Gila Benmayor

İş dünyasında yolsuzlukla mücadelede yol uzun

21 Mart 2017
BU yıl Davos’un en ilgi çeken toplantılardan biri yolsuzlukla ilgili olanıydı.

Uluslararası Şeffaflık Derneği Genel Direktörü Cobus de Swardt’ın panelist olduğu toplantı için kuyrukta beklerken Güney Amerikalıların çoğunlukta olduğunu hatırlıyorum. Aralarında konuşurken İspanyolca “hırsızlar” kelimesini pek sık tekrarlıyorlardı.

Güney Amerika ülkelerinin pek çoğunun yolsuzluk, rüşvetten nasıl canlarının yandığını biliyoruz hepimiz.

Dolayısıyla kuyrukta beklerken sevgili Yalçın Bayer gibi “hırsızlar” diye söylenmeleri pek doğaldı.

Türkiye’nin yolsuzluk sıralamasında sürekli gerilediği, kredi derecelendirme kuruluşlarının dikkatlerini bizden ayırmadığı  günlerde iş dünyasını yakından ilgilendiren bir rapor yayınlandı.

Uluslararası Şeffaflık Derneği’nin geçen hafta Ankara’da yayınladığı raporun başlığı İş Dünyası Şeffaflık Sistemi Türkiye Analizi.

HEDEF YOLSUZLUĞU AZALTMAK

Raporun hedefi, iş dünyası şeffaflık ortamını iyileştirecek bir reform gündemi oluşturmak.

İş dünyasında yolsuzluğu azaltmak.

Yazının Devamını Oku

Türk mutfağının yeni yıldızı Kastamonu olur mu?

17 Mart 2017
ALMANYA, ardından Hollanda ile patlak veren krizlerden en büyük darbeyi turizmin alacağından kuşku yok.

Giderek daha derin yaralar alan turizm sektörü yeni açılımlar peşinde.

Bunlardan biri de gastronomi turizmi.

TÜRSAB, gastronomi turizminin dünyada artan bir trend olmasını göz önüne alarak çok 2015 yılında “Gastronomi Turizmi Komitesi”ni kurmuş.

Ziyadesiyle isabetli bir karar zira Mersin Üniversitesi’nin bir araştırmasına göre yabancı turistlerin Türkiye’ye gelme nedenleri arasında yüzde 28.7 oranındaki pay ile Türk Mutfağı’nı tanıma isteği var.

Komite Başkanı, İtaltur’un sahibi Hande Arslanalp’ın davetiyle, sevgili Sahrap Soysal ve Mehmet Yaşin ile birlikte Kastamonu’nun gastronomi turizmi
potansiyelini keşfetme fırsatını buldum.

Yaşin’e göre, “damak çatlatan” Kastamonu lezzetlerinin üstüne yok.

Kastamonu

Yazının Devamını Oku

Kişisel verilerimiz neden korunmuyor?

14 Mart 2017
AİLEMİZİN, yaşlı bir dostu yaklaşık 10 gün önce bankadaki tüm parasını kaptırdı.

Hikaye aslında pek tanıdık ve pek çok kurbanı var.

Evinize telefon eden biri, sizi bir şekilde korkutup bankadaki tüm paranızı kendisine teslim etmenizi talep ediyor.

Yaşlı kadının başına gelen tam da bu.

Bankadaki hesap numarasını, kaç parası olduğunu, vatandaşlık numarasını ve tek oğluyla ilgili bilgileri telefonda bir bir sayanlar karşısında elbette panikliyor.

Önce korkudan bir, iki gün evden çıkamıyor.

Telefonlar tekrarlanınca parasını bankadan çekip çeteye teslim ediyor.

Yaşlı kadın şimdi beş parasız.

Önceki gün ziyaret ettiğim hasta bir arkadaşımın annesi ise kredi kartından 500 dolar çekilmiş olduğunu söylüyor.

Yazının Devamını Oku

Mühendislikte kız öğrenci oranımız ABD’den yüksek

10 Mart 2017
8 MART haftasını güzel bir haberle kapatıyoruz

Generel Electric Türkiye CEO’su Canan Özsoy’un, daha çok yeni yaptırmış olduğu üniversitelerimizle ilgili bir araştırmanın sonuçları çarpıcı.

Buna göre, üniversitelerimizin mühendislik fakültelerinde okuyan kız öğrenci oranı ABD’de mühendislik eğitimi alan kız öğrencilerinin çok üzerinde.

“Mühendislikte kız öğrenci oranı en çok İTÜ’de yüksek. Bu oran ABD’de oranın en yüksek olduğu üniversiteden daha yüksek. İTÜ’nün bu rakamını ABD’deki hiçbir üniversite yakalayamamış” diyor Özsoy.

Mühendislik fakültelerinden yılda 70 bin öğrenci mezun oluyor ve bunun yüzde 38’ı kız.

Bunun nasıl bir açıklaması olabilir?

Özsoy “Bence Cumhuriyetin kuruluşuyla başlayan kadın hareketinin etkisi çok. Kız öğrenciler o dönemden beri kimya, fizik mühendisliği, hatta inşaat mühendisliği seçmiş. Aileler de bunu destekliyor. Mühendislik, doktorluk, avukatlık gibi makbuldür” diye konuşuyor.

Peki Özsoy üniversitelerde bu mühendislik öğrencileriyle ilgili araştırmayı neden yapmış?

10 YILDA 2 MİLYON MÜHENDİS

Yazının Devamını Oku

Bu bankada çalışan kadın oranı yüzde 67

7 Mart 2017
8 MART haftası nedeniyle ING Bank Türkiye Genel Müdürü Pınar Abay ile bir araya geldik.

Bu hafta iş yaşamındaki iyi örneklere değinmek için iyi bir fırsat kuşkusuz.

2011 yılından beri ING Bank Genel Müdürlüğü ve Yönetim Kurulu üyeliğini yürüten ve temmuz 2016 tarihinden itibaren ING Belçika Yönetim Kurulu üyeliğine atanmış olan Pınar Abay finans sektöründe “Ezber Bozan Kişi” olarak biliniyor.

“Ezber Bozma” işi kadın çalışanların mutluluğu için devrim niteliğindeki uygulamalardan bankada “yırtık kot”  dahil serbest kıyafete kadar geniş bir yelpazede.

Zaten genel müdürlük binasındaki buluşmamızda  Abay “Beni böyle takım elbiseli pek sık göremezsiniz. Sizin için böyle giyindim” diyor.

ING Bank’ta kadın çalışan oranı yüzde 55.

Yönetici seviyesinde ise oran yüzde 36.

Ancak bu oranı beş yıl zarfında yüzde 50’ye çıkartmayı hedefleyen Abay, iş hayatında kadınların önünü açmak için örnek uygulamalara imza atmış.

Geleceğin iş dünyasında kız çocuklarına daha fazla yer açmak için devlet okullarında eğitim programları başlatmış.

Yazının Devamını Oku

Yapabilirsin, halterci de olursun, girişimci de

3 Mart 2017
MART ayına girer girmez başlayan 8 Mart Kadın Günü etkinliklerinin ilki, TÜSİAD Kadın-Erkek Eşitliği Çalışma Grubu Başkanı ve Suteks Yönetim Kurulu Başkanı Nur Ger’den geldi.

Önceki gece aynı zamanda BM Kadının Güçlenmesi İlkeleri’nin iş dünyası raportörü olan (2016-2018) Nur Ger’in sponsor olduğu “Yapabilirsin” belgesini izledik. TÜSİAD eski kadın başkanları Arzuhan Doğan Yalçındağ, Cansen Başaran Symes, TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu, KAGİDER Başkanı Sanem Oktar gibi isimlerin de katıldığı belgesel gazeteci Tuluhan Tekelioğlu tarafından çekilmiş. Tekeoğlu’nun kendi ağızlarından hikâyelerine yer verdiği 9 kadının kimilerini tanıyoruz, kimilerini yeni tanıdık.

Hikâyelerini dinlerken hem kahkahalarla güldük, hem gözlerimiz doldu.

2016 Paralimpik oyunlarda dünya rekoru kıran yürüme engelli halterci Nazmiye Muratlı’yı medyadan biliyoruz elbet. Ancak Londra 2012 Paralimpik Olimpiyatları’nda yine dünya rekoru kıran Nazmiye Muratlı bunu nasıl başarmış?

“Kendimi hiçbir zaman engelli olarak görmedim. Annem, babam da görmedi. Her şeyi başarabileceğime inandılar, bana güvendiler” diyor Muratlı. Zeytin toplayarak geçimini sağlayan İzmir, Çeşme’deki Germiyan Köyü’nün “grafitti sanatçısı” Nuran Erdem. “Çocukluğumdan beri resim yapmayı seviyorum. Evlerin duvarlarını, sandalyeleri her şeyi boyuyorum. Çeşme’nin tüm köyleri haritada vardı, bizimki yoktu. Artık haritaya yerleştirdiğimize inanıyorum” diyor Erdem.

TÜRKİYE’Yİ BOYAYACAK

“Özgürlük mühim, bu yüzden evlenmedim” diyen bir çiftçi kadın. Köyünden sonra tüm Türkiye’yi boyacakmış. “Gökyüzünü boyarım her sabah” diyen Orhan Veli gibi.

Yine çiftçi, tiyatro yazarı ve yönetmen Ümmiye Koçak. İlkokulu mezunu Mersin, Arslanköy’de “Kadınlar Tiyatro Grubu”nu kurmuş.

Tarlada çalışarak biriktirdiği para ile kadına karşı şiddeti anlatan ve New York Avrasya Film Festivali’nden ödül ile dönen

Yazının Devamını Oku

Kaybettiğimiz İstanbul’u teknoloji ile yaşatıyor

28 Şubat 2017
UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki tarihi surların üzerine bir düğün salonu kondurulmuş.

Ne gam.

Geçtiğimiz cumartesi günü çıktığım “Yeraltındaki İstanbul” turunda, oymalı sütunlarıyla yüz yıllık Bizans sarnıçlarının depo olarak kullanıldığını, molozlarla doldurulduğunu gördüm.

İstanbul’un Bizans, Osmanlı mirasına sahip çıkmıyoruz da sanki Cumhuriyet tarihinin yapılarına çıkıyor muyuz?

Tarihçi İlber Ortaylı önceki gün yazısında dayanamamış, Galataport projesi kapsamında, şehrin mimari sembollerinden Karaköy Yolcu Salonu’nun yıkılmasına tepki göstermişti.

Şehrin ortak hafızasına peş peşe indirilen darbeler bir yana İstanbul’un çoğrafyası değişiyor.

Bebek, Kabataş, Üsküdar ve Haliç sahillerinin doldurulmasıyla göz göre göre şehrimizin o güzelim kıvrımları yok olacak.

Rüyamızda görürüz artık eski haritalardaki, anılardaki İstanbul’u.

Ya da, ABD’de mimarlık ve teknoloji mastırı yaptıktan sonra Boston’da hem

Yazının Devamını Oku

Vehbi Koç Ödülü “kültürel miras” şövalyesine

25 Şubat 2017
BU yıl kültür alanında verilen Vehbi Koç Ödülü’nün sahibi,  Türkiye’nin en büyük zenginliği olan tarihi ve kültürel mirasın korunmasına ve restorasyonuna uzun yıllardan beri emek veren, dünyanın sayılı koruma uzmanlarından Prof. Dr. Zeynep Ahunbay oldu.

Prof. Dr. Zeynep Ahunbay’ın, kültürel ve tarihi mirasımızın geleceğe, çocuklarımıza aktarılmasındaki payı o kadar büyük ki.

Tanıtım filminde kimin söylediğini hatırlamadığım bir cümle şöyleydi:

Zeynep Ahunbay bizim gördüklerimizi gelecek kuşaklar görsün diye hayatını işine adamış bir bilim insanı”.

Yine tanıtım filminde,  Uluslararası Anıt ve Çevre Araştırmalar Merkezi ICOMOS  Türkiye eski başkanı Prof. Dr. Cevat Erder’in söylediği gibi Ahunbay, “yurtiçinde ve yurtdışında korumanın sembol isimlerinden biri”.

ANTİKÇAĞ, BİZANS, OSMANLI

Edirne’den Mardin’e, Hasankeyf’ten Safranbolu’ya pek çok eserin belgelenmesinde, korunmasında, restorasyonunda onun adına rastlıyoruz.

İstanbul’da kara surlarının Yedikule bölümü,  güzelim Zeyrek Camisinin (Pantokrator Kilisesi) uzun yıllar süren restorasyonu, Side ApollonTapınağı, Bursa Yeşil Türbe restorasyonları  Prof. Dr. Ahunbay’ın sayısız  çalışmalarından bazıları.

Bunlardan bazılarını iki yıl önce kaybettiği eşi, Bizans mimarisi uzmanı

Yazının Devamını Oku