Onu Gazinocular Kralı Fahrettin Aslan’ın oğlu olarak tanıdık... Soyadına, yakışıklılığı da eklenince popülaritesi her geçen gün biraz daha arttı. Diziler, yarışmalar derken bir anda bambaşka bir kulvarda çıktı karşımıza. Onu Bahçeşehir Üniversitesi’nde gençlerle sohbet edip, çay içerken yakaladım.
Gerçekten de film gibi bir hayat hikayesi var. “Gazinocular Kralı Fahrettin Aslan”ın oğlu Sacit o. İstanbul gece hayatının en renkli, Maksim’li yıllarının birinci dereceden tanığı. Gazinonun efsane sahnesinden geçmeyen ünlü, mekanın kapısından girmeyen kalburüstü isim kalmamış. Sacit Aslan işin mutfağında babasının bir numaralı yardımcısı, sahne arkasında sanatçıların sırdaşı, perdenin önünde ise müşterilerin sohbet arkadaşı olmuş hep. Ama sırası geldiğinde bir baba-oğul gibi değil de iki iş arkadaşı gibi birbirlerine de girmişler. “Dünyada iki şeyi paylaşamazsın; bir beraber olduğun kadını, iki iktidarı” sözleriyle anlatıyor Maksim’in kulislerinde yaşanan kavgaları. Şimdilerde kendi adını verdiği internet sitesiyle magazin alemine “ayar veriyor”. Bir de hukuk mücadelesi var kardeşi Mehmet’le aralarında tam yedi yıldır devam eden. O bildiğinden şaşmayan, sözünü sakınmayan bir “dik adam”, huzurlarınızda Sacit Aslan...
İki televizyon kanalının yöneticiliğini yapan, bir dönem “medyanın parlak çocuğu” diye adlandırılan başarılı bir iş adamı... Ama biz onu bu özelliklerinden dolayı değil de gazetelere yansıyan aşklarından, ayrılıklarından ve kangrene dönen beraberliklerinden tanıyoruz. Bu adam nasıl oldu da kamuoyunun gözünde bir magazin malzemesine dönüştü? Kendisine sorarsanız “Topu topu 15 fotoğraf” diyor. Ama bu 15 fotoğraf onun yaşamını alt üst etmiş ve iş hayatına da büyük zararlar vermiş. Efe Önbilgin, şimdi her şeyi geride bırakmış, 20 yıl önceki gençlik aşkı Hüma ile yeni ufuklara yelken açıp, elini ayağını çekiyor bu alemden. Belki de ilk ve son kez özel yaşamını en ince detaylarına kadar anlattı.
Araştırmalara göre Türkiye’de yılda yaklaşık 600 bin nikah kıyılıyor. Buna karşılık her yıl artan bir hızla yaklaşık 100 bine yakın çift boşanma başvurusunda bulunuyor. Bu rakamlar dikkate alınarak yapılan öngörüler şöyle: 1983’ten itibaren doğanların yüzde 45’i, yapacakları evlilikleri boşanarak noktalayacak.