İhsan Yılmaz

Bu kavga daha çok resim çizdirir

11 Şubat 2022
Yazar Nazlı Eray’ın İstanbul’da açmayı planladığı resim sergisinin iptal edilme gerekçesini yazmıştım önceki gün. Serginin küratörü ve Eray’ın emprozaryosu, fotoğrafçı Tolga Yarıcı ile kavga ettiklerini, Yarıcı’nın sinirlenerek tabloların birkaç tanesini müdavimi olduğu barda varile atarak yaktığını, diğerlerine de zarar verdiğini, görenlerin tanıklığına dayanarak yazmıştım.

Yazının çıkmasından sonra tabloların yakılmasına neden olan o kavganın görüntülerini yayınlayan Oda TV, Nazlı Eray ve Tolga Yarıcı ile konuşmuş.

Tolga Yarıcı, “Eski telefonumu alan kişi Instagram hesabımı ele geçirerek bu görüntüleri paylaştı. Bir sinirle söylenmiş sözler. Şimdi Nazlı ile yan yanayım. Biz sanatçılar çalışırken yüksek stres içinde oluyoruz” derken Nazlı Eray da “Allah bu sosyal medyanın belasını versin. Öfke ile söylenmiş sözler. Tolga Yarıcı ile beraberiz. Doğru olsaydı beraber olmazdık” diye açıklamada bulunmuş.

Yarıcı’nın ele geçirildiğini iddia ettiği Instagram hesabından canlı yayınlanan kavga görüntülerinde Nazlı Eray’a, “Sen insanları sömüren, kitaplarını hayalet yazarlara yazdıran bir sahtekârsın. İnsan sömürüyorsun. Çocukların bile yüzüne bakmıyor. Senin miladın bendim. Benden öncen, benden sonran var. Bu video da Türk edebiyat tarihine örnek olsun” diyor anlık öfkesiyle.

CİNSEL TACİZ VE MOBBİNG SUÇLAMASI

Kaynağım sadece görgü tanıkları değil; Yarıcı’nın, ele geçirildiğini iddia ettiği sosyal medya hesapları... Kendisinin bana verdiği ‘gazetecilik dersine’ çalıştım biraz.

İkilinin yaratım süreci hayli yıpratıcı geçiyor belli ki. Ve sık sık bu tür gel gitler yaşanıyor.

Tolga Yarıcı

Yazının Devamını Oku

Nazlı Eray sergisi neden iptal oldu

9 Şubat 2022
Kitaplarındaki fantastik dünyayı severim Nazlı Eray’ın. Aynı dünyanın izlerini tablolarında da bulmayı umduğum için bir resim sergisi açacağını duyduğumda heyecanlandım. O kurduğu büyülü dünya tablolarına nasıl yansıdı acaba diye merak ettim.

Resim yaptığını bilmiyordum. Karaköy’deki Schneidertempel Sanat Merkezi’nde 15 Şubat tarihinde açacağı ‘Kadın’ konulu sergisinin bülteninden öğrendim. Hatta bu ikinci akrilik sergisiymiş.

Şöyle yazıyordu serginin tanıtım metninde: “Bir tuvalde beş kadın, sekiz kadın, gözler, dudaklar, duygular, umutlar, sevgi isteyen gözler, kabartılmış saçlar, güzeller, çirkinler, yapayalnızlar sizlerle beraber olacak. Onlar konuşamadıkları için hikâyelerini gözleri ile renkleri ile kirpikleri ile dudakları ile tuvalden anlatıyorlar. Altmış bir tuvalim üzerinde 346 değişik kadın, kahkahaları, çığlıkları, rüyaları, dinledikleri müziklerle, gezdikleri yerlerle ‘Karamel’ adını verdiğim sergimde sizlerle Bodrum’da buluşmuştu. Şimdi sırada İstanbul ve bu şehirde sergimin adını ‘Orphe’ olarak belirledim, kitaplarımdan birisinin adı, kadınlarım İstanbul’da sizleri heyecanla bekliyorlar.”

GÖRENLERİN ANLATTIĞI: BARDA YAKILDI

Bizim de heyecanla beklediğimiz bu serginin küratörlüğünü ise Eray’ın ‘emprezaryom ve görsel tasarımcım’ dediği fotoğraf sanatçısı Tolga Yarıcı üstlenmişti. Sergiyle ilgili ayrıntılı bilgi almak için galeriye ulaştığımda Nazlı Eray’ın rahatsızlanması nedeniyle ertelendiğini söylediler.



Yazının Devamını Oku

10 bin 500 yıllık tarihi yorumladılar

4 Şubat 2022
Anadolu’nun zengin arkeolojik mirasının en önemli yerleşimlerinden biri Âşılı Höyük. Aksaray’ın Gülağaç ilçesinde, Hasan Dağı ile Melendiz Çayı arasında yer alan Âşıklı Höyük, Orta Anadolu’nun bilinen en eski köyü.

10 bin 500 yıllık tarihe sahip Âşıklı Höyük, avcı toplayıcı dönemden yerleşik tarım düzenine geçişin hemen her aşamasının izlenebildiği bir kazı alanı. İlk beyin ameliyatının yapılması, koyun ve keçinin ilk kez evcilleştirilmesi gibi pek çok ilkin de yaşandığı bir arkeolojik yerleşim yeri olmasıyla dikkat çekiyor.

Âşıklı Höyük’ün uluslararası alanda tanıtımı için yola çıkan Âşıklı Höyük Dostları Derneği ilginç bir projeye imza attı. Arkeoloji ile sanatı bir araya getiren bu proje kapsamında 5 ülkeden 13 sanatçı kazı alanını ziyaret edip buradan aldıkları ilhamla eser yarattılar.

Avrupa Birliği tarafından desteklenen, Universitat Autònoma de Barcelona (UAB) ve University of Dundee (UD) ile birlikte planlanan ve yürütülen disiplinler arası proje; sanat, tarih, sanat tarihi, arkeoloji ve antropolojiyi bir araya getirmeyi amaçlıyor.

Projeye katılan sanatçıların Âşıklı Höyük’ten etkilenerek ürettikleri eserlerin yer aldığı sergi, Fırat Arapoğlu ve Gary Sangster küratörlüğünde Ortaköy’deki tarihi Hüsrev Kethüda Hamamı’nda açıldı.

Sergide Özgül Arslan (Türkiye/UK), Eva Bosch (Katalonya/UK), Şahin Domin (Türkiye), Ahmet Rüstem Ekici (Türkiye), Leyla Emadi (Türkiye), Stephen Farthing (UK/ABD), Murat Germen (Türkiye), Osman Nuri İyem (Türkiye), Blanca Moreno (Kolombiya), Dillwyn Smith (UK), Hakan Sorar (Türkiye), Anita Taylor (UK) ve Emre Zeytinoğlu’nun (Türkiye) eserleri bulunuyor.

25 Şubat tarihine kadar devam edecek olan ‘Kazı İzleri/Lines of Site’ sergisi, İstanbul’dan sonra İspanya’nın Barcelona ve İskoçya’nın Dundee şehirlerinde izleyici ile buluşacak.

Geçmişin izlerini günümüze taşıyan, onları güncel sanatın pratikleriyle yorumlayan sergi, Anadolu’nun kültürel mirasını bütün dünyaya sanat aracılığı ile tanıtacak.

Yazının Devamını Oku

50 yıllık sanat yolculuğu

2 Şubat 2022
Bundan tam 50 yıl önce öğrenciliği sırasında Almanya’da izlediği festivallerin benzerini İstanbul’da yapmak üzere yola çıkmıştı Dr. Nejat F. Eczacıbaşı.

Amacı kentin kültür hayatını canlandırmak, İstanbul’u dünyanın kültür başkentleri arasına sokmaktı. 1972’de İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nı (İKSV) kurarak ilk İstanbul Festivali’ni hayata geçirdi. Tek bir festivalle yola çıkan vakıf, aradan geçen 50 yılda güncel ve klasik müzik, sinema, sahne sanatları, güncel sanat ve tasarım alanlarında düzenlediği binlerce etkinlikte on iki milyonu aşkın izleyiciyi ağırladı.



Festivalin ve bienalin ne demek olduğunu onun sayesinde öğrendik. Dünyanın en önemli sanatçılarını İstanbul’da izleme fırsatı sundu. Türk sanatçılarının yurtdışına açılmasını sağladı. Kültür-sanat aracılığıyla Türkiye’nin uluslararası bağlarının güçlenmesine çok büyük katkı sağladı.

Hayatımızı sanatla zenginleştiren İKSV, bu yıl 50’nci yılını kutlamaya hazırlanıyor.

En büyük kutlama, 5 Haziran Pazar akşamı İstanbul’un farklı parklarında İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle gerçekleştireceği ücretsiz konserlerle olacak.

Yazının Devamını Oku

Kömürlerle resim yaparak iyileşiyor

31 Ocak 2022
Türkiye onu, Trabzon’un Sürmene ilçesinde balık çiftliklerine karşı verdiği mücadele sırasında içinde eserleriyle birlikte yanan eviyle tanıdı.

Çevre sorunlarını ele aldığı eserleriyle bilinen sanatçı Gökçe Erhan’ın Çamburnu’ndaki yöresel mimari tarzında yapılmış aile evi geçen ekim ayında kültür balıkçılığı tesislerine karşı yapacağı basın açıklamasına saatler kala çıkan yangında küle dönmüştü. 2012 yılında İstanbul’dan ayrılarak memleketi Sürmene Çamburnu’na yerleşen Erhan, ailesinden kalan 150 yıllık köy evini restore ederek binayı çöp üretmeyen ekolojik bir eve dönüştürmüş, eserlerini burada üretmeye başlamıştı. Kendisi de adeta bir sanat eseri olan eviyle birlikte yeni sergisi için hazırladığı eserleri de yok olmuştu.

Yangın sonrası Sürmene’de bıraktığımız Gökçe Erhan’la Boğaz’a tepeden bakan, Yeniköy’ün sırtlarında sanatçılara üretim olanakları sağlayan bir misafir programı uygulayan Gate 27’de karşılaştım.

Trabzon’un Sürmene ilçesine bağlı Çamburnu köyünde doğan Gökçe Erhan, lisans eğitimini Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde birincilikle tamamladı. Daha önce Sakıp Sabancı Sanat Ödülü’ne layık görülen sanatçı İstanbul, Londra, Münih gibi birçok şehirde çeşitli sergiler açtı. 

Yangın sonrasında programa misafir sanatçı olarak davet edilen Erhan, yanına sadece evden kalan kömürleşmiş ağaç parçalarını alarak gelmiş. Atölye yerine kaldığı dairenin banyosunu seçip ağaçların üzerindeki kömürü kazıyarak başlamış hem kendini iyileştirmeye hem de sanatına sıfırdan başlamaya. Bu süreci yansıtan bir de video çekerek belgeselleştirmiş. “Amacım başta kendimi tedavi etmekti. Tedavi ederken de hep yaşatmak istediğim fakat gözlerimin önünde kaybolan evi sanat aracılığı ile ölümsüzleştirmek” diyen Gökçe Erhan sanat aracılığıyla yaptığı ve ‘Bir Travma Estetiği’ adını verdiği bu iyileşme terapisini anlattı.

SANATIM HAYATIMLA ÖRTÜŞÜYOR

*

Yazının Devamını Oku

Sakarya Savaşı’nın belgeleri satılamayacak

28 Ocak 2022
İstanbul Müzayede’nin ağırlıklı olarak Milli Mücadele döneminin belge ve fotoğraflarının yer aldığı 72. Efemera Müzayedesi’nin tarihçilerle sahafları nasıl karşı karşıya getirdiğini yazmıştım 24 Ocak’ta.

Kaçakçılıkla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri satışa sunulan belgelere el koyarak incelenmek üzere Askeri Müze’ye gönderdi.

Tartışmayı alevlendiren ve operasyona neden olan müzayedenin 116’ncı lotunu oluşturan 147 adet belgeydi. 30 bin lira başlangıç fiyatıyla satışa çıkan belgelerde Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktasını oluşturan Sakarya Cephesi’ne ait yazışmalar yer alıyordu.

Müzayedenin içeriği açıklandıktan sonra sosyal medyada bu tür belgelerin satılmaması, devlet arşivlerinde bulunması gerektiğini savunanlar çıkmış hatta bu satışların yasaklanması gerektiğini söyleyerek şikâyet edenler olmuştu.

Şikâyeti değerlendiren Kaçakçılıkla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri 147 adet belgeye el koyarak incelenmek üzere Askeri Müze’ye gönderdi.

Satışa sunulan dosya, Sakarya Savaşı’nda Selahattin Adil Paşa kumandasında olan 2. Grup’ta yer alan 9. Tümen’e bağlı 26. Alay’a ait 100’den fazla muhaberattan oluşuyor. Bunlardan bir kısmı 9. Tümen Komutanı Mehmet Sıtkı Bey’in Alay’a göndermiş olduğu emir ve direktiflerden, geri kalan kısmı da 26. Alay Komutanı Recep Bey’in kumanda ettiği taburlara yazdığı emirlerin yanında bu tabur ve birliklerden alaya gönderilen çeşitli rapor, durum tespiti ve istekleri içeriyor.

ÖNCEDEN MÜZEYE SORULMALIYDI

Yazının Devamını Oku

Bu ırkçılığı hangi makine temizler

26 Ocak 2022
Hızını pandeminin kestiği ve gişede beklediği başarıyı yakalayamayan son Bond filmi ‘Ölmek İçin Zaman Yok’un çekimlerinden önce başlamıştı Daniel Craig’in seriye devam edip etmeyeceği tartışmaları.

25’inci Bond filminde rolü son kez kabul etti ve ölmek için de zaman buldu ama belli olmaz yapımcıların ne yapacağı. Şimdilik James Bond’u kimin canlandıracağı köpürtülüyor sürekli. Amaç filmin adını gündemde tutmak belli ki.



Son olarak kardeşi Michael G. Wilson ile birlikte son dokuz James Bond filminin yapımcılığını üstlenen Barbara Broccoli, bir sonraki James Bond’un kim olacağına yönelik tartışmalara değinerek birçok izleyicinin oyuncu Idris Elba’yı James Bond olarak görmek istediğini söylemiş.

Eğer rol Idris Elba’ya verilirse Sean Connery, George Lazenby, Roger Moore, Timothy Dalton, Pierce Brosnan ve Daniel Craig’in ardından 7’nci Bond olacak.

Yazının Devamını Oku

Sakarya Savaşı’nın belgeleri satılabilir mi?

24 Ocak 2022
İstanbul Müzayede’nin tarihi belgeler, fotoğraflar ve objelerden oluşan 72. Efemera Müzayedesi başladı.

Müzayedede yer alan belgelere 27 Şubat Pazar günü saat 20.00’a kadar kurumun internet sitesinden pey verilebiliyor. Aynı gün saat 20.00 itibarıyla, canlı olarak müzayedenin finali yapılacak.

Müzayedede ağırlıklı olarak Milli Mücadele döneminin belge ve fotoğrafları yer alıyor.

Müzayedenin içeriği açıklandıktan sonra sosyal medyada bu tür belgelerin satılmaması, devlet arşivlerinde bulunması gerektiğini savunanlar çıktı. Hatta bu satışların yasaklanması gerektiğini söyleyenler...



Tartışmayı alevlendiren ise müzayedenin 116’ncı lotunu oluşturan 147 adet belge. 30 bin lira başlangıç fiyatıyla satışa çıkan belgelerde Kurtuluş Savaşı’nın dönüm noktasını oluşturan Sakarya Cephesi’ne ait yazışmalar yer alıyor.

Yazının Devamını Oku