Sıtkı Şükürer

İktidarın alternatifi AK Parti’nin içinde mi

16 Şubat 2014

GÜVENİLİR kabul edilen anket kuruluşlarına göre, yerel seçimlerde iktidar partisinin oylarında ciddi düşüş yaşanmayacağı ifade ediliyor.
Bu durum çoğumuza şaşırtıcı gelebilir.
Bakınız, bu ülkede bir “sağ” partiye oy atma geleneği var.
Geçmişte, ilk demokratik seçimlerde halk Demokrat Parti’yi iktidar yapmıştı. Darbeyle devrildiler, ilk seçimde Adalet Partisi iktidara geldi. Halk CHP’ye oy vermemişti.


CHP’ye şans vermedi

Arada Ecevit’in CHP’si bir çalım millete değmeyi becerdiyse de ibre yeniden Adalet Partisi’ne döndüğünde darbe oldu. 80 ihtilalinden sonra yapılan ilk seçimlerde iktidara, bir merkez sağ parti olan ANAP geldi. Merkez ve merkez sol yine hüsrana uğramıştı.

Yazının Devamını Oku

Ne seninle ne sensiz vaziyetleri

9 Şubat 2014

EKONOMİDE hareketli bir dönem yaşanıyor.
Gezi olayları ile başlayan ve 17 Aralık süreciyle alevlenen iç politik gelişmeler, Amerikan Merkez Bankası’nın piyasaya pompaladığı parayı tecriden azaltmaya başlaması, seçimlerin popülist önlemler için iktidara baskı yaratıyor olması, her türden spekülatif yorumlara sebep oluyor.
Böylesi anlarda bizim gibi insanlar, ne olup biteceğini, değer verdikleri ekonomistlerin yorumlarından izlemeye çalışıyor.
Bu çerçevede bire bir görüşmelerde de bulunuyoruz.
Bu kişiler, genelde ülkenin demokratik kalitesindeki esnemelerden tedirginlik duyan ve bu yüzden mevcut iktidarın devamına yönelik soru işaretleri taşıyan insanlar.
Ama aynı insanlar, sanki ağız birliği etmişçesine AK Parti’nin yerel seçimlerde oylarının yüzde 40’ın altına düşmesini, ekonomik problemleri derinleştirici bir faktör olarak görüyor.
Bu düşüncelerini gerekçelendirirken de, değişimin habercisi sayılacak bu durum gerçekleşirse muhalefetin parçalı yapısıyla istikrar vaat eden bir alternatif oluşturmayacağından endişe ediyor.

Yazının Devamını Oku

Aydınlılara açık çağrı

3 Şubat 2014

GEÇEN hafta Şeyh Bedrettin’den söz etmiştik.
Şeyh Bedrettin kadim Anadolu’nun Spartacus’udur.
Unutturulmaya çalışılmış bu efsaneye sahiplenmeyi hakeden bir kentimiz varsa, o da Aydın’dır.
Aydın’ın Ortaklar Beldesi ve Tekke Köyü, şeyhin can yoldaşları Börklüceli Mustafa ve Torlak Kemal’in mesken tuttuğu yerlerdir.
Hatta “ortaklar” adının Bedrettin’e inananların her şeylerinin ortak olduğuna izafeten aldığı söylenir. Haksızlığa karşı bir kartal gibi diklenerek oynanan zeybek, Aydın efesinin ruhunda, izlerini Şeyh Bedrettin’den alır.
Buradan Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’na bir çağrıda bulunmak istiyoruz.
Elinizde böylesi kültürel hazine varken, Şeyh Bedrettin’i Aydın’la özdeşleştirerek müthiş bir çekim alanı oluşturabilirsiniz.

Yazının Devamını Oku

Demokratik platform en önemlisidir

26 Ocak 2014

TÜRKİYE’de muhalefetin özellikle de CHP’nin aklı karışık.
Akıl karışıklığına bir “ikilem” sebep oluyor.
AK Parti’nin Cemaat’e yönelik politikalarında onları desteklemek mı gerekir, yoksa “kenarda kalarak” bir anlamda Cemaat’e pasif katkı koymak mı tercih edilmelidir?
Diğer deyişle, ehem-mühim sıralamasında Tayyip Erdoğan ve AK Parti mi daha sorunludur, Cemaat mi?
Anlaşıldığı kadarıyla onlar AK Parti iktidarının devamını daha sakıncalı buluyorlar.
Bu tutumlarına biraz da Tayyip Erdoğan’ın “eyvallahsızlığı” yol açıyor.
Başbakan halk desteğine çok inanıyor ve güveniyor.

Yazının Devamını Oku

Kadrolaşma inadı kırılmalı

19 Ocak 2014

İKTİDAR, Cemaat’e yönelik “paralel devlet” vurgusunu yaparak bir tasfiye süreci başlattı.
Meşhur bir laf vardır. “Her iktidar kendi kadroları ile çalışır.”
Bu yaklaşım “yürütme” için, özellikle üst düzeyde geçerli olabilir.
Ancak, “yargıda” iktidara yakınlık anlayışı üzerinden hareket edilirse, “erkler ayrılığı” ilkesi zedelenir.
Şu anda zihinlerde beliren soru da budur.
Tamam Cemaatçi yargı mensupları pasifize edilsin, ama yerine kimler geliyor?
Neticede iktidarı kollayan bir kadrolaşma tercih edilecekse, normal vatandaş yönünden sakıncalı bulunan “öz” değişmemiş oluyor.

Yazının Devamını Oku

Salyangoz satıcıları

12 Ocak 2014

GELİŞKİN demokrasiler, “inceltilmiş, naif” taleplerin karşılık bulduğu, düzlemlerdir.
Sınırlı sayıda insan bile, kendilerine yönelik bir haksızlığı dile getirdiklerinde, şayet eylem veya söylemlerinin toplum vicdanında bir yansıması varsa, başta medya olmak üzere herkes onlara sahiplenir.
Bağlı olarak, karar vericiler de bu talepleri kaale almak zorunda kalır.
Böylesi bir güvenceyi hissediyor olmak, aslında insan olmanın onur ve bilincini solumaktır.
Kaba demokrasilerde ise bireyler, sandıktan sandığa hatırlanır.
Hele oylar kemikleşmiş ve sizler de azınlıkta kalacak kesimlerin insanlarından bellemişseniz, beklentilerinizin hiçbir kıymet-i harbiyesi yoktur.
Bu durum çoğu zaman bir azınlık psikolojisi yaratır.

Yazının Devamını Oku

Sanki Pompei

5 Ocak 2014

DIŞ güçlerin AK Parti’den ve Tayyip Erdoğan’dan vazgeçtikleri varsayımını kabul ediyorsak, “onlar, bu işi nasıl planlardı” diye beyin jimnastiği yapabiliriz.
Bir kere gözden uzak tutulmaması gereken husus, AK Parti’nin yüzde 50 halk desteğine sahip olmasıdır.
Soğukkanlı bir akıl, herhalde ilk önce AK Parti’ye bir seçim yenilgisi yaşatmak isteyecektir.
Önündeki ilk “imkan” yerel seçimlerdir.
Yerel seçimlerden önce bu hükümeti düşürmek, sonrasına dair çok “kör gözün parmağı” operasyonu olacağından, “soğuk akıl” bu yöntemi mümkün olduğunca tercih etmez.
O halde mart ayına kadar “itibarsızlaştırma” bombaları peşi-sıra gelecektir.
Bu projede başarı sağlanır, mesela AK Parti desteği yüzde 30-40 bandına çekilirse, ivme tersine dönmüş olacak, sonraki aşamada cumhurbaşkanı ve genel seçimlere ya “topal ördek” bir iktidarla ya da AK Parti’den ayrılacak milletvekilleri, CHP ve MHP koalisyonu ile gidilmesi sağlanmaya çalışılacaktır.

Yazının Devamını Oku

Yeni AK Parti mi

29 Aralık 2013

17 Aralık operasyonları başlayınca AK Parti karşıtlarını sanki erken bir heyecan sardı.
Bir kere şu tespiti yapalım. Bu seviyedeki her yolsuzluk iddiası iktidarları yıpratır. Ama bizim ülkemizde bu gelişmelerin anında sonuç vereceğini kimse beklemesin.
Neticede AK Parti halen iktidarda. Bu anlamıyla devleti onlar yönetiyor. Maliye, MİT, Emniyet, Hazine, tüm yürütme iktidara bağlı. Üstüne üstlük, aksi ispat edilmemiş haliyle yüzde 50 halk desteğine sahipler.
Dolayısıyla, bundan sonrasına dair kolay ve kestirme tahminlere ihtiyatla yaklaşmak gerekir.
Peki Türkiye’de neler oluyor?
Bakınız, AK Parti’yi iktidara getiren gerekçeler, bu ülkenin toplumsal dinamiklerinin seyriyle ilişkilidir.
Geçmişte çok yazıldı, çizildi.

Yazının Devamını Oku