Pastel renkli evleriyle Simi mütevazı bir ada. Adadaki çok iyi bir lokanta olan Pantelis’e iki gün üst üste gidiyoruz. Favorim tuzlu, salamura edilmiş deniz ürünleri oluyor. Trata Trawler Taverna’da yediğimiz deniz salyangozu da nefis.
#Vedat Milor2000’li yılların başı olmalı, arkadaşlarımızla çocuklu aile tatillerinden biri sırasında İstanbul’dan çıkarak zorlu ve uzun bir yolculuktan sonra Antalya üzerinden Kaş’a gelmiştik. Kaş dendiğinde hâlâ o ilk seyahatimizi, virajlı dar yollarda kıvrıla, kıvrıla giderken araba tutmuş bitap halimi ve vardığımızda ‘oh nihayet’ dediğimi hatırlarım...
#Müge Akgün‘Buz ve Ateşin Ülkesi’ denilen İzlanda’nın bende bıraktığı iz; sanki bu dünyada olmayan başka bir gezegende olma hissi uyandıran ilginç ve bir o kadar da mistik bir ülke oluşu. İzlanda muhteşem manzaralı volkanları, gayzerleri, kaplıcaları ve lav alanlarıyla zaten çok ünlü ama bence insanları da çok sıra dışı… Ama en çok dikkat etmeniz gereken hızla değişen havası... İşte büyüleyici manzaralar ülkesi İzlanda’da gördüklerim...
#İzlanda GeziBüyükşehirde yaşamanın ve yoğun çalışma hayatının getirdiği stresi unutmanın en güzel yolu yürüyüş yapmak. Zaten tüm doktorlar sağlıklı bir yaşam için yürüyüşün çok önemli olduğunu sıklıkla söylüyor. Biz de uzmanlarımıza şehir içinde yürüyüş yapılacak ve yürüyüş dışında güzel fotoğraflar da sunacak rotaları sorduk. 8 şehirden birbirinden güzel 15 adresi önerdiler.
#SeyahatFotoğraflarına bakıldığında ilk anda küçük bir köy sanılan, esasen kocaman bir şehrin içinde iyi korunmuş bir masal diyarı Colmar… Pasta ve şekerlemelerden yapıldığını düşüneceğiniz harika evleri, ışıl ışıl görüntüsüyle yılın bu zamanında Noel’in tüm ihtişamını barındıran bir şehirle senenin son tatil rotası için hazır mısınız? İşte size Fransa’nın güzel şehri Colmar gezi rehberi…
#Colmar Noel Pazarlarıİstanbul, Kuzguncuk’ta tarihi bir evin kapısına fotoğraf çektirmek için gelen yeni evlenen çiftler, evin sahibini canından bezdirdi. Fotoğraf çektirmeye gelenlerden bıkan ev sahibi, kapıya “Burada fotoğraf çektirenler ayrılıyor” yazıp asarak, çiftleri kapısından uzak tutmaya çalışıyor.
#HaberKüba denilince benim de aklıma hemen hemen herkes gibi; Havana, puro ve zamanın 50 yıl önce durduğu şehirler, film setini andıran sokaklar, renk cümbüşü evler ve eski arabalar, rengarenk elbiselere bürünmüş dans eden kadınlar, mutlu ve eğlenceli insanlar gelirdi. Küba’nın bu gerçekliğinin yanı sıra başka gerçekleri olduğunu da keşfettim...
#KÜBABurası öyle bir yer ki, bir yandan tüm sokak turist dolu, bir yandan yerel yaşam yıllardır hiç değişmeden aynı geleneksel yapıyla devam ediyor. Hakkında pek çok şiir yazılmış, şarkılar söylenmiş, sinema sahnelerine mekân olmuş. Tüm bunlarla dünyanın en özel topraklarından biri haline gelmiş Amalfi kıyıları. Yavaş yaşanılan, güzel yemekler yenilen, tasasız, sakin ve huzurlu bir yer. Hareketli kent yaşamından sonra, sizi farklı bir hayat akışına ve akıl almaz manzaralara sokan Amalfi kıyıları insanın kendini iyi hissetmesi için ideal bir seçenek. ‘Hiçbir şey yapmamak’ için ise kesinlikle mükemmel bir yer.
#Amalfi GezisiBütün yazı çalışarak geçirip, tatil için ise sonbaharı bekleyenlerdenseniz bu haber sizin için! İnternet sitemizde yazan beş gezgin yazarımıza ‘Eylül ayında nereye gitmeli, neler yapmalı?’ diye sorduk. Beşinden de oldukça güzel, eğlenceli ve bütçeyi pek sarsmayacak öneriler geldi. İşte eylülde mutlaka gitmeniz gereken beş yer...
#SeyahatFransa'nın kuzeydoğusundaki Alsace bölgesinde yer alan ve Fransa'nın ‘Gizli cenneti’ olarak adlandırılan Colmar kasabası, leyleklerin yazın sıcak yerlere göç edip yuva kurduğu, güvenle yavrularını beslediği özgürce uçup tekrar yuvasına yavrularına sahip çıktığı sıra sıra leylek yuvalarının olduğu bir şehir. Şehrin bende bıraktığı iz, paha biçilmez özgürlük ve bir o kadar da güven duygusu… İşte size Colmar gezi rehberi…
#Colmarİtalya’nın kuzeybatısında, acımasız Ligurya sahillerindeki Cinque Terre, yüz yıl önce beş küçük balıkçı köyünden ibaretti. Ulaşım gelişti, bölge popüler turizm rotalarına girdi. Akdeniz’in rengârenk kültürünü, uçurumlara asılı küçük kasabaları, yürüyüş parkurlarıyla kaplı tepeleri keşfetmek isteyenlerin ilgi odağına dönüştü.
#Cinque TerreSırbistan’ın başkenti geleceğin Berlin’i olabilir mi? Gri, taş binaların yükseldiği, caddelerinde külüstür tramvayların işlediği, özel cazibeye sahip Doğu Avrupa şehri kimi zaman gerçekten Alman başkentini andırıyor. Belgrad’daki uygun fiyatlara, kafelere, yetenekli genç tasarımcılara, dönüşüme giren geçmişin endüstriyel tesislerine, bol bol sosis kullanılan mutfağına, özgür gece yaşamına yakından bakmak karşılaştırmaya anlam katıyor. Berlin’in dünya çapındaki kültür kurumlarına sahip olmasa da Tuna ile Sava’nın kesiştiği bu kent parkları, kaleleri, tarihi semtleriyle özgün bir karaktere sahip. Dahası 348 TL’ye İstanbul’dan gidiş-dönüş uçak bileti bulmak mümkün.
#BelgradSonbaharın en güzel günlerini yaşıyoruz. Hava hâlâ yazı aratmayacak kadar sıcak. Uzun bir bayram tatili kapıda. Sizlere Türkiye ve yurtdışından beşer rota öneriyorum. Gözünüz kadar gönlünüz de doyacak, damağınız şenlenecek. Yazla vedalaşacaksınız ve kışa girerken enerji toplayacaksınız.
Almanya’nın Bremen kentiyle ilk tanışmam, çocuk yaşta, bir masalla oldu. Masal kahramanları eşek, köpek, kedi ve horoz, acımasız sahiplerinden kaçmak için Bremen’e doğru yola çıkar. Ama evdeki hesap çarşıya uymaz, önlerine bir ev çıkar. Hırsızların yaşadığı evi ele geçirirler. Bremen’e gitmelerine gerek kalmadan, huzuru bulurlar. Mızıkacılar gitmese de kentle masal adeta özdeşir. Bremen’le ikinci ve fiili tanışmam ise çok yeni. Ilık bir nisana rastlıyor.
Bu adada geçmişle bugün arasında düşsel yolculuklara çıkmak, renklere, kokulara, lezzetlere hayran kalmak da mümkün sıkıntıdan bayılmak da. Ben ilkini yaşadım, unutamadım. İkincisine adadan ayrılırken tanık oldum, kulaklarıma inanamadım. Hisarönü Körfezi’nin girişinde, Bozburun Yarımadası’na sadece 6,5 kilometre uzaklıktaki Simi (Sömbeki), kehribar rengi evleri, Osmanlı’nın takdirini kazanan denizcilik geleneği, misafirperver halkıyla Akdeniz ruhunu yaşatan biblo gibi bir ada.
Birleşik Arap Emirlikleri’nin üyelerinden Dubai, hemen her gün çehresini yeniliyor. Her gidişimde ülkenin bir başka yüzüyle karşılaşıyorum. Deniz kıyısında her türlü lüksün sunulduğu oteller, şaşırtıcı görüntüler sunan gökdelenler, gezmekle bitmeyen alışveriş merkezleri, çölde safari, dünyanın en ünlü restoranları, görülmemiş su oyunları ile Dubai tüm dünyayı mıknatıs gibi kendine çekiyor.
Prag’a soğuk bir kış günü gitmiştim. Viyana’dan trene, Kafka’nın sevgilisi Milena ile buluştuğu pastanenin yanı başındaki gardan binmiştim. Peronda kompartımanı ararken, kulaklarımın soğuktan hissizleşmesini umursamıyordum. Gara gelmeden önce bir meydanda içtiğim sıcak şarap ve koluma girip, beni dansa sürükleyen kız, boşvermişlik moduna sokmuştu beni.