Güncelleme Tarihi:
Aralarında akademisyen ve uzmanların da olduğu bir grupla zeytinyağı tadımına katılmıştım. Uzmanlar bir parça zeytinyağını damağına yapıştırıyor, sonra da gözlerini kapayıp orman meyvesi, toprak, çimen gibi kelimeleri arka arkaya sıralıyordu. Zeytinin ekili olduğu toprağa, etrafındaki bitkilere göre karakterinin oluştuğunu o zaman öğrenmiştim. Yani zeytin ağacı ne kadar yabanla iç içeyse meyvesi ve yağı da o kadar üst düzey oluyordu.
‘Zeytinime Dokunma’ kampanyasının çağırıcılarından olan Doğa Derneği’nin başkanı Dicle Tuba Kılıç tersinin de geçerli olduğunu söylüyor: “Zeytinlikler de etrafındaki yaban hayatının ve biyoçeşitliliğin desteklenmesine katkı sağlıyor. İspanyol doğa korumacılar şimdi otları yolunmamış, doğal ortamına bırakılmış zeytinliklerde deneme üretimi yapıyor. İlk bulgular ezber bozuyor. Etrafıyla etkileşim halindeki zeytin ağacı hem biyolojik çeşitliliğin artmasına katkı sağlıyor
hem de çok daha kaliteli ürün veriyor.”
Zeytinliklerde madenciliğin önünü açan Maden Yönetmeliği’ndeki düzenlemeye karşı kampanya yapan derneğin paylaştığı posterde zeytinlikleri belki de bizlerden daha çok seven hayvanlardan bazılarına yer verildi. Biz de bu canlılara daha yakından baktık…
Şarkı söylemeyi seviyor
Ötleğen: Zeytinlik alanlarda dolaşmayı ve şarkı söylemeyi seven, bu hoş ötüşlü kuş, zeytin ağaçlarına gelen böceklere bayılıyor. Ege ve Akdeniz’de yıl boyu görmek mümkün.
O bir Akdenizli
Yılan kartalı: Tarımda kullanılan zehirler yılanların, yılanların azalması da yılan kartalı türünü riske atıyor. Son 50 yılda sayıları giderek azalan canlılardan. Akdeniz iklimi ve bitki örtüsünün olduğu alanlarda yaşamayı seviyor. Zeytinliklerdeki açıklıklar onun avlanmasını kolaylaştırıyor.
Sağlıklı bahçenin sembolü
İshakkuşu: Ağaçlarda yaşayan, gece açık alanlarda avlanan bir tür. Tünerken rahatça gizlenebileceği ve böceklerin bol olduğu, kovuklu ağaçlık alanları tercih ediyor. Kendisini göremeseniz de sesini duyduğunuz zeytinliklerin ilaçsız ve sağlıklı olduğunu düşünebilirsiniz.
Zeytin gövdesi ideal yuvası
Alaca ağaçkakan: Yuva yapabilmesi için ağaç gövdesinin çapının 25 santimetreden büyük olması gerekiyor. Yani asırlık zeytin ağaçları onun için bulunmaz nimet; o da bundan sonuna kadar yararlanıyor.
Akdeniz ve Ege’ye sığınıyor
Karakulak: Ülkemizde Antalya’dan İzmir’e uzanan kıyı hattında yaşıyor. Özellikle dağlardaki sahipsiz zeytin ağaçlarının oluşturduğu ormanları avlanmak için ve sığınak olarak kullanıyor.
Hassas türler kategorisinde
Alaca sansar: Dünya Doğayı Koruma Birliği’nin (IUCN) ‘kırmızı listesi’nde hassas türler kategorisinde. Kuş, kurbağa, yılan, kertenkele, tavşan, böcek ve biraz da ot… Ne bulursa yiyen alaca sansarı zeytinliklere getiren işte bu çeşitlilik.
Böcekle mücadele ondan sorulur
Alakarga: Başka sesleri taklit etme yeteneğine sahip. Güneydoğu Anadolu hariç Türkiye’nin hemen her yerinde görebileceğimiz bu kuş için zeytin bahçelerinin ayrı bir önemi var. Zeytinliklerdeki sinek ve böceklerle mücadele ondan sorulur.
Mekânın sahibi
Kurt: Ege’de Balıkesir, Akdeniz’de Antalya ve Muğla kurdun daha çok görülebileceği alanlar. Zeytinliklerse onun için dağla yerleşim yerleri arasındaki güvenli geçiş noktaları.
Gece bekçileri
Tilki: Hem etçil hem de otçul. İnsana ve yerleşim yerlerine yakın yaşamayı sevdiğinden zeytinlikler onun için gündüz güvenle dolaşabileceği, gece avlanabileceği alanlardan...
Sayıları azalıyor
Oklukirpi: Antakya’dan Bursa’ya kadar olan kıyı şeridinde yani zeytinlikler neredeyse oralarda görülüyor. Zeytinliklerin ıssız yamaçları yaşamayı sevdiği alanlar. Ülkemizde sayıları gün geçtikçe azalıyor.
Kemirgenler nerede, o orada
Gelincik: Türkiye’nin hemen her yerinde görülmesi mümkün olsa da tarım yapılan alanların ve zeytinliklerin onun için özel bir yeri var. İnsan yerleşimlerine yakın yaşamayı ve zeytinliklerde bolca olan kemirgenlerle beslenmeyi çok seviyor.
Yırtıcıları da çekiyor
Tavşan: Zeytinlikleri en çok kullanan ve bu nedenle yırtıcıları da zeytinliklere çağıran canlılardan... Kendisi yazın yeşil bitkiler, mantarlar, meyveler; kışın ağaç kabukları ve kuru bitkiler yiyor.