Paylaş
Önce Dr. Aysan kimdir?
ODTÜ mezunu mimar.
1979 yılından beri uluslar arası kuruluşlarda afet ve risk konusunda çalışıyor.
UNDP, Uluslar arası Kızılay ve Kızıhaç Federasyonu’nda 15 yıl üst yöneticilik yapmış.
Oxford’daki Afet Yönetim Merkezi’nde yönetici olarak çalıştığı uzun yıllarda pek çok ülkeye afet yönetimi ve eğitimi sistemi kurmuş.
Pakistan depreminden ve Sri Lanka’daki tsunamiden sonra Dünya Bankası’nın ekibinde yer almış.
1976 Çaldıran depreminden sonra Türkiye’de hemen hemen her afette çalıştığı gibi, 30 ülkede deneyimi var.
Halen çeşitli dillerde yayınlanacak, afet sonrası konut ve yeniden inşa konusunda bir araştırma yapıyor.
Dr. Yasemin Aysan aynı zamanda Dünya Ekonomik Forumu’nun Küresel Gündem Konseyi’nin (GAC) 12 kişilik “Afet Yönetim Konseyi”nde yer alıyor.
DEF’in bu konseyi geçtiğimiz haftalarda Abu Dabi’de toplanmış.
Akademisyenlerin, STK’ların, hükümet yetkililerin yer aldığı “Afet Yönetim Konseyi” bir yıl boyunca yeni bir afet yönetim modeli üzerinde çalışıyor.
İSTANBUL DEPREMİ VE ÖZEL SEKTÖR
Bu modele göre, özel sektör hem afet risk yönetimi, hem afet sonrası çalışmalara hükümet ve STK’lar gibi katılacak.
Sacın üçüncü ayağı olacak.
Yani para ya da mal bağışlarında bulunmakla kalmayacak, tek kelimeyle sahaya inecek.
Dr. Yasemin Aysan “Özel sektörün sahaya inmesi çeşitli şekillerde olabilir. Örneğin her ülkede geniş bir ağa sahip olan DHL kendi çalışanları havalimanlarına gelen yardımların nasıl dağıtılacağı konusunda teknik eğitim vermiş” diyor.
“Van depreminde GSM şirketlerinin afetten etkilenen sistemleri yeniden kurması ya da insanları bedava konuşturması bir özel sektör hizmetidir” diye ilave ediyor.
İstanbul depreminin eli kulağında.
Özel sektörün büyük bir bölümü Marmara Bölgesi’nde faaliyet gösterdiğini düşünürsek Dr. Aysan’ın sözünü ettiği model “Afet Yönetim Konseyi”nde somutlaştığı anda bizde uygulanmalı.
Bunu bir kenara not edelim.
Afet uzmanı olarak Dr. Yasemin Aysan’a Van depremini değerlendirmesini rica ettim.
KAMU BİNALARININ DEPREMDE ÖNEMİ
Bu konuya yıllarını vermiş biri olarak bakın neler söylüyor:
TAV Trablus havalimanını pistini tamir edecek
LİBYA’daki Türk şirketlerinin kontratlarının yeniden değerlendirileceği yazım üzerine TAV CEO’su Sani Şener aradı.
Lübnanlı ve Brezilyalılarla konsorsiyum olarak Trablus havalimanı terminalinin inşaatını üstlenmiş olan TAV çatışmalar nedeniyle geçtiğimiz mart ayında çalışmalarını durdurmuştu.
Sani Şener’in aktardığına göre, geçtiğimiz hafta Libya Ulusal Geçiş Konseyi ve sivil havacılık yetkilileri TAV ile temas kurmuş.
Libya’ya giden bir TAV ekibine çalışmalarını sürdürüp sürdürmeyeceğini sormuş.
Şener “Kontratların bu koşullar altında yeniden değerlendirilmesi normal.Güvenliğin sağlanması durumunda yeniden çalışmalara
başlatacağımızı ilettik. Büyük bir olasılıkla 2012 yılının ilk çeyreğinde başlayacağız” diyor.
Şener “son derece donanımlı bir ekip” olarak tanımladığı Libyalı yetkililerin ayrıca çatışmalarda büyük zarar gören Trablus pistini de onarmalarını talep ettiklerini söylüyor.
“Pist zarar gördüğü için şu anda THY dahil tüm uçaklar Mitiga havalimanına iniyorlar. Libyalılar talebi üzerine pist konusunda uzman ekibimizi de Trablus’a gönderdik” diyor.
Paylaş