Temelleri 1992 yılında, Karadeniz Oda Orkestrası olarak atılmış ve yapısı itibarıyla önce Karadeniz, zamanla Hazar ile Akdeniz ülke müzisyenlerini bünyesine katmıştı. 23 ülkenin bayrağını dalgalandıran topluluk, bu genişleme sonucunda orkestranın kurucusu Ali Nihat Gökyiğit tarafından Tekfen ailesine katıldı.
Tekfen Filarmoni, yıllar içinde ‘Üç Denizin Sesi’ olarak da anıldı ve çok sayıda önemli solisti ağırladı.
Savaşa rağmen kuruluş felsefesine uygun programından ödün vermeden konserlerine devam eden Tekfen Filarmoni 23, 24 ve 26 Mart tarihlerinde İzmir, Ankara ve İstanbul’da vereceği konserlerin gelirlerini Ukrayna’daki çocuklara yardım için UNICEF Ukrayna Acil Durum Fonu’na aktarma kararı aldı.
İNSANLIĞIN ORTAK DİLİ MÜZİK
Turne programı 23 Mart Çarşamba günü İzmir Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde, 24 Mart Perşembe günü Ankara CSO Ada Ankara’da ve 26 Mart Cumartesi günü İstanbul Zorlu PSM Ana Salon’da gerçekleştirilecek. Tekfen Filarmoni daimi şefi
Ünlü Rus orkestra şefi Valery Gergiev’in Vladimir Putin’le olan dostluğu ve işgali kınamaması nedeniyle Almanya’daki Münih Filarmoni Orkestrası’ndaki görevine son verilmesiyle başladı süreç. Ünlü müzisyenin Avrupa’daki pek çok orkestra ile ilişkisi kesildi ve konserleri iptal edildi.
Rus soprano Anna Netrebko da Zürih Operası’nda mart ayı sonunda ‘Lady Macbeth’i canlandıracağı iki temsilden çıkarıldı.
Londra’daki Kraliyet Operası (Royal Opera House), dünyanın en eski ve prestijli bale topluluklarından biri olan Moskova Bolşoy Balesi’nin planladığı gösterileri iptal ettiğini açıkladı. Bolşoy Balesi, 26 Temmuz – 14 Ağustos günleri arasında 21 performans sergileyecekti.
Zagreb Filarmoni Orkestrası’nın Çaykovski’nin bestelerini programından çıkarması, Netflix’in Tolstoy’un kitabından uyarlanan ‘Anna Karenina’nın dizi çekimlerini durdurması gibi haberler art arda gelmeye başladı.
Pek çok Rus sanatçının açacağı sergilerin iptal edildiği, futbolcuların sözleşmelerinin askıya alındığı örneklere en son Rus kedileri de dahil edildi.
Uluslararası Kedi Federasyonu (FIFe), Rusya’nın Ukrayna işgalinin ardından Rus kedilerine yaptırım kararı aldığını açıkladı ve Rusya’da yetiştirilen hiçbir kedinin, Rusya dışındaki hiçbir soy kütüğüne kaydedilemeyeceğini duyurdu.
68 yaşındaki dünyaca ünlü şef Gergiev’e, Münih Belediye Başkanı Dieter Reiter tarafından Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik harekâtını kınaması için 24 saat süre verilmiş ve ‘Rusya’nın Ukrayna saldırısını kınaması’ istenmişti. Dünyadaki bazı konserleri iptal edilen şef, Putin’i kınamazsa Almanya’daki görevine son verileceği duyurulmuştu. Dün bu süre doldu ve Münih Filarmoni ile Gergiev’in yolları ayrıldı.
Menajeri Marcus Felsner, Gergiev’i ‘yaşayan en büyük şef’ olarak nitelendirdiğini ama bu tür suçları işleyen bir rejime uzun süreli desteğini kesmeyeceği için onunla çalışmayı bırakacağını söylemişti.
Gergiev, Edinburgh Uluslararası Festivali’ndeki onursal başkanlık görevinden de istifa etmek zorunda kaldı.
Valery Gergiev’in görevden alındığı haberi üzerine sosyal medya hesabı Twitter’dan bir paylaşımda bulunan ünlü sanatçı Fazıl Say ise şunları yazdı:
“Bu tarz tepkileri ben iyi bulmuyorum.
Astrolojiden anlamam ama bunu gökyüzünde gezegenlerin bilmem kaç yıl sonra bir araya gelmesi gibi düşünebilirsiniz.
İstanbul Senfoni Orkestrası’nın bu cuma günü Atatürk Kültür Merkezi Tiyatro Salonu’nda vereceği İDSO DenizBank Konseri’ni geleceğin büyük orkestra şeflerinden biri olmaya şimdiden aday, genç yaşı ve başarılı kariyeriyle dikkat çeken İtalyan-Türk şef Nil Venditti yönetecek. Konserin solisti ise dünya sahnelerinin bir diğer yükselen yıldızı Jamal Aliyev.
ÇEV Sanat’ın Genç Yetenekler projesi kapsamında eğitimi devam eden Azeri asıllı Türk çello sanatçısı Jamal Aliyev, 5 yaşında Ankara’da çello eğitimine başladı. 13 yaşından bu yana müzik eğitimi için Londra’da bulunan Aliyev, İngiltere merkezli Classic FM tarafından ‘Dünyanın 30 Yaş Altı En Önde Gelen 30 Müzisyeninden Biri’ olarak seçildi.
Annesi Türk, babası İtalyan olan genç orkestra şefi
Geçen hafta ansızın aramızdan ayrılan şair Salih Bolat’ın acısı küllenmeden bu kez İzmir’den, Sina Akyol’dan geldi aynı haber. Türk şiiri bir yaprak dökümü geçirdi, kara bir hafta yaşadı.
1950 yılında Ankara’da doğmuş, hayatının önemli bir bölümünü İzmir’de geçirmişti. Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksekokulu’ndan mezun olduktan sonra uzun yıllar TRT’de program yapımcısı olarak görev aldı. Şiir, hayatında hep ilk sırada yer aldı. Adam Sanat, Dost, Varlık ve Yazko Edebiyat gibi dergilerde yayımlandı şiirleri. 1972’de yayımlandı ilk şiir kitabı ‘Su Tadında’ adını taşıyordu. 1982’de ‘Lokmanla Geçen Şen Günlerim’, 1990’da ‘Haytalarla Hatmiler’, 1994’te ‘Ayda Tümör İzleri’, 1996’da ‘Avluda’ ve ‘Meğer Söz Gümüş’, 1998’de ‘Belki Çiçek Dağına’ (Toplu Şiirler), 1999’da ‘İkindi Kitabı’, 2002’de ‘Olmanın Halleri’, 2007’de ‘Yetinmek Sevindirir’, 2012’de ‘Düzyazdım’, 2015’te ‘Kişisel Antoloji’, 2018’de ‘Binbir Hece Masalları’ ve 2021’de ‘Zamana Bırakılmış Yazılar’ yayımlandı.
Pek çok ödü aldı şiir kitaplarıyla. 1995’te Halil Kocagöz Şiir Ödülü, 1996’da Yunus Nadi Şiir Ödülü, 1997’de ise Cemal Süreya Şiir Ödülü’ne layık görüldü.
Küratörlüğünü Ute Meta Bauer, Amar Kanwar ve David Teh’in üstlendiği 17. İstanbul Bienali’nin sergileri 17 Eylül-20 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
İstanbul’u dünya sanat gündeminin ilk sıralarına taşıyan bienal, pandemiyle birlikte toplumsal ve çevresel sorunların tırmanışına da tanıklık ettiğimiz bu dönemde; ölçeği, yöntemi ve hedefleri açısından önceki edisyonlardan farklılaşacak.
Eli Bensusan’ın ‘Körlerin Güneş Saati’ adlı çalışması Tasarım Bienali’nin kalıcı eserlerinden biri olarak Kadıköy’e yerleştirilmişti.
Tüm duyuları harekete geçirecek, görsel sanatların ötesine uzanan çok disiplinli üretimlere ev sahipliği yapacak. Bienal kapsamında geleneksel sanat mekânlarındaki sergilerin yanı sıra aralarında sahaflar ve kafelerin de bulunduğu, şehrin belleğinde yer etmiş mekânlar da kullanılacak. Yeni normalimizin bu ilk bienali zihin dünyamızda bakalım nasıl kapılar açacak?
TASARIM BİENALİ YAPILMIYOR
Sanat dünyasının merakla beklediği bu bienalin detayları önümüzdeki günlerde açıklanacak. İKSV’nin düzendiği bir diğer bienalle, Tasarım Bienali ile ilgili vereceğim haber ne yazık ki üzücü. İlki 2012 yılında düzenlenen, tasarımın hayatımızın içindeki yerini sorgulayan Tasarım Bienali 2023 yılında yapılmayacak. İKSV, bienali bir süreliğine askıya alma kararı vermiş.
Tasarım Bienali’nin eksikliğini sadece takip edenleri değil, şehirde yaşayanlanlar da hissedecek. Bienal kapsamında üretilen eserlerin bazıları kalıcı olarak kente armağan ediliyordu çünkü. Kalıcı eser bırakma geleneği umarım İstanbul Bienali tarafından sürdürülür.
SANATIN YENİ ‘RADAR’I
2015 yılında 91 yaşında kaybettik büyük romancımız Yaşar Kemal’i. ‘Çıplak Ada Çıplak Deniz’i 2012, ‘Tek Kanatlı Bir Kuş’u 2013 yılında yayımlamıştı.
Frank McCourt 66 yaşında yayımladığı ilk romanı ‘Angela’nın Külleri’ ile Pulitzer Ödülü’nü kazandı.
Örnekler çoğaltılabilir.
Üretmenin yaşla bir ilgisi yok demek ki. Hatta tam tersi bir durum söz konusu.
Sanki ortak bir dili de vardır kitap arkası yazılarının. Çokça ‘lirik’, ‘kışkırtıcı’, ‘destansı’ ya da ‘kendine has bir dili var’ gibi tanımlamalar kullanılır. Peki bunlar ne anlama gelir aslında?
One-Minute Book Reviews isimli siteden Janice Harayda, sektörün içindeki isimlerden Twitter üzerinden yaygın yayıncı terimlerini deşifre etmelerini ve bu deşifrelerde #pubcode hashtagini kullanmalarını istemiş. İşte bazılarının cevapları:
- ‘Hikâye içine çekiyor’: “Çok iyi bardak altlığı olur.” (Don Linn, yayın danışmanı)
- ‘