Televizyonlarda, gazetelerde ya da daha başka yerlerde duyulan bazı kavramlar günlük hayatta da sıklıkla kullanılmaktadır. Yazgı kelimesi de bunlardan biri olarak ifade edilmektedir. Bu kavram insanlar tarafından doğacak çocuklarına isim olarak da konulmaktadır. Peki, yazgı ne demek, ne anlama gelir? Yazgı kelimesinin TDK sözlük anlamı ne olarak açıklanmaktadır? İşte, yazgı kelimesinin anlamı hakkında detayları derledik.
#TDKDestina ismi kısmet, kader anlamlarını taşır. İtalyanca kökenli olan bu isim Türkiye'de pek kullanılmasa da İtalya ve Yunanistan'da sıklıkla tercih edilir. Eski Yunan da ırmak tanrısının su perisi kızlarından biri de Destina olarak bilinir. Peki, Destina isminin anlamı nedir ve Destina ne demek? Destina adının özellikleri, analizi ve kökeni nedir sizler için derledik.
#DestinaFanları onları dizilerindeki karakterlerinin isimlerine referansla ‘Asdor’ olarak tanımlıyor. Sosyal medyada üç milyonun üzerinde takipçileri var, sık sık gündem oluyorlar. Hayranları çekim yaptıkları yerlerin önünde onları görmek için saatlerce bekliyor. Su Burcu Yazgı Coşkun ve Onur Seyit Yaran’la buluştuk. Merak edilen yanlarını, dostluklarını, hayat hikâyelerini konuşup onları yakından tanıdık: “Şöhret gelip bizi aniden bulmadı, bunun için çabaladık, bunu istedik, o yüzden korkacak bir şey yok.”
#Su Burcu Yazgı CoşkunGeçen yıl Mısır’dan getirilen bir kargo paketinde ele geçirilen 1 kilit, 1 Kâbe anahtarı, 1 anahtar ve işlemeli 1 çanta Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı tarafından Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde düzenlenen törenle Mısır’a teslim edildi.
#MısırPelin Özer bir doğa şairi mi, bir ev şairi mi, hatırlamaların, acıların, inceliklerin... Her insana içkin dünya hallerinin şairi o. Oluş ve akış içinde olunduğunun ince gözlemleri, izlenimleri, izleri, sesleri, sessizlikleri ve anılarıyla varlığın sürekliliğini işleyen bir şiiri var.
#Pelin ÖzerGelmiş geçmiş en büyük Türk filmi hangisidir? Düşünüyorum… ‘Yol’, ‘Muhsin Bey’, ‘Uzak’ listemde olurdu kesin. Ve ‘Kader’... Beni en çok sarsan... Zeki Demirkubuz, Nuri Bilge Ceylan, Reha Erdem gibi birkaç yönetmenle Türk sinemasının kaderini değiştirdi. Ama onun derdi böyle sözler, misyonlar değil. “İnsan çelişkilerle dolu, sakat bir varlık. Bizi ‘doğru’ya götüren, ‘güzel’i özlememize sebep olan bu. Sinemamı bunun üzerine oturtmaya çalışıyorum” diyor. Filmlerini karamsar bulabilirsiniz. Bence tam tersi. Babam Ünsal Oskay, Marx’ın bir sözünü çok severdi: “Aldatıcı, iğva edici iyimserlik, gerçek kötümserliktir.” Demirkubuz, filmlerinde çizdiği karanlık tabloları yine kendi delikanlı coşkusuyla, devrimci bir öfkenin umuduyla yırtmak istiyor aslında. ‘Güzel’e, ‘doğru’ya olan o büyük özlemi hatırlatıyor, yaramızı deşiyor. Rehberleri Dostoyevski, Camus ama o Beşiktaş’ı da, Boca Juniors’ı da aynı tutkuyla seviyor.
#Nuri Bilge CeylanDünya edebiyatının dâhi yazarı Nikolay Gogol, karamizahla ördüğü Palto, Burun gibi eserlerinden sonra Nikitsiy Bulvarı’ndaki bir evde inzivaya çekilmişti. Yazmayı bırakmıştı. 42 yaşında hayata veda etmeden St. Petersburg’da olduğu gibi Moskova’da da pek çok iz bırakmıştı.
“Şu Çılgın Türkler” kitabıyla Türkiye tarihinin satış rekorlarını altüst eden Turgut Özakman, Türkiye üçlemesinin son kitabı “Cumhuriyet-Türk Mucizesi”nin ikinci cildini yazdı. Kitapta, Özakman, “O dönem demirden, altın bir dönem. Bu insanlar da demirden insanlar sanki. Hiçbir şey yıldırmıyor onları” dediği Atatürk ve devrim arkadaşlarının, cumhuriyet idealinin ışığında sıtmadan cehalete, yoksulluktan geriliğe, sanayiden tarıma, eğitimden kadın haklarına kadar hemen her konuda verdiği mücadele anlatıyor.
Özer Uçuran Çiller bir süredir tüm vaktini spiritüel konularda okuyup üreterek geçiriyor. Tamamlayıcı tıpla, tanrıbilimle, kuantum fizikle ilgileniyor, Stephen Hawking’in kozmoloji teorilerini okuyor. Geçen yılın başında Rhonda Bryne’ın bestseller kitabı Secret’a (Sır) gönderme yapan “Sırrın Sırrı” kitabını yazdı. Şimdi de “Yazgı, Değişken Kader.” Çiller hem kitabındaki kader kavramını hem de bu kitapların kendisini nasıl değiştirdiğini anlattı.
Balyoz olayında sadece işin kendimizle ilgili bölümünü tartışıyoruz. Oysa , hepimizin gözünden kaçan bir nokta var. O da, senaryonun temelinde bir Türk-Yunan savaşı varolması. Senaryoya göre, Yunan hava kuvvetlerinin tahrik edilmesi ve bir Türk uçağını düşürmelerini sağlamak, bu şekilde de savaş çıkartılacak ve oyunun öbür bölümlerine geçilecek. Şimdi siz kendinizi bir Yunanlının yerine koyup düşünürseniz, işin vahameti daha iyi anlaşılır. Anlayacağınız, Balyoz olayı, yakında yapılacak olan Türk-Yunan görüşmelerinde bir skandala dönüşebilir.