge kurabilmiş olanların başarı şansı çok yüksektir. Çünkü, zodyağın hayal gücü en fazla gelişmiş burcu Yengeç’tir.

Böylesine güçlü bir hayal gücüne sahip olmak kişiyi yaratıcı yapabileceği gibi tamamen gerçeklerden uzaklaşmasına da neden olabilir. Özellikle içine kapanık Yengeç Tipleri zorluklarla karşılaştıkları zaman mücadele etmek yerine tıpkı bir yengeç gibi kendi kabukları içine çekilebilir ve yarattıkları dünyada gerçeklerden tamamen uzak yaşayabilirler.

Hayaller, sezgiler ve rüyalar aleminin gerçek bir savaşçısı olabilen Yengeçler kendi yarattıkları hayal dünyasını çevrelerinde bulunanlara karşı öyle bir savunur ki, siz bile düşüncelerinizi değiştirebilirsiniz. Hatta gerçekleriniz şaşabilir... Fakat, çoğu zaman insanların kendilerini anlamadıklarını düşünerek içlerine kapanırlar...

Yengeçler bu özelliklerinin fazla ya da az olmasına göre üçe ayrılırlar.

Birinci tip, sosyal ilişkileri zayıf, içine kapanık Yengeçler. İkinci tip, dışa dönük, sosyal faaliyetler açısından son derece hareketli Yengeç’ler. Bir de karışık tipler vardır. Yani sosyal faaliyetler açısından çok hareketli oldukları halde aynı zamanda kendi yarattığı hayal dünyasında yaşayan tipler...
Yazının Devamını Oku

Tedbiri elden bırakmayın

20 Haziran 2005
Maceralara atılmak, risk almak ve özgür çalışmalar yapmak isteyenler için uygun bir gün. Özellikle yeni başlangıçların arifesinde olanlar harekete geçebilir ve büyük bir enerjiyle atılımda bulunabilirler. Özellikle Ateş ve Hava burçlarının ilk on günlük devresinde doğanlar büyük istekler içinde bulunacak ve büyük sorumluluklar almaya hazır hissedecekler kendilerini. Ancak Koç ve Teraziler’in tedbirli olmaları gereken bir dönem. İkizler ve Yay ise sürprizler, keşifler ve ilginç kişilerden etkilenecekler bugün.

Tuhaf bir uyanıklık

Zaman zaman yaşadığımız fakat hiç bir anlam veremediğimiz tuhaf haller meydana gelir. Kimi zaman bizim üzerimizde derin izler bırakır ve aradan yıllar geçse de unutmayız. Ne olduğunu anlayamadığımız, hiç bir yerlerde tanımını bulamadığımız bu garip haller kimi zaman bizi araştırmaya iter, kimi zaman da sadece bir anı olarak kalır.

İşte böylesi tuhaf haller yaşayan iki farklı kişinin mektubunu benzer halleri deneyimlemiş olanları düşünerek aynen aktarıyorum.

‘Saygı’ rumuzuyla gönderilen mektup şöyle diyor;

‘Yaşadığım olayın rüya olup olmadığını bilmiyorum. Fakat, uyumadığımdan çok eminim. Saat 13:00 sularında üzerime tatlı bir yorgunluk çöktü ve kanepeye uzandım. O sırada televizyon açıktı. Sonra vücudumda müthiş bir ağırlık hissettim. Parmağımın ucunu bile oynatamıyordum. Hemen sonra yattığım yerden kaldırılıyormuş gibi bir duyguya kapıldım.

O an kendi kendime ’Hayırdır, bana ne oluyor böyle’ diye sordum. Normal halime geri dönebilmek için büyük bir mücadele verdim. Sonunda gözlerimi açıp normal halime geri döndüğümde ancak 15 dakikalık bir zaman geçtiğini gördüm.

Halbuki bana çok uzun bir zaman geçmiş gibi gelmişti. Hemen yerimden kalktım. Bedenimde müthiş bir rahatlık, hoş bir heyecan vardı. Kesinlikle olumsuz veya kötü değildi.’

‘Canan’ rumuzuyla yazan diğer mektup ise şöyle;

‘Birkaç gün üst üste gece geç vakitlerde yatmış ve gün içinde çok yorulmuştum. Ertesi akşam erkenden yattım. Sabah uyandım ve hemen kalkıp banyoya elimi yüzümü yıkamak için gittim. Fakat, banyoda bir tuhaflık vardı. Galiba uyanmadım, rüya görüyorum diyerek yatağa geri döndüm. Sonra yeniden kalktım. Tekrar banyoya gittim. Bu sefer banyo bildiğim gibiydi fakat, akşamdan bıraktığım eşyalar yerinde durmuyordu. Hala uyumaya devam ediyorum, diye düşünüp yatağa geri döndüm.

Evet, ben hala uyuyordum ve bir türlü gerçekten kalkmayı becerememiştim. Kendi kendime söylenerek kalkmam gerekiyor deyip yatağa geri döndüm. Sonunda gerçekten kalkmayı başarmıştım. Fakat, hala emin değildim ve bu kez yattığım yere geri dönüp bakmaktan kendimi alamadım. Evet, bu kez gerçekten uyanmıştım ve banyo her zaman bildiğim gibi karşımda duruyordu ve ben elimi yüzümü yıkayıp hızla evden dışarı çıktım. Yolda giderken aniden içime büyük bir korku düştü ve düşünmeye başladım. Bu yaşadığım, neydi? Bütün gerçeklerim alt üst olmuştu.’

Evet, bu örneklerin tümü ‘şuur projeksiyonu’ olarak bilinen şuurun beden dışına çıkmasının tecrübelerinden başka bir şey değil. Korkulacak hiç bir şey yok.

Özellikle aşırı yorgun olunduğu zamanlar kendiliğinden ortaya çıkan bir durum olduğu söylenebilir.
Yazının Devamını Oku

Gözden kaçmış ayrıntılar gündeme geliyor

16 Haziran 2005
Duyguların aklı etkileyeceği bir gün. Meydana gelen olaylar karşısında duygusal davranışlar ortaya çıkabilir. Tabii bu durum hem ilişkileri, hem de alınacak kararları önemli ölçüde etkileyebilir. Geçmişte kalmış konular veya şimdiye kadar önemsenmemiş olayların önem kazanacağı bir gün. Ufak meseleler büyüyüp sorun haline gelebilir. Ayrıca şimdiye kadar üzerinde durulmamış konular, gözden kaçmış olan ayrıntılar ve hesaplaşmalar gündeme gelebilir.

Televizyonda başıma gelenler

Kendisine ‘Objektif’ diyen, ciddi haberleri tartıştığını iddia eden bir programda tartışmak yerine sadece bir kavganın içinde kendimi bulunca çok şaşırdım. Hala kendime gelemedim.

Konu parapsikoloji olunca, hem de Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilmiş uluslararası bir kongrede ciddi araştırmacıların aktardıkları bilgileri anlatacağım bir sırada, saldırıya uğramış olmanın üzüntüsü içindeyim.

Beni en fazla etkileyen ciddi olarak araştırılan, hatta bazı ülkelerin bu araştırmalara çok büyük fonlar ayırdıkları parapsikoloji hakkında konuşulacağını beklerken, hafif bir şov malzemesine dönüştürülmek oldu.

Üstelik çevremdeki kişiler beni uyarmışlardı. Fakat ben sahip olduğum bilginin bana verdiği cesaretle programa katılmayı kabul etmiş ve gitmiştim. Ama kavga etmeye hazırlıklı değildim.

Doğrusu Zekeriya Beyaz’ın din adamı olduğunu sanırdım meğer bir şov adamıymış. Parapsikoloji yazı dizisinin tek bir satırını bile okumadan gelmiş.

Tabii amacınız gösteri yapmaksa bilgilenmeye gerek yok. Üstelik parapsikolojinin ne olduğunu bilmediği gibi kelime anlamından da habersiz olsa gerek ki, Kadir Çelik kendisine dönüp ‘Ne diyorsunuz, hocam’ dediği anda astrolojiye saldırmaya başladı.

Halbuki konumuz parapsikoloji idi ve hatta yazı dizisinde söz edilen konular konuşulacaktı.

Bir anda kendimi astrolojiyi savunurken buldum. Fakat böyle bir ortamda, cehaletin küstahlığı ile başa çıkmak mümkün değil. Fakat benim anlamadığım parapsikoloji konusunda hiçbir şey bilmeyen, din adamı kisvesine bürünüp aslında gösteriden öteye gitmeyen tavrıyla TV kanallarını dolaşan bu kişiye bana söz vermeden fikrinin sorulması...

İşte anlamadığım bu.

Peki, diyelim ki sözü edilen konu hakkında bilginiz yok. Fakat din açısından konuya ışık tutabilirsiniz. Ancak bunun için de konuyu bilen kişinin önce anlatması ve bunun üzerine tartışılması gerekmez mi?

İşte bu noktada programı yöneten kişinin yani Kadir Çelik’in önemi ortaya çıkıyor. Yoksa, yönetmeye gerek kalmıyor.

Zaten programın o sırada bir konusu var. Üstelik asıl kavga burada yapılıyor ve sanırım Zekeriya Beyaz da kendisini buna kaptırmış olmalı ki, bir çeşit ‘Biri bizi gözetliyor’ adlı program kıvamında saldırıya geçiyor.

En fazla saldıran en fazla izlenir, düşüncesiyle ve fazla da düşünmeden temsil ettiği dini bile önemsemeden veryansın ediyor.

Şaşkınlık içinde, daha da ötesi utanç içinde bu şovu izliyorum. Çünkü o sırada oturup ekran başında bizi izleyenlere karşı büyük bir mahcubiyet duyuyorum. Çok üzülüyorum. İnsanlar parapsikoloji dinlemek için beklerken basit bir kavga izliyorlar. Hem Kadir Çelik, hem de Zekeriya Beyaz adına utanıyorum. Ben başkalarının adına da utanırım.
Yazının Devamını Oku

Karar vermek için acele etmeyin

15 Haziran 2005
Sabahın erken saatlerinde farklı duygularla uyanabilir ve derinden etkileyen olaylara yoğunlaşabilirsiniz. Fakat daha sonra gerçekçi ve kararlı duygular açığa çıkacak. Başak burcunda ilerleyen Ay, Yengeç burcundaki Satürn’ü harekete geçirecek ve tedbirli davranmaya zorlayacak. Mars-Merkür arasındaki sert etkileşim çözülmeye başlıyor fakat gerilimli düşüncelerin zorlayıcı etkisi devam ediyor. Yeni başlayacağınız işlere karar vermek için acele etmeyin. Olayları akışına bırakırsanız sürpriz gelişmelerle karşılaşabilirsiniz.

Yağmura yakalanan dikkatsiz adam

Dikkatiniz dağınık olduğu zaman başarılı olabileceğiniz halde başarısız olursunuz. Karşınıza çıkan fırsatları göremezsiniz. Sezgileriniz harekete geçmiş olsa bile ne olduğunu anlayamadan geçip gidersiniz.

Halbuki dikkatinizi yükselttikçe kavrayışınız artacağı gibi çevrenizde olup bitenleri ve kendinizi de anlamaya başlarsınız. Anladığınız her yeni durum ise, yeni bir bilgidir.

Bilginin çeşitliliği ve çokluğu ise, hayatı kavramanıza, meydana gelen olayların ne anlama geldiğini anlamanıza yardımcı olacaktır.

Örneğin, bulutların alçalmasıyla birlikte gün ortasında kararan havanın, fırtına ve yağmura işaret ettiğini daha fırtına çıkmadan söyleyebilmek için bilgi gerekir. Yani havadaki bu değişimin ne anlama geldiğini bilmeniz lazım. Bunu anlamanın tek yolu ise, dikkattir.

Daha önce havadaki değişikliklere dikkat etmiş ve bu değişimin sonuçlarını tekrar tekrar yaşamış olan kişi, artık bulutlarla birlikte yağmurun yağacağını veya fırtınanın kopacağını öngörebilir.

İşte, dikkatin sonucunda oluşan bilgi olayların gelişimine bakarak öngörüde bulunmayı ve hayatınızı kolaylaştırmayı sağlar.

Şayet bulutların hareketini görmemiş ve değişmekte olan havanın sonuçlarına dikkat etmemiş biriyseniz, yaklaşmakta olan fırtına hakkında bir şey söylemeniz mümkün değildir. Havanın tüm işaretlerine rağmen siz dikkat etmediğiniz için bunu anlamayacak ve size göre aniden yakalandığınız yağmur, büyük bir talihsizlik olacaktır.

Öğrendiğiniz bilginin temelinde dikkat yatmaktadır. Ve sahip olduğunuz bilgi sonraki zamanlarda sizi önceden uyaracaktır. Yani değişen havanın ardından ne geleceğini önceden sezmenize yardımcı olacaktır.

Bu durum, şuurlu bir seziştir. Dikkati daha zayıf veya dağınık olan kişinin öğrendiklerinin ne anlama geldiğini keşfetmesi zor olacak ve hatta açığa çıkan bilgiyi içselleştiremeyecektir. Daha da ötesi o güne kadar biriktirmiş oldukları bilgiler harekete geçip uyansa bile pek bir anlam ifade etmeyecek, ne olduğunu anlayamayacaktır. Çünkü dikkatiniz ister zayıf ister güçlü olsun, etrafınızda olup biten hemen her şeyi kayıt eden zihniniz bir çeşit bilgi deposu gibi ihtiyaç anında uygun bilgilerin şuurunuza yükselmesini sağlar. Bazen duygu, bazen rüya olarak şuura yükselen bu bilgi dikkati zayıf olan kişinin pek bir işine yaramaz. Çünkü ne anlama geldiğini çözemez. Buna karşılık olayların içinde yaşarken ‘ben bunu biliyordum’ şeklinde bir hatırlamadan öteye gitmeyen belli belirsiz bir bilme hali ortaya çıkar. Bu durum şuursuz bir seziş halidir ama az önce söylediğim gibi pek işe yaramaz. Kimbilir, belki de bu tip durumlar arttıkça kişi daha dikkatli yaşamayı öğrenebilir.

İşte bu nedenle herkesin sezgi yeteneği vardır. Dikkati çok zayıf olan kişiler de bile. Fakat dikkati yüksek olan, dikkat ederek yaşayan kişiler sezgilerini kullanarak başarıya ulaşırken, dikkati zayıf olanlar ne olup bittiğini anlamadan ‘Yağmura yakalanan talihsiz adam’ gibi yaşarlar.
Yazının Devamını Oku