Hani çorba reklamı da olurdu, sucuk reklamı da...
Belki o da Thodex skandalını gördükten sonra “Tüh” demiştir, pişman olmuştur, bilemiyorum. Tamam, her kripto borsa aynı kaderi paylaşacak diye bir şey yok.
Ama kripto borsasında yaşanan onca olaydan sonra “güven”i temsil eden bir ünlünün kalkıp reklamda oynadığını görünce ister istemez hayal kırıklığına uğruyorsun.
Çeşme’de hiçbir şey olmuyor mu?
Bodrum bu yaz ultra hareketli, peki ya Çeşme?
Bodrum’a kıyasla hareket bereket az, herkes daha temkinli ilerliyor. En yeni ve iddialı mekanlardan biri Cherie olacak.
Mekanlarda sabaha kadar eğlence sürüyordu.
Tabii kısıtlama yok, yasak yok.
Gizli Kalsın’ın eğlencesi de 24.00’ten sonra başlıyordu.
İşte Zeynep’i dinlemeye saatler 01.00’i gösterdiğinde giderdik.
Ya da o dönemlerdeki deyişimizle gecenin sonunda oraya ‘düşerdik’.
Gerçekten de daha önceki sezonlarda böyle bir şey olmamıştı.
Bu kadar çok İstanbullu popüler mekan aynı anda Bodrum’a gelip yazlık proje yapmamıştı.
Lucca, Paper Moon, Must, Sunset Sushi, Blue Topaz, Kun, Inari, Wu...
Ayrıca halihazırda olanlar var. Maça Kızı, Loft Elia, Frankie Beach Club gibi.
Bodrumlu yeni markalar var: Geçen yazdan Dereköy, bu yaz Naru ve The Swim Club gibi.
Urla’dan transfer olan da var: Şef Osman Sezener’in Kitchen’ı gibi.
Nasıl olmasın ki?
Tüm duyumlar mekanların açılacağı yönündeydi.
Belli bir saate kadar en azından açık alanlara izin
verilecekti. Beklenti buydu.
Hatta geçen hafta sonu ona göre malzeme alımı yapanlar vardı.
Ama beklenen olmadı.
Şimdi 1 Haziran tarihi bekleniyor ama o tarih için de sektör biraz umutsuz.
Böyle demiş Armağan Çağlayan’ın YouTube kanalında.
Yerden göğe ve hatta Mars’a kadar haklı.
Aslında Bahar Candan kategorisindeki insanlara her daim ihtiyacımız var.
Çünkü “Ne saçmalamış” diye onları izleyip eğlenmeyi seviyoruz.
Onları izledikçe de kendimizi daha çok seviyoruz, “İyi ki böyle değilim, iyi ki normalim” diye.
Medya ve özellikle yarışma programları da bu yönümüzü bildiği için her dönem yeni Bahar Candanlar buluyor, yaratıyor ya da onların yolunu açıyor.
Bulunan kişinin adı bazen Ajdar oluyor bazen Bahar Candan.
◊ PEŞ PEŞE ZİYARETÇİLER GELİYOR
Mandarin içine açılacak Lucca by the Sea’nin hazırlıkları devam ediyor. Henüz açılmayan mekanı herkes merak edip mutlaka ziyaret ediyor.
Benim gittiğim sırada Ece Sükan, Alican İçöz ve Erdal Karaman da oradaydı. Cem Mirap onca yoğunluğunun arasında tüm ziyaretçilerine yazlık Lucca’nın nasıl olacağını uzun uzun anlatmayı ihmal etmedi.
Bir ara ses sistemini kontrol etmek amacıyla Memo Garan müziği açtı. 2 dakikalığına bile olsa mekan açılmış gibi havaya girildi.
◊ PİLEVNELİ İLK SERGİYİ AÇTI BİLE
Mandarin Oriental en hareketli noktalardan biri. Sadece Lucca vesilesiyle değil.
Pilevneli Galeri
◊ Seni tanıdığımda Number One TV’deydin. Hadi şimdi o zamanki Berrak’a bir selam çak ve ona bir mesaj ilet. Ne yapmasını öğütlerdin?
- Şunu söylerdim: “Tatlım keyfine bak, bir sürü ihtimal ve sürpriz var önünde!”
◊ Peki neyi yapmamasını söylerdin?
- “Her şeyi ve herkesi kafana takma” derdim. Bir de, “Dünyadaki bütün duyguları hissetmek zorunda değilsin!”
◊ Şablonlara uyan biri değilsin. “Kafasına göre” tabiri ne kadar doğru bilmiyorum, ama sanki öyle birisin. Bana bir özet geçsene: Şimdiye kadar neleri kafana göre yaptın?
- Zaman zaman dış faktörler, beklentiler ve yargılardan etkilendiğim oldu tabii. Ama büyük oranda iç sesimi takip ettiğimi düşünüyorum. Zaten aksini yapabilen biri değilim. Bu bir prensip değil, gerçek anlamda yapamamaktan bahsediyorum! Toplum yapısı olarak “farklı” olanı tedirgin edici bulmaya meyilliyiz. Buna rağmen kendine sahip çıkan herkesi çok ilham verici buluyorum; iyi ki varlar!
◊
17. Venedik Bienali Uluslararası Mimarlık Sergisi.
22 Mayıs’ta açılacak sergi 21 Kasım’a dek sürecek.
Bu yılın başlığı anlamlı: “How Will We Live Together / Birlikte Nasıl Yaşayacağız?”
Küratör Hashim Sarkis bu temayla ilgili şöyle diyor:
“Dünya, mimarinin önüne yeni meydan okumalar koyuyor. Bu zorlukların üstesinden nasıl geleceğimizi birlikte hayal etmek için dünyanın dört bir yanından katılan mimarlarla çalışmayı dört gözle bekliyorum”.
Bienalde beni en çok heyecanlandıran sergilerden biri ise Tropicalia projesi.