Uğur Cebeci

Tuvalette neden kemer yok

20 Haziran 2009
Havayolları güvenlikle ilgili malzemelerden kaçmıyor ancak tuvaletlere emniyet kemeri konulmasına hâlâ bir yaklaşım göstermiyorlar. Oysa araştırmalar yoğun türbülanstan etkilenen tüm uçaklarda, o sırada tuvalette olan yolcuların mutlaka yaralandığını ortaya koyuyor.

Bütün uçuş boyunca kemerlerimizin takılı olması isteniyor.
Uzun yıllar sonra havacılık otoriteleri bu kararı verdi ve uygulamaya koydu. Sanırım dalga dalga yayılan bu kural, son 5 yıldır tüm havayollarında uygulanıyor.
Kalkıştan önce yapılan güvenlik anonsları arasında bütün uçuş boyunca yolcuların yerlerinde oturdukları sürece kemerlerini bağlı tutmaları isteniyor. Tavsiye edici ses tonları ile yapılan bu anons, aslında hükmedici bir nitelik taşıyor. Yani yolculardan kendi güvenlikleri için bunu mutlaka yapmaları isteniyor.
Havayolları bu kuralı uygulamakta son derece haklı. Sadece son 10 yıl içinde etkili türbülanslara giren uçaklarda çeşitli derecelerde olmak üzere 2 binden fazla yolcu ve kabin memuru yaralandı. Ama tuvaletleri hep gözden kaçırdılar. Özellikle tuvaletler, türbülanslarda çok büyük bir sorun yaratıyor. Yapılan araştırmalar, türbülans sırasında yaralanmaların yüzde 18’inin tuvalette meydana geldiğini ortaya koyuyor.

TUVALETLERİN ÜSTÜ BASIK

Uçak tuvaletleri yoğun kullanılan modellerde kabinin eğimli kısmına geldiği için hem dar, hem de tavanı düşük. Bu yüzden ani bir türbülansta tuvalette olan yolcunun yaralanma olasılığı çok yüksek. Zaten araştırmalarda bunu gösteriyor. Yoğun bir türbülanstan etkilenen tüm uçaklarda, o sırada tuvalette olan yolcular mutlaka yaralanıyor.
Oturma pozisyonundaki yaralanma sayıları ile ayakta dururken meydana gelen yaralanma oranları arasında büyük bir fark yok. Oysa oturma pozisyonunda yolcunun lavabo vs. yerlere tutunarak kendisini aşırı sarsıntıdan koruyabileceği sanılıyor ama öyle olmuyor. Rezonansın şekli, yönü ve gücü bilenmediğinden ve farklı titreşimlerle darbeler yaratmasından dolayı oturma pozisyonunda tuvalette tutunma çok da işe yaramıyor.

EMNİYET KEMERİ TAKILMALI

Uçak imalatçıları ve kullanıcı şirketler özellikle son yıllarda uçaklarına koyacakları 250 gramlık bir ağırlığın bile uzun uzun hesabını yapıyorlar. Çünkü havada taşıdığınız her fazla ağırlık yakıt maliyetini arttırıyor. Güvenlikle ilgili malzemelerden kaçmıyorlar. Ancak tuvaletlere emniyet kemeri konulmasında da bir yaklaşım göstermiyorlar.
Ama ısınan dünyamızda türbülanslar da karakter değiştiriyor. Kokpitten çeşitli sistemlerle önceden fark edilen türbülanslar dışında bazen bir tokat gibi inen ani hava hareketleri görülüyor. İşte böyle bir durumda tuvalette oturan yolcunun etkilenme oranı koltuklarında oturanlara göre çok daha fazla. Bir güçlü türbülans sırasında tuvalette başını tavana çarparak hayatını kaybeden yolcu sayısı çok az ama yine de düşünülmesi gereken ciddi bir sorun olarak ortaya çıkıyor.
Hijyen sorunları yaratmaması için toplama mekanizmaları tuvalet kaplamaları arkasında kalacak bir kemer sistemini tartışmanın zamanı geldi. Çünkü sadece türbülanslarda değil bazen inişlerde de tuvalette olan ve kısa sürede çıkamayacak sorunu bulunan yolcular, zaman zaman kabin ekiplerinin dikkatinden kaçıyor. Bu da çok güvenilen havayolu yolculuğunda gereksiz ve basit gibi görünse de bir kara delik oluşturuyor.
Tuvaletlere emniyet kemeri konulması fikrini tartışmaya açmak gerekiyor. Hatta bunun için fazla zaman kaybetmenin de anlamı yok.

HANGİ ÖNLEMLER ALINIYOR

Türbülansta yolcuların tutunabilmeleri için imalatçılara sunulan önerilerden biri de özürlü tuvaletlerindeki gibi klozetin her iki tarafına kolların yerleştirilmesi. Ancak yaşlı ve çocuk yolcular için bu kollara tutunmanın türbülans sırasında yeterli olmayabileceğine dikkat çekiliyor. Erkek yolculara ise tuvalette oturmaları tavsiye ediliyor.

KABİN EKİPLERİNİN İŞİ ZOR

Gizli türbülanslardan en çok etkilenen de özellikle servis yapan kabin ekipleri. Onların yaralanma riski, yolculara göre 35 kat daha fazla. Çoğu kabin ekibi ikram, duty free satışı ve tek tek yolcuların isteklerini yerine getirebilmek için neredeyse düz uçuşun tüm zamanını ayakta geçiriyorlar. Hatta bazen servisin istekler yüzünden uzaması nedeniyle alçalma başladığı halde kabin ekiplerinin hâlâ ayakta oldukları görülüyor. Örneğin THY’nin Amsterdam kazasında hayatını kaybeden steward’ın o sırada hâlâ kulaklıkları toplamakla meşgul olduğu biliniyor. Bu yüzden Kabin Hizmetleri’nde verilen eğitimlerde, kabin içindeki servisin yolcunun şikayeti pahasına mutlaka alçalmadan önce tümüyle bitirilmesinin öğütlenmesi gerekiyor. Kabin ekipleri, işleri bittiğinde galley olarak adlandırılan mutfağı toplamak, troleyleri sabitlemek ve bunları bir kez daha gözden geçirmek zorundalar.
Hatta kabin görevlilerine yaşadıkları bu risk nedeniyle fazladan bir tazminat bile verilmesinden yanayım. Sorun yaşayan kabin memurlarının durumunda yönetici kadroların kendilerini de sorumlu hissetmeleri gerekiyor.
Yazının Devamını Oku

Ankara ve İzmir dünyaya bağlandı

14 Haziran 2009
Eskiden Ankara veya İzmir’den uçakla bir yere gitmenin yolu İstanbul’da yapılacak aktarmadan geçerdi. En fazla 2 saat sürecek uçuş için ya tam gün havalimanlarında harcanırdı ya da yolcu uçaktan vazgeçip karayoluyla gideceği yere ulaşırdı.

TAV’ın yap-işlet-devret projeleriyle modern terminallere kavuşan Ankara Esenboğa ve İzmir Adnan Menderes Havalimanları, Türkiye’nin yeni bölgesel uçuş merkezleri yani “hub”ları oldu. Bugün Ankara’dan 38 dış, 28 iç, İzmir’den de 29 dış ve 15 iç hat noktasına doğrudan sefer yapılıyor. Yolcu istediği yere hem beklemeden, hem de uygun fiyata uçuyor.
Yeni terminaller hizmete girdikten sonra havayolu şirketleri de kendi modellerini oluşturarak 6 milyonluk yeni yolcu pazarı yarattılar. Ankara’da Türk Hava Yolları’nın (THY) alt markası Anadolu Jet, İzmir’de THY ile Alman Lufthansa Havayolları’nın ortak şirketi SunExpress ve Pegasus portföyündeki İzAir, düşük maliyetli operasyonlarıyla otobüs fiyatlarıyla rekabet ediyor. Örneğin Anadolu Jet her uçuşta ilk 29 koltuğu her şey dahil 59 TL’den, SunExpress düzenlediği kampanyayla 20 uçuşta ilk 20 koltuğu iç hatlarda 20 TL, dış hatlarda 20 Euro’dan, İzAir de her şey dahil 39.99 TL’den başlayan fiyatlarla uçma imkanı sunuyor. Sık seferler sayesinde yolcu birçok Anadolu şehrine sabah gidip akşam dönebiliyor.

İSTANBUL’UN YÜKÜNÜ HAFİFLETİYOR

Ankara ve İzmir’deki artan yolcu trafiği, aynı zamanda İstanbul’un da yükünü hafifletiyor. Trabzon’dan Bodrum’a uçmak isteyen yolcu Ankara’da, Berlin’den gelip Erzurum’a gitmek isteyen yolcu da İzmir’de aktarma yapıyor. Yabancı havayollarından Lufthansa, hem Ankara hem de İzmir üzerinden Münih’e uçuyor. Buradan Avrupa’nın yanı sıra uzun menzilli uçuşlara da bağlantı sunuyor. Sadece tarifeli değil çok sayıda charter yani tarifesiz sefer, iki şehri dünyanın dört bir yanına bağlıyor.

HANGİ ŞEHİRLERE DİREKT UÇUŞ VAR

ANKARA ESENBOĞA HAVALİMANI: TAV’ın yap-işlet-devret projesiyle 2006’da hayata geçen terminal, hem iç hem de dış hatları aynı çatıda barındırıyor. Bu özellikleri açısından “Türkiye’nin Schengen Havalimanı” olarak adlandırılan Esenboğa, THY’nin alt markası Anadolu Jet ile önemli bir büyüme yakaladı. Geçen yıl 8 uçakla 2.5 milyon yolcu taşıyan Anadolu Jet’in bu yılki hedefi 3.5 milyon. İç hat trafiğindeki canlanma, uluslararası uçuşlara da yansıdı. Geçen yıl Esenboğa’ya toplam 1 milyon 247 bin dış hat yolcusu geldi. Ankara’nın yolcu trafiği hızla artıyor. Ankara çıkışlı uçuşlar:

Dış Hatlar: Amsterdam, Atyrau, Baden-Baden, Bağdat, Bakü, Basel, Berlin, Billund, Borispol, Brüksel, Cidde, Dortmund, Düsseldorf, Eindhoven, Ercan, Frankfurt, Friedrichschafen, Hamburg, Hannover, Kabil, Kiev, Kopenhag, Köln, Lyon, Medine, Musul, Münih, Nantes, Nürnberg, Paris, Riyad, Saarbrücken, Stuttgart, Stockholm, Tahran, Viyana, Zürih.

İç hatlar: Adana, Adıyaman, Ağrı, Antalya, Batman, Bodrum, Dalaman, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Gaziantep, Hatay, İstanbul Atatürk, İstanbul Sabiha Gökçen, İzmir, Kahramanmaraş, Kars, Malatya, Mardin, Muş, Samsun, Sinop, Şanlıurfa, Trabzon, Tekirdağ-Çorlu.

İZMİR ADNAN MENDERES HAVALİMANI: Dış Hatlar Terminali TAV tarafından işletmeye 2006’da alındı. İzmir son iki yıldır çıkışta. Canlanmada SunExpress ve İzAir’in uçuşları çok etkili oldu. SunExpress, 12 dış ve 11 iç hat uçuş noktasına gelecek yıl 3 şehir daha ekleyecek. Uçak sayısını arttıracak. Türkiye’nin ilk bölgesel havayolu şirketi İzAir, Pegasus portföyünde yapılanmasını tamamladı. Şirket, önümüzdeki günlerde filosuna beşinci uçağını alacak. İzmir çıkışlı uçuşlar:

Dış Hatlar: Amsterdam, Bristol, Bükreş, Brüksel, Cidde, Dublin, Düsseldorf, Ercan, Frankfurt, Hamburg, Hannover, Köln, Liege, Lille, Londra, Lyon, Manchester, Minsk, Münih, Nantes, Nürnberg, Medine, Moskova, Oslo, Paris, Stuttgart, Tahran, Toulouse, Zürih.

İç hatlar: Adana, Ankara, Antalya, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, İstanbul Atatürk, İstanbul Sabiha Gökçen, Kars, Kayseri, Mardin, Malatya, Samsun, Trabzon, Van.

Koçoğlu 17 helikoptere imza atıyor

Ekonomik krize rağmen Türkiye’nin helikopter filosu yeni anlaşmalar ve teslimatlarla hızla büyüyor. Salı günü Paris Air Show’da Sağlık Bakanlığı adına hava ambulans hizmeti veren Koçoğlu Havacılık, 17 helikopter almak üzere Eurocopter ve AgustaWestland şirketleriyle anlaşma imzalıyor. Satın alma yoluyla şirketin filosuna Eurocopter imalatı 10 EC135 ve bir EC145, AgustaWestland’dan da 6 adet A109 katılacak. Özel sektördeki en büyük helikopter alımında teslimatlara önümüzdeki ay içinde başlanacak. Bu helikopterler, filodaki kiralık olanların yerini alacak.
Koçoğlu, Eurocopter ve AgustaWestland serisi için İstanbul ve Ankara’da bakım tesisi kurmak üzere çalışmalarını hızlandırdı. Yetkili bakım servisleri Türkiye’deki diğer helikopterlere de hizmet verecek.

SANCAK’A BELL 407

Türkiye’nin ilk helikopter hava taksi şirketlerinden Sancak Air, filosuna Amerikan Bell şirketi imalatı 407 model helikopter katıyor. Teslimatı önümüzdeki günlerde yapılacak helikopterin imalatı şirketin tesislerinde tamamlandı. Tek motorlu helikopter, Atatürk Havalimanı’nda yeni hangarına geçen Sancak Air’in hava taksi uçuşlarında kullanılacak.

Uçuş işletmede değişim

Türk Hava Yolları Uçuş İşletmeden Sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı’na Kaptan Pilot Mehmed Asaf Bora’nın atanmasıyla birlikte alt yönetimde değişim rüzgarları esmeye başladı. Uçuş İşletme Başkanlığı’na İbrahim Başar’ın yerine Bülent Manav atandı. Hava Kuvvetleri kökenli olan Manav, 1994’te girdiği THY’de 1998’de kaptanlığa yükseldi. Halen Airbus A330/A340 filosunda öğretmen kaptan pilot olarak uçuyor. Uçuş İşletme Koordinasyon Başkanlığı’na ise Mehmet Özkurt’un yerine yine A340 filosunda öğretmen kaptan pilot olan Atilla Türker atandı. Kara Kuvvetleri kökenli olan Türker, daha önceden de A340 Tip Müdürlüğü görevindeydi. Uçuş Emniyet Müdürü Ünal Yaprak’ın yerine de Mustafa Afacan geldi. Yugoslavya’daki JAT Uçuş Akademisi’nden mezun olan Afacan, 1987’den bu yana THY’de görev yapıyor ve halen A340’larda uçuyor. Köklü değişimin önümüzdeki günlerde başta Kabin Hizmetleri olmak üzere diğer birimlerde de devam etmesi bekleniyor.

BUNLARI KAÇIRMAYIN

Kazakistan’ın bayrak taşıyıcısı Air Astana Havayolları, İstanbul’dan Astana ve Almatı aktarmalı Novosibirsk ve Bişkek’e özel bir kampanya düzenliyor. Aktarmalı uçuşlarda terminalde kısa bekleme süresi ile havayolu iki şehre de ekonomi sınıfında 290 Euro’dan başlayan fiyatlar sunuyor.

İskandinav SAS Havayolları, 30 Haziran’a kadar bilet alan yolcularına Stockholm’e ekonomi sınıfı, gidiş-dönüş vergiler hariç 80 Euro’dan başlayan fiyatlar öneriyor.

Kuveytli düşük maliyetli havayolu şirketi Jazeera Havayolları, Antalya seferlerine başladı. Haftada iki gün karşılıklı gerçekleştirilen uçuşlar A320 uçaklarıyla yapılıyor.
Yazının Devamını Oku

Dünyanın en pahalı kaza araştırması

7 Haziran 2009
Rio de Janerio’dan kalktıktan sonra Atlas Okyanusu’na düşen Air France uçağını arama çalışmalarına 5 gemi, 11 uçak ve 8 helikopter katılıyor

Atlantik Okyanusu’nda düşen Air France Havayolları’na ait Airbus A330-200’ün ardından havacılık tarihinin en pahalı ve en zor kaza araştırması başladı. Gelişmiş teknolojinin kullanıldığı ve yüzlerce uzmanın katıldığı çalışmalar, Fransız Kaza Araştırma ve Analiz Dairesi (Bureau d’Enquetes et d’Analyses- BEA) tarafından yürütülüyor. Ön rapor ay sonunda açıklanacak.
AF447 sefer sayılı uçağın kazası, havacılık tarihinde önemli bir dönüm noktası oldu. Yeni nesil sistemlere sahip modern bir yolcu uçağı olan Airbus A330-200’ün yaşadığı trajedinin tüm detaylarıyla ortaya çıkması için büyük çaba harcanıyor.
Çok özel donanımlı 5 geminin yanı sıra Brezilya ve Fransız Hava Kuvvetleri’ne ait 11 uçak ile 8 helikopter bölgeyi adım adım tarıyor. Bu uçaklar arasında üzerinde radar taşıyan Fransız Hava Kuvvetleri’nin E-3 AWACS, Brezilya Hava Kuvvetleri’nin de Embraer R-99 uçaklarının yanı sıra hassas alıcılara sahip Dassault Atlantique ve C-130’lar da var.

KARA KUTU ARANIYOR

Kazanın sırları, uçağın kara kutu olarak adlandırılan Kokpit Ses Kayıt (Cockpit Voice Recorder-CVR) ve Uçuş Veri Kayıt (Flight Data Recorder-FDR) cihazlarında. Kara kutunun da okyanusun bölgede 4 bin 700-6 bin metreyi bulan derinliklerinde olduğu tahmin ediliyor. CVR ve FDR, 7 bin metreye kadar suyun basıncına ve diğer etkilerine dayanacak şekilde imal ediliyor. Bulunabilmesi için 30 gün boyunca sinyal yayıyor. Tüm arama çalışmalarına rağmen henüz sinyalin alınıp alınamadığı bilgisi kamuoyuyla paylaşılmadı. Beklentilerin yüksek olmaması için BEA ilk açıklamasında kara kutuların bulunamama ihtimaline dikkat çekti.
Eğer kara kutunun yeri tespit edilirse denizden denizaltı yardımıyla çıkartılacak. Bölgeye giden Fransız gemisinde 6 bin metreye kadar inebilen insanlı Nautile ve robot Victor 6000 denizaltıları bulunuyor. 24-120 saat arasında su altında kalabilen denizaltılar, robot kollarıyla 8-25 kilogram arasında ağırlığı özel haznesine alabiliyor.
1996’daki TWA kazasında olduğu gibi uçağın parçaları denizden özel gemiler kullanılarak çıkartılacak. Detaylı araştırma için parçalar bir araya getirilecek. Laboratuvar testleri yapılacak.

56 YIL ÖNCE FETHİYE KAZASI

Yazının Devamını Oku

Havayolu uçak filosu 282’ye çıktı

31 Mayıs 2009
Türk sivil havacılığı, bu yıl teslim edilen 22 yolcu uçağıyla toplam 282 uçaklık filoya ulaştı. Sayının yıl sonunda 300’ü geçmesine kesin gözle bakılıyor. Önümüzdeki 10 yılda ise Türkiye’den verilecek uçak siparişlerinin toplam değeri 10 milyar doları aşacak.

En büyük hareketlilik Türk Hava Yolları’nda yaşanıyor. THY, 35’i uzun menzilli toplam 105 uçaklık ihalede yavaş yavaş sona yaklaşıyor. 70 adetlik tek koridorlu uçak için görüşmeler tamamlandı. Anlaşmanın iki hafta sonra Paris’te yapılacak Le Bourge Havacılık Fuarı’nda imzalanması planlanıyor. İhalede Boeing’in 737NG olarak adlandırılan 700, 800 ve 900ER modelleri, Airbus’ın A319, 320 ve 321 serisiyle çarpışıyor. THY’nin sıkı pazarlıkla iki taraftan da ciddi indirim aldığı öğrenildi.

UZUN MENZİL

Uzun menzilde ise kararın eylül ayı veya sonrasına kalacağı belirtiliyor. Bu pazarda Boeing 777, 787, Airbus da A330 ve A350XWB için teklif verdi. Sürpriz yaparak Boeing’le 5 Boeing 777-300ER sipariş anlaşması yapan THY, teslim aldığı iki Airbus A330’la birlikte uzun menzilli filosunda yakın gelecekteki sıkıntıları aştı. Pazarlıkları Boeing 787 ve Airbus A350XWB üzerine yoğunlaştıran THY, sadece imalatçılardan değil, erken teslim için finansal kiralama şirketleriyle de görüşüyor.

A380 VE 747-8 TEKLİFİ

Airbus’ın alternatif olarak 5 adetlik A380, Boeing’in de Jumbo Jet’in yeni modeli 747-8 için teklif sunduğu da gelen bilgiler arasında. Büyüme planı içinde verilen büyük uçak teklifleri, THY’nin 2023 yılına kadar oluşturulan filo planında alternatif olarak tutuluyor.
Ekonomik kriz nedeniyle sipariş iptalleri yaşayan iki imalatçı, THY’nin alımına büyük önem veriyor.

Tek koridor ve uzun menzilden sonra THY’nin gündeminde bölgesel uçak alımı da var. İlk etapta kiralama ile alınması planlanan bölgesel uçak konusunda imalatçılarla görüşmeler başladı. THY bu uçaklarla kısa pistlere sahip havaalanlarına uçuş yapmayı planlıyor.

Özel havayollarında geniş gövdeli uçak hareketliliği dikkat çekiyor. THY’den sonra Atlasjet, Saga ve MNG, Airbus A330’un yeni kullanıcılar oluyor. Pegasus ve SunExpress 737-800 filosunu büyütürken Antalya merkezli Sky Havayolları 737-900ER uçaklarını alıyor.

GENEL HAVACILIK HAREKETLENDİ

Koç Grubu: Fransız imalatçı Dassault’un en çok satan iş jeti 2000LX modelini temmuzda teslim alıyor. Bu uçak, Falcon serisi iş jetlerinin 2000’incisi olacak. Şirket mevcut Falcon 2000 tipi uçağını ise 2011’de teslim alacağı Falcon 900LX’in gelmesine kadar elinde tutacak. Grup ayrıca ağustosta Challenger 605 tipi bir iş jeti ve önümüzdeki günlerde teslim edilecek tek motorlu deniz uçağı Cessna Caravan alıyor. AW139 tipi helikopter işleten Koç, aynı modelden bir helikopter daha satın alıyor.

Çukurova: Grubun sipariş verdiği Global 5000 tipi uzun menzilli jet ağustosta teslim ediliyor. Bombardier tasarımı uçak, 8 bin 889 kilometre menzile sahip.

DHMİ: Kalibrasyon amaçlı kullanılacak Cessna Citation XLS tipi iki uçak Ankara’ya geldi. 

THK: Türk Hava Kurumu, ikinci el 5 adet CL-215 tipi amfibik yangın söndürme uçağı aldı. Uçaklar yangın sezonunda görev yapacak.

HANGİ ŞİRKET KAÇ UÇAK ALACAK

THY: Filoya iki adet Airbus A330-200 daha katıldı. Kalan son 2 Airbus A310-300 tipi yolcu uçağı Afgan Ariana Havayolları’na satıldı. THY ayrıca Uçuş Akademisi’ni büyütmek üzere 4 adet daha Cessna 172 tipi tek motorlu uçak aldı.

Onur Air: Hac ve charter uçuşlarında kullanılan yüksek kapasiteli Airbus A300B4 tipi uçaklar yerini daha uzun menzilli, yeni nesil ve iki kişilik kokpite sahip A300-600 serisine bıraktı. Şirket geçen hafta Airbus A320 tipi uçağı filosuna kattı.

Atlasjet: Filosuna iki adet Airbus A330-200 tipi alan Atlasjet, bu uçakları Suudi Arabistan’da Saudia adına uçuracak. Atlasjet ayrıca filosuna 4 adet Airbus A321 tipi uçak alıyor. Bunlardan ilki teslim edildi.

Pegasus: Krizi değerlendiren Pegasus, Boeing’e verdiği uçak siparişlerinde opsiyon alternatiflerini kullanarak siparişlerini 24 uçağa çıkarttı. Şirketin yeni uçağının önümüzdeki günlerde filoya katılmasıyla uçak sayısı 16’ya yükselecek. Pegasus’un portföyünde yer alan İzAir de filosuna iki A320 ekleyerek 5 uçağa çıkarttı.

SunExpress: THY ve Lufthansa’nın ortak kuruluşu SunExpress, 757 uçaklarını geri veriyor ve yerine 3 Boeing 737-800 alıyor. Gelecek yıl 5 yeni 737-800’le filo 25 uçağa çıkacak.

Sky: Teslim aldığı Boeing 737-900ER ile Avrupa’da bu uçakların ilk kullanıcısı oldu. Sky toplam 5 adet 737-900ER siparişi vermişti. Havayolu ayrıca A320/321 tipi uçaklarla büyüyor. Yıl sonunda hedef 13 uçaklık filo.

MNG: A330 kargo uçakları için iki kesin, bir opsiyon siparişi olan havayoluna teslimatlar 2011’de başlıyor. MNG ayrıca pervaneli Fokker F27’leri satıyor.

Saga: 2 adet Airbus A330 anlaşması yapan Saga’nın ilk uçağı ağustosta geliyor. Havayolu filosundaki Boeing 737-400’leri ise sipariş verdiği 737-800 uçaklarıyla değiştiriyor.

Tailwind: İstanbul Havayolları’nın eski Genel Müdürü Safi Ergin tarafından kurulan havayolu, üç adet Boeing 737-400 tipi uçağı teslim alarak operasyonlarına başladı. Yaz döneminde iki uçak Antalya, diğer uçak da İstanbul’dan charter uçacak.

Free Bird: Havayolu şirketi filosuna bir A320 daha katarak toplam 6 uçağa çıktı. Filoya önümüzdeki günlerde bir A320 daha katılıyor.

Corendon: Filosunu bu ay başında teslim aldığı Boeing 737-400 tipi uçakla beşe çıkarttı. 168 koltuk kapasiteli uçak, daha önceden THY’de uçuyordu.

KTHY: Şirket geçen ay filosuna bir adet Boeing 737-800 tipi uçak aldı.

Lufthansa’dan first indirimi

Lufthansa Alman Havayolları, first class uçmak isteyen yolcular için Chicago’ya 5815, Los Angeles’a da 6719 Euro’dan başlayan fiyatlar sunuyor. Türkiye çıkışlı, gidiş-dönüş fiyatlara tüm vergiler dahil.

Uçuş işletmede yeni dönem

Türk Hava Yolları Uçuş İşletme’den sorumlu Genel Müdür Yardımcılığı’na Öğretmen Kaptan Pilot Asaf Ahmed Bora atandı. 20 yıldır THY’de görev yapan Bora, Boeing 727, 737 uçaklarında ikinci pilot, RJ ve Boeing 737’lerde kaptan pilot olarak görev aldı. 2004’ten bu yana ise Airbus A330/340 uçaklarında öğretmen kaptan pilot olarak uçuyor.

TAV’dan farklı rapor

TAV Havalimanları Holding, 2007 Faaliyet Raporu’ndaki farklı bakış açısını, 2008’e de taşıdı. Raporla birlikte sunulan CD’de caz müziği sanatçısı Kerem Görsev, TAV’ın işlettiği havalimanlarına özel besteler yaptı. Bu bestelerde terminallerin bulunduğu şehir ve ülkelerin hikayeleri de notalara yansıdı. TAV Havalimanları Holding Kurumsal İletişim Koordinatörü Bengi Vargül, “Faaliyet Raporu’nda, hayatın buluşma mekanları havalimanlarıyla, şehrin müziği cazı bir araya getirdik. Yaptığımız işin ritmini, renklerini yansıttık” dedi.
Yazının Devamını Oku

Uçaklar uçuyor koltuklar savaşıyor

24 Mayıs 2009
Türk Hava Yolları, Boeing’e sipariş verdiği 777-300ER tipi uzun menzilli yolcu uçaklarında yeni bir hizmete başlayacak.

Ekim 2010’dan itibaren filoya katılacak uçaklarda, business ve ekonomi arasında “premium economy” konsepti uygulanacak. First class ise kalkıyor.
Havayolu şirketleri, first class’ı doldurmakta zorlandıkları hatlarda, uçaklarında ara sınıflara yer veriyor. Ekonomiden daha fazla konfor isteyen ancak business class’ı pahalı bulan yolcular ara sınıfları tercih ediyor. Uzun menzilli hatlarda ilgi gören uygulamayla hem doluluk hem de uçak başına gelir artırılıyor.
İngiliz Havayolları British Airways’in başlattığı uygulama ANA, KLM, Qantas, United, Virgin tarafından da sunuluyor. Air France da Premium Voyager olarak adlandırdığı ara sınıf hizmetine başladı. Premium’da bilet fiyatları genellikle ekonomiye göre yüzde 30-40 civarında daha pahalı, business’a göre de yüzde 50 ucuz.
Sipariş verdiği 5 adet Boeing 777-300ER uçağı için koltuk ihalesine çıkan THY, halen imalatçıların verdiği teklifleri değerlendiriyor. Premium’da ince ve ergonomik tasarımları inceleyen THY, deri koltuk üzerinde de duruyor. Isıyı kontrol eden yeni nesil deriler, terlemenin önüne geçiyor.
Koltuk aralıkları 36-38 inch (91.44-96.52 cm) olması planlanan premium, ekonomiye göre 10-14 santimetre daha geniş alan sunacak. Bu konsept, haziranda açıklanması planlanan 105 uçaklık ihalede tercih edilecek modellere uygulanacak.
İŞTE FARKLAR
* * * AYRI CHECK-IN

Yazının Devamını Oku

Krizin kırılışı EBACE’de görüldü

17 Mayıs 2009
Cenevre Havalimanı’nda yapılan Avrupa İş Havacılığı Fuarı EBACE’de alınan yeni uçak ve helikopter siparişleri, ekonomik krizin kırılmaya başlandığı işaretini verdi. Toplam 454 şirketin 64 uçak ve helikopterle katıldığı fuar, beklenenin aksine çok hareketliydi. Yapılan araştırmalar, gelecek 10 yıllık sürede 195.7 milyar dolar değerinde 12 bin 768 iş jeti ve pervaneli turboprop uçağın satılacağını ortaya koyuyor. Pazarın 9 bin 300’ü iş jetleri, 575’i havayolu veya bölgesel jetlerden çevrilen uçaklar, 2 bin 893’ünü de pervaneli turboproplar oluşturuyor.
Geçen yıl öngörülen 10 yıllık rakam ise 18 bin 401’di. Yani düşüş yaklaşık yüzde 30 civarında. Araştırmalar, krizin etkilerinin 2010 sonuna kadar kısmen devam edeceğine dikkat çekiyor. 2011’den itibaren yüzde 10’luk bir büyüme öngörülüyor.

İKİNCİ EL HAREKETLENDİ

Pazarın küçülmesine rağmen imalatçılar krizin dibinin görüldüğünü, artık çıkışın olacağına dikkat çekiyor. EBACE’de artık gerçek alıcıların, bu sektöre kalıcı yatırım yapanların geldiği gözlendi. Bunun en önemli göstergesi ise ikinci el uçak pazarında yaşanmaya başlanan hareketlenme. Özellikle düşük uçuş saatine sahip uçaklar, çok hızlı el değiştirmeye başladı.

TÜRKİYE’DEN İLK MÜŞTERİYE FERRARİ

Burnundaki yatay stablize ile adı “bıyıklı uçağa” çıkan Piaggio P180 Avanti’yi Türkiye’den satın alacak ilk müşteriye, bir kırmızı Ferrari otomobil hediye edilecek. Geçen yıl kontrolü Ferrari Ailesi’ne geçen imalatçı, P180 ile farklı pazar yakaladı. Motorları kuyrukta ters doğrultudaki uçak, saatte 593 kilometre hıza çıkabiliyor. Jetleri zorlayan bu sürati, 7 koltuklu, rahatlıkla ayakta durulabilir kabinle birlikte sunan P180’in bir saatlik işletme maliyeti ise bin dolar civarında. Uçak, İstanbul’dan Londra’ya duraksız uçabiliyor. P180’in standart donanımlı fiyatı 7 milyon 195 bin dolar. Piaggio, aynı zamanda Formula 1 takımlarından Ferrari’nin de sponsorları arasında.

FUARDAN NOTLAR

WINGLET’Lİ FALCON’LAR Fransız imalatçı Dassault, EBACE’de winglet olarak adlandırılan kıvrık kanat uçları havacılık otoriteleri tarafından sertifiye edilen Falcon 2000LX modelini işadamlarının beğenisine sundu. Ayrıca Londra’nın kısa pistli City Havalimanı’na iniş sertifikası alan Falcon 7X de EBACE’deydi.
KABİNLERE ÖZEL TASARIM NetJets’in uçak kabinlerini dünyaca ünlü mimar Lord Norman Foster’a emanet etmesinden sonra iş jetlerinde kabin tasarım çılgınlığı yaşanıyor. Fuarda BMW tarafından tasarlanan Falcon 900EX, işadamlarının beğenisine sunuldu. Versace de geçtiğimiz yıllarda uçak ve helikopter kabini tasarımı yapmıştı.
EMBRAER LINAGE 1000 Brezilyalı imalatçı Embraer, bölgeler ERJ190 uçağından geliştirilen iş jeti Lineage 1000’i ilk müşteri olan Abu Dabi merkezli Prestige şirketine teslim etti.
GLOBAL 5000 MENZİL UZATTI Kanadalı Bombardier şirketinin Global 5000 modeli, gövde içine konulan özel yakıt tankları ile menzili 741 kilometre uzattı. Uçak böylece duraksız 9 bin 630 kilometre uçabilecek.
RJ’LER İŞ JETİ OLUYOR THY’de de uzun yıllar kullanılan RJ100, 85 ve 70 serisi bölgesel uçaklar kabin modifikasyonu ile 10-30 koltuklu iş jeti haline getiriliyor.
ECLIPSE VE CIRRUS JET YOKTU Bu yıl EBACE’e sıkıntılı günler geçirerek iflasını açıklayan Eclipse şirketi katılmadı. Tek motorlu pervaneli uçak pazarında hızla büyüyen Cirrus şirketi ise jet uçağını 2012’de teslim edecek.
EN YAŞLI UÇAK Fuara katılan en yaşlı uçak, Beechcraft şirketinin 1957 model C-45 tipi çift motorlu uçağıydı. Restorasyonu üç yıl süren uçak, nostaljik uçuşlarda kullanılıyor.
HAWKER DİRENİYOR Yeniden yapılanmaya giren şirket, fuara getirdiği uçakların yanı sıra kapalı alanda Premier 2 ile King Air 350i uçaklarının mock-up’larını sergiledi.
CESSNA COLUMBUS’U DURDURDU Cessna, orta menzilli uçak pazarına hazırladığı yeni modeli Columbus projesini ekonomik kriz nedeniyle dondurdu. Şirket isteyen müşterilerine depozitolarını da iade etmeye başladı. Columbus Türkiye’den 4 sipariş almıştı.

Bunları kaçırmayın

? Emirates, Dubai’den aktarma yapacak first ve business class yolcularına ücretsiz konaklama imkanı sunuyor. 15 Eylül’e kadar geçerli promosyonda konaklama The Adress Downtown Burj Dubai’de.
? British Airways, vergiler dahil gidiş-dönüş New York’a 438, Chicago’ya 558, Los Angeles ve San Francisco’ya 504, Seattle’a 604 ve Washington’a da 498 Euro’dan başlayan fiyatlarla uçuruyor.
? Katar Havayolları Dubai’ye 164, Pekin’e 185, Delhi’ye 283, Singapur’a 292, Hong Kong’a 367, Osaka’ya da 368 Euro’dan başlayan fiyatlar sunuyor. Ekonomi sınıfı biletlere vergi ve servis ücretleri dahil değil.
Yazının Devamını Oku

Bir mucizenin anatomisi

10 Mayıs 2009
Vanity Fair Dergisi, bu ayki sayısında 15 Ocak 2009’da havada Kanada kazı sürüsüne girerek New York’taki Hudson Nehri’ne iniş yapmak zorunda kalan US Airways’e ait Airbus A320 tipi yolcu uçağının inanılmaz öyküsüne yer verdi. 14 sayfalık yazı, derginin profesyonel pilot yazarı William Langewiesche tarafından kaleme alındı.

New York La Guardia Havalimanı, 15 Ocak 2009’da olağan yoğunlukta bir gün yaşıyordu. US Airways’e ait 1549 sefer sayılı Airbus A320 uçağının mürettebatı, 150 yolcusuyla Charlotte’a gitmek için son hazırlıklarını yapıyordu. Kokpitte, 58 yaşındaki Kaptan Pilot Chesley Sullenberger’e 49 yaşındaki İkinci Pilot Jeffrey Skiles eşlik ediyordu.
A320, La Guardia’dan 15.25’te havalandığı sırada onlarca Kanada kazından oluşan kuş sürüsü bin metre yükseklikte saatte 85 kilometre hızla havalimanının 8 kilometre kuzeyinde uçuyordu.
Son 20 yılda yeni doğal yaşam kurallarıyla birlikte ABD’deki Kanada kazı nüfusu hızla artmaya başladı. Kuşlar, iklim değişikliğiyle birlikte göç etmeyi unutmuştu. 1970’de 200 bin olan Kanada kazı sayısı, bugün 4 milyonu aştı. Ancak bu kuşlar, 30 kilograma yaklaşan ağırlıkları ve 2 metrelik kanat açıklığı ile uçakların en büyük belalısı.
Kumandalar İkinci Pilot Skiles’deydi. Kalkıştan 2 dakika sonra Kaptan Sullenberger kuş sürüsünü gördü. Ama manevra yapmakta geç kalmışlardı. Büyük bir gürültü koptu. Ön cam kanlar içinde kaldı. Kuşlar sadece kokpite değil uçağın motorlarına, kanadına ve kuyruğuna da çarpmıştı. Sullenberger “Kumandalar bende” diyerek uçağın kontrolünü aldı. Hemen hava trafik kontrol merkezine bilgi verildi. La Guardia’ya geri döneceklerdi.
Sullenberger iniş için dönmeleriyle birlikte piste kısa kalacaklarını anlamıştı. Kaza sonrasında olay simülatörde denendiğinde Sullenberger’in hesabı doğru çıktı. Uçak o anki irtifası ve hızıyla La Guardia’nın 13 pistinin ancak 1.6 kilometre yakınına gelebiliyordu. A320, Hudson Nehri’ne inecekti. Kokpit ve kabinde hazırlıklar başladı.
New York soğuk bir ocak ayı yaşıyordu. Hudson Nehri yer yer buz tutmuştu. Ama rüzgar sakindi. Hudson üzerinde pek fazla turist taşıyan tekne de yoktu. Uçak suya inişe dayanabilecek miydi?
TECRÜBE VE TEKNOLOJİ

Yazının Devamını Oku

Havacılık hata affetmiyor

3 Mayıs 2009
Emirates Havayolları’nın Airbus A340-500 uçağı, Melbourne’den havalanmaya çalışırken kuyruğunu tam 5 kez piste ve toprağa vurdu. Uçak pisti bitirdikten sonra sıkıştırılmış toprak alandan ILS antenini kırarak güçlükle havalanabildi. Pilotlar hemen dönerek havalimanına acil iniş yaptı. Liste satış fiyatı 237 milyon dolar olan A340-500, ağır hasar nedeniyle ‘kal’ oldu, yani parçalanmak üzere hurdaya ayrıldı. Avustralya Ulaştırma Emniyet Bürosu’nun (ATSB) hazırladığı ön raporda, pilotların kalkış ağırlığını uçuş bilgisayarına 100 ton eksik girdiği ortaya çıktı. Pilotaj hatası nedeniyle iki pilot da istifa etti.

Gövde uzunluğu 67 metre 80 santimetre olan dört motorlu Airbus A340-500, Avustralya’nın Melbourne kentinden Dubai’ye gitmek üzere 22 Mart’ta 257 yolcusunu almıştı. 2004’te imal edilen A6-ERG tescilli uçakta herhangi bir teknik sorun bulunmuyordu. Yükleme kurallara uygun yapılmıştı. Pilotlar uçuş öncesinde kokpitte dizüstü bilgisayarda hesaplamaları kontrol edip uçuş bilgisayarına giriyorlardı.
İşlemler tek dizüstü bilgisayar üzerinden yapılıyordu. O günkü uçuş için A340-500’ün kalkış ağırlığı yolcu, kargo ve yakıtla birlikte 362 tondu. Hava durumu yani basınç, rüzgarın hızı ve esiş yönü gibi bilgilerle ağırlık birleştirilecek; uçağın hangi süratte, kaç derece açıyla ve ne kadar motor gücü kullanılarak havalanacağı kullanılan yazılım ile hesaplanacaktı.

100 TON EKSİK

Pilotlar verileri girerken uçağın kalkış ağırlığını 100 ton eksik yani 262 ton olarak yazdı. Yanlış bilgi nedeniyle uçuş bilgisayarı A340-500’ün daha kısa mesafe pist kullanıp, kalkış hızına düşük motor gücüyle ulaşacağını varsayıyordu. Hata, iki pilot tarafından da fark edilmemişti.
Motor çalıştırdıktan sonra kalkış için 16 pist başına gelindi. Kumandalar ikinci pilottaydı. A340-500 hızlanmaya başladı. Saat 22.31.53’ü gösterirken kaptan pilot pisten kesilme süratinin geldiğini söyledi. İkinci pilot lövyeyi kendine doğru çekti. Ancak uçak yanlış hesaplamadan dolayı yeterli hıza ulaşamadığı için pistten kesilemiyordu. Kuyruk piste vurmuştu. Kaptan kumandayı aldı, pistin kalan bölümünde duramayacakları için ‘TOGO’ olarak adlandırılan, acil durumlarda maksimum güç sağlayan düğmeye bastı. Tekrar kumanda verildiğinde uçak bir kere daha pist içinde kuyruğunu vurdu.

ANTENLERİ KIRDI

Pisti aşıp sıkıştırılmış toprak alanda hızlanmaya çalışan uçak, üç kere daha kuyruğunu vurdu. A340-500 ILS antenlerini kırarak kalktıktan kısa süre sonra acil iniş yaptı. İncelemede alt tarafta, uçağın gövdesinin ortasından başlayıp kuyruk bölümüne kadar ciddi hasar meydana geldiği, tamirin ekonomik olmadığı belirlendi.
ATSB’nin, hazırladığı ön raporda alınacak önlemleri şöyle sıralandı:
? İnsan faktörü: Kalkış öncesinde yapılan işlemlerde veriler girilirken iki bilgisayar kullanılmalı, çift taraflı kontrol yapılmalı.
? Eğitim: Birkaç tipte birden uçan (olayda uçuş ekibi hem A340-300 hem de A340-500/600’de görev yapıyordu) pilotlar için eğitim programı yeniden oluşturulmalı.
? Filo teknik prosedürleri: Motorlara fazla güç vermeden (bakım maliyetlerini yükseltmemek amacıyla motorlardaki itiş gücü sınırlandırılıyor) yapılan kalkışlarda kullanım teknikleri gözden geçirilmeli.

THY’DE İKİ İSTİFA ÜÇ OLAY

Türk Hava Yolları’nda Amsterdam kazasından sonra meydana gelen üç olaydan sonra iki kaptan pilot istifa etti. 8 Nisan’da Tiflis’te yanlışlıkla askeri üsse inen Kaptan Pilot Mehmet Kesik’in istifası haberlere yansımıştı. Ancak bundan önce de bir kaptan pilotun istifa ettiği ortaya çıktı.
5 Mart’ta Kaptan Pilot Orhan Tolu’nun uçağı Atatürk Havalimanı’na iniş için yaklaşırken 900 metrede olması gerekirken 533 metreye alçalmıştı. Pilotlar durumun farkında değildi. Olay sonrası kaptan pilot istifa etti. Tolu’nun 6 ay önce kaptanlık eğitimini veren öğretmen pilotun karşı çıkmasına rağmen kaptan yapıldığı iddia edildi. Yönetimle ters düşen öğretmen pilotun ise öğretmenliği alındı.

GELMEZSEN GELME DEDİ

En son olay geçen hafta yaşandı. Gürcistan’da Batum Havalimanı’nın iniş için tek seyrüsefer sistemi olan ILS yani Aletli İniş Sistemi arızalanmıştı. Etrafı dağlarla çevrili olması nedeniyle riskli bir yaklaşmaya sahip havalimanındaki arıza nedeniyle Batum “uçuş yapılamaz” hale gelmişti. Bu durum uçuş harekat tarafından kaptan pilota bildirildi. Uçuş İşletme Başkanlığı ile görüşen Kaptan Pilot Kayhan Alakoç’a uçakta Gürcü bakanların bulunduğu, seferin yapılması gerektiği söylendi. Bu sırada ikinci pilot itiraz ederek “Gidemeyiz efendim” dediği, Kaptan Pilot Kayhan Alakoç’un “Gelmezsen gelme” diye cevap verdiği iddia edildi. Uçuşun planlanan ikinci pilotla mı, yoksa başka bir pilotla mı yapıldığı bilgisine ulaşılamadı. Bu uçuştan önce 2 seferin de böyle gerçekleştirildiği ortaya çıktı.
THY bundan sonra pilot alımlarının tümünde DLR testi yapılmasına karar verdi. Bu testin mevcut pilotlara yapılıp yapılmayacağı ise bilinmiyor. DLR aslında Alman Havacılık ve Uzay Merkezi’nin (Deutsches Zentrum für Luft- und Raumfahrt) kısaltması. Bu testlerin yapılma amacı, şirketlerin yüksek niteliklere sahip adayları seçmelerini sağlayıp kazaları önlemek.Sonuçların güvenirliliği yüzde 98.

İKİ AŞAMALI

Test iki ayrı aşamadan oluşuyor. Birinci aşamada bilgisayar üzerinden adayın İngilizce, fizik, aerodinamik bilgilerinin yanı sıra zihinsel hesap, hafızada tutma, konsantrasyon ve izleme, üç boyutlu düşünebilme, göz-el koordinasyonu ölçülüyor, kişilik testi yapılıyor.
İkinci bölüm ise şirketin istekleri doğrultusunda planlanıyor. İki gün sürüyor. Önce iki kişilik gruplar oluşturulup problemin ekip koordinasyonuyla nasıl çözüldüğü analiz ediliyor. Bunu geçenler ikinci gün görüşmeye alınıyor.

YABANCI PİLOT TAMAM

THY, Alman, İsveçli ve Danimarkalı 16 yabancı kaptan pilot aldı. İşe başlayabilmeleri için Ankara’dan evrak onayı bekleniyor. İhtiyaç doğrultusunda sayının artabileceği ifade ediliyor.
Yazının Devamını Oku