Ramazan hilali 2024, oruç ibadetlerinin yerine getirileceği Ramazan ayı dolayısıyla pek çok Müslüman için öne çıkan konulardan oldu. Diyanet kaynaklarında yer alan bilgiye göre Hz. Peygamber (s.a.s.) “Hilali (Ramazan hilalini) görünce oruca başlayın ve hilali (Şevval hilalini) görünce bayram edin. Hava bulutlu olursa içinde bulunduğunuz ayı otuza tamamlayın.” (Müslim, Sıyâm, 19-20 [1081]; bkz. Buhârî, Savm, 5, 11 [1900, 1909]) buyurmuştur. İslam aleminde bu sene 11 Mart'ta başlayacak olan Ramazan orucu öncesi açıklamalarda bulunan Din İşleri Yüksek Kurulu Astronomu Eren, " "Ramazan hilali ilk Atlas Okyanusu ile Kuzey ve Güney Amerika kıtalarında görülecek. 10 Mart'ta içtima ve rüyet olacak. Kongrede alınan kararlara göre, Başkanlığımız dünyanın herhangi bir yerinde hilalin görülmesine itibar ettiği için Amerika kıtasında görülecek hilalden dolayı 11 Mart'ta ramazan ayına başlayacağız." dedi. İşte, 12 Mart Salı günü Ramazan hilali göründü mü 2024, sorusunun yanıtına yönelik bilgiler.
#Ramazan Hilali 2024Hicri 1442 Ramazan hilali önce Afrika'da görülecek. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Astronomu İşlek, hicri takvime göre bu yıl ramazanın başladığını bildiren hilalin Afrika'dan, Ramazan Bayramı'nın başladığını bildiren hilalin ise Asya kıtasından görülmeye başlayacağını bildirdi. Peki, Ramazan hilali ne zaman görülecek?
#Ramazan Hilali Ne Zaman Görülecek?20 Ocak 1921 tarihli ilk Teşkilat-ı Esasiye Kanunu, Türkiye'nin ilk anayasasıdır. Osmanlı'nın ilk anayasası olarak tarihin sayfalarında yerini alan 1921 Anayasası 23 maddeden oluşmaktadır. İşte 1921 Anayasası maddeleri...
#1921 AnayasasıOn bir ayın sultanı huzur ve bereket ayı ramazanın ilk teravih namazı 5 Mayıs Pazar günü kılınacak. Müslümanlar için büyük öneme sahip üç aylardan ramazan ayının ilk orucu için 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan gece sahura kalkılacak. Peki, Ramazan bu yıl kaç gün sürecek?
#Ramazan Bu Yıl Kaç Gün Sürecek?İhtisası iláhiyat değil, sosyoloji olan bir zátın ‘orucun başka bir şekilde de açılıp açılamayacağı’ şeklindeki soruya verdiği cevabı günlerdir tartışıyoruz. Böyle tuhaf sorular sormak aslında eski ádetimizdir, zamanın müftüsüne yahut şeyhülislámına da asırlar boyunca böyle sorular sorup fetva istemişizdir. İşte, asırlar öncesinde fetva konusu olmuş olan ‘Kaynanmın bacağına ayağım değdi, karım boş düşer mi?’, ‘Pırasa helál midir?’ yahut ‘Besmeleyle domuz kesilir mi?’ gibisinden sorulardan bazıları...