25. İstanbul Tiyatro Festivali, 22 Ekim’de perdelerini açıyor. İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından Koç Holding Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Opet ve Tüpraş sponsorluğunda düzenlenecek 25. İstanbul Tiyatro Festivali, kasım ayına kadar devam edecek. İşte İstanbul Tiyatro Festivali programının detayları...
#Tiyatro Festivali25. İstanbul Tiyatro Festivali bugün itibariyle hem çevrimiçi hem de fiziki mekânlarda başladı. Bu sene ikisi çok çarpıcı, üç uluslararası yapımı ayağımıza getiren festivalin yerli işlerinde derin sulara dalan taptaze yapımlar dikkat çekiyor. Programı sizin için inceledik.
#İstanbul Tiyatro FestivaliTiyatroda yeni anlatım yolları, üretim biçimleri yaklaşık 20 senedir gündemde. Pandemiyle birlikteyse seyirci ve oyuncuyu bir araya getiren geleneksel biçimin dönüşümü biraz da zorunlu olarak hızlanmaya başladı. Üçü yabancı, toplam 28 oyunu seyirciyle buluşturacak olan 24. İstanbul Tiyatro Festivali, bu sürecin en somut örneklerinden biri olarak yarın başlıyor. Oyunların kimisini sahnede, kimisini festival için çekilmiş kayıtlardan izleyeceğiz. Festivalin beş oyunu ise ne canlı ne de kayıttan gösterim... Bizleri alışılmışın biraz daha ötesinde oyun deneyimlerine davet eden türde yeni nesil işler... Programın ‘sıradışı’ oyunlarını yaratıcılarından dinledik.
#UnutmakBugün takipçilerinin hâlâ heyecanla dinlediği, tevellütü yetenlerinse geçmişteki ‘yüksek sezonlarını’ gözleri parlayarak anlattığı bir tür ‘radyo tiyatrosu’. Şimdi karşımızda (kulağımızda) onunla akraba, yepyeni bir oluşum var: Podacto. Fikri ve yapımcılığı Nisan Ceren Göçen ve Faruk Özerten’e ait olan bir ‘kulak tiyatrosu deneyimi’. 12 Eylül itibariyle sesli kitap uygulaması Storytel üzerinden şimdilik 18 oyunu dinleyebileceğiz. Proje tamamlandığında 100 yerli, yabancı, klasik ve yeni oyun tiyatroseverlerle buluşmuş olacak.
#GazetehaberleriDamla Sönmez ve Ushan Çakır, tiyatronun dijital uygulamalarla iç içe geçtiği yeni projelerle karşımızda. Karantina döneminde ‘WhatsApp’ ve ‘podcast’ tiyatroları gibi yenilikçi yollarla sanat üretmeyi sürdüren nişanlı çift, “Enerjimizi korkulara değil, yeni fikirlere yönlendirdik” diyor.
#GazetehaberleriBu hafta Gülşen, Ankara ODTÜ MD Vişnelik Çim Amfi’de; Hande Yener, İzmir Tarihi Havagazı Fabrikası’nda sevenleriyle buluşacak. Film müziklerinin Oscarlı bestecisi Gustavo Santaolalla, Zorlu PSM’de konser verecek. Sahne şovlarıyla dikkat çeken Amerikalı DJ Anyma Ataköy Marina Arena’da.
#Uygar TaylanSon dönemde arkadaş sohbetlerinde hangi oyunda hangi oyuncunun performansını beğendiğimizi konuşurken buluyoruz kendimizi. Bağımsız yapımlar da var, büyük prodüksiyonlu işler de... Kimilerimiz sevdiği ‘ünlü’ oyuncuyu bir de tiyatro sahnesinde izlemek için gidiyor tiyatroya. Ama elbette en güzeli yeni bir ismi keşfetmek.... Özetle birçok oyunun sahnelendiği, Engin Günaydın gibi usta oyuncuları, Berfin Ertan gibi genç isimleri ve bir Dostoyevski uyarlamasıyla (Öteki) tiyatroya transfer olan yönetmen Emin Alper gibi sürpriz isimleri gördüğümüz renkli bir sezon geçiriyoruz.
#Uygar TaylanKüçücük bir bütçe, az tanınan iki yönetmen, kıymeti bilinmemiş yıldızlardan oluşan bir oyuncu kadrosu ve tarihe geçen bir başarı... Peki 'Everything Everywhere All At Once'ı 95 yıllık Oscar tarihinde çok az yapımın erişebildiği bu noktaya getiren sır neydi?
#Everything Everywhere All At OnceAlmanya’daki göçmen kökenli kabare sanatının öncüsü Şinasi Dikmen’in eşi Ayşe Aktay’la birlikte Frankfurt’ta kurduğu kabare tiyatrosu 25’inci yılını özel bir programla kutladı. Aynı zamanda Dikmen’in 75’inci yaş gününe ve Almanya’ya gelişinin 50’nci yılına denk gelen kutlamada uzun bir aradan sonra yeniden sahne alan Şinasi Dikmen, ‘Die Kaes’i, “Alman mizahına Türkler’den kalkınma yardımı” yapan bir kurum haline nasıl getirdiklerini, acı ve tatlı günleri ve olayları anarak espirili bir dille anlattı.
#AlmanyaCali kelimesi hem Arapça hem de Farsçada yer alan bir sözcük olduğu için her iki dilde farklı anlamlarda kullanılır. Arapçada, sonrada vuku bulan, yapay olan hadiselerin tamamı cali olarak nitelendirilir. Bu kelime mecazen yalancı ve gösteriş budalası manasında da kullanılır. Farsçada cali kelimesinin ilk anlamı ise misvak ağacıdır. Cali ile başlayan kelimeleri ayrıntılı olarak derledik.
#EğitimBora Akkaş’ın seyircilere de küçük roller vererek sahnelediği ‘Harika Şeyler Listesi’ trajik bir büyüme öyküsünden umut dolu bir hayat dersi çıkarıyor. Oyundan sonra siz de ‘yaşamı yücelten maddelerden’ oluşan kendi listenizi yapabilirsiniz.
#Bahar ÇuhadarDemet Akbağ bugüne kadar bizi çok kez güldürdü, güldürürken de her zaman düşündürdü. Bu defa ‘Aydınlıkevler’ isimli oyunla 15 yıl aradan sonra yeniden tiyatro sahnesinde karşımıza çıkıyor. Usta isimle buluştuk; yeni işini, bilinmeyenlerini ve dünden bugüne hayatını, yıllardır sahip olduğu ünü konuştuk: “Şöhreti fazla normal karşılıyorum sanırım.”
#Demet AkbağOnu yıllardır oynadığı dizi karakterleriyle, ödüllü tiyatro oyunlarıyla, eşi Sinan Güleryüz ile yaptığı düetlerle, hayvanlar için başlattığı kampanyalarla tanıyoruz. Kanal D’de her çarşamba ekrana gelen “Sadakatsiz” dizisinde Derya karakterine can veren Özge Özder ile buluştuk ve başarısının sırlarını konuştuk.
#Özge ÖzderDolunay dizisinde Burak rolü ile dikkat çeken tiyatro ve dizi oyuncusu Armağan Zengin, Azerbaycan Devleti tarafından verilen The First Ödülleri’nde, geçen yılın En İyi Çıkış Yapan Erkek Oyuncu Ödülü’ne layık görüldü. Azerbaycan’da da önemli bir izleyici kitlesine sahip olan Zengin, ödülünü Azeri Şair ve Yazar Xeyal Rıza’nın elinden aldı.
#1Sevilen komedyen Ceyhun Yılmaz, Radyo D ailesine katıldı. “Ceyhun Yılmaz Show” ile hafta içi her akşam 18.00-20.00 saatleri arasında, trafiğin en yoğun olduğu zaman diliminde, kendi deyimiyle ‘tampon tampona aşk yaşanırken’ dinleyicilerine sesleniyor. Yılmaz’la bir araya geldik ve yeni serüvenini konuştuk.
#Ceyhun YılmazTek kanallı dönemin en önemli yüzüydü Ayşe Egesoy... 30 yıllık kariyerinde yüzlerce konser sundu, çok önemli röportajlar yaptı ama kamera karşısında bir kez olsun kahkaha atmadı. Çünkü TRT’de olmak sorgusuz sualsiz ciddiyet gerektiriyordu. Şimdi o günleri anarken gülümsüyor, “Zamanında fazla güldüm diye iki maaşım, yırtmacım var diye de ikramiyem kesildi benim” diyor... Hemen arkasından ekliyor: “Olması gereken de oydu ama... Kanallar artınca sokaktan geçeni çevirip ‘Gel sen bunu sun’ demeye başladılar!”
#Ayşe EgesoyTek kanallı dönemin en önemli yüzüydü Ayşe Egesoy... 30 yıllık kariyerinde yüzlerce konser sundu, çok önemli röportajlar yaptı ama kamera karşısında bir kez olsun kahkaha atmadı. Çünkü TRT’de olmak sorgusuz sualsiz ciddiyet gerektiriyordu. Şimdi o günleri anarken gülümsüyor, “Zamanında fazla güldüm diye iki maaşım, yırtmacım var diye de ikramiyem kesildi benim” diyor... Hemen arkasından ekliyor: “Olması gereken de oydu ama... Kanallar artınca sokaktan geçeni çevirip ‘Gel sen bunu sun’ demeye başladılar!”
#Ayşe EgesoyTıpkı geçen ilkbahar ve yaz gibi öncekilere hiç benzemeyen bir sonbahar bizi bekliyor. Pandeminin sebep olduğu zor günlere katlanmanın en güzel yolu kültür-sanat ve eğlenceden geçiyor. Ancak sinema salonlarını, tiyatroları, etkinlik mekânlarını doldururken, yeni mekânları denerken sosyal mesafeyi ve maskeyi unutmamalıyız.
#Gazetehaberleri