İlker Yasin

İki egosuz adam

24 Kasım 2014
Egolarından arınmış, hayat felsefesini futbolla sınırlamamış, gelişen, değişen, takım oyununa inanan iki komplekssiz adamın, Bilic ve Şota’nın maçıydı...

İkisi de kazanmak için oynadı.
Sayısız gol pozisyonunun yaşandığı, kazananın da kaybedebileceği bir maçtı. İki takım da 4-3-3’ün küçük kardeşi 4-2-3-1 düzeninde oyuna başladı. Oyun akışında Beşiktaş stabil kalırken Kasımpaşa çeşitli varyasyonları denedi. Fark, Beşiktaş’ın maça konsantrasyonunun ve kazanma arzusunun rakibinden çok ileri düzeyde olmasıydı. 3 puanın anlamı Beşiktaş için Kasımpaşa’ya oranla çok daha farkla şeyler ifade ediyordu. Şampiyonluk yolunda Beşiktaş’ın kadrosunun yetersiz olduğu ama Bilic’in yarattığı felsefe ve oluşan ekip ruhuyla bu yarışta Beşiktaş’ın pes etmeyeceğini herkes iyi biliyor.
Kasımpaşa klas ayaklara sahip ama yedekler sırasındaki zaaf ve orta sıra takımı olma inancının getirdiği dikkat noksanlığı Paşa’yı fazla yukarı götüremez.

DOĞRUYU BULDU


Bek diye alınan Motta, Serdar ve Köybaşı’nın bile eleştirildiği yere F.Bahçe maçında Necip’i koymak Bilic’in hatasıydı. Dün tecrübesi ve top kullanma yeteneği ile stoperde Necip’i oynattı.
Maç 0-0 devam ederken 22. dakikada gol çizgisinden kafayla Tunay’ın şutunu çıkarması ve ikinci Ba golünde rakip ceza alanında asist yapması Necip’in dün gecenin en başarılı isimlerinden biri olmasını getirdi.

Yazının Devamını Oku

Beşiktaş büyük iş yaptı

10 Kasım 2014
Beşiktaş bu kadar önemli eksiklerle önemli bir galibiyet aldı. Gecenin yıldızı Kerim Frei ve Demba Ba’idi.

Her hafta 1 kırmızı kart kervanına dün 2 kişi katıldı. Son yıllarda hep aynı maçları izledik. Kontrollü, sabırlı Belediye/Başakşehir, rakibe tuzak kurup ani kontralarla gol arama hesabındaydı yine. Beşiktaş özellikle ilk yarıda oyunu yine domine ediyordu ama Avcı’nın ne yapacağını artık biliyordu.
Bu derinliği olmayan kadro yapısıyla Beşiktaş’ın şampiyonluk yarışında şansı rakiplerinden fazla değil dedik. Takımın 3 kilit oyuncusu Töre, Veli ve Olcay’ın çok kolay gösterilen kartlarla devre dışı kalması bazılarının dediği gibi futbol düzenin Beşiktaş’ın yanında olmadığının işareti.
3’ü cezalı, 2’si sakat, 5 ilk 11 oyuncusunun yokluğunda Beşiktaş’ın tüm silahları sahadaydı. Yedekler sırasındaki sağ ayaklı Necip ve 4 solakla ve de 0 forvet oyuncusuyla kenardan oyuna ne müdahale yapabilirdi Bilic? Ama elinde Ba gibi bir yıldızı var.

Kerim Frei’nin takibi

İlk yarı Beşiktaş kalesine duran topta bir kez geldi ve Pedro’nun hatasında Epureanu Başakşehir’in golünü attı. Siyah beyazlı ekibin beraberlik için riskleri aldığı anlarda 54’de Semih’in kafa vuruşu, 58’de Visca’nın şutu ağlara gitse Beşiktaş için defter çok erken kapanacaktı.
Ama 63. dakikada Ba nefis bir golle eşitliği sağladı. Kerim’in parkta jocking yaparcasına 30 metreyi geçip Sosa’ya verdiği topa Arjantinli müthiş vurdu. Volkan çeldi, top kontrolünden çıktı, Kerim’in takibi Beşiktaş’a galibiyet golünü getirdi.

1-Antep’teki Cenk nerede? Ba ile aynı futbol dilini konuşamıyor.

Yazının Devamını Oku

Beşiktaş'ın Necip'le işi zor

3 Kasım 2014
Ben demedim. İki kulübün başkanı dedi.

Fikret Orman: “Kültürümüzde hakem odası basmak yok ama hakkımızı da yedirmeyiz.” Bir gün sonra... Aziz Yıldırım: “Gerektiğinde hakem odasını bir daha basarım. Yüreği yetiyorsa o da bassın.”
Hakem odasından söz ederken hakem vicdanından da dem vurmak lazım. Maçın kader anında Olcay’a gösterilen kırmızı kart çok ağır bir karar. Pozisyonda Olcay’ın o müdahalesi ile Emre’nin canhıraş kendini yere atmasına Bülent Yılıdırım tecrübesindeki bir hakem kanmamalıydı.
Hiç kuşku yok ki Töre’nin yokluğu Necip’in sağ bekteki varlığı kadar sıkıntı yaratmadı. Aslında Olcay’ın gördüğü kartlarda Necip’in yarattığı boşlukları yüksek konsantrasyonla kapatma arzusunun telaş ve paniği vardı.

BILIC CEVAP VEREMEDİ

İki takımın savunmasındaki bireysel hatalar ve rakip alandaki pres yapma arzusu defans kademelerinde büyük boşluklar doğurdu, özellikle Beşiktaş’ta... 3. dakikada Alper’in Necip otobanından süratle gelip Emenike’ye attırdığı gol ile 43. dakikada Emre’nin çok artistik bir hareketle Olcay’ı ikinci sarıdan attırdığı maçta göze çarpan başka notlar da vardı.
1-Kaleciler Volkan ve Tolga’nın muhteşem kurtarışları.
2-Hakemin otorite zaafından gösterdiği kartlarda çuvallayışı.

Yazının Devamını Oku

Golün adı Ba

20 Ekim 2014
NEFES kesen bir maç oldu. Beşiktaş maestro yani 10 numara eksikliğini Sosa ve Oğuzhan’ın yokluğunda hissediyor.

Demba Ba Beşiktaş’ın golcüsü olduğunu bir kez daha kanıtladı. İstanbul’da kazanamayan Kartal, Bursa, Mersin, Balıkesir ve de Ankara fark etmez kazanmaya devam ediyor.

OSMANLI STADI
YILLARCA adı Ankaraspor’du. Bu sezon, Atatürk’ün kurduğu Türkiye’nin başkenti Ankara’yı isminden çıkartıp Osmanlıspor adını alan kulübün stadında ev sahibiydi Beşiktaş. Coşkulu ve sürekli destekleyen bir taraftar, kompakt bir stat ve iyi bir zeminde Beşiktaş, Olimpiyat Stadı’ndan çok daha iyi şartlarda oynadı dün gece. İstanbul’da bir stat bulamazken ben olsam Beşiktaş’ın yerinde kalırım burada.
Beşiktaş baştan sona üstün oynadı. Ama aylarca beklenen Sosa’nın sakatlığında ve alternatifi ve ya partneri Oğuzhan’ın yokluğunda, Demba Ba’ya ince paslar atacak, Gökhan’ı, Olcay’ı ölü noktaya kaçıracak adam yoktu Kartal’da. Kerim Frei, dün gece nerede oynadığını anlamadan ve takıma hiçbir katkı yapmadan oyundan çıkarıldı. İlk yarıyı yenik kapatan Beşiktaş Oğuzhan’ı riske etti ve oyuna aldı.

PENALTI KAYNADI

Yazının Devamını Oku

İki yabancı

19 Ekim 2014
YILLIK 3 milyon Euro bedelle 3 yıl daha G.Saray’da dediklerinde inanmadım, “Yaşlandıkça değeri artan futbolcular sadece Türkiye’de” dedim.

Sneijder’den söz ediyorum. Ama o isim, tek başına maçı çeviriyor, duran, evinde korkan bir takımı galibiyete tek başına taşıyabiliyor. Ne diyelim, helal olsun.
Sneijder Hollandalı, bir de Portekizli olanı var; Alves... Takımının çok iyi oynadığı, hatta ilk yarı farka gidebileceği maçta yapılmaması gereken tek şeyi yapıyor, hem G.Saray’ın futbolcularını, hem taraftarını ayağa kaldırıyor. Kick boksta görünmeyen bir hamle ile arkadan bacağını Dzemaili’nin ensesine uzatırken, F.Bahçe ve arkadaşlarına tek kelime ile yazık ediyor. İki yabancıdan biri maçın kaderine iki muhteşem golüyle imza koyarken, bir diğeri takımını belki de yenilgiye götüren adam oluyor.

ASLAN HAZIR DEĞİLDİ
TİPİK bir beraberlik maçı diye düşünmüştüm. Ama doğrusu bu kadar hataların yapılacağını, böylesine çok gol pozisyonu yaratılacağını tahmin edemedim. İki teknik adamın da oyuna ağırlıklarını koymada bu denli beceriksiz olacaklarını düşünemedim. İlk yarı F.Bahçe, ikinci yarının bazı bölümlerinde G.Saray üstündü. Ama genelde Fener’in üstünlüğü, G.Saray’ın iki üç katıydı. İlk yarı konuk takımın 3-4 gollü farkı yakalaması işten bile değildi. Galatasaray evinde, yaklaşık 35 dakika 10 kişi oynayan F.Bahçe karşısında fizik, konsantrasyon, heyecan olarak hazır değildi. Sneijder’in bireysel 2 muhteşem golü dışında sadece 56. dakikada Olcan’ın direkten dönen topu ve 85. dakikada Umut’un kafayla yaptığı ve üstten dışarı çıkan şutu vardı. Onun dışında F.Bahçe, Emenike, Alper, Alves ve Meireles’le çok etkili gol pozisyonları buldu G.Saray kalesinde...
Maçın hakkı beraberlikti. Fenerbahçe’nin kaderini Alves’in gördüğü kırmızı kart ve skor 0-0’ken Kadlec’in 4 metreden kaçırdığı gol pozisyonu belirledi. İki teknik adamın hataları maça damga vurdu. Sakatlığı tam geçmeyen Emre ile başlamak, Emenike’yi oyundan almak, sahanın en iyisi Melo’yu çıkarmak ve bir sürü hata... Neticede maça iki yabancı damgasını vurdu. Prandelli, Sneijder’i sırtında taşıyacak Arena’dan Florya’ya... İsmail Kartal, Alves’i ne yapacak?

Yazının Devamını Oku

Demba Ba'ya partner şart

6 Ekim 2014
LONDRA’da Perşembe akşamı Tottenham karşısında Premier Lig temposunda müthiş bir maç çıkaran Beşiktaş, dün akşam yorgun muydu?

Dün sahada ve yedekler sırasındaki 18 futbolcu Beşiktaş’ın lig-kupa-Avrupa maratonundaki zorlu süreçte varı yoğu. Geçen yıl ligin 9. haftası sonrasında 26 Ekim Cumartesi Akhisar deplasmanında 3-1 yenik duruma düşen ve beraberliği kurtaran Beşiktaş için bu sütundaki yazımda, ‘Birileri Bilic’e demeli ki’ diye yazmıştım.
1-Kerim Frei’ı bir an önce Olcay Şahan’a rakip yap.
2-Oğuzhan ve Fernandes (dün Sosa) kesinlikle birlikte oynamalı.
Bilic’in dün Veli ve Olcay’ı kulübede tutarak maça başlaması ve Sosa ile Oğuzhan’ı birlikte oynatması kesinlikle yanlış değil. Dedim ya Beşiktaş’ın uzun maratondaki tüm sermayesi bu 18 adam.

DİYE DÜŞÜNDÜM...

1-Beşiktaş’ın dün akşam Tottenham karşılaşmasına oranla daha az gol fırsatı bulması, Balıkesirspor’un Tottenham kadar iyi olduğunu mu yoksa Beşiktaş’ın Londra’daki konsantrasyonundan geri olduğunu mu akla getirir diye düşündüm.
2-Balıkesir tüm hatlarıyla savunmada. Nasıl olur da Demba Ba, ceza sahasında tek adam olur diye düşündüm.

Yazının Devamını Oku

Hakem kararıyla

22 Eylül 2014
Önce büyük umutlar bağladığım, “Yarınlarda Türk hakemliğinde yeri olacak” dediğim, Palabıyık’ın verdiği penaltı kararından sonra sükut-u hayale uğradım.

Futbol sahasından her oyuncu verilen kararların doğru ve yanlış olduğunu bilir. Gökhan Gönül gidip penaltı kararından sonra yan hakemin göğsüne teşekkür temaslarıyla dokunurken Şenol ne yapmalıydı? İki farklı devrede oynanan bir maçtı. Birinci yarıda Fenerbahçe daha araştıran, daha dominan, ikinci yarıda Gaziantep rakibini çözmüş, oyunu dengeleyen bir takım hüviyetindeydi.
Beşiktaş Rize’yi evinde yenemedi ama Mersin yendi.
Galatasaray evinde Eskişehir’e üstünlük kuramadı, ama Gençlerbirliği Eskişehir’i deplasmanda mat etti.
Balıkesir 39 yıl sonra Galatasaray’ı 2-0 ile geçerken, Akhisar deplasman maçından Gekas ile galibiyetle döndü.
Kısacası bu yıl bu ligde her maç her sonuca gebe.

Hakem sonucu!

F.Bahçe Yanal dönemindeki çok baskı yapan, rakibi bunaltan görüntüsünden uzak duruyor. Ne kontralarda, ne de organize ataklarda rakip takım üstünde herhangi bir etkisi yok. Balıkesir’deki Galatasaray’dan biraz daha iyiydi dün akşam Fenerbahçe.

Yazının Devamını Oku

Cenk-Pektemek ‘yokdemek’

16 Eylül 2014
G.SARAY, F.Bahçe ve Trabzon’un 2’şer puan kaybettiği haftada Beşiktaş büyük fırsat tepti ve Rize’yi yenemedi.

Bu Beşiktaş;
Evsiz: 2 yıldır İkitelli’de sürünüyor.
Seyircisiz: Dün görüldüğü 7 bin kişiye oynuyor.
Hedefsiz: Teknik direktörü, “Şampiyonluğa oynayan takımların kadro zenginliği bizde yok” diyor.
Sessiz: Öyle sessiz ki futbolun hafta sonu sahnelendiği ülkede, “Neden her pazartesi ben oynarım?” diye diklenmiyor.
Şefsiz: Takımın maestrosu, komutanı hala yok.
Arsenal maçlarında müthiş performans gösteren, takım oyununu harika oynayan, koşan, yardımlaşan Beşiktaş’ın yerinde yeller esiyor. Geçen hafta Mersin’de, dün de İkielli’de.

10’UN YOKLUĞUNDA

Yazının Devamını Oku