Ziyaret etmeyi çok sevdiğim ve özlediğim salaş bir lokanta… Yıllardır kalitesini hiç bozmadan, nohut mayalı ekmekle o lezzetli kumruyu yapan bir başka dükkân… Çibörek, mantı ve pişi işinde usta bir aile işletmesi… Çeşit çeşit sakatatı başarıyla sunan bir diğeri… Son zamanlarda İzmir’de tattığım ve damağımda iz bırakan lezzetlere bakalım…
#İzmirNohut, tahin ve kimyonun muhteşem uyumu humus, dünyanın dört bir yanında tanınan, kendine sofralarda sık sık yer bulan bir lezzet. Genellikle zeytinyağıyla yapılıp soğuk servis ediliyor. Ama üzerine cızır cızır pul biberli tereyağı gezdirilmiş sıcak versiyonunun seveni de çok... Sadece humus yapan salaş dükkânlarımız bol olsa da modern sunumuyla restoranlarda da karşımıza çıkıyor. Humusun kaliteli malzemeyle ve usulüne uygun yapılmış en iyilerini jürimiz seçti.
#Humus8 bin 500 yıllık tarihi boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapan İzmir, hala o dönemlerin izlerini taşıyan sokaklarıyla da bir cazibe merkezi. Kentin kalbinin attığı Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nin birbirine paralel o daracık sokakları her defasında konuklarını büyülü bir dünyaya götürmeye aday. Sağlı sollu sıralanan binaların büyük çoğunluğu tarih kokuyor. Geçmişte bu evlerde kimler oturmuş, neler yaşanmış, neler konuşulmuş bilinmez ama korunmuş olanların büyük çoğunluğu günümüzde yeme-içme, eğlence dünyasına ev sahipliği yapıyor. Her birinden hayatın döngüsüne paralel müzik, kahkaha ve sohbetler yükseliyor. Bugün Muzaffer İzgü Sokağı’ndayız. Mekanımız, Mandela’s Ubuntu.
#1İtiraf edeyim; birkaç ay önce İzmir’e taşınmamın en büyük nedenlerinden biri, istediğim kalitede malzemelere, üreticilere daha yakın olabilmekti. Havra Sokağı’nın bitmeyen hareketi, pazarları, peynircisi, turşucusu ve elbette mis gibi kokan zeytinyağıyla burada alışveriş bir başka!
#İzmirTantuniden içliköfteye, şnitzelden pastırmaya, cheesecake’ten elmalı tarta her şeyin veganını bulmak artık mümkün. Üstelik lezzetten ödün vermeden... İstanbul’da veganlara özel restoran, market ve kasapların sayısı her geçen gün artıyor. Özellikle Kadıköy-Moda Nostaljik Tramvay Hattı’na atlarsanız, bu mekânlara kolaylıkla ulaşabilir, enfes sofralara kurulabilirsiniz.
#VeganSöz konusu sarma olunca konuya Tokat yaprağından girilir. Yani yörenin Narince üzümlerinin incecik, damarsız, pişince ağızda dağılan körpe yapraklarından... Ancak ülkemizde asmanın yanı sıra kiraz, dut, fasulye, ayva gibi sebze meyvelerin yapraklarının ya da lahana, pazı gibi sebzelerin sarmaları da başlı başına bir dünya yaratıyor. Anadolu’nun geneline baktığımızda, doğadan toplanan çeşitli yabani otların yapraklarıyla da farklı sarmalar yapıldığını görüyoruz...
#SarmaÇıtır çıtır, tazecik bir ekmeğin arasında çeşit çeşit malzeme... İster soğuk, ister sıcak; ister peynirli, ister etli... Kahvaltıdan akşam yemeğine, günün hemen her saatinde yenebilen, piknik sepetlerinin vazgeçilmezi sandviçler hayat kurtarıcı... Hem pratik hem doyurucu hem de içinde katman katman tatlar barındırıyor. Farklı çeşitler denemeyi seviyorsanız, jürimizin favori adreslerine bir göz atın.
#SandviçKaliforniya’nın başkenti turistik rotaların dışında. Oysa iki nehrin ortasındaki şehir, sokaklarını gölgeleyen dev meşe ve palmiyelerle, rengarenk begonvilleriyle açık park gibi. 1849’da, eyalet federasyona katılmadan bir yıl önce kuruldu. Kültür hayatı canlı. Mimarisi özgün ve çeşitlilik içeriyor. Tower Plak’ın doğduğu art deco stili Tower Tiyatrosu, cafcaflı, parlak renklerle dekore edilmiş Tower Cafe hala hizmet veriyor. Crocker Sanat Müzesi, 2010’da eklenen 11,6 bin metrekarelik Teel Aile Bölümü ile üç kat genişledi. Eyaletin Los Angeles, San Francisco gibi pırıltılı sahil kentlerine benzemeyen Sacramento’ya Central Vadisi özentiden uzak, küçük bir şehir atmosferi kazandırıyor.
#36 Saatte SacramentoYeme-içme deyince, Nişantaşı havalı mekanlarıyla İstanbul'un vazgeçilmezlerinden! Sokaklara yayılan masalar, ara sokaklardaki kafeler, şıkır şıkır mekanlar sizi anında çembere alıyor, gün boyu menzilinden çıkarmıyor. Teşvikiye, Topağacı derken geniş bir alana yayılan semti turladık, ne var ne yok göz attık. Kahvaltıdan akşam yemeğine seçin, beğenin!
#Nişantaşı MekanlarBU hafta Çanakkale’deyiz. Konuğum Yüksel Ergen. İlkokul birinci sınıfta 2 yıl üst üste sınıfta kaldı. Zira bu dönemde bütün gününü Truva ve Sigion gibi antik kentleri gezerek, dağ tepe dolaşarak, çok sevdiği doğa içinde geçirdi. Yılandan yaban ördeğine kadar ne bulursa yakalayıp kendine küçük bir hayvanat bahçesi kurdu. Sınıfın penceresinden bulundukları bahçe göründüğü için aklı hep onlardaydı.
Sığacık’ta Kaleiçi’nin tablo gibi sokakları her pazar köylü kadınların mutfaklarında hazırladığı yiyeceklerle donatılıyor. Kimileri yaban otlarıyla doldurdukları gözlemelerini, kabak çiçeği dolmalarını ayaküstü pişirip, sıcak ikram ediyor. Çayırlardan toplanmış nergis, anemon çiçekleri, taze kekik ve yemeklik yaban otları tezgâhları renklendiriyor.
#KaleiçiBu hafta eski adı ‘Kyssus’ olan Çeşme’deyiz. Günümüzün bu popüler sayfiyesi İyon Birliği’nin 12 şehrinden biriymiş. Osmanlılar zamanında deniz üssü olarak kullanılmış. 1770’te Çeşme açıklarında Ruslar tarafından yakılan Osmanlı donanması hâlâ Ege’nin derinliklerinde yatıyor. İlçe merkezindeki en etkileyici yapı olan kale Cenevizliler tarafından inşa edilmiş, Fatih’in oğlu Sultan Bayezid tarafından da onarılmış. Kalenin önünde kölelikten sadrazamlığa yükselen Cezayirli Gazi Hasan Paşa’nın bir heykeli bulunuyor.
#ÇeşmeBahar yaklaşırken hepimizi yine o bilindikten dertten kurtulma telaşı sardı: Selülitler! Kadına özgü bu estetik sorunda en büyük nedenlerden biri hormon ve kalıtımsa, üçüncü neden yanlış beslenme ve fazla kilolar. "Fazla kiloyu vermeden selülitle savaşmak boş bir çabadır" diyen Dr. Muzaffer Kuşhan, beslenme yanlışlarıyla tırmanışa geçen selülitle mücadelenin yollarını gösterdi...
#SağlıkŞu sıralar başı fena halde dertte olsa da, Yunanistan yiyip içmekten de kolay kolay vazgeçecek gibi görünmüyor. Üstelik bu komşumuzun yemek kültürü de eğlence kültürü de bizleri epey etkiledi. Hala pek çok restoranda bile onların meze ve yemek pişirme yöntemlerine sıkça rastlıyoruz. Yunan ve Rum lezzetlerini mönüsünde en iyi değerlendiren restoran ve meyhaneleri yazarlara, gurmelere ve bu kültüre aşina isimlere sorduk.
Bugüne kadar yüzlerce kişiyle röportaj yapıp onlara yemek kültürlerini anlattıran Mehmet Yaşin, kendisine neden ‘gurme’ değil ‘Şikemperver’ denilmesini istediğini ve kendi damak zevkini anlattı: Ekmek arası köfteyi her türlü ziyafete tercih ederim