Paylaş
Akıl tutulması, mantık savuşması yaşıyorlar.
*
Rus diye...
Orkestra şefini kovuyorlar.
*
Rus diye...
Antrenörün işine son veriyorlar.
*
Rus diye...
Çaykovski çalmıyorlar.
*
Rus diye...
Rus filmlerini yasaklıyorlar.
*
Neredeyse işi...
- Ruble yakmaya...
- Rus salatasının adını Amerikan salatası yapmaya...
- Tolstoy kitaplarını yasaklamaya...
- Sokaklara votka dökmeye...
Kadar vardıracaklar.
*
Anadolu’da üç beş esnaf, bu tür manyak manyak işler yapınca Batı’daki imajımızın hayli yara aldığını düşünüp...
“Eyvah! Dünyaya rezil olduk” falan diye dövünenlerimiz çok olurdu.
*
Buradan onlara sesleniyorum:
*
Rahatlayınız!
İşte bakın:
Batı dediğiniz yer de aslında çok matah bir yer değil.
TÜRKİYE EN DOĞRU YERDE
TÜRKİYE nerede duruyor?
Şöyle bir dengede duruyor:
*
- Hem Ukrayna’yla hem de Rusya’yla görüşebilir bir yerde duruyor.
*
- Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısına çok güçlü şekilde karşı çıkıyor.
*
- Bir an önce ateşkesin sağlanması için çağrı üstüne çağrı yapıyor.
*
- Batı blokunun ikiyüzlü ve pasif tutumlarını kıyasıya eleştiriyor.
*
- “Rusya’dan da Ukrayna’dan da vazgeçemeyiz” diyor.
*
Bu politikada maceracılık yok, bu duruşta kışkırtıcılık yok, bu yaklaşımda yıkıcılık yok.
*
Ve hepsinden önemlisi...
Bu politika, bu duruş, bu yaklaşım...
Türkiye’nin çıkarlarına gayet uygun.
İLETİŞİM NEDİR NASIL YAPILIR YARARI NE OLUR
AMERİKAN CBS News televizyonu, yayınladığı bir haritada İstanbul’u Yunanistan toprağı gibi göstermişti. İletişim Başkanı Fahrettin Altun, kanala “Yanlış düzeltilsin, açıklama yapılsın” diye çağrıda bulununca... CBS News, yaptığı vahim hatadan dolayı özür diledi ve “Bir daha olmayacak” dedi.
*
“İletişim nedir, nasıl yapılır, yararı ne olur?” sorularının cevabı, bundan başka bir şey değildir ve Fahrettin Bey’in asıl yönelmesi gereken alan galiba burasıdır.
HER KİM Kİ NÜKLEER DİYE TUTTURMUŞTUR
- Kendisini acayip çaresiz görmeye başlamıştır.
*
- Çıkış yolu bulamamaktan bunalmış demektir.
*
- Bunalımlar geçirmekte, masaları yumruklamaktadır.
*
- En sonda bile söylenmeyecek kozu, ilk önce söyleyecek duruma düşmüştür.
*
- Dünyayı gözünü karartmış bir çılgın olduğuna ikna etmeye çalışmaktadır.
*
- Asla basmayacağı düğmenin başına geçmiş, ‘Basayım mı, bak basarım ha, bak şimdi basıyorum’ diye çocuksu korkutmalar içine girmiştir.
*
- “Yakarım, dünyayı yakarım. Bana da yâr olmaz, size de” tarzı bir yılgınlık mesajı vermektedir.
*
- Ya da gerçekten de kafayı yemiştir. Hem de resmen ve alenen.
EY OĞUL
BİR ülke saldırı altındaysa... Bir süper güç, kendisinden daha az güçsüz olana füzeler sallıyorsa... Çocuklar ölüyorsa... Şehirler bombalanıyorsa... Yüzbinler mülteci durumuna düşmüşse... Siren sesleri sarmışsa dört bir tarafı...
Hiç sağa sola bakmadan...
Hemen mazlumun yanında hizalanmalısın.
*
Sen sürekli analiz kasarak saldırganı haklı göstermeye çalışan dayıların tarihsel göndermelerine falan hiç kulak asma ey oğul.
Yense de yenilse de senin yanın mazlumun yanıdır.
ZEYTİN, KURAN’DA ÖVÜLEN MUKADDES BİR ÜRÜNDÜR
ENERJİ Bakanlığı’nın zeytinlik alanlarla ilgili Resmî Gazete’de yayınlanan yönetmelik değişikliği, tam olarak şöyle:
*
“Ülkenin elektrik ihtiyacını karşılamak üzere yürütülen madencilik faaliyetleri, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı alanlara denk gelirse ve bu faaliyetlerin başka alanlarda yürütülmesi mümkün değilse... Madencilik faaliyetini yürütecek kişinin, faaliyetlerin bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getireceğini taahhüt etmesi şartıyla... Genel Müdürlük tarafından belirlenen çalışma takvimi içinde zeytin sahasının madencilik faaliyeti yürütülecek kısmının taşınmasına, sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Bakanlıkça izin verilebilir.”
*
Tamam, sınırlamalar var. Tamam, elektrik üretimi önemli. Ama yine de tüm bunlar, üzerine titrememiz gereken zeytinliklerimize zarar vermeyi göze almamız için yeterli gerekçe olmaz, olamaz.
*
Hem unutmayalım ki Kuran’da üzerine yemin edilen, Kuran’da övülen kadim ve mukaddes bir üründür zeytin.
*
Bir vatandaş olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan...
Bu yönetmelik değişikliğinin bir kez daha gözden geçirilmesi talebinde bulunuyorum.
Paylaş