Mesude Erşan

Grip kapıda bekliyor

19 Eylül 2011
Sezonun ilk grip haberi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün basın merkezinden geldi. Gül grip olduğu için programını iptal etmiş, dinleniyordu.

Bunu vesile bilip, hatırlatayım. Grip aşıları eczanelere, hastanelere geldi, yaptırabilirsiniz. SGK 65 yaşın üzerinde olan, diyabet, böbrek, kalp ve damar, akciğer hastalıkları gibi kronik sorunları bulunan hastaların aşısını karşılıyor.

Grip virüsü vücuda almak çok kolay. Grip hastası öksürdüğünde milyonlarca virüs havaya yayılıyor. Virüsü karşı bağışıklığı bulunmayanlar 1-4 gün içinde hastalanıyor. Virüs dış ortamda 2-8 saat varlığını sürdürebiliyor. Bu özellikle hasta bir kişinin dokunduğu yerlere (kapı kolu, telefon masa, merdiven korkulukları) sağlıklı insanlar temas ettiklerinde virüsü alıyor. Ellerini ağızlarına, gözlerine götürdükleri zaman kendilerine virüsü bulaştırmış oluyor.

HASTALANMADAN AŞI

Grip mevsimi başlamadan, özellikle risk altındaki gruplar başta olmak üzere 6 ay ve üzerindeki herkes aşılanabilir. İç hastalıkları uzmanı Dr. Gürkan Yurteri, “Ekim ayı aşılanmak için en uygun ay. Fakat grip mevsiminin mayısa kadar uzadığı düşünüldüğünde kış sezonu içinde de aşılama yapılabilir. Özellikle ilkokul çağındaki çocuklar, 65 yaş üzerindeki kişiler, bağışıklık sistemini bozan, şeker, akciğer, kalp, böbrek gibi ikincil bir hastalığı olan bireyler risk altında. Grip olduktan sonra yapılan aşıların hastalığın tedavisine bir katkısı yok” diyor.

GERÇEK GRİP Mİ

Hapşıran, aksıran, kendini kötü hisseden hemen herkes “Grip oldum” diyor. Grip, soğuk algınlığıyla karıştırılıyor. Yavaş yavaş gelişen halsizlik, hapşırık, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, boğaz ağrısı, balgamlı ya da kesik kesik öksürme, soğuk algınlığının belirtileri. Soğuk algınlığı ayakta ve hafif olarak atlatılıyor. Grip belirtileri ise, aniden ortaya çıkıyor. Hasta sabah işe giderken iyidir, 3-6 saat içinde birden üşüme, aşırı halsizlik, yorgunluk, ateş yükselmesi ortaya çıkabilir. Yaygın vücut ve baş ağrısı, özellikle göğüste rahatsızlık (baskı, ağrı) hisseder. Yorgunluk tahammül edilmez boyutlara ulaşır, tabloya kuru karakterde bir öksürük eşlik edebilir.

ANTİBİYOTİK GRİBİ TEDAVİ ETMEZ

* Antiviral ilaçlar, gribin hem daha hafif hem de kısa sürede geçmesine yardımcı olur. Hastanın ilk şikâyetlerin ardından 48 saat içinde doktor önerisiyle ilaca başlaması gerekir. Ayrıca virüsün başkalarına bulaşmasına da engel olur. Hem tablet hem de solunarak kullanılacak türlerini bulabilirsiniz.

Yazının Devamını Oku

Bir oyun oynadı hayatı değişti

17 Eylül 2011
Ayşen İnci 37 yıllık devlet tiyatrosu oyuncusu. Ne kendi MS’liydi ne de yakın çevresinde bir MS’li vardı. 2006-2007 sezonunda İstanbul Devlet Tiyatroları’nda, MS (multipl skleroz) hastası keman virtiözünü canlandırınca hayatı değişti. MS’i vazife edindi. İki aydır da Türkiye MS Derneği’nin başkanlığını yürütüyor

Deneyimli tiyatro sanatçısı Ayşen İnci, ‘Tek Kişilik Düet’ oyununda canlandırdığı MS’li rolüne hazırlanırken hasta, doktorlar hatta MS için ilaç üreten firmalarla bire bir görüştü. Rolü için yardımcı olan hastalara da MS’i tanıtmada katkıda bulunacağı sözünü verdi. 42 yaşında ölen MS’li ünlü çellist Jacqueline Du Pre’nin yaşam öyküsünden esinlenerek yazılan oyunu ben de izledim. Oyun boyunca tekerlekli sandalyede oturan, sol elini bükülü tutan, zaman zaman rolü gereği yere yığılan, düşen İnci rolünün hakkını fazlasıyla veriyordu. MS nedeniyle hayatı alt üst olan sanatçının yaşadıklarını bedeni ve ruhunda hissetmiş, bize de hissettirmişti. Sanatçı ilk gönüllü desteğini yine oyun sırasında verdi. Oyun özü itibariyle zaten MS’in duygularını ve yaşadıklarını yansıtıyordu. Yetinmedi, turnede dahi MS’le ilgili broşürleri yanında taşıdı, salonun kapısına koydu. Temsillerden sonra seyircilere derneğe katkıda bulunmaları çağrısı yaptı. Aynı yıl ‘Peri Kraliçesinden Masallar’ kitabı basıldı. Kitabın mütevazı geliriyle de MS’li gençlere katkıda bulundu.
Oyun tek sezon oynandı ve bitti. Ama İnci, MS’lilerle de kurduğu gönül bağını koparmadı. Bütün toplantılarına katılmaya, destek vermeye devam
etti. Gönüllü çalışmaya başladı. MS’lilerle o kadar kaynaştı ki Türkiye MS Derneği yönetim kuruluna girdi. İki ay önce de başkan seçildi.

İLK İCRAAT WEB TASARIMI EĞİTİMİ

Başkanın ilk icraatlarından biri Novartis İlaç Firması’nın sponsorluğunda, İTÜ’de yapılan MS’lilere meslek edindirme projesini hayata geçirmek oldu. İkişer gruplar halinde 41 MS’li evinden alındı, İTÜ’ye taşındı ve web tasarımı üzerine eğitim aldı. İnci, “Türkiye’de yaklaşık 40 bin MS hastası bulunduğunu tahmin ediyoruz. Evden çıkamayan hastalarımız var. Web tasarımı evden yürütebilecek bir iş. Aylardır evden dışarı çıkmayan hastalarımızı ve tabii yakınlarını bu eğitim çok mutlu etti” diyor.
Türkiye’de 40 bine yakın MS hastası bulunduğu tahmin ediliyor. Yakınlarını da düşünürseniz etkilenenlerin sayısı ciddi bir rakam. İnci’nin sıradaki önceliği Şişli Belediyesi’nin verdiği ancak 10 yıldır inşaatı devam eden rehabilitasyon binasını hasta ve yakınları için açmak: “Binamız çok büyük bu nedenle tefrişi de çok zor. Büyük imkanları olan bir dernek değiliz. Binamızda fizik tedavi ve rehabilitasyon, psikolojik destek, resim ve müzik çalışmaları, kütüphane vs. yer alacak. Ben psiko drama çalışmaları yapmak istiyorum. Merkezimize destek olmak isteyenler 5776’ya SMS atarak 5 liralık katkıda bulunabilir” diyor.

TAMAMLAYICI TIP Vulvadiniye akupunktur

Vajinanın açıldığı bölgede bulunan sinirlerin haz duyusu yerine ağrı algılaması vulvadini diye adlandırılıyor. Ağrı aniden başlıyor buna yanma, batma ve kaşıntı da eşlik ediyor. Kadınların hayatını kabusa çeviren sorunun sıklığının yüzde 16 civarında olduğu tahmin ediliyor. Nedeni henüz net değil. Tedavide çok fazla enstrüman kullanılıyor. Hastalığa bağlı gelişen psikolojik bozuklukları önlediği, sinir ve kas sisteminde rahatlama sağladığı için antidepresanlar, krem ya da ağrı kesiciler, mantar ve enfeksiyona karşı ilaçlar, adalelerin rahatlaması için fizik tedavi, psikolojik davranışsal terapi yöntemleri yıllarca kullanılsa bile beklenen sonuç elde edilemeyebiliyor. Bahçeci Sağlık Grubu doktorlarından Dr. Hasan Ali Nogay tedavi seçeneği olarak akupunktur ve nöral tedaviyi de kullanıyor. Tatmin edici sonuç elde ettiğini söylüyor.

Yazının Devamını Oku

Yine kuş gribi

12 Eylül 2011
Kuş gribi, aşısı bulunana kadar gündemden düşmeyecek gibi. En son Kamboçya’dan 6 yaşında bir kız çocuğunun kuş gribinden yaşamını yitirdiği duyuruldu.

Önümüzün kış olduğunu da dikkate alarak, enfeksiyonlardan korunmak için bazı hatırlatmalarda bulunayım.

İlk kural, nereye ve ne zaman giderseniz gidin kişisel hijyeni ihmal etmeyin. Mikrobik hastalıklardan en etkili ve en kolay korunma yolu el yıkama. Kendinizi ve başkalarını korumak için ayrıca bunları unutmayın:

* Öksürürken ya da hapşırırken ağız ve burnunuzu tek kullanımlık mendille kapatın ve mendili atın.

* Özellikle hapşırma ya da öksürme sonrasında ellerinizi su ve sabunla yıkayın. Alkol bazlı el dezenfektanları kullanılabilir.

* Hastalıklar insandan insana genellikle hapşırma, öksürme gibi yollarla bulaşır. Hasta kişilerle temastan kaçının.

* Kirli ellerle gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmak buradaki virüslerin elleriniz yoluyla yayılmasına neden olabilir.

* Bol sıvı gıda tüketin, iyi beslenin, dinlenmeye dikkat edin.

Bunları unutmayın

Yazının Devamını Oku

Prostat 40 yaşında büyüyor, ereksiyon sorunu artıyor

10 Eylül 2011
Prostat büyümesi sadece yaşlı erkeklerin sorunu değil. Artık orta yaş kabul edilen 40’lı yaşlarda da iyi huylu büyümeye başlayan prostat dokusu, erkeklerin yaşam kalitesini ve cinsel hayatını olumsuz etkiliyor. 41-50 yaş arasındaki her yüz erkekten 20’sinin prostat bezi büyüyor.

Prostat dokusunun iyi huylu büyümesi, alt üriner sistemde belirtilerle seyrediyor. İdrar çapında ve akımında azalma, kesintili idrar yapma, idrar yaparken zorlanma veya çatallanma, mesaneyi tam boşaltamama hissi, acil idrar yapma hissi, idrar yaptıktan sonra damlama, sık idrara çıkma ve gece idrara kalkma gibi...
Prostat dokusunun iyi huylu büyümesinin nedeni henüz tam olarak anlaşılabilmiş değil. Türk Androloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Önder Yaman, hormonal, genetik ve çevresel faktörlerin rol oynadığını söylüyor. Ayrıca birinci derece akrabasında prostat dokusu büyüyenlerde görülme riski, normal kişilere göre dört kat daha fazla.

CİNSELLİĞİ DE VURUYOR

Araştırmalar cinsel işlev bozukluğuyla prostat dokusunun iyi huylu büyümesine bağlı alt üriner sistem belirtileri arasında ilişki olduğunu gösteriyor. İki sorunu birden yaşayanlarda sertleşme sorunu riski de yaklaşık dört kat artıyor. Bunda diyabet, hipertansiyon ve obezite gibi hastalıkların da etkili olduğu biliniyor. Mesane, prostat ve penisin işlevinin bozulması, ‘erkek pelvik sağlığı bozukluğu’ olarak da adlandırılıyor. 

Malum; cinsel işlev bozukluğu, cinsel birleşme için gerekli ereksiyona ulaşmakta ve sürdürmekte yetersizlik, ejakülasyonda (meni boşalması) sorun ve cinsel istekte azalma demek. Ve aynen prostat bezi büyümesi gibi yaşla birlikte artan sıklıkta görülüyor.

Prof. Yaman, “Türkiye’de 40 yaş üzeri erkeklerde sertleşme sorunu ve prostatla ilişkili belirtiler azımsanmayacak boyutta. İdrar sorunları yaşayanların yüzde 70’ten fazlası kendini huzursuz, mutsuz veya çok kötü hissettiğini söylüyor. Tüm dünyada olduğu gibi; tahmini yaşam sürelerindeki artış, yaşlanmayla artan sağlık sorunlarını gündeme getiriyor ve yaşam kalitesini artırmaya yönelik çabaları zorunlu kılıyor” diyor.

EN SIK GÖRÜLEN BELİRTİ GECE İDRARA ÇIKMA

Türk Androloji Derneği prostat bezinin iyi huylu büyümesine bağlı alt üriner sistem belirtileri ve cinsel işlev bozukluğu sorunlarının yaygınlığını ortaya koymak için 19 ilde, 2 bin 730 erkekle araştırma yaptı.

Yazının Devamını Oku

Tatilin arkası depresyon olmasın

5 Eylül 2011
Peşpeşe gelen resmi, yaz, dini bayram tatilleri bitti... Tatil anlayışınız ne olursa olsun, dönüşü zordur bilirim. Üstelik önümüz sonbahar ve kış. Karanlık, melankolik, soğuk günlerin, aralıksız yağan yağmurun insanı değilseniz işiniz daha bir zor.

Tatil genellikle rutinden ayrılmak, mutluluk ve huzur demek. Trafiğe girmeniz, oraya-buraya koşturmanız gerekmez. Ama evinize dönüp, gerçeğinizi yaşamaya başlayınca, uyum sağlamak zor olabilir. İşe bedeniniz gitse de ruhunuz başka yerde kalır. Biriken işler sizi beklerken, kafanızda tası tarağı toplayıp başka coğrafyalara göç etmek, mesela bir lokanta veya pansiyon işletmek gibi fikirler uçuşur. Hele hele iyi bir tatil yaptıysanız, adapte olmanız daha zor olur. Geçen günler yaranıza her zaman merhem olmaz. Tam tersine başka bir gerçekle yüzleşirsiniz. Hayatta bu kadar köklü değişiklikler yapmak pek o kadar kolay değil! Bu döngüye uyum sağlamak bazen mümkün olmuyor.
Sonbahar faktörünü de gözardı etmeyelim. Sonbahar başladı ve biyolojik ritmimiz değişiyor. Havaların serinlemeye başlamasıyla güneş ışınlarının etkisi azalacak. Bu anksiyete (sıkıntı), depresyon gibi ruhsal problemlerin sıklığını artıracak.
Unutmayın, tatil sonrası uyku bozukluğu, yorgunluk, sinirlilik, karamsarlık, konsantrasyon sorunu yaşıyorsanız depresyona giriyorsunuz veya girdiniz bile. Başetmenin yollarını arayın.

İŞE BİRDEN DALMAYIN

Tatil sonrası depresyon yaşamamak için:
* Yıl içinde bir uzun tatil kullanmaktansa, daha kısa ama daha sık ufak tatiller yapın. Böylece tatil havasına girmeyip, gerçekten tamamen kopmadan rahatlayabilirsiniz.
* Tatilden dönüşte sizi bekleyen tüm iş ve sorunlarla bir anda ilgilenmeye çalışmayın. İşleri birkaç güne yayıp, planlı şekilde çalışıp üstesinden gelin.

Yazının Devamını Oku

Havadan gelen şifa

3 Eylül 2011
15 farklı ilde konuşlanan toplam 17 ambulans helikopter ve iki ambulans uçak hayat kurtarıyor. Mesela altta okuduğunuz gerçek bir hikaye. Sosyal güvenceniz bulunmasa da tek kuruş ödemeden bu hizmetten yararlanabilirsiniz Sağlık Bakanlığı hava ambulansları hizmetini Ekim 2008’de, iki helikopterle başlattı. Bir yıl sonra sayı, bir tanesi yedek olmak üzere 17 ambulans helikoptere tamamlandı. Filo, geçen yıl katılan iki ambulans uçakla daha da büyüdü. Bugüne kadar durumu kritik, karayoluyla taşınması riskli 10 bin 800’ün üzerinde hasta taşındı. Bazı operasyonlar sınır ötesiydi. Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Seraceddin Çom, konuyla ilgili sorularımızı yanıtladı:

* YOĞUN BAKIMLIK HASTA DA TAŞINABİLİYOR: Ambulans helikopter ve ambulans uçaklar her türlü acil tıbbi donanıma sahip. Uçak ve helikopterlerde vantilatör, defibrilatör cihazı ve infüzyon pompası gibi ileri yoğun bakım şartlarında bulunması gereken tıbbi cihaz ve malzeme var. Ayrıca yeni doğanlar için kuvöz ve yeni doğan vantilatörü gibi malzemeler de mevcut. Damar yolu açılmasından, yeniden canlandırmaya kadar her türlü tıbbi müdahale yapılabiliyor.

* 15 İLE YAYILDI: Ambulans uçaklar Ankara merkezde konuşlandı ama ülke geneline hizmet veriyor. Ülkenin coğrafi yapısı, ulaşım, nüfus yoğunluğu, meteorolojik şartlar ve her bir ambulans helikopterin kendi bölgesindeki ulaşma süreleri göz önüne alınarak; konuşlanma yerleri tespit edildi. Helikopterler 15 şehire yayıldı. Ankara ve İstanbul’da iki, diğer illerdeyse (Çanakkale, Bursa, İzmir, Antalya, Afyon, Adana, Kayseri, Konya, Diyarbakır, Van, Erzurum, Trabzon ve Samsun) birer helikopter hazır tutuluyor. Hava ambulans helikopterleri bulundukları ildeki 112 komuta kontrol merkezi tarafından görevlendiriliyor. Fakat bölge dışı uçuş ihtiyaçları için Sağlık Bakanlığı bünyesinde oluşturulan Hava Ambulans Operasyon Merkezi’nde bulunan nöbetçi hekim tarafından yönlendiriliyor. Ambulans uçaklarsa, 112 Komuta Kontrol Merkezleri ve hastanelerden gelen talep üzerine Hava Ambulans Operasyon Merkezi tarafından sevk ve idare ediliyor.

* REFAKATÇİ BİNEMİYOR: Hava ambulans görevlendirmeleri hasta ve yakınlarının isteklerine göre yapılmıyor. Hasta veya yaralıyı tedavi eden doktorun hava ambulansıyla sevk talep edilmesi ve 112 Komuta Kontrol Merkezi’nin uygun görmesiyle mümkün. Zaten her hastalık da hava ambulansıyla nakle uygun değil. Bu arada uçuşlarda refakatçi alınmıyor. 21 Nisan 2010’da yayınladığımız Ambulans Hava Aracı İşletilmesine Dair Esaslar genelgesinde hangi hastalık ve yaralanma durumlarında kullanılacağı belli.

* RİCACILARA HİÇ GEREK YOK: Hava ambulanslarından yararlanmak için hasta yakınlarının milletvekili, yerel siyasetçi ve bürokrat gibi ricacı herhangi birine ulaşmalarına gerek yok. Hasta, bahsettiğimiz şartlar yerine geldiğinde mutlaka bu hizmetten faydalanıyor. Araya herhangi bir kişi ya da kurumun girmesi halinde uçuş kesinlikle daha erkene alınmaz. Normal prosedür her vaka için uygulanıyor. Hastaların sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaz. Hizmet tamamen ücretsiz.

GECE UÇAMIYORLAR

Halihazırdaki ambulans helikopterler gündoğumu-günbatımı arası uçuş yapabiliyor. Gece şartlarında uçabilmeleri için uygun helikopterlere ihtiyaç var. Bu konudaki çalışmalar sürdürülüyor. Ayrıca iki turbo jet uçak bu ay dört adet sedye taşıma kapasiteli turbo jet uçağıysa Aralık’ta hizmete girecek. Bununla birlikte hava ambulanslarına eleştiriler de getirilmiyor değil. Birkaç hafta önce Uğur Cebeci, Hürriyet Pazar’daki Kokpit köşesinde ambulansların inebileceği pistlerin yetersizliğinden yakınmıştı.

Ayaklarıyla karı ezip, pist yaptılar

Aylarca karın kalkmadığı, Tekman ilçesi Dalsöğüt Köyü yakınlarındaki yolların geçit vermediği bir mezradan yardım çağrısı yapıldı. 58 yaşındaki kalp hastası bir köylü, şiddetli göğüs ağrısı çekiyordu ve kalp krizi habercisi olabilirdi. Ancak hastayı karadan hastaneye taşımak olanaksızdı. Erzurum 112 Komuta Kontrol Merkezi çağrıya yanıt verdi. Hastanın bulunduğu yere ambulans helikopter gönderildi. Pilot, mezranın bağlı bulunduğu Dalsöğüt’ün koordinatlarını daha önce haritadan bulmuştu. Ancak konumu tarif edilen mezrayı karla örtülü bembeyaz arazide bulmak samanlıkta iğne aramaktan zordu. Neyseki köylüler, iniş için uygun olduğunu düşündükleri düz bir yeri, karların üzerine hep birlikte basarak hazırladı. Bulabildikleri malzemeyle kar üzerinde görülebilir bir iniş işareti yaptılar. Ateş yakarak duman çıkarıp, yerlerini belli etmeyi başardılar. Hasta gerçekten kalp krizi geçiriyordu. İlk müdahale helikopterde yapıldı ve derhal hastaneye taşındı. Hastaneye ulaştırılması sadece 34 dakika sürdü.

TAMAMLAYICI TIP
Kuşkonmaz lezzetten çok öte


Kuşkonmaz lezzetli bir yemek olmanın çok ötesinde. Böcek ilaçlarından en az etkilenen bitkilerden kuşkonmaz, aynı zamanda güçlü bir antioksidan. Bir kase pişmiş kuşkonmaz 286 mcg folik asit (sinir sisteminde yararlı etkili ve homosistin olarak adlandırılan zararlı kan kimyasalını azaltmaya yardımcı önemli bir B vitamini) ve 404 mg potasyum içeriyor. Sağlıklı bir pıhtılaşma ve kemikler için gerekli K vitamini açısından da zengin. Kanserle savaşan kuersetin flavonoidini de içeriyor.

ŞİFA KÜTÜPHANESİ
100 yaşını görmek ister misiniz


Hollywood yıldızlarının doktoru ve Tai Chi ustası Dr. Maoshing Ni ‘Yüzyıl Yaşamanın Sırları’nda uzun yaşamın basit sırlarını veriyor. Doğan Kitap, 12 lira.

UZUN LAFIN KISASI

YANLIŞ: Bebeği emzirmek memeyi bozuyor. Zaten bebeğin bütün ihtiyaçlarını karşılayacak mamalar var.
DOĞRU: Ne kadar uzun emzirirseniz meme kanserine yakalanma riskiniz o kadar azalır. Diğer yararlarını sığdırmak içinse sayfalar lazım.

SAĞLIĞIM İÇİN
Asena (Dansöz, şarkıcı)


MUTLAKA YAPARIM: Düzenli olarak tahlillerimi yaptırırım. Dans ediyorum, streching yapıyorum. Sık sık ama az yerim. Olmazsa olmazım yumurta. Yumurta en büyük enerji kaynağım. ‘Et-süt-yumurta’ beslenmemin altın kuralıdır. Bolca tereyağı yerim. Özellikle kahvaltıda tereyağını midemde hissetmem lazım.
ASLA YAPMAM: İşkembe ve diğer sakatatları yemem. Bir de çocukken zehirlendiğim mantarı yemem asla. İçki ve sigara da içmem.
MUTLAKA YAPACAĞIM: Sağlıklı kalmanın yolu doğru beslenme ve spor. Özellikle yürümek dünyanın en güzel şeyi. Bir yaşam tarzı olmalı!
Yazının Devamını Oku

Bayram deyip gevşemeyin

29 Ağustos 2011
Malum yarın bayram. İster tatile gitmiş olun, ister evinizde kalın yediklerinize-içtiklerinide dikkat edin. “Nasıl olsa bayram” rehavetine kapılmak, kontrolü elden bırakmak hem midenizi bozabilir hem de kısa sürede kilo aldırabilir. Özellikle oruç tuttuysanız, birden yüklenmeyin. İşte bayramda ağzınızın tadını bozmamak için dikkat etmeniz gerekenler.

BAYRAM İKRAMLARI MİDENİZİ RAHATSIZ EDEBİLİR

Hızla ve fazla miktarda, yağ oranı, kalori içeriği yüksek gıdalar tüketilmesi birçok sağlık problemine yol açabilir. Gaz, hazımsızlık, mide bulantısı gibi mide ve bağırsak sistemi rahatsızlıkları veya tansiyon yükselmesi gibi birçok sağlık problemi görülebiliyor. Kalp, şeker ve tansiyon hastaları için bu dönemde en fazla risk taşıyan gıdalar fazla miktarda hamur işi, tatlı, fazla miktarda kırmızı et ve tuz alımı. Bunlar tansiyonu yükselterek ani kalp krizlerine ya da basit şeker tüketimiyle ani şeker komalarına neden olabilir.

TATLI TADIMLIK OLSUN

Bayramlar kalp hastalığı, şeker hastalığı olanlar için riskli. Oruç tutanların eski yemek alışkanlıklarına yavaş yavaş geçmelerinde yarar var. İkram edilen her şeyi bitirmek zorunda değilsiniz. Tadına bakmakla da yetinebilirsiniz.

Güne hafif bir kahvaltıyla başlayın. Peynir, zeytin, domates, kepek ekmeği ideal kahvaltı mönüsü. Şarküteri ürünlerini es geçin.
Bayramda da üç ana, iki ara öğün alın. Böylece azar azar yemiş olur, tatlıya yüklenmezsiniz.
Yediklerinizi iyi çiğneyin, acele etmeyin.
Kızartma gibi yüksek kalorili besinleri yemeyin.
Önünüze gelen hamur işleri ve tatlılara mesafeli durun.
Seçme şansınız varsa hamur tatlısı yerine sütlüleri tercih edin.
Bol su içmeye devam.
Oruç etkisiyle yavaşlayan metabolizma kilo almaya müsait. Bu yüzden beslenmenin yanında fiziksel aktivite de büyük önem taşıyor. Metabolizmayı hızlandırmak için mümkün olduğu kadar gideceğiniz yere yürüyerek gidin. Spor için fırsat yaratın. Asansör yerine merdiveni kullanın.
Yazının Devamını Oku

Sarkık kasa yerfıstığı dopingi

27 Ağustos 2011
Yerçekimine yenik düşerek sarkan yüz, boyun, kalça, kol ve iç bacak kaslarını güçlendirmek mümkün. Ameliyat dışı yöntemlerle kırışıklıklara ‘dur’ diyen tıp; kaslardaki bu sarkmalara yönelik ürünler de geliştirdi. Karbolik asit ve yer fıstığı yağından oluşan, kısa adı ‘endopeel’ olan yeni enjeksiyon tekniği kas içine uygulanıyor. Kası kaldırarak, geriyor Yarasalar gibi baş aşağı asılı yaşamıyoruz. Dolasıyla yıllar içinde, kaslarımız ve cildimiz yerçekiminin gücünden etkileniyor ve direnemeyerek sarkıyor. İsviçre’de geliştirilen, Fransa, İngiltere, Japonya, İtalya, Meksika gibi 100’ün üzerinde ülkede uygulanan endopeel Türkiye için yeni bir ürün. Sağlık Bakanlığı onaylı yeni ürün hem kaldırma (lifting) yapıyor hem de soyuyor (peeling).
Plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahi uzmanı Dr. Sacit Karademir çok ince uçlu enjeksiyonlarla uygulanan endopeel tekniğinin kas lifleri arasındaki boşluğu doldurarak etki ettiğini söylüyor. Enjeksiyon yapılan kasta oluşan boyut değişikliklerine bağlı olarak cilt sıkılaşması sağlanıyor. Hızlı sonuç veren yöntemin, altı-sekiz ay etkili olduğunu belirten Dr. Karademir, “Endopeel’in etki mekanizması botoksun tam tersi. Botoks sinir iletimini engelleyerek kasın felcine yol açar. Böylece kas gevşer. Endopeel ise tam tersi bir mekanizmayla çalışıyor. Yaptığımız küçük enjeksiyonlardan sonra, kas dokusu kasılıyor. Kas tonusu, dolayısıyla taşıma gücü artıyor. Güçlenen kaslar, yerçekimiyle aşağıya doğru yönelen yumuşak dokuları topluyor. Kuvvetlenerek yukarı çekilen kaslar altı-sekiz ay böyle kalıyor” diyor.

BOTOKSA RAKİP DEĞİL

Son yıllara damgasını vuran estetik uygulamaların başında botoks geliyor kuşkusuz. Peki endopeel, botoksa rakip olabilir mi? Dr. Karademir, “Hayır” diyor. Çünkü iki ürün birbirinden farklı. Botoks, kırışıkların giderilmesinde etkili. Endopeel ise sarkan kasların kaldırılmasında. Zaten her ikisi birlikte kullanılabiliyor. Yöntem, yüzünde sarkmalar için ameliyat masasına yatmak istemeyenlere de bir seçenek.

CENAZELERİN GENÇLEŞTİRİLMESİNDE KULLANILIYOR

Endopeel ile yapılan çalışmalar enjeksiyonun kadavralarda dahi etkili olduğunu gösterdi. Dr. Karademir, “Kadavra üstündeki etkisini gördüm. Kadavranın kasları dahi toparlanıyor. Avrupa ülkelerinde cenazelerin daha dinamik ve hoş görünmesi için de bu enjeksiyonlar yapılıyor” diyor.

POPOYU KALDIRIYOR

Yöntemin kalça bölgesindeki uygulamalarından yüz güldüren sonuçlar alınıyor. Endopeel, kalça bölgesinde dışbükeylik elde etmek, kalça genişliğini azaltmak, bölgedeki cilt kalitesini arttırmak, daha genç bir gergin bir kalça elde etmek için de uygulanıyor.

MİMİKLERİ DONDURMUYOR

Kişi kas-mimik hareketlerini tamamen doğal bir şekilde kullanmaya devam ederken, uygulanan bölgede toparlama ve sıkılaşma yaşıyor. Uygulamanın hemen 10 dakika sonrasında gözle görülür fark yaratıyor. Yüz, elmacık kemikleri, el, kaş ve göz çevresi, dudak, dekolte germe, selülit tedavisi, kasık germe ve popo kaldırma gibi çok yaygın kullanım alanı var. Yöntem nadir de olsa ödem yapabiliyor. Kardiyopati hastalarına önerilmiyor. Ancak içinde yerfıstığı yağı bulunduğundan, alerjisi olanlarda büyük ödemlere neden olabilir. Sigara ve alkol kullananlar diğerlerinden daha fazla ödem yaşıyor.

Bakım zamanı

Ayakların bakımı en fazla hak ettiği zaman. Hele hele açık pabuçları tercih ediyorsanız, aman diyorum. Kirli, bakımsız ve pedikürsüz bırakmayın. Deniz kenarındaysanız, dalgalarla kumsalın birleştiği yerde çıplak ayak yürüyün. Kum ayaklarınızdaki fazlalık derileri alacak, tabanlarınızı rahatlatacak. Ayak sağlığı için bunları unutmayın:
* Ayaklarınızı her gün ılık ve sabunlu suyla yıkayın. Ardından serin suyla durulayıp, parmak aralarını atlamadan iyice kurulayın.
* Güneşe çıktığınızda ayaklarınızın üst kısımlarına da mutlaka güneş kremi sürün.
* Topuklarınızı ponza taşı ve topuk törpüsüyle düzenli temizleyin. Bunun için törene ihtiyacınız yok, duşta yumuşayan deriniz fazla direnmeyecektir.
* Yatmadan önce yıkadığınız ayaklarınıza özellikle de topuklarınıza nemlendirici sürün. Ama parmak aralarına kaçırmayın. Nemli kalan bu bölgelerde mantar oluşabilir.
* Ayaklar yorgun olduğunda tabanlar ağrır, yere zor basarsınız. Böyle zamanlarda tam rahatlayabilmek için birinden size ayak masajı yapmasını rica edin. Ya da kendiniz yapın! Ayrıca tazyikli soğuk su da yorgun ayaklara çok iyi geliyor.

TAMAMLAYICI TIP
Pilates hamileye de lazım


Bedene esneklik, güç ve denge sağlayan pilates hamilelere de öneriliyor. Çünkü kan dolaşımını canlandırarak hem annenin sağlığını hem de rahimdeki bebeğin gelişimini destekliyor. Öğretilen nefes ve egzersizlerle anne adayı normal doğuma hazırlanıyor. Hamilelere pilates dersleri veren Pilatesplus Stüdyosu uzmanları, yöntemin normal doğumdan sonra pelvis ve vajinal kasların hızla eski halini almasını sağladığını söylüyor. Kolların ve omuzların güçlenmesiyle, emzirmek kolaylaşıyor. Doğum kiloları rahatça atılabiliyor. Ruhsal olarak rahatlamak da hamileye iyi geliyor.

ŞİFA KÜTÜPHANESİ
Yemekle ilişki


Uzman psikolojik danışman Feyza Bayraktar’ın, ‘Yemek ya da Yememek’i bir diyet kitabı değil aslında. Bayraktar, kitabında yemekle olan duygusal ilişkiyi irdeliyor. Beslenme alışkanlıklarına farklı bakıyor. Doğan Kitap’dan çıktı, 10 lira.

UZUN LAFIN KISASI

YANLIŞ: Spor yapınca nefessiz kalmak, öksürmek çok normal. Herkesin başına gelebilir.
DOĞRU: Fiziksel aktivite sırasında ya da sonrasında öksürük krizine tutulmak astımın ilk işareti olabilir, dikkat.

SAĞLIĞIM İÇİN
Behzat Gerçeker (Şarkıcı)


MUTLAKA YAPARIM: Tenis oynuyorum, sabahları ormanda koşuyorum. Toplam 1 saat 45 dakika kardiyo yapıyorum. Günde üç öğün yemek yerim. Akşam yemeklerini geç saatlere bırakmamaya çalışıyorum. Güne sıkı bir kahvaltıyla başlarım.
ASLA YAPMAM: Sigara hiç içmedim.
MUTLAKA YAPACAĞIM: Sakin bir yerde ailemle başbaşa tatil yapacağım.
Yazının Devamını Oku