Profesör Dr. Ertan Anlı ile tanışıklığım Ayvalık Zeytin Hasat günleri nedeniyle. Bu yıl Ürdün’de olduğum için kaçırdığım o harika hasat günlerinin vazgeçilmez simasıdır Anlı. Siz benim onu burada zeytin ve zeytinyağıyla anmama bakmayın. Ertan Anlı şarabın profesörüdür.
Peki bu işe nasıl bulaşmış? Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Gıda Teknolojisi Bölümü’nden mezun. 1988 ile 1994 yılları arasında Kavaklıdere şaraplarında üretim yetkilisi olarak çalıştığı sırada kendi deyişiyle hayatının akışını değiştiren biriyle tanışıyor: şarap uzmanı Jacques Laffort.
Fransa’daki ünlü şarap satış zinciri Nicolas’nın eski laboratuvar şefi Laffort, Anlı’ya göre, Türkiye’de modern şarapçılığın öncülüğünü yapmış kişi.
Kavaklıdere’de çalıştığı yıllarda Ankara Üniversitesi’nde akademik kariyerine devam eden Anlı ‘Türk kırmızı şaraplarının fenolik yapısıyla’ ilgili doktora çalışması için TÜBıTAK bursuyla Fransa’nın ve tabii ki Bordeaux’nun yolunu tutuyor. Bu konuda dünyanın en önemli uzmanlarından biri Profesör Yves Glories ile çalışma şansını yakalıyor.
ÖNCE BURNUMUZU TERBİYE ETTİ
Derken uluslararası şarap yarışmalarında tadım jürisinde yer almaya başlıyor. 2009’da Ankara Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölümü’nden profesör unvanını alan Ertan Anlı’nın geçen günlerde elime ulaşan ‘şarap Tadımı’ beşinci kitabı.
Baktım ki Mehmet Yaşin önsözü yazmış.
Başbakan Erdoğan beraberinde Mehmet Şimşek ve Ali Babacan olduğu halde dün sabah B20 toplantılarına katılırken, B20’lerin çalışma gruplarının her birine özel sektörümüzü temsilen bir ya iki kişi katıldı.
Öyle ki, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, Fransız Ticaret Bakanı Pierre Lelouche’un katıldığı “Küresel Yönetişim” toplantısının moderatörlüğünü yaparken, İntel’in CEO’su Ayşegül İldeniz “Bilişim ve İnovasyon” oturumundaydı.
Ümit Boyner ve Ayşegül İldeniz’i lütfen not edin.
B20 gibi uluslar arası bir oluşumda, 12 çalışma grubunda iki Türk kadının varlığı bence yeterince gurur verici bir tablo.
Ayrıca Tayfun Bayazit, Haluk Dinçer, Ferit Şahenk, Santa Farma’nın sahibi Erol Kirespi çeşitli çalışma grubuna dahil isimler.
TOBB Başkanı Rıfat Hisarciklioğlu, TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilik B20’de karşıma çıkan başka isimler.
Bu arada dün sabahki Enerji oturumunda Uluslar arası Fatih Birol’u dinledik.
Ümit Boyner
Boyner, TÜSİAD’ın Almanya’da Türk-Alman CEO Forumu’nun ardından dün sabah Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin B20 temsilcileriyle yaptığı kahvaltıya katılarak Cannes’a geliyor.
Türk özel sektörünü temsilen B20’ye katılan TÜSİAD Başkanı’na göre, Yunanistan’ın AB’nin yardım paketini referanduma götürme kararı G20’den bir gün önce düzenlenen B20’ye de G20 ateş düşürdü.
Boyner “10 milyon kişi dünyayı salladı” diyor.
“Cannes’a gelirken Medef’in Başkanı Laurence Parisot yanımda oturuyordu. Yunanistan’ın referandum çıkışından ötürü herkesin şok geçirdiğini söyledi” diye ekliyor.
Avrupa şaşkın.
Yunanistan’
Öztürk nüfusu 5 milyon kadar olan Anadolu yakasındaki riskleri iyi biliyor.
Bu yakadaki binaları dört sınıfa ayırıyor.
Hiçbir mühendislik hizmeti almamış gecekondular
· 30-40 yıl kadar önce “hazır beton” kullanılmadan önce yapılmış binalar ki bunlar benim de oturduğum ev dahil olmak üzere hayli yaygın.· Hazır betonla 1998 kadar yapılmış binalar
· Deprem yönetmeliğinden sonra inşa edilen binalar.
Öztürk’
Geçen hafta sonu Ürdün’deki Dünya Ekonomik Forumu sırasında Arda Cenk Tokbaş ile tanıştım. Tokbaş, Yaşar Holding’in 2000 yılında Pınar ürünlerinin Körfez’de dağıtımı için Dubai’de kurulmuş olduğu HDF Şirketi’nin CEO’su. “Neden Dubai” diye soracak oldum.
“Körfez’de bölgesel bir marka olmak için kolları sıvadığımızda merkez olarak Dubai’yi seçtik. Burası stratejik bir nokta. Tüm iş ortaklarına yakınsınız ve en önemlisi bürokrasinin sıfır olduğu bir ülke” cevabını aldım.
İş gereği bölgede ülke değiştirmek gerektiğinde sabah arabasına atlıyor akşam evinde.
Dubai’deki merkezden altı Körfez ülkesinin yanı sıra Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün, Yemen’e de ürün satılıyor.
Yaşar Holding’in ürünleri neredeyse 25 yıldan beri bu coğrafyada. Selçuk Yaşar 25 yıl önce Pınar’ın taze ürünlerini uçakla Kuveyt’te göndermeye başlamış.
25 yıl öncesine oranla şimdi HDF’nin bölgede geniş bir bayi ağı var ve ürünler uçakla değil TIR’larla gönderiliyor.
İzmir-Dubai arası 4 bin kilometre ve TIR’lar bu yolu 10 günde kat ediyorlar.
Önce Dr. Aysan kimdir?
ODTÜ mezunu mimar.
1979 yılından beri uluslar arası kuruluşlarda afet ve risk konusunda çalışıyor.
UNDP, Uluslar arası Kızılay ve Kızıhaç Federasyonu’nda 15 yıl üst yöneticilik yapmış.
Oxford’daki Afet Yönetim Merkezi’nde yönetici olarak çalıştığı uzun yıllarda pek çok ülkeye afet yönetimi ve eğitimi sistemi kurmuş.
Pakistan depreminden ve Sri Lanka’daki tsunamiden sonra Dünya Bankası’nın ekibinde yer almış.
1976 Çaldıran
Amman’dan İstanbul’a doğru uçağa bindiğimde Van depremini öğrendim.
Bir tek gününü bile huzurlu geçiremeyen güzel ve yalnız ülkem.
Bunca acı, bunca ölüm varken “Ortadoğu’dan da, Arap Baharı ve beklentilerinden de şu anda kime ne” diye aklımdan geçmiyor değil ama Dünya Ekonomik Forumu’nda konuşulan ve bizi yakından ilgilendiren bir konu yazmadan edemeyeceğim.
Konu Türkiye’nin Libya’daki yatırımlarıyla ilgili.
Kaddafi
Kent önceki gün, Ürdün’e gelmeye ikna ettiği ABD eski Dışişleri Bakanı Madeleine Albright, Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’nin Arap ülkelerine destek için tayin ettiği eski Başbakan Edouard Balladur ve Filistin Yönetimi Başbakanı Salam Fayyad ile aynı platformda tartışmacı.
Aynı platformda Tahrir Meydanı’nda günlerce gösteri yapmış, sesini çıkartmış olan Mısırlı bir genç kadın Yasmin Galal da var.
Konu Arap Baharı ülkelerinde gençlerin işsizliği.
Devrim yapmayı başarmış gençler arasında işsizlik oranı bu çoğrafyada yüzde 40’ların üzerine tırmanıyor.
Özel sektör yeterince güçlü değil, yeni yatırımlar yok.
Önümüzdeki birkaç yıl zarfında 85 milyon kişiye iş yaratılması gerekiyor.
Yasmin Galal’a göre gençler politikacıların, iş dünyasının hemen harekete geçmesini bekliyorlar.