<b>ANKARA</b><br>SON iki gün içinde Borsa tepetaklak oldu, dolar 1.30’u aştı. Piyasanın seçim iştahı kursağında kaldı, göstergelerin dışarıya bağımlılığı bir kez daha ortaya çıktı. Dış kredi piyasalarında yaşanan depremin sonucunda oluşan son dalganın boyu ve gerekçelerini Merkez Bankası’na sorduk, yanıtlarını aktarıyoruz:
Dış dalga çok mu güçlü bu kez?
- Risk endeksine bakarsanız bayağı yüksek gibi gözüküyor. Uluslararası risk iştahını gösteren bir endeks var. Geçen yıl haziran-temmuz (doların 1.7 olduğu günler) gibi yüzde 24’e kadar çıkmıştı.
Endeksin yüksekliği ne anlama geliyor?
- Risk iştahının azaldığını gösteriyor.
Şu anda (öğle 12.00 suları) ne seviyede?
- Dünkü dalgalanmayla geldiği nokta aşağı yukarı yüzde 22 düzeyinde. Ama şu anda geri geliyor. Yani buradan hareketle baktığımızda dalga güçlü gibi görünüyor ama birdenbire geri döndü.
Dalganın altında yatan nedenleri analiz eder misiniz?
- Uluslararası kredi piyasası çok belirleyici. Çünkü son dönemde likiditenin iki kaynağı vardı.
Neydi bunlar?
- İlki emtia fiyatları, yani petrol ve diğer temel materyallerdeki fiyat artışı... Ki bu malları genellikle yükselen piyasa ekonomileri ihraç ediyor, onların tasarruf oranları yüksek.
Ya diğeri?
- Bir de yeni borç enstrümanları devreye sokuluyor. İlave likidite yaratılıyor. Ancak bu yeni enstrümanlarla ilgili riskler henüz test edilmedi.
Yeni borç enstrümanları nasıl işliyor?
- Mesela bir kredi açılıyor. Ama banka bu krediyi başkasına transfer ederek ek sermaye yaratıyor, yeniden kredi açma imkánı buluyor.
Borcun yeniden satışı yani...
- Evet; 3A kalitesinden başlayıp, en düşük kalitedeki krediler bir araya getiriliyor, dilimlere ayrılıyor. Değişik yatırımcılara farklı faizlerle satılıyor. Gelir de yeniden yatırılıyor.
Peki bu kredilerin takibi zor olmuyor mu?
- Tabii bu enstrümanlarla ilgili olarak kim nerede, nasıl risk alıyor çok fazla bilinmiyor. Burada genellikle işlemi yapanlar daha bilgili, ama arka odadakiler daha az biliyor.
n
Peki ek bir önlem gerekiyor mu?- Hayır güne dolarda 1.32590’den başladık, 1.28’lere kadar geldik.
Meclis’e nasıl geldi
GÜNEYDOĞU’da DTP adayları kadar oy alabilen AKP adayları kimler?
Meclis’e nasıl gelebildiler? Diğerlerini bilemem, ama AKP Hakkári ikinci sıra adayı Abdulmuttalip Özbek’in hikáyesini anlatabilirim.
43 yaşındaki Abdulmuttalip Bey, PKK’ya karşı savaşta adı öne çıkan Kamışlı Köyü’nün Cemil Ağa’sının 9’uncu erkek evladı... Özbek’in 10 erkek, 9 kız kardeşi var. Dolayısıyla torun Özbek kuşağının sayısı 200 dolayında tahmin ediliyor. Ama Abdulmuttalip Özbek, aşiret bağlarıyla değil hizmetle siyaseti yeğliyor. 20 yıl süreyle Hakkári Belediyesi’nde çalışan, son 10 yılı Fen İşleri Müdürü olarak geçiren Özbek, kendi ifadesiyle "kent nüfusunun yüzde 95’i ile tanışık".
2004 seçimlerinde Belediye Başkanlığı için AKP’den aday olan Özbek, DTP’li rakibine geçildi. Ama yılmadı, bir taraftan rakibinin memuru olarak çalıştı, diğer yandan genel seçime hazırlandı.
22 Temmuz’da gümrük oylarıyla da olsa ikinci bağımsızı geride bıraktı, Meclis’e girdi. Dün telefonda, "Nasıl oldu da kazandınız?" diye sorduğumda hikáyesine uygun basitlikte yanıtladı:
"Enis Bey inan olsun, ev ev gezdim, hizmet ettim."