Kontratlar yeniden değerlendirilecek

Amman’dan İstanbul’a doğru uçağa bindiğimde Van depremini öğrendim.

Bir tek gününü bile huzurlu geçiremeyen güzel ve yalnız ülkem.

Bunca acı, bunca ölüm varken “Ortadoğu’dan da, Arap Baharı ve beklentilerinden de şu anda kime ne” diye aklımdan geçmiyor değil ama Dünya Ekonomik Forumu’nda konuşulan ve bizi yakından ilgilendiren bir konu yazmadan edemeyeceğim.

Konu Türkiye’nin Libya’daki yatırımlarıyla ilgili.

Kaddafi’nin öldürülmesinin hemen ardından Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mahmud Cibril’in Ölü Deniz’e gelmesi projektörleri bu ülkenin üzerine çevirdi doğal olarak.

Cibril’den sonra Libya Ulusal Geçiş Konseyi’nin diğer bazı üyelerine de kulak verme fırsatını bulduk.

“Libya’nın Geleceği” başlıklı panelin konuşmacılarından çoğu Kaddafi’ye karşı ayaklanmada nemli roller üstlenmişler.

Şimdi Ulusal Geçiş Konseyi’nde yer almakla birlikte kurulacak yeni hükümette görev almayacaklarını beyan etmişler.

Konseyde “yeniden yapılandırmadan sorumlu bakan” sıfatını taşıyan Ahmet Jehani örneğin.

REFORM PAKETİ HAYATA GEÇMEDİ

Dünya Bankası’nın eski bir temsilcisi olan Jehani, meğer dört yıl önce Kaddafi’nin oğlu Seyfülislam’ın�Davos’ta anlattığı “ekonomik reform paketini” hazırlayan kişiymiş.

Tabii rafa kaldırılmış paket.

Jehani çatışmalar sırasında Trablus’ta oturduğu binaya bir roketin isabet etmesine ve kıl payı kurtulmuş olmasına rağmen ülkenin geleceği için “iyimser” olduğunu söylüyor.

20 yılı aşkın süreden beri sürgünde yaşayan Muhammet Addarrat devrimin teknolojik alt yapısından sorumlu.

Assaray Yatırım Bankası’nın Başkan yardımcısı Naaman Elbouri ekonomi, finans işleriyle ilgili.

Elindeki verileri paylaşıyor.

Libya’nın nüfusunun yüzde 60’ı 30 yaşın altında.

Ülke son dönemlerde yıllık ortalama yüzde 2,5’luk büyüme kaydetmiş.

Özel sektörün payı fazlasıyla küçük zira her şeye el atan Kaddafi ailesinin nefes aldırmamış.

Elbouri, Mahmud Cibril’in vermiş olduğu “yüzde 38 oranında petrolümüz kaldı” tespitine katılmıyor.

Libya’nın petrol rezervinin 44 milyar varil olduğunu iddia ediyor.

TÜRK ŞİRKETLERİ ZORLANACAK

Petrol rezervleri ne olursa olsun ekonomide parlak günler beklemiyor ülkeyi.

Kaddafi yönetimi petrol gelirini yıllarca carcur etmiş, Batı devlet fonlarını bloke etmiş.

Bundan sonra adımlar dikkatli atılacak.

Naaman Elbouri, petrol, şeker gibi ürünlere subvansiyonu kaldırmaktan, Kaddafi döneminde imzalanmış kontratları yeniden değerlendirmeye kadar bir dizi önlemden söz ediyor.

“Trablus Havalimanı’nın kontratı 2.7 milyar dolar. Bunu gözden geçireceğiz” deyince haliyle dikkat kesiliyorum.

Hatırlatmak gerekirse, Trablus Havalimanı ihalesini, TAV’ın da dahil olduğu bir konsorsiyum kazanmıştı.

Panelden sonra uzun yıllar Cenevre’de bankacılık yapmış olan Naaman Elbouri’den sözlerine açıklık getirmesini istiyorum

“Durum çok açık.  Kontratlara saygı göstereceğiz. Ancak bugünkü piyasa fiyatlarına göre yeniden değerlendireceğiz. Diyelim değerlendirmemizde 2 milyar dolar elde ettik. O zaman geriye kalan 700 bin doların nereye aktarıldığını araştıracağız”.

Anladığım kadarıyla Elbouri, Kaddafi ve oğullarının hesaplarına aktarılanların peşinde.

Ancak dediğine göre, varsa eğer böyle hesaplar hangi ülkelerde olduklarını dahi bilmiyorlar.

Libyalı bankacının TAV’ın yanı sıra “kontratları yeniden değerlendirecek” diye saydıkları arasında Turkmall ile Rönesans da var.

Jehani de, Elbouri de “kontratlara saygı gösterilecek” diyor ama görünen o ki Türk şirketleri Libya’da epey güç günler bekliyor.