Yasin Girgin

‘Emekli maaşıma haciz kondu’

16 Mayıs 2013
Belli bir yaşa gelmiş insanların artık daha fazla çalışmaya mecbur olmadan hayatlarını sürdürebilmeleri, sosyal devletin en önemli ilkelerinden biri.

Çalışmaya mecbur olmamak için bir kurumdan düzenli ve yeterli bir gelirinizin olması gerekir. Emekli maaşında kesinti yapılamayacağı kanunlarda belirlenmişse de uygulamadaki boşluklar bazen sıkıntı doğurabiliyor. Bu hafta Ayşe T. isimli okurumun sorusu üzerine bu konuya açıklık getiriyorum.

*Yasin bey oğlum, benim oğlum kredi kartı alırken sözleşmeye beni de kefil yazmış. Oğlum işten çıkarılınca borçlarını ödeyemedi. Birkaç ay önce banka bana da icra kağıdı gönderdi. Bu ay emekli maaşımı almaya gittiğimde eksik yattığını gördüm. Bankadaki memura sordum, hesabına haciz koymuşlar, o yüzden eksik dediler. Emekli maaşına haciz konmadığını okudum gazetelerde. Bu doğru mu. Maaşımızdaki haczin kaldırılması için ne yapmam lazım, nereye başvurabilirim?

-Öncelikle geçmiş olsun. İnşallah oğlunuz kısa zamanda yeni bir iş bulur. Sorunuzun cevabına gelince. Ülkemizde bildiğiniz gibi, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı tek çatı altında birleştirildi. Artık hemen hemen tüm çalışanlar 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na tabi.

5510 sayılı Kanun’un 93. Maddesine göre, gelir, aylık ve ödenekler; kurum alacakları ile nafaka borçları dışında haczedilemez. Emekli maaşınıza bu Kanun uyarınca hak kazandıysanız ve haciz konmasına muvafakatiniz yoksa haciz işlemini yapması gereken İcra Müdürü’nün bu talebi reddetmesi gerekiyor.

Haciz, Maaşa Değil Banka Hesabına Konuyor

Kanun’da İcra Müdürü reddedecek yazıyor ama pratikte bu iş böyle olmuyor maalesef, çünkü alacaklı icra dosyasından talepte bulunup “borçlunun şu banka hesabını buldum, buna haciz konsun” dediği zaman İcra Müdürü’nün bu hesabın maaş hesabımı yoksa başka türlü bir birikim hesabımı olduğunu bilmesine imkan yok. İcra Müdürü, alacaklı avukatının belirttiği hesap için haciz yazısını gönderiyor.

Yazı Gelince Banka Uygulamak Zorunda

Maaş hesabınıza haciz konunca, siz gidip İcra Hakimliği’ne şikayette bulunuyorsunuz, “benim hesabım emekli maaş hesabı, haciz kaldırılsın” diyorsunuz, İcra Hakimliği karar vererek haczi kaldırıyor. Bu arada olan emekli maaşına haciz konmuş size oluyor, hiç beklemediğiniz anda elinize maaşınız eksik geçiyor. Ankara’da bazı müdürler, gönderdikleri yazıya “emekli maaşının yattığı hesap dışındaki diğer hesaplara haciz konsun” diye yazıyorlar. Eğer sizin şubeye gelen haciz yazısında bu ibare varsa şubedeki banka personeline söyleyin, İcra Hakimliğine başvurmanıza gerek kalmadan onlar da haczi kaldırabilirler.

Yazının Devamını Oku

Sosyal medyada sorun varsa çözüm de var

9 Mayıs 2013
Bir milyardan fazla kişinin aktif olarak etkileşimde bulunduğu sosyal medyada çoğunlukla hakaret suçları işleniyor.

Bununla birlikte, kimlik hırsızlığı, dolandırıcılık ve fikri mülkiyet hukukunun ihlali de hızla artıyor. Bu suçların mağduru olmak kadar faili olmak da sadece an meselesi. İşte sorularla sosyal medyada mağdur edenleri mağdur etmenin yolları:

? Yasin Bey, Facebook üzerinden adım ve resmimle sahte bir hesap açılmış. Bu hesapla tanıdığım kişilere ulaşılarak çeşitli ikna edici sözlerle ‘şehit aileleri için’ para istenmiş. Ne yapabilirim, bunu önleyebilir miyim? Ömer Ş.

-Facebook üzerinde sahte hesap açılması, son derece yaygın bir problem. Savcılıklara sahte hesap açılması nedeniyle şikayette bulunduğunuzda ise maalesef ‘takipsizlik’ kararı veriyorlar. Bunun nedeni ‘kanunsuz suç ve ceza olmaz’ ilkesi. Ceza Kanunu’nda sahte profil açmak suçu olmadığı gerekçesiyle Savcılar kendilerine gelen bu şikayetler hakkında takipsizlik kararı veriyorlar. Ben, sahte profilde resminizin ve e-posta, telefon numarası gibi özel bilgilerinizin kullanılmış olması halinde TCK 135 ve devamında belirtilen “kişinin özel bilgilerinin izni dışında ele geçirilmesi ve yayılması” suçunun işlenmiş olacağı düşüncesindeyim.
Sorunuzda bahsettiğiniz sizmiş gibi davranarak para toplaması farklı bir suç tanımına giriyor. Bu şekilde menfaat elde edilmesi ‘dolandırıcılık’ suçudur. Cezası 3 yıldan 7 yıla kadardır. Savcılık’a ya da polise mutlaka şikayette bulunun.

? Adıma açılmış sahte hesabı kaldırtabilir miyim? Nasıl kaldırabilirim? Filiz G.

-2007 yılında kabul edilen 5651 sayılı İnternet Kanunu’na göre, bu sahte hesabın kaldırılmasını öncelikle Facebook’tan isteyebilirsiniz. Facebook, başvurunuza rağmen 2 gün içinde kaldırmazsa Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurabilirsiniz.

? E-posta hesabımı ele geçirmişler, bu suç mudur? Cezası var mıdır? Fatoş H.

-E-posta bilgilerinizin, size ait sayfanın ele geçirilmesi (hack edilmesi) TCK 243’e göre suçtur. Bir yıla kadar hapis cezası vardır.

Yazının Devamını Oku

Ankara’nın boşanma istatistikleri

2 Mayıs 2013
Boşanma, üzerinde hemen herkesin bir fikri olduğu, Aile Hukuku’nun en çok tartışılan kurumudur.

Hukukçular arasında da öteden beri “caiz olan hukuki yollar içinde en sevimsizi” olarak görülmüştür. Evlilik birliği her zaman sakin, durgun ve huzur verici olmayabilir; bazen de acılar ve büyük mutsuzluklar yaşatır. İşte boşanma, bu mutsuzlukları sona erdirme yollarından biridir.

YÜZDE 9’U ANKARA’DA

2012 yılında Türkiye’de 123 bin 325 çift boşanmış. Bu boşanma davalarının 11 bin 83 adedi yani yaklaşık yüzde 9’u Ankara’da görülmüş ve karara bağlanmış. Medeni Kanun’a göre boşanma davaları, eşlerden herhangi birinin yerleşim yerinde ve eşlerin son olarak 6 ay boyunca oturduğu yerde açılabiliyor. Örneğin Ankara’da yaşarken, eşyalarını toplayıp Çorum’da oturan babasının yanına sığınan kadının isterse Ankara’da isterse Çorum’da boşanma davası açma hakkı var.

İLK BEŞ YILA DİKKAT

Atalarımızın “zararın neresinden dönülse kârdır” şeklindeki sözü, belki ticarette değil ama evlilikte kulağa küpe yapılmış anlaşılan: 11 bin 083 çiftten 4 bin 298’i yani yaklaşık yüzde 38’i evlilikte daha ilk beş yılını doldurmadan mahkemeye başvurmuşlar. Bunlardan 352’si evliliğin yürümeyeceğini daha da hızlı anlamış, henüz birinci yılı doldurmadan boşanmaya karar vermişler.
Ankaralıların ikinci favori boşanma dönemi ise evliliğinin 16. Yılında başlıyor: Bu gruptakiler, geçen yıl Ankara’da boşananların yaklaşık yüzde 26,5’ini oluşturuyor.

KRİTİK YAŞ 30-34 ARASI

2012 yılında boşanan erkeklerden 18 bin 670’i 25-29 yaş aralığında iken 27 bin 434’ü 30-34 yaş aralığında yer alıyor. 35 yaşından itibaren erkeğin boşanma ihtimali gittikçe azalıyor.

Yazının Devamını Oku

Kredi kartı üyelik ücretini iade alabilir miyiz?

25 Nisan 2013
Bu hafta gelen sorular içinde “Fazıl Say davası” ile “kredi kartları üyelik ücretinin iadesi” konuları yoğunluk kazandı.

Kredi kartı mevzuu son derece popüler; internette ve tüm medyada çok çeşitli bilgiler yer alıyor, dernek başkanları vb. kişilerin çelişkili açıklamaları kafaları karıştırıyor. Bu nedenle bu hafta bu konuyu toparlayalım istedik.

KREDİ KARTI ÇILGINLIĞI

Ülkemizde son yıllarda bir kredi kartı çılgınlığı yaşanmaya başladı. BKM verilerine göre cebimizdeki kredi kartı sayısı 54 milyonu, banka kartı sayısı ise 91 milyonu aşmış durumda. Bu sayede bankalar kârlarını her yıl katlayarak artırıyor, durum böyle iken bankaların her bir işlem için aldıkları ücretler, komisyonlar tepki topluyor.
Bunlara karşı sessiz kalmak istemeyen tüketiciler bir araya gelerek dernekler kuruyor ve haksız olduğunu düşündükleri uygulamaları yargıya taşıyor.
Kredi kartı üyelik ücretleri de vatandaş tarafından haksız olduğuna inanılan en popüler uygulamalardan biri. Hemen her tüketici derneğinin gündeminin en başında kredi kartı üyelik ücretlerinin iadesi var.

BİMER’E ŞİKAYET ÇÖZÜM MÜ?

Özellikle sosyal paylaşım sitelerinde, BİMER’e şikayet kaydı yaptırılınca bankaların üyelik ücretini iade ettiği konuşulmaya başlandı. Aslı olmayan bu haberler o kadar etki doğurmuş olacak ki Gümrük ve Ticaret Bakanlığı bir bültenle, vatandaşlara BİMER’e değil Tüketici Hakem Heyetleri ve Tüketici Mahkemeleri’ne başvurmaları yönünde çağrıda bulundu.

TÜKETİCİ HAKEM HEYETİ

Yazının Devamını Oku

Eşim kimseye ‘hayır’ diyemiyor

18 Nisan 2013
Marifet iltifata tabidir, demiş büyüklerimiz. Geçen haftaki ilk yazımın sizlerin bu kadar yoğun ilgisine mazhar olacağını ne ben ne de Yazı İşleri Müdürümüz tahmin etmiştik doğrusu.

Gönderdiğiniz yüreklendirici, nazik ve bir o kadar ilginç e-postalarınız için teşekkür ediyorum. Hafta boyunca sizlerden gelen soruları seçmeye çalıştık, yer veremediğimiz bazı ilginç ve önemli sorularınızı ilerleyen haftalarda cevaplayacağım. Sorularınızı hayatinsorulari@gmail.com adresine bekliyorum.

* Yasin Bey merhaba, bundan beş ay önce bir işyeri kiralamıştık, ancak işlerimiz iyi gitmedi, şimdi işyerini başka birine kiralamak istiyoruz ama mülk sahibi buna izin vermiyor. Ne yapabiliriz? Halis D.

Önceden işyeri kiracıları kira sözleşmesini yaparlarken, kira sözleşmesine bu konuyu özellikle yazdırırlar, işyerini alt kiracıya verme hakkını almaya çalışırlardı. Kira Kanunu 2011 yılında değişikliğe uğrayınca bu hüküm de değişti. Kiracıların, işyerini, kiraya verenin yazılı izni olmadıkça alt kiraya veremeyeceğine dair bir madde yine getirildi. Ama bu maddeye “kiraya verenin haklı bir sebep olmadıkça” rıza göstermekten kaçınamayacağına dair cümle konularak haksız tutumların önüne geçilmeye çalışıldı.

İNTERNETTE OYUNA GELDİM

* Ben bir internet sitesinden bilgisayar parçaları satıyorum. Bundan 4 ay önce bir müşteriye harddisk satmıştım, aynı kişi iki hafta önce yine harddisk sipariş etmiş, ama 2. ürünü teslim aldıktan sonra arızalı diye kargoyla iade etti. Ürünün numaralarını kontrol ettik, alıcı, yeni aldığı harddisk ile 4 ay önce aldığını değiştirmiş ve arızalı diye öncekini göndermiş, ikinci için yatırdığı parayı bloke ettirip geri aldı. Dolandırıldığımı düşünüyorum. Savcılığa başvurabilir miyim? Sezgin D.

Pratik Türk Zekası mı diyeyim, böylesi ancak bizde mi olur diyeyim, inanın bilemiyorum. Öncelikle müşteriniz hem haklı hem de haksız. Haklı, çünkü ilk aldığı ürün arızalı çıkmışsa bunu Tüketici Kanunu gereğince değiştirmek zorundasınız. Ancak müşteriniz aynı zamanda haksız da: Çünkü bu ürün değişiminin yapılmasının yolu bu değil. Müşteriniz haklı iken haksız duruma düşmüş, dolandırıcılık nedeniyle Savcılık yolu bence açık, başvurup vurmamak size kalmış.

MAL BEYANINDA BULUNMAZSAM NE OLUR?

* Selamlar Yasin Bey, kredi kartı borcum nedeniyle banka hakkımda icra takibi başlattı. Bana gelen kağıtta 7 gün içinde mal beyanında bulunmam gerektiği yazıyordu ama bu süreyi geçirdim. Bulunmazsam ne olur, ne kadar ceza alırım, hapse girer miyim? Ferhat Z.

Yazının Devamını Oku