Memet Eser

Aylık için ölüm tarihi önemli

12 Eylül 2011
Günlük hayatta, çoğu kere de siyasetçilerin kullanımıyla “dul ve yetim aylığı” diyoruz. Ama kanundaki karşılığı, “ölüm aylığıdır.”

Sosyal güvenlik kanunlarında sıkça yaşadığımız değişiklikler, yargı kararları vs. ölüm aylığı bağlanma şartlarında değişikliklere sebep olabilmektedir. Kişi hangi statüde çalışır ise çalışsın ölüm aylığı bağlanma şartları 5510 sayılı Kanun ile 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren önemli ölçüde değişmiştir. Bu yanıyla da sigortalıların ölüm tarihi, geride kalan hak sahiplerine ölüm aylığı bağlanıp bağlanmayacağını da etkilemektedir.

Ölüm 1 Ekim 2008’den sonra ise

Sigortalının ölümü 1 Ekim 2008’den sonra olmuş ise hak sahiplerine şu şartların varlığı halinde ölüm aylığı bağlanmaktadır. Buna göre; ölüm tarihi itibariyle sigortalının en az 1800 sigorta gününün bulunması gerekmektedir. Bu şart açısından sigortalının çalışma statüsünün de bir önemi bulunmamaktadır. Sigortalı ister işçi, ister esnaf isterse memur olsun aynı koşul aranacaktır. Eğer ölen sigortalının 1800 günü yok ise hak sahipleri varsa askerlik veya doğum borçlanması yapmak suretiyle de 1800 gün şartını sağlayabilirler.

Sigortalının bütün çalışma günleri toplanmıyor mu?


Ölen sigortalının gün sayısının 1800 olup olmadığı en son çalıştığı statüsündeki gün sayısı dikkate alınarak belirleniyor. Başka bir söyleyişle, daha önce farklı statülerdeki çalışmalarından kaynaklanan sigorta günleri toplamda dikkate alınmıyor. Diyelim sigortalı daha önce devlet memuriyeti sebebiyle 600 günü, esnaf çalışması sebebiyle 1500 günü ve ölüm tarihi itibariyle de işçi olarak çalışmasından ötürü 800 günü var ise bütün bu gün sayıları toplanmak suretiyle 1800 güne ulaşılmıyor!
Denilebilir ki, hizmet birleştirmesi yapılmıyor mu? Evet, ölüm sigortasında, malüllük sigortasında hizmet birleştirmesi yapılmaz/yapılmıyor, hizmet birleştirmesi sadece yaşlılık sigortası uygulamasında yapılmaktadır...

Yazının Devamını Oku

Malüllük ve özürlü emekli aylığı farkı

29 Ağustos 2011
Kamuoyunda çalışma yeteneğini kaybedenlere genelde malül deniliyor. Oluşan özür halinden ötürü bağlanan aylığa da malüllük aylığı deniliyor. Oysa tam da böyle değil. Malüllük aylığı ve özürlülük sebebiyle emekli aylığı bağlanması farklı hükümlere tabi olduğu gibi sonuçları da oldukça farklıdır.

Malüllük aylığı bağlananlar

Sosyal güvenlik sistemimizde çalışma gücünün en az %60’ını veya iş kazası ve meslek hastalığı sonucu meslekte kazanma gücünün yine  en az %60’ını kaybedenlere malül denilmektedir. Yani malüllük çalışma hayatı içinde bulunanların maruz kaldıkları bir risk oluyor. Çalışmaya başlamadan önce %60 ve üzeri özrü olsa bile o kişilere malül denilmemektedir.
İşte, bu şekilde malül sayılan kişinin en az 10 yıllık sigortalılık süresi ve toplam 1800 günü var ise ona malüllük aylığı bağlanmaktadır. Dahası, kişinin malüllüğü bir başkasının sürekli bakımını gerektirir derecede ise bu sefer 10 yıllık sigortalılık süresi aranmamaktadır.
Malüllük aylığı bağlanmış olanlar, çalışırlar ise aldıkları aylıkları kesilir. Yani bunların destek primi ödemek suretiyle çalışma imkanları da bulunmamaktadır.

Özürlü emekliliği

Bir kere bunlara bağlanan aylığın adı “emeklilik-yaşlılık aylığıdır”. Yani sosyal güvenlik sistemimizde özürlü olarak kabul edilenlere malüllük değil yaşlılık aylığı bağlanır. Bu aylık bağlanırken de malüllük halinde olduğu gibi yaş şartı aranmaz.
Şu halde, çalışma gücündeki kayıp oranının;

Yazının Devamını Oku

İşten ayrılanın sağlık hattı

22 Ağustos 2011
Halihazırda sağlık tesisine başvurduğu tarihten geriye doğru bir yıl içinde en az 30 GSS günü olanların sağlık yardımı hakkı var.

Bu durumda olanların sağlık giderlerini SGK karşılıyor. Sadece bu kişilerinden değil bakmakla yükümlü olduğu eşi, çocukları, anne ve babasının da sağlık hizmetlerini SGK finanse ediyor. Ancak çeşitli sebeplerle işten ayrılanların sağlık hizmetlerinden yararlanma hakları ise ikili bir durum arz ediyor.

İşten ayrılana ilk seferde 10 gün sağlık yardımı

Çalışan sigortalı, sağlık yardımı alabilir durumdayken yani en az 30 GSS günü var iken işten ayrılmış olsa bile işten ayrıldığı tarihten itibaren 10 gün sağlık yardımı alabilecek… 10 günlük sağlık yardımı için başkaca bir gün sayısı aranmayacak...
Bu düzenleme, işverenlerin işten ayrılan sigortalıları SGK ya bildirme süresi olan 10 günlük süre ile paralellik kurmak için yapılmıştır. SGK’nın işten çıkış tarihini bilmesi bu bildirime bağlı olduğundan, işverenlerin de bu sürenin sonunda işten ayrılışları bildirebileceği göz önüne alınarak, işten ayrılana 10 günlük sağlık hakkı verilmiştir.

İkinci aşamada 90 günlük sağlık yardımı


10 günlük sağlık yardımı hakkı olan kişi, eğer işten ayrıldığı tarihten geriye doğru bir yıl içinde en az 90 GSS gün sayısına sahip ise, bu sefer 90 gün daha sağlık yardımlarından faydalandırılacaktır. Şüphesiz bakmakla yükümlü olduğu kimseler ile birlikte... Sonuçta; koşulları var ise işten ayrılan bir kişi toplam 100 gün sağlık yardımı alabilecektir...

Yazının Devamını Oku

SGK’dan iki müjde

15 Ağustos 2011
SGK çok da alışık olmadığımız iki yeni karar aldı.. Biri isteğe bağlı sigortalılar için diğeri de işverenler için...

MÜJDE 1: İsteğe bağlı sigortalılara
İsteğe bağlı sigorta uygulaması 1 Ekim 2008’den itibaren tamamen değişti. Artık isteğe bağlı sigortalı olabilmek için herhangi bir gün sayısı aranmıyor.
Geçmiş dönemde SSK isteğe bağlı sigorta uygulamasında isteğe bağlı sigortaya girebilmek için, 01.05.2008 tarihine kadar tescil edilmiş olmak yeterliyken, bu tarihten sonra en az 1080 günü olmak şartı aranmaya başlanmıştır.
Bununla birlikte, özellikle 2003-2008 arasında SSK’ya isteğe bağlı sigorta için müracaat edip, şu ya da bu sebeple 1080 gün şartını yerine getirmeyenler, isteğe bağlı sigortalılığı devam edenler ardı.
Normalde bu durumların isteğe bağlı sigortaya kabul edilmemeleri gerekmekteyken, işlemleri yapılmış ve prim ödemelerine olanak tanınmıştır. Bu durum sonradan saptandığında yapılması gereken, isteğe bağlı sigortaya kabul şartlarını taşımadıkları gerekçesiyle sigortalılıklarının iptal edilmesidir!
Ancak SGK bu sefer öyle yapmadı.
SGK aldığı bir kararla, 1080 günü olmadığı halde isteğe bağlı sigortaya müracaat edip sigortalılığı devam ettirilerek isteğe bağlı sigorta primleri alınmış olanlardan isteğe bağlı sigorta prim iadesi almamış olanların sonradan tespit edilen 1080 gün eksikliğine bakılmaksızın isteğe bağlı sigortalılıklarının devam ettirilmesine karar verdi.


Yazının Devamını Oku

İş kazalarını kim soruşturucak

8 Ağustos 2011
Ülkemizde her yıl çok sayıda iş kazası yaşanmakta ve özellikle tehlikeli işlerdeki kazalar çoğunlukla ölümle sonuçlanmaktadır.

Bu yanıyla da çalışma hayatının belki de hiç istenmeyen fakat hep olan riskidir iş kazası...
Fakat kazadan sonraki süreç özellikle sigortalıların sosyal güvenlik hakları açısından önemlidir. Keza kazadan sonra duruma göre sigortalıya ödenek verilip gelir bağlanabileceği gibi hak sahiplerine de ölüm geliri bağlanabilir.
Bütün bu işlemler için iş kazalarının soruşturulması çok büyük önem taşır.
İş kazası haber verilmeli
İşverenlerin sorumluluğundadır işyerlerinde meydana gelen iş kazalarını yetkili makamlara haber vermek. Hatta bunu ihmal beraberinde ceza ve belli tutarları ödemeyi gerektirmektedir. İşverenler iş kazalarını kolluk örgütüne derhal, SGK’ya kazadan sonraki 3 iş günü ve bölge çalışma müdürlüğüne de kazadan sonraki 2 iş günü içinde bildirmek zorundadırlar.

Soruşturmada karmaşa

İş kazalarını SGK kendi mevzuatı yönüyle soruştururken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı adına iş müfettişleri de 2011/Haziran başına kadar bu kapsamda soruşturmalar yapıyorlardı. Hatta birçok işlemde ve hukuki uyuşmazlıkta çoğunlukla teknik elemanlardan oluşan iş müfettişlerince düzenlenen raporlar ve belirledikleri kusur oranları dikkate alınıyordu. Ama artık iş müfettişlerinin iş kazası soruşturmaları sona erdi. Bu işi sadece SGK yapacak!

Bölge Çalışma müdürlükleri dilekçe kabul etmiyor

Yazının Devamını Oku

Kadroya geçen memurların sağlık işlemleri

1 Ağustos 2011
BİRÇOK kamu kurumunda sözleşmeli statüde çalışan personelin kadrolu memur olarak atamaları yapıldı.

Bu statü değişikliği sigorta işlemleri yanısıra sağlık hak sahipliği açısından da önemli sonuçlar doğurmakta.
Sözleşmeli personel SSK statüsünde sigortalıydı ve sağlık yardımlarını buna göre almaktaydı. Kadroya geçtikten sonra ise memur statüsünde (ES) sigortalı sayılacaklar ve sağlık hak sahipliği işlemleri de buna göre yapılacak.
Bu durumda olanların sağlık aktivasyon işlemleri ise eskiden memuriyeti olanlar ve hiç olmayanlar açısından farklılık arzedecek. Şöyle ki, eskiden memuriyeti olduğu halde ayrılıp sözleşmeli personel olarak çalışanlardan yeniden kadroya geçmiş olanların sağlık aktivasyon işlemlerini, tesciline ve sağlık aktivasyonlarına ait bilgiler esas alınarak çalıştıkları kurumlarınca www.sgk.gov.tr. web sayfasında “e-sgk” bölümünde bulunan “Hak Sahipliği”ne girilerek “(4/c) GSS Tescil ve Sağlık Aktivasyon Programı” aracılığıyla yapılacaktır. Bunların bakmakla yükümlü olduğu kimselerin aktivasyon işlemleri de aynı usulle sonuçlandırılacaktır.
Sözleşmeli olarak çalışırken kadrolu memur olarak ataması yapılanların ise iş yerlerinin bulunduğu yerler ile iş yerinin bulunduğu yerler dışında sağlık aktivasyon veya sağlık hak sahipliği oluşturulma işlemleri için müracaat ettikleri sosyal güvenlik il müdürlüklerince/sosyal güvenlik merkezlerince de yapılacaktır. Bunların bakmakla yükümlü olduğu kişilerin hak sahipliği oluşturma işlemleri de aynı şekilde yapılacaktır.

Emeklilik sebebiyle kıdem tazminatı

Halen yürürlükte olan (eski) 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14. maddesine göre, iş sözleşmesinin “malüllük ya da yaşlılık aylığı” bağlanması amacıyla sona erdirilmesi durumunda işveren işçisine kıdem tazminatı ödemek zorundadır.
Yenilik 1999’da yapıldı. 4447 sayılı Kanun ile emeklilik şartlarının zorlaştırılması ve yaş koşuluna da kademeli bir artış getirilmiş olması kıdem tazminatı ödemesinde bir başka çözümü de beraberinde getirmiştir.

Yazının Devamını Oku

Vergi kaydı açtıran emekliler dikkat!

18 Temmuz 2011
EMEKLİ aylıklarının düşük olması, birçok kişinin “genç yaşta” emekli olmaları gibi çeşitli sebeplerle emeklilerin çoğu çalışmaya devam etmektedirler.

“Sosyal Güvenlik Reformu” ile bu alanda dikkat çeken düzenlemeler yapıldı.
Emekli aylığı alıp işçi olarak çalışanlar için esasen çok şey değişmiyor. Emekli aylıkları kesilmeden çalışacaklar, fakat aldıkları ücretlerinden işverenleri destek primlerini kesip ödeyecek.
Dikkat çeken değişiklikler emekli aylığı alıp da esnaf veya şirket ortağı olarak çalışmaya devam edenler için geldi...

Primleri aylıklarından kesiliyor

Hangi kurumdan emekli olursa olsunlar, vergi kaydı açtırıp, esnaf ya da Şirket ortağı olarak çalışanlardan destek primi kesiliyor. Primi, emekliler yatırmıyor. SGK, vergi mükellefiyetleri veya şirket ortaklıkları devamınca, bunların emekli aylıklarından primlerini kaynakta kesiyor. Emekli esnafın aylığından kesilen destek primi oranı ise 2011 yılından itibaren her ay için %15’dir.

Buraya dikkat: Bazen prim kesilmez!

Emekli aylığı alan esnaf dikkat etmezse vergi mükellefiyeti varolduğu müddetçe SGK destek primini onun emekli aylığından kesip alır.

Yazının Devamını Oku

Borçlanma paralarını SGK’dan geri alabilirsiniz!

13 Temmuz 2011
ÖNCEDEN en çok bilinen askerlik borçlanmasıydı. 1 Ekim 2008’den sonra sosyal güvenlik sistemimize birçok yeni borçlanma türü girdi. Şimdilerde en çok konuşulanı ise analık/doğum borçlanması...

Birçok yurttaşımız halihazırda varolan sigortalılık statüsüne çok da dikkat etmeksizin doğum borçlanması yaptılar. Önemli tutarlar ödediler.
Şöyle ki, geçmişte SSK sigortalısıyken doğum yapıp da çalışmadan 2 yıla kadar boşta geçirilen süreyi borçlanmak mümkün. Borçlanma 2 çocuk için yapılabildiğinden en çok 4 yıla kadar borçlanma imkanı var.

Ancak, borçlanma yapacak olan kişi bugün 4/b (Bağ-Kur) sigortalısı ise geçmişe dönük yapılan doğum borçlanması da 4/b statüsünde sayılıyor. Şüphesiz bu da emeklilik hesaplamalarının Bağ-Kur statüsünde yapılması sonucunu doğuruyor. Yani emeklilik zorlaşıyor..

İşte bu durumda olup da doğum borçlanması yapanların çoğu, borçlanma süreleri SSK statüsünde sayılmadığından hemen emekli de olamadılar. Üstelik  ödedikleri borçlanma paraları geri de verilmedi.  

Yazının Devamını Oku