Geçtiğimiz günlerde Tunceli’nin Hozat ilçesinde kış uykusunda olması gereken yılanların karlar üzerinde belirmesi, "Kışın ortaya çıkan bu yılanlar depremin habercisi olabilir mi?" diye düşünen halkta paniğe neden oldu. Peki bu endişe tamamen yersiz mi yoksa gerçekten yılanlar depremi hisseder mi? Yer hareketleri, yer altında yaşayan hayvanların davranışlarını etkiler mi? Prof. Dr. Mehmet Zülfü Yıldız anlattı...
#YılanZeytin meyvesi ve o meyveden çıkan yağ bizim için sağlıklı ve lezzetli bir besinken birçok canlı için hayati önem taşıyor. Zeytinliklerin kapladığı alanları kullanan canlılar saymakla bitmiyor. Doğa Derneği’nin ‘Zeytinime Dokunma’ kampanyası için hazırladığı posterden yola çıktık, bu canlılardan bazılarını size daha yakından tanıtalım istedik.
#Zeytinime DokunmaÖzel günler ve tarihe adını yazdırmış kişiler için doodle tasarımları yapan Google, 21 Mart İlkbahar Gündönümü'nü de unutmadı. Google dün gece itibariyle kullanıcılarını bahar ekinoksunu ifade eden İlkbahar gündönümüne özel doodle tasarımıyla karşılıyor. Bahar ekinoksu gelenekleri milyonlarca insan tarafından ilgi görülüyor. Peki, ilkbahar gündönümü neden doodle oldu? Bahar ekinoksu ne demek?
#2019 İlkbahar GündönümüDeniz seçenekleri henüz çok fazla değil. Ancak bu “Deniz yoksa tatil de yok” anlamına gelmesin. Bilakis... Mevsim bahar. Bazı şeyler yaşandığı ana ve yere özeldir. Hele konu Türkiye ve mevsim de ilkbaharsa... Doğanın cömertliğinden ve Anadolu’ya ilişkin etkileyici gösterisinden bugünlerde yararlanmanın tam vakti. Siz de bahar bitmeden hem mevsimin hem de mevsimin getirdiklerinin tadını çıkarın.
#BaharWeimar insanı sarıp sarmalayan, ağırladığı büyük sanatçılarla övünen bir kent, Alman klasik ekolünün yüz akı. Goethe uzun ömrünün tam 50 yılını geçirmek için gelmiş buraya, yolu Alman dilinin diğer büyük şairi Schiller’le kesişmiş. 15’inci yüzyılın büyük dehası Cranch ile 19’uncu yüzyılın büyük delisi Nietzsche ise ölmek için gelmiş.
Birkaç arkadaşımla hayal ettiğimiz “Dünya Seyahatini” nihayet gerçekleştirdik. Amacımız, İstanbul’dan çıkıp, sürekli batıya giderek tekrar İstanbul’a dönmekti. Bilet fiyatlarının yüksekliği ve zamansızlık nedeniyle bu yolculuğu sürekli erteledik.
Bafa Gölü oluşumuyla, görüntüsüyle, adalarıyla ve Meksika’dan bu göle göç eden yılan balıklarıyla muhteşem bir doğa harikası. Üstelik 1996’dan beri tabiat parkı. Ama yeni barajlarla temiz su kaynakları tamamen kesilen göle yazın su gelmiyor. Atık sularla da iyice kirlenen gölde yosun patlaması yaşanıyor. Tek sevindirici gelişme, Çevre Bakanlığı’nın göle su garantisi vermesi
İstanbullu Oktay Uludağ, çeşitli yayınlarda editörlük ve yöneticilik yapıyor. Uzun yıllardan beri seyahat ediyor. Farklı kültürleri keşfetmeyi, fotoğraf çekmeyi seviyor. Yurtdışına ilk kez üniversite yıllarında çıkmış. Avrupa’nın büyük bir bölümünü görme fırsatım olmuş. Gittiği ülkeler arasında Nepal, Tayland, ABD, Güney Afrika, Namibya, Birleşik Arap Emirlikleri, Gürcistan var. Uludağ, Namib ve Kalahari çölleriyle meşhur Afrika ülkesi Namibya’da tecrübe ettiği kum safarisi ve kum sörfünü anlattı.
İki yıl önce, soğuk bir ocak günü Bozcaada’ya Amerikalı bir turist geldi. Merkezdeki eski Rum evleri arasında bir pansiyonda kaldı. Yaprakları dökülmüş bağlar, ıssız koylar arasında uzun yürüyüşlere çıktı. Adalılarla sohbet etti. Ayrılırken “Bozcaada’ya aşık oldum” diyordu.
Ekimde tatile çıkacaklara Bodrum’dan başlayıp, Gökova’nın cennet koylarında bitecek bir "Mavi Yolculuk" öneririm. Bu önerimi kuvvetlendirmek için de "Mavi Yolculuğu" başlatan Ezra Erhat’ın şu sözlerini şahit gösteririm: "Mavi gezinin yapılabileceği mevsim hazirandan ekim sonuna kadar uzanır
Kars’a tek tük gelen gezginler genellikle kaleyi, hamamı, Rus evlerini ve Ani’yi görüp evlerine döner. Halbuki bilmezler ki ilkbahar ve yaz aylarında kentin doğası, Türkiye’nin diğer bölgelerinde tadamayacağınız güzellikleri, özgürlüğü ve heyecan verici vahşiliği sunar.
Gülsin Onay yaklaşık 30 yıldır dünyayı geziyor. Yılda 70 konser veren sanatçı bugüne kadar Antarktika hariç tüm kıtalara ayak basmış, toplam 57 ülke görmüş. Uzakdoğu’yu daha çekici buluyor. Onay, ilk kez 1985’te konser için gittiği, 2003’te eşinin görevi nedeniyle iki ay kaldığı Seul’ü anlattı.