Amerikan başkanlık seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti’nin adayı büyük ihtimalle Senatör John McCain olacak. Ancak parti saflarına göre iki önemli problem var. Bir kere McCain şöyle sıkı bir muhafazakar olarak görülmüyor. Geçen hafta haberlere yansıdı. Sağ kesimin önemli yazarlarına göre McCain fazla liberal. İkinci sorun ise McCain’in yaşlı bulunması. Yaş 72. Zaman, genç liderler zamanı. Ancak McCain, yaşlı olmadığı görüşünde; "Anneme bakın, 95’inde" diyor. Genlerini referans gösteriyor. Roberta McCain, kampanyada ara sıra oğlunun yanında görünüyor, dimdik sırım gibi bir kadın. Ve ikizi Rowena’yla birlikte inanılmaz bir hikayesi var. Arabaya atlayıp Fransa’dan
Türkiye’ye, Avrupa’yı dolaşıyorlar. Ürdün çöllerinde macera yaşıyorlar. Fransa’da "Madam çok yaşlısınız, size araç kiralayamayız" denince anında bir BMW satın alacak kadar inatçı bir kadın Roberta McCain. Sonra o BMW’yi gemiye yükletip, Amerika’nın doğu yakasından San Francisco’ya kadar 4 bin 500 km direksiyon sallayacak kadar azimli. Oğlunun senatör olarak temsil ettiği Arizona’da saatte 160 km hızla giderken gözaltına alınacak kadar da cüretkar.
Anneannem 95 yaşında. Ablası Rasime Teyze 97.
Nimet ve Rasime hemşireler oturup sohbet ederken, biri biraz ağırca işittiğinden, diğeri berikinin kulağına kulağına konuşur. Torunlardan, başbakandan, türbandan ve tabii ki eski günlerden konuşurlar. Bir de ömür üzerine konuşurlar. Son zamanlarda sohbetlerine kulak verirken, yeterince yaşlandıklarının farkına varmadıklarından kuşkulanmaya başladık. Aralarındaki diyalog şu:
- "Seneye de yaşlanacağız artık."
- "İster misin bir de çok uzun yaşayalım."
Onlar kendilerini henüz uzun yaşamış saymayabilir ama, devlete göre yeterince yaşamış durumdalar. Geçen yıl sonu Rasime Teyze maaşını almak için Ziraat Bankası’na gittiğinde "artık ölmüş bulunduğunu" öğreniyor. Maaş yok. Hesabı bloke olduğundan kira gelirini de alamıyor. Hani şu rahmetli annesinin kılığına girip emekli maaşı alanlara karşı tedbir olsun diye, Rasime Teyze’yi "öldürmüşler". Ankara’lara gidiliyor, yeniden nüfus kaydı yaptırılıyor.
Amerikalı Roberta ve Rowena hanımların inanılmaz hikayesini okurken, bizim hemşireleri düşünüyorum. Yaş aynı, hayat serüvenleri farklı. Ama iyimserlik aynı. Roberta ve Rowena hanımlar da hálá bir gelecekleri olduğunu düşünüyor. 95 yaşa rağmen. Biri pasaportunu henüz uzatmış. On yıllığına. Çünkü daha çok gezecekler.
Roberta McCain, Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adaylığına koşan Arizona Senatörü John McCain’in annesi, ikizi Rowena da dolayısıyla teyzesi. Kızlar daha küçük yaşta, babaları Archibald Wright’ın seyahat merakı sayesinde Mojave Çölü’nden Superior Gölü’ne gezip görmedik yer bırakmıyorlar. Aile seyahat bahsinde öyle ısrarlı ki, çocuk sayısı beşi bulunca, aynı araca sığmadıklarından ikiye bölünüp öyle yolculuk yapıyorlar. Yarısı tren, yarısı otomobille.
Böylece Roberta ve Rowena yolculuk yapmaya fena halde alışıyor. Sonra Roberta, donanma subayı John Sidney McCain Jr. ile evleniyor, Rowena ise önce bir sanayici ile, o ölünce de bir bankacı ile.
Roberta McCain yolculuğa düşkün ya, Cenova senin Barcelona benim, bahriyeli kocasının demir alacağı limanlara uçup asker gemisini bekliyor.
Evlilikler, çocuklar onları farklı kentlere, yaşamlara savursa da Roberta ve Rowena yolculuk ve maceraya devam ediyor. Hem de hiç plan yapmadan. Üç ay boyunca arabayla Avrupa’yı dolaşıp Frankfurt’a geldikten sonra ani bir kararla binlerce kilometre ötede Ortadoğu’da buluyorlar kendilerini. Gecenin karanlığında köhne bir otobüsün içindeki tek turistler olarak Ürdün çöllerinde yol alırken, korkmak hiç akıllarına gelmiyor. Tıklım tıkış bir feribotun içinde Macao’ya giderken de hiç rahatsız olmuyorlar.
İKİZLER TAYLAND’DA
İkinci Dünya Savaşı sonrasında kıt kanaat seyahat eden ikizler, mönülerdeki en ucuz yiyeceklerle, çoğunlukla da yumurta çeşitleriyle idare ediyorlar.
McCain’in amiralliğe terfi etmesi üzerine daha rahat gezmeye başlıyorlar. Amiral McCain, Avrupa’daki ABD Donanma Kuvvetleri’nin komutanlığını yaparken Londra’da oturuluyor. Sonra 1970’te Vietnam Savaşı sırasında Amiral McCain, Pasifik’teki ABD Donanma Kuvvetleri’nin komutanı oluyor. İkinci kocasından ayrılan Rowena Willis, Honolulu’ya onların yanına taşınıyor. Amiral, gemisiyle hangi limana gitse, ikizler de orada alıyor soluğu. Kamboçya’dan Laos’a, Japonya’ya.
Bangkok’ta İngilizce yayınlanan gazetelerin cemiyet sayfalarına "İkizler Tayland’da" diye manşetler atılıyor. Balo ve davetlere bayıldıklarından, Asya sosyetesi onları yakından tanıyor. Roberta McCain, eski tanıdıkları anlatırken, "Madam Çankay Şek çok tatlı bir kadındı, çok yanlış tanındı" diyor.
Şimdinin senatörü ve başkan aday adayı John McCain, Vietnam’da savaş pilotu. Uçağı düşürülüyor ve Kuzey Vietnam’da altı yıl esir tutuluyor. McCain ailesinin savaşa inancı tam, normal hayatlarına devam ediyorlar. Yolculuk dahil.
1972 yılında Amiral McCain emekliye ayrıldıktan sonra ikizler, ilkbahar ve sonbaharda üçer ay olmak üzere yılda iki kez seyahate çıkıyor. Roberta McCain, üç ay geçtikten sonra evini özlediğini anlatıyor.
1981’de amiralin ölümünün ardından yolculuklar, çoğunlukla arabayla ve hesaplı, tutumlu bir şekilde devam ediyor. Konaklama ile ilgili temel kriterleri şu; sıcak su ve ışık olsun yeter. Roberta McCain, "Ben oteli keşfe çıkmıyorum, orada uyumaya gidiyorum. Şilte saman dolgulu olsa da fark etmez" diyor. Rezervasyon yaptırmaya da gerek duymuyorlar. Bir otelde yer yoksa, altlarında araba başka otellere bakıyorlar. Yıllardır süren yolculuklar Fransa’dan Yunanistan’a, ya da Macaristan’dan Türkiye’ye kadar uzanıyor. Yaşları hiç engel olmuyor, ancak başkaları engel çıkarabiliyor. Mesela yasal engel. Roberta McCain iki yıl önce uçağa atlayıp Fransa’ya gidiyor. Araba kiralayacak. "Maalesef madam, yaşınız müsait değil" diyorlar. İnat bu ya, hemen bir BMW satın alıyor. Amerika’ya dönüş yolculuğunu da o arabayla yapıyor. Biniyor gemiye, memleketin doğu kıyısında iniyor, ta San Francisco’ya kadar 4 bin 500 km araba sürüyor ve BMW’yi büyük yeğenine hediye ediyor.
İkizler önümüzdeki bahar günlerinde yine Avrupa’da olacaklar. Roberta McCain, "Pasaportumu yenilettim, 10 yıllığına" diyor. "İyimserlik diye buna derim işte" diye de ekliyor.
ARİZONA’DA GÖZALTI
Roberta McCain-Rowena Willis ikizlerinin röportajı geçen aralık ayında New York Times’ta yayınlandı. Güle söyleye maceralarını anlattılar. Ama her şeyi değil. Senatör McCain bir kampanya konuşmasında aile sırrını açıkladı: "Üç yıl evvel kuzey Arizona’da, hem de benden habersiz, saatte 112 mil (168 km) hız yaparken gözaltına alındığını hatırlatmamdan hiç hazzetmiyor annem."
McCain’in bu sırrı açmaktaki maksadı, annesinin sabıkalarını sayıp dökmekten çok, ne fırlama, ne dayanıklı genlere sahip olduğunu anlatmaktı. Demokrat Parti’nin aday adayı Barack Obama’nın henüz 46’sında olduğu düşünülürse, 72’lik McCain’in yaşı tabii ki dezavantaj gibi görünüyor. Bu da Cumhuriyetçi Parti saflarında huzursuzluk yaratıyor. Çünkü bugüne kadar Beyaz Saray’a giden en yaşlı başkan olan Ronald Reagan bile seçildiği tarihte 70’indeydi.
Ama, McCain umursamıyor; "Kampanyada yaşla ilgili bir sorunuz varsa, cevabı daima genlerim olacaktır" diyor.