Üstelik dizi, Osmanlı’nın kuruluş ve dirilişini anlatan, “Diriliş Ertuğrul”un “Ertuğrul”u...
Yani Türk milletinin ortak tarihinin en büyük başarı hikâyesini başlatan insan...
Vatanseverliğinden zerre kadar şüphelenemeyiz.
Bakıyoruz...
Eşi, çocuğunun doğumunu Amerika Birleşik Devletleri’nin Los Angeles şehrinde yapıyor ve oranın vatandaşlık hakkını elde ediyor.
Söğüt-Los Angeles 11 bin km...
Birinci ortak noktaları:
- 2018 değerlendirmesi: “Çok zor geçti...”
- 2019 beklentisi: “Değişme beklemiyoruz...”
*
İkinci ortak noktaları:
-CEO’ların yüzde 77’si “dış pazarda büyüyeceğini” söylüyor.
- “İç pazarda büyüyeceğiz” diyen CEO’ların oranı yüzde 1.7.
*
Henüz 17 yaşında bir çocuğum...
O iki yıl hayatıma öyle iki kahraman girdi ki...
Hiç çıkmadılar...
Biri Cevat Fehmi Başkut’un “Buzlar Çözülmeden” oyununun kahramanı Kaymakam Bey...
Yolların kardan kapandığı bir dönemde aniden gelip de kasabayı sömüren, mazlumlara zulmeden müesses nizamı tarumar eden anonim deli...
Öteki ise Haldun Taner’in Keşanlı Ali’si...
Kasabanın zalim güçlüsünün kurduğu adalet kumpasının mazlumu delikanlı...
Hiç düşündünüz mü?
Ülkenin ana akım iki büyük partisi, Adalet ve Kalkınma Partisi ile Cumhuriyet Halk Partisi’nin Ankara ve İstanbul belediye başkan adaylarının ortak karakteri nedir?
Hiç düşünmediyseniz size bu 4 insanın siyasi sicilinden bazı özelliklerini aktarayım.
İktidarın İstanbul adayı Binali Yıldırım...
Kısa başbakanlığı sırasında
İşte o mülakatın, bir sinema salonu müşterisi olarak bende yarattığı tepki...
Önce üslup...
Nasıl da yukardan bakan...
“Ben” diye başlayıp “Ben” diye biten, nasıl da ezen bir üslup o öyle...
Diyor ki...
“Cem Yılmaz olmazsa başka Cem Yılmazlar çıkar...”
Bakmayın siz “Çıkar” dediğine, gerçek gölgesi bas bas “Çıkarırız” diye haykırıyor... Yani şunu demek istiyor:
“Cem Yılmaz da kim? Onu ben yarattım, başkasını da yaratırım...”
Netflix, son yılların en avangard dizilerinden biri olan Black Mirror’ın tek bölümlük bir yapımını yayınladı.
Adı “Bandersnatch”...
Konusu da bilgisayar oyunları için yazılım yapan genç ve mutsuz bir çocuğun hikâyesi.
Ancak dizinin çok önemli bir özelliği var.
İnteraktif bir senaryoya sahip.
Yani belli anlarda size nasıl bir senaryo ile devam etmeyi istediğinizi soruyor.
Mesela bilgisayar oyunları yapan şirketin sahibi ona bir teklif yapıyor.
Dünün haberi Fazıl Say’ın Cumhurbaşkanı’nı konserine davet etmesiydi.
İçimden “İşte budur” dedim...
Cumhurbaşkanı’nın bir taziye mesajı bakın ülkenin önüne ne güzel bir yol açtı.
Tabii şimdi herkesin kafasındaki soru şu:
Cumhurbaşkanı Erdoğan o konsere gider mi?
Dünkü gazetelerde “Gidecek” diye haberler vardı.
Direkt Fazıl Say’a sordum.
Cevabı aynen şu:
“Artık Kuran’ı Anlıyorum”...
Kuran’ı okuyor okuyor anlayamıyordum.
Bunu kıran ilk meal, Mustafa Sağ’ınki olmuştu...
Onu Sadık Türkmen izledi...
Tabii ki rahmetli Yaşar Nuri Öztürk...
Ali Bulaç...
Sonra Mustafa Öztürk’ün Otto Yayınları’ndan çıkan mealini buldum.
O günden sonra bu mealler başucu kitabım oldu. Kim bilir çevremdeki kaç kişiye onun yaptığı mealleri hediye ettim.