Ahmet Hakan

Hikâye aşağı yukarı şöyle gelişti:

Önce bir marketteki indirimli ayçiçeğiyağı satışına karşı sergilenen olağanüstü ilginin görüntüleri yayıldı. Ardından “Stoklarda ayçiçeğiyağı kalmadı” dedikodusu üfürüldü. En sonunda ise bu spekülasyondan yararlanılarak durup dururken ayçiçeğiyağının fiyatı iki katına, üç katına çıkarıldı.

Bu hikâyeyi tersine çeviren olay ise şu oldu:

*

Yeni Tarım Bakanı Vahit Kirişçi, “Ayçiçeğiyağı sıkıntısı yok. Dedikodular yalan” açıklaması yaparak olayı bitirdi.

*

Bakan Kirişçi’nin açıklaması...

Anında

“Hazal Kaya’nın oyunculuğundan nefretimin 5 nedeni” diye bir yazı yazdım diye...

Hazal Kaya’nın bana söylediği şu:

*

“Senin fikrinin ne önemi var vasat herif.”

*

“Hazal Kaya’nın oyunculuğuna âşık olmamın beş nedeni” diye bir yazı yazsaydım...

Pandemiydi, savaştı...

Derken.

Acı gerçek yüzümüze bir tokat gibi çarptı:

*

Yeryüzünün şu anda en stratejik alanı tarımdır.

*

Tarımda idare-i maslahatı bir tarafa bırakıp çok radikal adımlar atmamızın vakti geldi de geçiyor.

*

Yeni pandemiler gelmeden...

Joe Biden desen...

Ayakta zor duruyor. Etkisiz eleman. O kadar ki Trump’ı bile aratıyor. Bütün işi kurumsal ABD’ye bırakmış. Putin’le aşık atamıyor. Kamala bile kendisine “Senden bir şey olmaz ama katlanıyoruz mecburen” der gibi bakıyor.

*

OLAF SCHOLZ desen...

*

Varla yok arası bir yerde. Edilgen mi edilgen. Kendi kendine kaldığında “Merkel olsaydı her şey ne kadar da farklı olurdu” diyordur, eminim. Sonuçta günde 40 kere Merkel diyen dünya, haftada bir kere bile Scholz demiyor.

“Türkiye’nin SİHA’ları, kara savaşlarının doğasını sarsıyor ve değiştiriyor"

"Dünyanın dört bir yanındaki ordular, şimdilerde kendilerini SİHA’lara karşı nasıl savunacaklarını düşünüyorlar.”

Francis Fukuyama (ABD’li Siyaset Kuramcısı)

*

“Selçuk Bayraktar... Sayın AKP Genel Başkanı’nın damadı. Onun Türkiye’de ürettiği SİHA’lar ve İHA’lar var. Bunlar planör. Oyuncak uçak gibi düşünün. Yani bir uçak teknolojisi filan değil.”

Merdan Yanardağ (Türkiye’nin en muhalif isimlerinden biri) İSTANBUL’DA SİREN SESİ

DÜN. Saat 11.30.

Birden bir siren sesi işittim.

Savaşta iki yol var gibi.

BİR: Ya mahcup ya da aleni Rusya yanlısı olacaksın.

*

İKİ: Ya da fena gaza gelmiş Batıcılar gibi takılacaksın.

*

Rusya yanlısı olduğun anda...

Yapman gerekenler şunlar:

*

Rusya’nın saldırganlığına kılıf bulmak zorundasın. “Ama NATO da Putin’in burnunun dibine kadar gelerek adamı kışkırttı” falan türü argümanlara sarılacaksın. Ukrayna’da ölen çocukları görmeyeceksin.

Birkaç gündür Batı ülkelerinde bir galeyan durumu var.

Akıl tutulması, mantık savuşması yaşıyorlar.

*

Rus diye...

Orkestra şefini kovuyorlar.

*

Rus diye...

Antrenörün işine son veriyorlar.

*

Millet İttifakı’nın altılı imza töreni karşısında bazı yorumcular, gizleyemedikleri büyük bir heyecana kapıldılar.

Her birinin ağzından büyük, çok büyük, en büyük hükümler çıkıyor.

*

Kimi “Bu çok tarihi bir olay” diyor. Kimi “Artık bu iktidar bitmiştir” diyor.

*

Hatta aralarından hızını alamayan biri de...