Bütün dünya Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı askeri harekatın nereye varabileceğini ve muhtemel sonuçlarını konuşuyor.
Bilinen tek doğru, parlamentonun üst kanadı Federasyon Konseyi’nden tezkere için onay falan da alsa aslında her şeyin Putin’in iki dudağı arasında olduğu.
Bu kritik dönemeçte Hürriyet dün tam sayfa bir Putin portresi yayımladı.
Seda Türkoğlu’nun hazırladığı bu sürmanşet bence yaşanmakta olanlar hakkında yapılan bütün siyasi tahminlerden daha çok ipucu sunuyor, işgalin kodlarını içeriyor.
“Buz Adam” başlığıyla çıkan enfes yazıda Rus liderin şu dikkat çekici özelliklerine vurgu yapılıyordu:
Faruk Peker: Müjde Ar’ın haberi yoktu
Müjde Ar: Her sahneyi biliyordum
1982 tarihli “İffet” filminin tecavüzcü Cemil’i Faruk Peker, filmdeki o meşhur araba camı sahnesini anlattı. Senaryosunu Yavuz Turgul, yönetmenliğiniyse Kartal Tibet’in yaptığı filmde İffet’i (Müjde Ar) ormana götüren Cemil, burada sevgilisinin kafasını otomobilin camına sıkıştırarak ona tecavüz ediyordu.
Türkiye’de kime sorsanız herhalde bu sahneyi Türk sinemasının en kült 5 sahnesinde ilk beşe koyar.
Aynı sahne 2011’de başrollerinde İbrahim Çelikkol ile Deniz Çakır’ın oynadığı “İffet” dizisinde yeniden çekilmiş, yine büyük ses getirmişti.
Neyle tanınıyor, hayattaki en büyük başarısı nedir?
E dedik ya, Mahmut Tuncer’in kızı... Başka? Başka bir şey yok mu?
Var, var: Bir de çok tombişken son zamanlarda diyet yapıp 45 kilo verdi.
En son ne buyurdu dersiniz?
“Parasız adam gereksiz adamdır.”
E madem bu kadar mühim bir vecize dile getirdi, hâlâ “Başka? Başka?” diye sormanın alemi yok.
◊ İzmir Tevfik Fikret üzerine, Paris Nancy 2’de medya-iletişim lisansı... Fransız formasyonu size ne kattı: Edebi bakış mı, eleştirel yaklaşım mı?
- Edebi bakışın yanında özgürlük, eşitlik, kardeşlik kavramları... Birey olma yolunda, eleştirel bakış açısı...
◊ Hangi rolünüz kariyerinizde daha önemli dönem noktası: “Çalıkuşu”ndaki “Neriman” mı, “Olağan Mucizeler”de “en iyi kadın oyuncu” ödüllü “Joy” karakteri mi?
- Her ikisi de. “Çalıkuşu” karakteri ekranda, Joy karakteri perdede başarılı olmamı sağladı.
◊ Kendinizi ilk nerede tanıtmayı tercih ederdiniz: Ekrandan mı, tiyatro sahnesinden mi?
- Seyirciyle sıcak ilişki kurabildiğim, beraber nefes aldığım, her duyguyu beraber yaşabildiğimiz tiyatro sahnesinde.
Aranan dansçı, Büyükelçi Jeffry Flake’in eşi Cheryl Flake’in 36 yıl önce geldiği İstanbul’da birlikte fotoğraf çektirdiği kişi.
Meğer sefire hanım eşiyle birlikte okuduğu Brigham Young Üniversitesi’nde okulun “Genç Büyükelçiler” adlı müzik ve dans grubunun üyesiymiş.
Topluluk 1985’te Mısır, Ürdün, Yunanistan ve Türkiye’de 6 haftalık bir turneye çıkmış. Büyükelçiyle evlenmeden hemen önce.
Gezinin İstanbul ayağında da Türk dansçılarla birlikte bu hatıra fotoğrafını çektirmişler.
Safire hanım, ortadaki Türk dansçının tuttuğu kişi. Ama kendisini tutanın kim olduğu belli değil.
Büyükelçilik yaptığı bu duyuruyla o kişiye ulaşmayı umuyor. Fotoğrafı ben de koydum ki belki bulunmasına yardımcı olur.
Yenilenen Balmumcu Mövenpick Hotel İstanbul Bosphorus’ta artık üç yeni mekân var. Bunlardan ilki, giriş katındaki L’avenue Plaza Cafe. Fransız mutfağı ağırlıklı, balkon kısmı çok şirin, tatlılar şahane. İkincisi, 1950’den beri Osmanlı-Türk mutfağı sunan Hünkâr Lokantası’nın yeni şubesi. Üçüncüsüyse otelin muhteşem manzaralı teras katına açılan Da Vittorio adlı İtalyan restoranı.
Da Vittorio’nun başında, İstanbul Şişhane’den sonra Bursa’da açtığı restoranıyla hatırı sayılır bir müdavim kitlesi edinen Vittorio Sindoni var. Sicilya kökenli, bol ödüllü New York’lu şef, Türkiye’ye 1996’da Paper Moon’un açılışı için gelmiş. Sonra kendi mekanını açmış. Bursa’da sevilmesi şaşırtıcı değil. İnanılmaz bir enerjisi var. Otelin sahibiyse Bursalı işinsanı Cavit Çağlar. Şimdi kurabildiniz mi Bursa’dan İstanbul’a transferinin bağlantısını?
Şef Vittorio, Türk ve İtalyan mutfaklarının benzeştiğini söylüyor: Bol balık, kuzu, domates, zeytinyağı, meyve ve sebze... En sevdiği yerel ürünleri sorduğumdaysa sarımsak, soğan, patlıcan ve enginarı sayıyor.
MÜŞTERİLERLE İÇ İÇE
İtalyan bir şefin restoranına gitmenin en güzel yanı, şefin kendini mutfağa hapsetmemesi, dışarı çıkıp garsonlarla birlikte servis yaparken müşterilerle sohbet etmesi galiba. Vittorio Şef de bunu hakkıyla yerine getirenlerden. Masanıza gelip risotto’nuza mantar rendelerken neşeli üslubuyla yemeğinizin özelliklerini anlatıyor. Mesela carpaccio’yu siyah trüf tozuyla servis ediyor (165 lira). Ev yapımı ravioli’leri ricotta peyniri ve ıspanakla dolduruyor (150 lira). 24 saat pişirdiği bir dana eti var: Rigatoni stroganoff. Parmigiano ve stracciatella peyniri olmazsa olmaz ikilisiymiş bu yemeğin (195 lira).
Fiyatlardan da anlayacağınız üzere Da Vittorio üst segment bir restoran. Müşterileri öğlenleri civar plazalarda çalışan işinsanları ve beyaz yakalılar; akşamlarıysa çiftler, arkadaş grupları ve otelde kalan yabancılar. Yemeğinizi yedikten sonra Boğaz manzarasına karşı dans imkânı da var, DJ Türkçe-yabancı parçalar çalıyor.
Oyuncu Ayşen
İnci, anlatıcıları kediler olan bir kitap yazdı: “Pisi Kolojik Öyküler”.
Kedilerin bazıları Ayasofya’nın kedisi Gli, CHP’nin kedisi Şero, Özdemir Asaf’ın kedisi Josephine, Ahmet Hakan’ın kedisi Sekter gibi kamuoyunun bildiği, tanıdığı ünlü kediler.
Bazıları da bir göçmen ailesinin, bir transseksüelin ya da bir figüranın isimleri bilinmeyen kedileri.
Hepsi bulundukları yerden kendilerini ve sahiplerini anlatırken aslında fotoğraf fotoğraf Türkiye’yi anlatıyorlar.
Mesela AKM’nin kedisi Rigoletto. Annesi onu sahnede doğurmuş.
Adı da AKM’de o sırada “Rigoletto” oynandığı için böyle konmuş.
Oğuzhan Koç, “Sevgililer Günü yemeği” diye dışarı çıkardığı Demet Özdemir’e Sakiler grubunun “Dünyadan Uzak” şarkısı eşliğinde evlenme teklif etti, aldığı “Evet” cevabıyla dört karatlık nişan yüzüğünü taktı, öylece mutluluk pozu verdiler.
Ama Sevgililer Günü’nde bir sürpriz parti düzenleneceği ve bu partide evlilik teklifi geleceği 1 hafta öncesinden yazılıp çizilmeye başlamıştı zaten.
Yani teklifin bir sürprizi kalmamıştı aslında. Sürpriz olması için Demet Özdemir veya yakınlarının ne gazete okuyor ne de sosyal medyaya giriyor olması lazım. Bu bilgi karşı tarafı tartmak için bilerek mi sızdırılmıştı, yoksa yakın bir arkadaşın ağzından falan mı kaçtı bilmiyorum.
Bildiğimiz şu:
O yemeğe çıkarken Demet Özdemir evlilik teklifi alacağını biliyordu, Demet Özdemir’in yemeği kabul etmesiyle Oğuzhan Koç da alacağı cevabın ne olacağını...
Yaşadıkları ayrılığın mutlu sona kavuşması güzel.
Böylesine tam da “kıymet anlama küslüğü” denir.
Dünyanın en tatlı “eski karı-kocası”